Çin’de kontrolden çıkan TIR cenaze alayına çarptı: 17 ölü

Çin’in Jiangxi eyaletinde kontrolden çıkan TIR, cenaze alayına çarptı. Kazada 17 kişi hayatını kaybetti, 22 kişi de yaralandı. 17 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ Kaza, ülkenin Jiangxi eyaletindeki Nanchang ilçesinde meydana geldi. Kontrolden çıktığı ifade edilen TIR, yolda bulunan cenaze alayına çarptı. Kaza sonucu 17 kişi yaşamını yitirirken, 22 kişi de yaralandı. Yaralılar hastaneye sevk edildi. Kazaya ilişkin soruşturma başlatıldığı belirtildi.  
https://www.eshahaber.com/haber/cinde-kontrolden-cikan-tir-cenaze-alayina-carpti-17-olu-67605.html

Roterdam Havalimanı'nda bir haftada 5 ton kokain ele geçirildi

Rotterdam Savcılığı'ndan yapılan açıklamada, 2022'nin son günleri ile 2023'ün ilk günleri arasındaki bir haftalık dönemde Rotterdam Limanı'nda güvenlik güçlerinin çok sayıda kontrol yaptığı belirtildi. Yapılan kontroller sırasında toplam 4 ton 726 kilogram kokain ele geçirildiği ve 34 kişinin gözaltına alındığı ifade edildi. Kokainlerin Brezilya, Ekvador ve Şili gibi Kuzey Amerika ülkelerinden gelen gemilerdeki farklı konteynerlerde bulunan muzlar, ayakkabılar ve donmuş meyve suyu kapları gibi farklı yüklerin arasına saklandığı kaydedildi. Kokainlerin imha edildiği belirtildi.
https://www.eshahaber.com/haber/roterdam-havalimaninda-bir-haftada-5-ton-kokain-ele-gecirildi-67480.html

Muayenehane hekimlerinin kota sınırlaması kaldırıldı

Sağlık Bakanlığınca hazırlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik bugünkü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik değişikliklerine göre, muayenehanesi bulunan hekimler, hizmet bedeli hasta tarafından karşılanmak ve Sosyal Güvenlik Kurumundan talep edilmemek kaydıyla, muayenehanesine müracaat eden hastalarının tedavisini yıllık sözleşme yapmak suretiyle ilgili branşta ruhsatı bulunan özel hastaneler ve tıp merkezlerinde yapabilecek. Özel hastaneler ile tıp merkezleri, her branşta kadro sayısının üçte birini aşmayacak şekilde hekimlerle sözleşme yapabilecek. ÖNEMLİ ORANDA SERBESTLİK TANINDI Bakanlıktan edinilen bilgiye göre, yapılan düzenlemelerle halihazırda muayenehanesi bulunan hekimler ile 60 yaş üzerinde olup muayenehane açmak isteyen hekimlerin özel hastanelerden yararlanmasına yönelik sınırlamalar büyük oranda kaldırıldı. Muayenehane hekimlerinin hastasını tedavi edeceği hastanelerle sözleşme yapma zorunluluğu devam edecek. Bu hekimler, birden fazla özel hastaneyle, kadrolarının üçte birini aşmayacak şekilde sözleşme yapabilecek. Ayrıca ilave olarak istedikleri bir hastaneyle de kadro sınırlamasına takılmaksızın sözleşme düzenleyebilecek. Hasta güvenliğinin garanti altına alınması ve denetlenebilir olması bakımından hasta kayıtları, Muayene Bilgi Yönetim Sistemi'nde (MBYS) tutulacak ve hastanelere nakli bilgi sistemleri üzerinden yapılacak. VAKA BAZLI ÖZEL İZİN VERİLEBİLECEK Yönetmelik değişiklikleri kapsamında, sözleşme imzalanan hastanede muayenehaneden gelen hastaya öngörülen müdahalenin yapılamadığı durumlarda hekimin istediği başka bir hastanede bu işlemin yapılması için İl Sağlık Müdürlüğü tarafından vaka bazlı özel izin verilmesinin de önü açıldı. Yapılan düzenlemelerle, 6 Ekim'de yapılan yönetmelik değişikliğiyle gündeme gelen "özel hastanenin yüzde 15 seviyesinde dışarıdan hekim kabul edilebileceği" yönündeki kota kaldırıldı. KOCA: "MUAYENEHANE HEKİMLERİNİN SAĞLIĞA KATKILAR DEVAM EDECEK" Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçen hafta sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Muayenehane hekimlerinin taleplerini, yaptığımız toplantılarda karşılıklı ele aldık. Kamunun ihtiyacını belirledik. Dengeleri kuracak yeni çalışmamızı hazırladık. 7 Ocak'tan önce ilan edeceğiz. Muayenehane hekimlerimizin sağlığa katkıları devam edecek." ifadelerini kullanmıştı.
https://www.eshahaber.com/haber/muayenehane-hekimlerinin-kota-sinirlamasi-kaldirildi-67479.html

Bakan Varank: Bakanlık olarak bu alanı radarımıza aldık

CES 2023'e katılmak üzere ABD'de bulunan Bakan Varank, buradaki temaslarına Türk girişimcilerle bir araya gelerek başladı. Varank, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda çalışan İSTKA'nın desteğiyle CES 2023'e katılan Türk teknoloji girişimcileri ile istişare toplantısı gerçekleştirdi. Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son dönemde özellikle teknoloji tabanlı girişimcilikte büyük bir ivme yakaladığını söyledi. Yıllardır yaptıkları yatırımların karşılığını aldıklarını belirten Varank, "Biz 2002 yılında iktidara geldiğimizde Türkiye'de sadece 2 tane teknopark vardı. Bu teknoparklarda çalışan sayısı sadece 683'tü. Şu anda Türkiye'nin her tarafında 96 teknoparkımızda yaklaşık 90 bin araştırmacı gayret gösteriyor, girişimlerini ticarileştirmeye çalışıyor, AR-GE yapıyor. Bizim sağladığımız desteklerin de katkısıyla bu 20 yılda oluşturduğumuz altyapıların karşılıklarını çok hızlı bir şekilde almaya başladık." dedi. "BU SENE 50'YE YAKIN GİRİŞİMİMİZ CES'E GELDİ" Varank, dünya ekonomisinin lokomotifinin girişimcilik olduğuna işaret ederek, bakanlık olarak bu alanı radarlarına aldıklarını ve Türkiye'de girişimciliği desteklemek için çok farklı destekler sağladıklarını anlattı. Maddi desteklerin yanı sıra Türkiye'deki ekosistemi ayakta tutabilmek, fon oluşturmaya çalışmak, girişimcilere ihtiyaç duydukları mevzuatları hayata geçirebilmek ve mentorluk sağlamak gibi gündemleri olduğunu belirten Varank, bunlarla ilgili çalışmalar yaptıklarını aktardı. Varank, "Onlardan bir tanesi de aslında son dönemde gündemimize aldığımız CES. Bu global teknoloji şovuna biz nasıl girişimlerimizi getirebiliriz, burayı adeta bir vitrinimiz haline getirebiliriz, bununla ilgili de son 2 senede yaptığımız çalışmalar var. İşte bunların da giderek daha büyük bir ivme yakaladığını görüyoruz. Önceki senelerde çok daha az katılımcıyla buradaydık, bu sene 50'ye yakın girişimimiz Türkiye'den buraya geldi." diye konuştu. Girişimcilik kadar büyük firmaların da burada kendilerini vitrine koyabilmelerinin önemine değinen Varank, "TOGG'un en önemli paydaşlardan biri haline gelmesi aslında Türkiye'nin potansiyelini de göstermesi açısından değerli." dedi. SADECE SON 4 SENEDE GİRİŞİMLER İÇİN YAKLAŞIK 1,5 MİLYAR DOLARLIK FON KURULDU Varank, Türkiye'de girişimlere yapılan yatırımlara da değinerek, şunları kaydetti: "Türkiye'den girişimler 2021'de 1,6 milyar dolarlık yatırım almayı başardılar. Dünyadaki trend aşağı yönlü olsa da 2022'de de Türkiye'de yine 1,6 milyar doları yakalayabileceğimize inanıyoruz. Sadece son 4 senede sırf girişimlere yatırım yapmak üzere Türkiye'de yaklaşık 1,5 milyar dolarlık fon kuruldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bizden gerek bölgesel kalkınma fonuyla gerek teknoloji fonuyla, İstanbul Kalkınma Ajansımızın fonların fonu mekanizmasıyla, Tech-InvestTR programıyla ciddi bir fon oluşturmayı başardık. Bunların hepsinin yatırımları peyderpey devam ediyor ve bu kültürün de giderek yaygınlaştığını görebiliyoruz." "İNSANLARIMIZA, GENÇLERİMİZE YATIRIM YAPMAKTAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ" Türkiye'nin çok başarılı gençleri olduğunu vurgulayan Varank, Türkiye'nin bu potansiyelini başarıya ulaştırabilmesi için girişimcilerin kamu ile çok sıkı iş birliğinin önemli olduğunu kaydetti. Varank, "İnşallah Türkiye teknoloji tabanlı girişimcilikle çok farklı noktalara gelecek. Biz geleceğimizin sizde olduğunun farkındayız. Çok ileri teknolojik faaliyetlerin gerçekleştirileceğine inanıyoruz. Yıkıcı teknolojiler dediğimiz alanlarda da çıkaracağımız girişimlerle aslında sadece Türkiye'ye katkı sağlamayacağız aynı zamanda dünyadaki teknoloji yarışında da fark oluşturabilecek işleri ortaya koyabileceğiz." dedi. Farklı alanlarda yapılacak çok iş olduğunu belirten Varank, "Biz insanlarımıza, gençlerimize inanıyoruz, güveniyoruz. Onlara yatırım yapmaktan asla vazgeçmeyeceğiz." diye konuştu. Toplantıda, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan, Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Sinan Kuzum, Kalkınma Ajansları Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Şimşek, Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Cahit Çelik, Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) Genel Sekreteri Zeki Durak ve İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz da hazır bulundu. BAKAN VARANK'IN ABD ZİYARETİ Öte yandan Bakan Varank, ABD ziyareti kapsamında, CES Üst Yöneticisi (CEO) Gary Shapiro ve Plug & Play CEO'su Saeed Amidi ile ikili görüşme gerçekleştirecek. Varank, CES 2023'te Togg ve bakanlığına bağlı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü desteğiyle fuarda yer alan Türk startup firmalarının stantlarını ziyaret edecek. Ayrıca Varank, Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) Temsilcileri ve Türk Amerikan Yönlendirme Komitesi (TASC) üyeleriyle biraraya gelecek. ABD ziyaretinin son ayağında Silikon Vadisi'ne geçecek olan Varank, burada Tesla Fabrikası ile Google'ın genel merkezini ziyaret edecek. Stanford Üniversitesi'ndeki araştırma laboratuvarlarında da incelemelerde bulunacak olan Varank, Türk diasporası ve uluslararası girişim sermayesi temsilcileriyle toplantılar gerçekleştirecek.
https://www.eshahaber.com/haber/bakan-varank-bakanlik-olarak-bu-alani-radarimiza-aldik-67477.html

Türkiye'de üretildi: Kızılelma'da kullanılıyor

AKO Grup'tan yapılan açıklamaya göre, grup bünyesinde faaliyet gösteren Petlas, Türkiye'nin savunma sanayisinin önemli projelerine özel lastikler üreterek, yerlileşme çabalarına destek veriyor. Askeri birliklerin ve güvenlik güçlerinin ihtiyaçlarına yönelik özel vasıflı lastiklerin üstün standartlarda üretimini gerçekleştiren Petlas'ın lastikleri, milli teknolojiyle geliştirilen en yeni insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma'da da kullanılıyor. Petlas tarafından üretimi gerçekleştirilen özel vasıflı lastikler, tabi tutuldukları testlerden geçerek savunma sanayisi için kritik olan tüm kriterleri karşılamalarıyla ön plana çıkıyor. Petlas'ın özel proje olarak geliştirdiği lastikler, Kızılelma'nın yanı sıra Bayraktar Akıncı, Bayraktar TB2, TB3, TAİ Hürkuş, Milli Muharip Uçak, Anka, Aksungur, Atak, FNSS 4x4 STA, ÖMTTZA ve BMC Tulga'da orijinal ekipman lastikleri olarak tercih ediliyor. "TÜRKİYE'DE ÜRETİLEN LASTİKLER ÇOK DAHA ÜST KALİTEDE" Açıklamada konuya ilişkin değerlendirmeleri yer alan AKO Grup Yönetim Kurulu Üyesi Safa Özcan, Petlas'ın ürettiği lastiklerin yurt dışında üretilen savunma sanayisine yönelik lastiklere göre, her yönden çok daha üst kalitede olduğunun tespit edildiğini bildirdi. Türkiye'de savunma sanayisinde yerlilik oranının yüzde 80'lere ulaştığına dikkat çeken Özcan, şu açıklamalarda bulundu: "Bu artışta yerli AR-GE ile yerli üretim yapan firmaların çok büyük rolü bulunuyor. Biz de Petlas olarak Türkiye'nin bayrak taşıyıcı markası konumumuzla savunma sanayisinde dışa bağımlılığı en aza indiren katkılarımızdan dolayı gururluyuz. Petlas, teknoloji transferi olmadan, Türkiye'de lastik sektöründe birçok ilki kendi potansiyeliyle üretmeyi başardı. Yerli savunma sanayisinde, yan sanayi ve test aşamalarında yerli kaynak kullanımının büyük önem taşıdığı bilinciyle yatırımlarımızı sürdürüyoruz." "TÜRKİYE'DEN EN ÇOK ÜLKEYE LASTİK İHRAÇ EDEN ÜRETİCİYİZ" Safa Özcan, Petlas'ın askeri lastiklerin yanı sıra binek araçlardan kamyonlara, otobüslerden yarış araçlarına, traktörlerden iş makinelerine kadar neredeyse tüm araç çeşitleri için 80 farklı desen ve 2 bin 500'den fazla ebatta üstün nitelikli lastik ürettiğini bildirdi. Özcan, "Hem metrekare hem de ürün çeşitliliği olarak Avrupa'nın tek çatı altındaki en büyük lastik fabrikasıyız. Türkiye lastik sektörünün AR-GE'ye yatırım yapan yüzde 100 yerli sermayeli tek şirketiyiz ve bu çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Petlas markamızla şu ana kadar 138 ülkeye ihracat yaptık. Bu anlamda Türkiye'den en çok ülkeye lastik ihraç eden lastik üreticisi pozisyonundayız." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com/haber/turkiyede-uretildi-kizilelmada-kullaniliyor-67319.html

2023’ün gayrimenkul sektörüne yatırımcılar yön verecek

PwC Türkiye ve ULI (Urban Land Institute) tarafından 20 Avrupa ülkesinde gerçekleştirilen araştırma, gayrimenkul sektörünün 2023’teki olası gelişmelerine ışık tutuyor. Gayrimenkulde Gelişen Trendler- Avrupa 2023 başlıklı rapora göre sektörde güven ve karlılık beklentilerinin düştüğü kaydediliyor. Bu durum iş dünyası, politika ve gayrimenkul sektörüne yönelik çeşitli göstergelerle ilgili yaygın olan sektör endişelerini yansıtıyor. Tedarik zinciri kesintileri, ekonomik istikrarsızlık gibi faktörlere bağlı olarak katılımcıların yüzde 79’u küresel, yüzde 68’i de bölgesel pazarlardaki belirsizliklerden endişe duyuyor. “GAYRİMENKUL FİYATLARINDAKİ ARTIŞIN ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DE SÜRMESİNİ BEKLİYORUZ” Türkiye’nin ticari gayrimenkul yatırımcılarından biri olan Güner Group ise yönettiği ticari gayrimenkuller ile uzun vadede değer kazanmış ve kazanacak birçok yatırımı geliştirme amaçlı projelerini sürdürüyor. Bu sayede hem gayrimenkul yatırım alanlarını güven odağında cazip hale getiriyor, hem de yerel pazarın trendlerine yön veriyor. Gayrimenkul yatırımlarının amacının portföyündeki gayrimenkullerden kira ya da alım satım yoluyla gelir elde etmek olduğunu aktaran Güner Group Yönetim Kurulu Üyesi Furkan Güner, “Pandemi sonrasında Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünya genelinde ekonomik kalkınmaya dair çalışmalar sürerken, Rusya-Ukrayna savaşının etkileriyle mücadele ediliyor. Bunun yanı sıra 2023’te beklenen resesyon tehlikesi, enflasyon konusunda endişe yaratıyor. Bu doğrultuda gayrimenkul fiyatlarındaki artışın önümüzdeki dönemde de süreceğini öngörüyoruz” dedi. GELİŞMEYE DAHA AÇIK BÖLGELERİ TERCİH EDİYOR Türkiye’nin seçim dönemine girmesiyle birlikte tüm beklentilerin seçimle ilgili kredi ve sübvansiyonlarla bağlantılı olacağını belirten Furkan Güner, şunları kaydetti: “Ülkemizdeki tabloya baktığımızda enflasyonist etkiyle birlikte gayrimenkul fiyatlarındaki artışın devam edeceğini düşünüyoruz. Fakat bu artış yine de 2023’ ün ilk yarısında kredilerin daha fazla kullanılarak artması, ikinci yarısında ise kredi borçlarından dolayı düşüş bekliyoruz. Gayrimenkul yatırımı yapacaklara, İstanbul’da fiyatların doygunluğa ulaştığı yerlerden ziyade, gelişmeye daha açık bölgeleri tercih etmelerini tavsiye ediyorum. Biz de bu düşünceyle projeler geliştiriyor ve portföyümüzdeki ticari gayrimenkuller ile uzun vadede değer kazanmış ya da kazanacak yatırımları geliştirme amaçlı hareket ediyoruz.” TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDA YATIRIMLARI DEVAM EDİYOR Türkiye’nin çeşitli yerlerinde proje geliştirdiklerinin altını çizen Furkan Güner, “Başta İstanbul olmak üzere ülkemizin birçok bölgesinde faaliyet gösterdiklerini, İstanbul’da özellikle Başakşehir, Bahçeşehir ve Çatalca lokasyonlarında arsa, ticari mülk, daire yatırımlarının devam ettiğini, Ankara Çankaya’da konut, Gölbaşı’nda villa sitesi, Keçiören’de ticari mülk yatırımları ile yatırım çeşitliliği konusunda yoğun çaba gösterdiklerini, turizm, sağlık ve enerji sektörlerinde sürdürülebilir projelerin üretilmesi konusunda da  Tekirdağ, Çanakkale, Eskişehir, Kahramanmaraş’ta da mevcut projelerinin devam ettiğini belirterek hali hazırda sahibi oldukları  gayrimenkuller arasındaki ticari mülk yatırımlarını  kurumsal firmalara kiraladıklarını , arsa yatırımları ve inşaat projeleri kapsamında yapılan muhtelif çalışmalar ile  süreklilik  sağladık” ifadelerini kullandı. Güner, özellikle yabancı yatırımcılara yönelik olarak, Bodrum, Yalıkavak, Gümüşlük, Muğla Milas, Datça, Dalaman, Köyceğiz, Dalyan Balıkesir Ayvalık, İzmir Foça turizm bölgelerinde yatırım ve projelerinin devam edeceği sinyalini verdi. YATIRIM ÇEŞİTLİLİĞİNİ SADECE GAYRİMENKUL YATIRIMLARINDAN OLUŞMUYOR Gayrimenkuldeki hizmetlerini yalnızca yatırımlarıyla sınırlı tutmadıklarını Furkan Güner, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Tüm projelerimizin yanı sıra yazılım alanında da yatırımlar yapıyoruz. Son olarak Türkiye’nin tadilat platformu olacağına inandığımız e-tadilat web yazılım projemizin de sonuna yaklaşmaktayız. Ayrıca Türkiye’nin önde gelen enerji firmalarıyla Güneş Enerji Sistemleri ile Katı ve Biyolojik Atıkların Elektrik Enerji Üretimleri konularında da ortam yatırımlar yapmak adına AR-GE çalışmalarımız devam ediyor. Gelecek dönemde de hizmet alanlarımızı genişletip, ülkemizde ortaya çıkan tüm koşulları herkes için faydaya dönüştürmeyi hedefliyoruz.”
https://www.eshahaber.com/haber/2023un-gayrimenkul-sektorune-yatirimcilar-yon-verecek-67318.html

İHH 2022’de 19 ülkede bin 375 su kuyusu açtı

İklim değişiklikleri, kirlilik ve israf nedeniyle temiz su kaynakları büyük bir hızla tükeniyor. Dünyadaki her 10 kişiden 1’i temiz suya erişemiyor. Temiz suya erişimin kısıtlı olduğu bölgelerde salgın hastalıklar yaygınlaşıyor. Bugüne kadar 12 bin 533 kuyu açıldı Uzun yıllardır su kuyusu çalışmalarında bulunan İHH, 2022 yılında da Afrika ve Asya’da su kuyuları açtı. Yıl içerisinde 19 ülkede açılan bin 375 adet su kuyusu sayesinde günde 600 binden fazla insan temiz suya ulaşıyor. İHH’nın 2000 yılından bu yana 42 ülkede açtığı su kuyusu sayısı ise 12 bin 533 adete ulaştı. Açılan su kuyularından milyonlarca insan istifade ediyor. 2022 yılında İHH tarafından su kuyusu açılan 19 ülkenin isimleri ise şu şekilde: Togo, Benin, Çad, Nijer, Uganda, Mali, Afganistan, Gana, Somali, Kenya, Fildişi Sahilleri, Nijerya, Burkina Faso, Gine, Zimbabve, Tanzanya, Kamerun, Suriye ve Sierra Leone. Gelir temini için de önemli Temiz suya ihtiyaç olan bölgelerde açılan su kuyuları sadece halkın temiz ve içilebilir su ihtiyacını karşılamıyor, aynı zamanda geçim faaliyetlerine de katkı sunuyor. Hayvancılık ve küçük tarımsal faaliyetler bunların başında geliyor. Açıldığı bölgelerde büyük bir mutluluğa sebep olan su kuyuları, ihtiyaç sahipleri ile bağışçılar arasında gönül köprüsü oluyor. Destek olmak için Bağışçılar, İHH’nın su kuyusu çalışmalarına destek olmak için bütün operatörlerden KUYU yazıp 3072’ye SMS göndererek 10 TL bağışta bulunabiliyor. Daha fazla bağış yapmak isteyen ya da bir su kuyusunun tüm maliyetini karşılamak isteyen bağışçılar ise İHH’nın banka hesapları üzerinden ya da online olarak bağış yapabiliyor.
https://www.eshahaber.com/haber/ihh-2022de-19-ulkede-bin-375-su-kuyusu-acti-67317.html

Davutoğlu: Altılı masa diyelim, Millet İttifakı geride kaldı

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtladı. Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:  ALTILI MASANIN 10'UNCU TOPLANTISI Dün 10 saate yakın birlikteydik. Karşılıklı ve çok açık yürekli diyaloglar oldu.  (Dün toplantı yapıldı. Altı partili millet ittifakı ifadesi doğru mu?) Altılı masa diyelim. Millet İttifakı geride kaldı. AYM'NİN HDP KARARI Parti kapatmanın faydası yok. Demokrasiye zarar veriyor. CHP de kapatıldı 12 Eylül'de. Ne fayda sağladı?  Hukuki süreç işletiliyorsa tutarlı şekilde uygulanmalı. Siyasi mücadele siyasi alanda yapılır. Ben geçmişte HDP'yle siyasi mücadele yaptım. Bugün de rekabet edeceğiz.  (Altılı masada bu konu konuşuldu mu?) Toplantı sırasında karar geldi. Onu da değerlendirdik. Başörtüsü konusunu da açık yüreklilikle konuştuk. 
https://www.eshahaber.com/haber/davutoglu-altili-masa-diyelim-millet-ittifaki-geride-kaldi-67316.html

Van'da yeniden petrol aranması talebi

 VAN'da Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinden 1980'li yıllara kadar madencilik alanında yapılan çalışmaları araştırıp, kitaplaştıran Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulaziz Kardaş, "1953 yılına kadar buradaki petrol kaynaklarından istifade edildi ama sonra terk edildi. Şimdi yeni bir bakış açısıyla yeni teknik yöntemler kullanılarak acaba tekrar buradaki petrolden yararlanılabilir mi?" diye konuştu. YYÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulaziz Kardaş tarafından 2017'den bu yana Osmanlı, Cumhuriyet ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) arşivlerinden yararlanılıp yapılan araştırma kitaplaştırıldı. Doç. Dr. Kardaş, geçmiş dönemlere bakıldığında birçok medeniyetin yer altı kaynaklarıyla ilgilendiğini belirterek, "Bu konuda Van ve çevresinde tarihte Osmanlı ve sonraki dönemde bir şeyler yapılmış mıdır diye araştırmalar yaptık. Osmanlı arşivinde ve MTA'da bu bölgede petrol ve linyit kömürüyle ilgili çok sayıda arşiv belgesi bulunmaktadır. Baktığımızda 1876'da Van Kalesi yakınlarında, Osmanlı'nın son döneminde Van'ın Muradiye ilçesinde Beşparmak, Kürzot, Amik ve Haraşik köylerinde de petrol var. Daha önceleri bir sızıntıdan ibaretmiş. Burada yaşayanlar hayvanlarının ayaklarına sürüyorlarmış uyuz ve diğer hastalıklar için. Onun dışında çıraların tutuşması ve aydınlatmada da kullanıyorlar" dedi. Daha sonraki dönemlerde özellikle 2'nci Abdülhamid'in çalışmalarıyla buradaki petrolün de araştırılması için çaba sarf edildiğini ve petrol kaynaklarının tespit edildiğini anlatan Doç. Dr. Kardaş, "İşletilmesi için imtiyaz veriliyor. Birinci Dünya Savaşı başlayınca, bu sefer bölge Rusların eline geçiyor. Ruslar, hem bu bölgenin yer altı kaynaklarını hem de yer üstü kaynaklarını da sömürme yoluna gidiyorlar. Kürzot'ta galeri usulü bir sistemle buradaki petrolü çıkarıyorlar. Burada çıkardıkları petrolü de Van Gölü'nde çalışan gemilerin mazot ihtiyacının bir kısmını karşılıyorlar" dedi. 'TARİHİ KAYITLARDA VAN’DA 4 BÖLGEDE PETROL VAR' Bu bölgedeki madenlerin işletilmesi için İran'dan Erciş'e kadar uzanan bir dekovil (dar hatlı demir yolu) inşa edildiğini aktaran Doç. Dr. Kardaş, ayrıca Rusların, Azerbaycan ve Güney Kafkasya'daki petrol alanında uzman olan Stoyanov'u da getirdiklerini belirterek, şöyle konuştu: "Ruslar, bu uzman kişinin raporları doğrultusunda yeni kazılar da yapıyorlar. Kuyu sayısı ve petrol miktarını da artırıyorlar ve bu şekilde burayı 1918'e kadar işletiyorlar. Beşparmak, Kürzot, Amik ve Haraşik köylerinde petrol çıkıyor. Kürzot'ta 2 tane büyük kuyu açıyorlar. Daha sonra Ruslar çekildikten sonra Milli Mücadele döneminde yeni hükümet buradaki petrollerden yararlanma yoluna gidiyor. Cumhuriyet kurulduktan sonra buradaki petrolleri çıkarıp ülke ekonomisine katmak için çalışmalar yürütülüyor. O dönem burada çıkarılan petrolün imtiyazı devlet tarafından 1931'e kadar Fransız Emil Mayen'e veriliyor. Daha sonra asayiş olayları oluyor ve Mayen buradaki petrolleri işletmiyor. Baktığımız zaman 1953 yılına kadar buradan petrol çıkarılıp işletiliyor. Daha sonra 110-130 metre derinliğe kadar gidildi ve buradaki çalışmalara nokta konuldu. Sebep olarak da buradaki petrol miktarının az olduğu, kaya yapısının kırılgan olduğu ve petrolün daha derinlere aktığını söylüyorlar." 'YENİ İMKANLARLA YENİDEN BAŞLANABİLİR' Son yıllarda Karadeniz'de ve Akdeniz'de doğal gaz, aynı şekilde Siirt ve Gabar Dağ’ında petrol aramalarını da hatırlatan Doç. Dr. Kardaş, "Özellikle Gabar'daki kuyular daha derin ve daha işletilmeye elverişli görünüyor. Acaba Van için de bir çalışma başlatılabilir mi? Günümüzde daha yeni teknik araçlarla, imkanlarla daha derine gidilebilir. Çünkü önceki kayıtlarda bu var. Osmanlı Devleti bunu işletti. Ruslar bu bölgeyi işgal ettikleri dönemlerde 1915 ve 1918 yılları arasında buradaki petrol kaynaklarından yararlandılar. Cumhuriyet'in ilk yıllarında 1953 yılına kadar buradaki petrol kaynaklarından istifade edildi ama terk edildi. Şimdi yeni bir bakış açısıyla yeni teknik yöntemlerle acaba tekrar buradaki petrolü işletme yoluna gidilebilir mi? Ayrıca Şahmanıs'ta kömür çıkarılıyordu. 2000'li yıllara kadar satılıyor. Acaba detaylı bir aramayla daha geniş alanlarda bu kömürün araması yapılabilir mi? Bizim amacımız budur, yani Osmanlı döneminde, Cumhuriyet döneminde, hatta Demokrat Parti dönemine kadar buradaki kaynaklardan yararlanıldı. Van için yeniden yeni teknik araçlarla bir arama yapılabilir" diye konuştu. 
https://www.eshahaber.com/haber/vanda-yeniden-petrol-aranmasi-talebi-67307.html

EYT düzenlemesi Meclis'e geliyor! Tarih belli oldu

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusunda gözler artık Meclis'e çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı EYT düzenlemesini içeren kanun teklifinin, gelecek hafta Meclis Başkanlığı'na sunulması bekleniyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmelerin ardından Genel Kurul süreci başlayacak teklifin, ocak ayında yasalaştırılması öngörülüyor. KİMLERİ KAPSIYOR? Teklif, 8 Eylül 1999'dan önce çalışmaya başlayanları kapsayacak. 2 milyon 250 bin kişinin yararlanacağı EYT konusunda herhangi bir yaş sınırı uygulanmayacak. EYT'lilerin kıdem tazminatı noktasında işverenlere Kredi Garanti Fonu'ndan (KGF) destek verilecek. EMEKLİ OLUP ÇALIŞAN İÇİN PRİM İNDİRİMİ EYT'den dolayı ayrılan, kıdem tazminatı alan ama işine devam etmek isteyen işçiye özel 5 puan SGK destek primi indirimi yapılacak. BAŞVURULAR E-DEVLET'TEN YAPILACAK EYT ile ilgili henüz yasalaşma süreci gerçekleşmediği için şu an yapılan müracaatlar geçerli olmayacak. Yasal süreç tamamlandıktan sonra başvurular, e-Devlet üzerinden SGK'ye yapılacak.
https://www.eshahaber.com/haber/eyt-duzenlemesi-meclise-geliyor-tarih-belli-oldu-67112.html

Hac kayıtları bugün başlıyor: e-devlet üzerinden yapılabilecek

Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan, COVID-19 salgını nedeniyle 2020 ve 2021 haccının yapılmadığını, dolayısıyla bu yıllarda ön kayıtları almadıklarını anımsattı. Suudi Arabistan makamlarının 2022'de salgın tedbirleri kapsamında, Türkiye'den sadece 37 bin 770 hacı adayını kabul ettiğini hatırlatan Bircan, geçen yıl yapılan hac organizasyonunu başarıyla gerçekleştirdiklerini söyledi. BAŞVURULAR E-DEVLET ÜZERİNDEN YAPILABİLECEK 2023 hac ibadeti için ön kayıtlarının başlaması için yoğun bir talebin olduğunu dile getiren Bircan, "Hac ve Umre Kurulumuzun aldığı karar gereği ilk defa hacca başvuracak vatandaşlarımıza bir imkan tanındı. Bu imkan sonucunda vatandaşlarımız, 5-26 Ocak'ta müracaatlarını e-Devlet üzerinden yapabilecekler." dedi. Daha önce kaydı olmayanların başvurularını yaptıktan sonra anlaşmalı bankalardan ön kayıt ücreti ödemeleri gerektiğine dikkati çeken Bircan, şu bilgileri verdi: "Ücreti yatırdıktan sonra konaklama tercihlerinde bulunacaklar. Alt ve üst kategoriler var. Vatandaşlarımız, ekonomik durumlarına göre tercihte bulunabilecekler. Yanında kiminle gidiyorlarsa onu da yazacaklar ve 2023 yılı için belirlenecek tarihte önceden bekleyen kardeşlerimizle kuraya girecekler. Kurada isimleri çıktığı takdirde hac ibadetini yapmaya gidebilecekler." 2020'de kuradan ismi çıkan ve kesin kayıt elde edenlerin haklarının baki olduğuna işaret eden Bircan, "Onlar malum 65 yaş sınırı ve aşılarının eksik olmasından dolayı gidememişlerdi. Kurulumuzun aldığı karar gereği 2020 yılında kesin kayıt hakkı elde edip paralarını içeride bloke eden kardeşlerimiz, 2023'te 65 yaş üzerine izin verildiği takdirde hacca direkt gidecekler." ifadelerini kullandı. Hacı adaylarının başvuru sürelerini çok iyi takip etmeleri gerektiğinin altını çizen Bircan, vatandaşların haklarını daha iyi korumak amacıyla kayıtları e-Devlet üzerinden aldıklarını dile getirdi. "ÖNCEDEN BEKLEYENLERİN KURADAN ÇIKMA İHTİMALİ DAHA FAZLA" Kuradan ismi çıkanların da kesin kayıt işlemlerini e-Devlet'ten yapacakları bilgisini paylaşan Bircan, "Geçen yıllarda ön kaydını yaptırmış 2,5 milyona yakın bekleyen var. Bizim kura sistemimizde önceden bekleyenlerin kuradan çıkma ihtimali daha fazla. Onların katsayısı yüksek olduğu için kurada öncelikliler." dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın 9 Ocak'ta Suudi Arabistan'ın Cidde şehrinde 2023 hac ön protokolünü imzalayacağını belirten Bircan, toplantıda Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığının Türkiye'ye ayıracağı hac kotasının belli olacağını söyledi. Bu yıl hacca gideceklerin geçen yıla oranla çok daha fazla olacağını tahmin ettiklerini aktaran Bircan, vatandaşların rahat ve huzurlu şekilde hac ibadetlerini yapmaları için daha fazla gayret göstereceklerini kaydetti. KURADA İSMİ OLMAYANLARI YANINA ALMAK HAK KAYBINA NEDEN OLUYOR Bircan, 2020'de kesin kayıt hakkı elde edip 65 yaş sınırı ve salgın şartları nedeniyle hacca gidemeyenlerin haklarının saklı olduğunun altını çizerek, "Şartlar el verirse onları 2023 yılında hacca götüreceğiz inşallah. Fakat, bu kardeşlerimiz ilk defa müracaat eden ve kurada ismi çıkmayan birini yanlarına almak istedikleri takdirde kazanılan hakları kaybedecekler ve tekrar kuraya girmek zorunda kalacaklar." uyarısında bulundu.  
https://www.eshahaber.com/haber/hac-kayitlari-bugun-basliyor-e-devlet-uzerinden-yapilabilecek-67111.html

AYM, HDP'ye Hazine yardımı kesilmesi talebini bugün görüşecek

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması istemli iddianamesinde, Hazine yardımının bulunduğu banka hesabının blokesine karar verilmesini talep etmiş, Anayasa Mahkemesi bu talebi herhangi bir gerekçe sunulmaması nedeniyle reddetmişti. Ceza yargılaması davası prosedürü işlenen süreçte, HDP'nin iddianameye ve ek delillere karşı savunmalarını sunmasının ardından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin'in sözlü açıklamasını yapması için 10 Ocak 2023 günü belirlenmişti. Başsavcı Şahin, 19 Aralık'ta, partinin devlet yardımlarının bulunduğu banka hesabına bloke konulması talebini yineledi. Talepte partiye verilen devlet yardımının parti faaliyetleri dışında terör örgütünün amaçları doğrultusunda kullanıldığı belirtildi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından taleple ilgili somut gerekçelerin gönderilmesini istemişti. Alınan bilgiye göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP'nin Hazine yardımına bloke konulması talebine ilişkin gerekçelerini bugün Yüksek Mahkemeye gönderdi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu da daha önce 6 Ocak'ta görüşme kararı aldığı talebin yarın ele alınmasını kararlaştırdı. İlgili mevzuata göre Hazine yardımları, yılın ilk 10 günü içinde siyasi partilerin hesaplarına yatıyor. Başsavcı Şahin'in 10 Ocak 2023'teki sözlü açıklaması ve HDP yetkililerinin sözlü savunmasının ardından davaya ilişkin bilgi ve belgeleri toplayacak Anayasa Mahkemesi raportörü, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Raporun, Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılması sonrası mahkeme başkanı toplantı için gün belirleyecek, üyeler belirlenen günde bir araya gelerek, kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.
https://www.eshahaber.com/haber/aym-hdpye-hazine-yardimi-kesilmesi-talebini-bugun-gorusecek-67107.html

Ambulans şoförüne bıçakla saldıran kadın yakalandı!

İstanbul Başakşehir'de önceki gün özel ambulans ile otomobilin karıştığı trafik kazası sonrası sürücüler arasında tartışma çıktı. Ambulans şoförü Bayram E. ile otomobil sürücüsü Zekiye K. arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Zekiye K. ambulans şoförünü bıçakla kolundan yaraladıktan sonra görüntü çeken başka bir sürücüyü de tehdit etti. Zekiye K. daha sonra arkadaşı Çağla N.K. ile olay yerinden uzaklaştı. Kavga görüntülerinin sosyal medyada paylaşılmasının ardından çalışma başlatan polis ekipleri, Zekiye K. ve Çağla N.K'yi yakaladı. Gözaltına alınan şüphelilerin, "tehdit", "hakaret" ve "kasten yaralama" suçlarından yasal işlem yapılmak üzere Başakşehir Polis Merkezi Amirliğine teslim edildiği öğrenildi.
https://www.eshahaber.com/haber/ambulans-soforune-bicakla-saldiran-kadin-yakalandi-67106.html

Vatandaş 9 bin 720 liradan başlayan taksitlerle ev sahibi olacak

Orta gelirlilere özel geliştirilen kampanya ile vatandaş kira öder gibi ev sahibi olacak, inşaat sektörü canlanacak, ev stoku değerlenecek ve fahiş fiyat artışı aşağıya çekilecek. "Yeni Evim" kampanyası, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum tarafından açıklandı. YENİ KONUT ALMA ŞARTI "Yeni Evim" kampanyası ile orta gelirli kesime yeni konut alımında sağlanacak avantajlar belli oldu. 9 BİN 720 LİRADAN BAŞLAYAN TAKSİTLERLE EV SAHİBİ OLUNACAK Yeni Evim kampanyası kapsamında orta gelirli vatandaşlar aylık ortalama 9 bin 720 liradan başlayan ve 55 bin 265 liraya varan taksit tutarlarıyla ev sahibi olabilecek. ORTA GELİRLİLERE YÖNELİK "YENİ EVİM KAMPANYASI"NIN DETAYLARI "Yeni Evim Kampanyası"ndan 16 Ocak'tan itibaren yararlanılabilecek kampanyada İstanbul'da 5 milyon liraya, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Mersin ve Muğla'da 3 milyon liraya ve diğer iller için de 2 milyon liraya kadar finansman sağlanabilecek. YÜZDE 10 PEŞİNAT ÖDENECEK Asgari peşinat oranının yüzde 10 olduğu kampanyada, en fazla 15 yıl vade ile sağlanacak finansmanlarda faiz/kar payı oranları yüzde 0,69'dan başlayacak. 4,5 MİLYON LİRANIN 15 YIL YA DA 10 YIL VADE İLE ÖDEME PLANI Yüzde 0,69 oran ve 15 yıl vade için en fazla 4 milyon 500 bin liralık kredi çekilebilecek. Bu koşullar altında vatandaşın aylık kredi ödemesi ortalama 43 bin 735 lira olacak. Söz konusu kredinin toplam geri ödemesi ise 7 milyon 872 bin liraya yakın olacak. 3 MİLYON LİRANIN 15 YIL YA DA 10 YIL VADE İLE ÖDEME PLANI Aynı tutarın 10 yıl vade için çekilmesi durumunda ise aylık ödemeler ortalama 55 bin 265 lirayı, toplam geri ödemesi ise 6 milyon 632 bin lirayı bulacak. Vatandaşların 3 milyon liralık bir ev kredisi çekmesi durumunda ortalama aylık ödemesi 15 yıl vade için 29 bin 160 lira, 10 yıl vade için 36 bin 845 lira düzeyinde gerçekleşebilecek. Söz konusu kredi tutarının toplam geri ödemesi 15 yıllık kullanımda yaklaşık 5 milyon 250 bin liraya, 10 yıllık vadede ise 4 milyon 421 bin liraya yakın olabilecek. 2 MİLYON LİRANIN 15 YIL YA DA 10 YIL VADE İLE ÖDEME PLANI Öte yandan 2 milyon liralık ev kredisinde ortalama aylık ödeme 15 yıl vadede 19 bin 440 lira, 10 yıl vadede 24 bin 560 lira düzeyinde hesaplanırken, 1 milyon liralık ev kredisi çeken vatandaşların aylık cebinden çıkacak para 15 yıl ve 10 yıl vadeler için sırasıyla 9 bin 720 lira ve 12 bin 280 liraya yakın olacak. Çekilen 2 milyon liralık kredinin 15 yıl vadede toplam geri ödemesi 3,5 milyon lirayı, 10 yıl vadede 2 milyon 950 bin lirayı bulacak. Kredi tutarının 1 milyon lira kullanılması durumunda ise toplam geri ödeme tutarı 15 yıl ve 10 yıl vadeler için sırasıyla 1 milyon 750 bin lira ve 1 milyon 474 bin lira düzeyinde gerçekleşebilecek. KREDİ TUTARLARININ ÖDEME TABLOSU Farklı kredi miktarlarına göre 15 yıl ve 10 yıl vadeler için hesaplanan aylık kredi taksiti ve toplam geri ödenecek tutarlar yaklaşık olarak şöyle:
https://www.eshahaber.com/haber/vatandas-9-bin-720-liradan-baslayan-taksitlerle-ev-sahibi-olacak-67102.html

Seçimleri kaybedip ABD'ye kaçmıştı: Hamburgercide görüldü

Brezilya'da yapılan son seçimleri kaybeden ve görevi devretmesine iki gün kala ülkesini terk eden eski Başkan Jair Bolsonaro, ABD'de bir hamburgercide görüntülendi. HAMBURGER YERKEN GÖRÜLDÜ Özel jetle aniden ABD’ye giden eski Brezilya Cumhurbaşkanı Bolsonaro ABD’deki bir KFC restoranında görüldü. SİLVA'YA YENİLMİŞTİ Brezilya, 30 Ekim'de devlet başkanlığı seçimlerinin ikinci turu için sandık başına gitmişti. Seçim sonucunda sol görüşlü eski Devlet Başkanı Lula da Silva yüzde 50,9, aşırı sağcı mevcut Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ise yüzde 49,1 oy almıştı. Bolsonaro seçimlerin ardından koltuğunu devretmeden ABD'ye kaçmıştı.  
https://www.eshahaber.com/haber/secimleri-kaybedip-abdye-kacmisti-hamburgercide-goruldu-66891.html

Kredi kartı sayısı 1 yılda 100 milyona yaklaştı

Nakit kullanımının azaldığı ve kartlı ödemelerin büyüme eğilimi gösterdiği, Bankalararası Kart Merkezi (BKM) tarafından yayımlanan verilerde yeniden teyitlendi. Rapora göre Türkiye'de kredi kartı sayısının 100 milyona yaklaştığı görüldü. Öte yandan kredi kartı sayısındaki artış, bir yıl öncesine kıyasla yüzde 17 oldu. BKM tarafından yayımlanan Ekim 2022 kart istatistikleri raporu, kart sayılarının arttığını, kartlı ödemelerin büyüdüğünü ve nakit kullanımının azaldığını bir kez daha ortaya koydu. Rapora göre Türkiye'de kredi kartı sayısının 96,8 milyona ulaşarak 100 milyona yaklaştığı görüldü. Öte yandan kredi kartı sayısındaki artış, bir yıl öncesine kıyasla yüzde 17 oldu. 2022'de kredi kartıyla yapılan toplam ödeme tutarındaki artış ise yüzde 123 oldu ve kredi kartlarıyla yaklaşık 300 milyar TL tutarında ödeme yapıldı. Kredi kartlarındaki büyüme, kredi kartı karşılaştırma platformlarının verilerine de yansıdı. Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Hesapkurdu.com Bankacılık İş Geliştirme Müdürü Orhun Çağlar Atilla, "Tüketiciler en avantajlı kredi kartını seçebilmek için farklı bankaların veya finansal kuruluşların sunduğu alternatiflere bakıyor. Hesapkurdu.com olarak kredi, kredi kartı, sigorta veya mevduat hesabı gibi banka ve sigorta ürünlerini tek platformdan karşılaştırma olanağı veriyoruz. Ayrıca kredi kartlarını karşılaştırırken Hesapkurdu'nu kullanmaları durumunda başka yerde elde edemeyecekleri ilave kazanımlar da sunuyoruz. Hesapkurdu.com üzerinden yapılan kredi kartı başvurusu sayısı, bir yıl önceye kıyasla yüzde 25 arttı" dedi. "TOPLAM KART SAYISI YÜZDE 17 ARTTI" BKM raporunda Türkiye'deki kredi, banka ve ön ödemeli kartları kapsayan toplam kart sayısının 332 milyonu geçtiği görüldü. Aynı dönemde kredi kartı büyüme oranının toplam kart sayısı artışıyla aynı olduğuna dikkat çeken Atilla, şunları kaydetti: "Kredi kartı sayısı yüzde 17 artarken, toplam kart sayısındaki yıllık artış da yüzde 17 olarak ölçülüyor. Yalnızca bireysel değil, ticari kartların kullanılma oranı da artıyor. Rapordaki veriler, her 3 TL kredi kartı ödemesinin 1 TL'sinin işyeri sahiplerine ödemelerde büyük kolaylık sağlayan ticari kartlarla gerçekleştirildiğini ortaya koyuyor. Hesapkurdu.com olarak Türkiye'nin en büyük bankalarının kredi kartı seçeneklerini tek tıkla kıyaslama olanağı sunuyoruz. Hesapkurdu.com kullanıcıları, ayın en iyi kartlarını, aidatsız kartları, nakit avans seçeneği açısından avantajlı olan kartları çok kısa sürede, ücretsiz olarak karşılaştırabiliyor. Öğrenciler, çok seyahat edenler veya kurumsal müşteriler de kendilerine en uygun kartı Hesapkurdu.com üzerinden bulup anında başvurabiliyor." "KART SEÇİMİNDE KAMPANYALAR REKABET AVANTAJI SAĞLIYOR" Tüketicilerin çok fazla kredi kartı seçeneği olduğuna vurgu yapan Atilla, sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı: "Bu seçenekler, tüketicileri kredi kartı karşılaştırma platformlarına yönlendiriyor. Tüketiciler, nasıl e-ticarette bir ürün satın almadan önce en hesaplı fiyatı bulmaya çalışıyorsa, kart tercihlerinde de en çok ayrıcalık sunanı arıyor. Bu noktada kredi kartı programlarıyla birlikte gelen kampanyalar kart sağlayıcılarına ve bankalara rekabet avantajı sağlıyor. Hesapkurdu.com kullanıcıları, en güncel kredi kartı kampanyalarını da tüm ayrıntılarıyla tek ekranda görebiliyor. Kredi kartının yanı sıra, kredi, sigorta, mevduat gibi ürünlerde de kullanıcıların avantajlı ürünleri keşfetmesine aracı oluyoruz."
https://www.eshahaber.com/haber/kredi-karti-sayisi-1-yilda-100-milyona-yaklasti-66890.html

Altında yeni yıl rekoru

Bu akşam açıklanacak Fed tutanakları öncesinde altın fiyatları 6 ayın zirvesinde işlem görüyor. Gram altın bugün yüzde 0,53 yükselişle 1.111 TL'yi gördü. Çeyrek altın 1.860 TL Cumhuriyet altını 7.411 TL Yarım altın 3.719 TL ONS altın 1.851 dolardan alıcı buluyor.  Altın yatırımcılarının gözü bu akşam açıklanacak olan Fed tutanaklarında olacak. 
https://www.eshahaber.com/haber/altinda-yeni-yil-rekoru-66883.html

FETÖ itirafçısı anlattı: Alkol kullanan komutanları soruyorlardı

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında, itirafçı ifadelerinin yanı sıra ankesörlü/sabit hatlardan ya da kontörlü telefonlardan iletişim kurduğu, ayrıca askeri okul mülakatlarında örgütsel kodlama yaptığı belirlenen TSK mensubu ve sivil yapılanmasına yönelik 30 kişi hakkında önemli bilgi ve belgelere ulaşıldı. Yapılan soruşturma sonucunda 5'i Kara Kuvvetleri, 4'ü Hava Kuvvetleri, 1'i Sahil Güvenlik Komutanlığı ve 6'sı Jandarma Genel Komutanlığı'na mensup 10'u muvazzaf olmak üzere 16 asker ve 14'ü darbe girişimi sonrası ilişikleri kesilen askeri okul öğrencisi olmak üzere toplamda 30 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. 20 Aralık 2022 tarihinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınanlardan Ö.Y., etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandı ve ifadesinde örgüt hakkında önemli detaylar verdi. 'DERS ÇALIŞMANIN DIŞINDA ÖRGÜTSEL FAALİYETLERE DEVAM ETTİK' Örgüte lisede girdiğini belirten Ö.Y., "Örgütle ilk temasım lise 3'e giderken Antalya'da yaşayan ağabeyim N.Y.'nin yanına taşınmamla oldu. Ağabeyimin kaldığı evin örgüt evi olduğunu bilmiyorduk. Bu evde N.Y. dışında diğer ağabeyim O.Y. de kalıyordu. Ağabeyim ilk başlarda örgüt içerisinde 'ev ağabeyliği' görevini yapıyordu. İlerleyen süreçte ise Antalya'da büyük bölge lise mesulü görevini yaptığını biliyorum. Bu ilk evde kaldığım sürede birlikte cemaat şeklinde namaz kılma ve kitap okuma gibi faaliyet yapıyorduk. Ben sonra 2'nci eve geçtim. Burada da ders çalışmanın dışında örgütsel faaliyetlere devam ettik. İlerleyen zamanda bu eve örgütün daha üst hiyerarşisindekiler gelip bizlere, asker olup olmak istemediğimizi sordular. Biz de kabul ettik. Sonrasında bizi askeri okullara hazırlamaya başladılar. Bol bol deneme testi adı altında test çözdürdüler. Sözlü mülakatta dikkat etmemiz gereken konuları anlattılar. Ben Balıkesir Astsubay Okulu'nu kazandım. Diğer üç arkadaşım ise kazanamadı. Ben de mülakatta elendim" dedi. 'TSK'YA BİZİM GİBİ KİŞİLERİN GİRMESİ LAZIM' Örgüt üyeleri tarafından asker olmaya teşvik edildiklerini belirten Ö.Y., "Lise bittikten sonra Gaziantep'e ailemin yanına döndüm. Bir süre sonra yine Antalya'ya döndüm. Başka bir eve yerleştirildim. O evin yetkilisi S. isminde birisiydi. Benim dışımda evde 2 lise mezunu daha vardı. Evin sorumluları bizi askeri okullara hazırlayacaklarını söylüyorlardı. Bu süreçte bizi kimseyle görüştürmüyorlardı. S.'nin sorumluluğunda bu evde Fetullah Gülen'in kitaplarını okuma, videolarını izleme, vaazlarını dinleme gibi örgütsel faaliyetlere devam ediyorduk. Bu eve H.B. isimli örgüt içerisinde konumu yüksek olduğunu düşündüğüm biri de geliyordu. Bu kişi geldiğinde ordu içerisinde alkol alan, zina yapan çok kişinin olduğunu, TSK'ya bizim gibi namazını kılan, dinini bilen kişilerin girmesi gerektiğini söylüyordu. Bir nevi bizi askeri okullara teşvik ediyordu. Örgüt içerisinde başka kişilerle görüşmememiz gerektiğini ve gizliliğin önem arz ettiğini söylüyordu. Bu sebeple bana kod ismi verildi. YGS sınav sonuçları açıklandıktan sonra ben Kara Harp Okulu'nu kazandım" ifadelerini kullandı. 'OKUL HAKKINDA BİLGİLER İSTİYORLARDI' Bir dönem görüşmeleri aksattığı için 'şok mangası'na dahil edildiğini söyleyen Ö.Y., "Okulu kazandıktan sonra artık benimle başkasının ilgileneceği söylendi. 2010 yılı Temmuz- Ağustos ayı gibi İzmir Menteş ATAT kampına katıldım. Yaklaşık 60 günlük eğitim boyunca kimse beni aramadı. Kamp bittikten sonra benimle ilgilenecek kişi aramaya başladı. 1'inci sınıfta 2-3 kez görüştük. Esnaf evlerinde örgütsel faaliyetler yaptık. Kendisi bana Harp Okulu'nda hal ve hareketlerime dikkat etmemi, ima yoluyla namaz kılmamı söylüyordu. Bu kişiyle görüşmelere gitmek istemiyordum. Gitmeyince bizi tanıştıran A.G. Ankara'ya gelip benimle görüştü. Görüşmeleri aksatırsam okuldan mezun olamayacağımı, 'şefkat tokadı' yiyeceğimi söyledi. Harp Okulu 1'inci sınıfın sonunda yaklaşık üç hafta kadar 'şok mangası'na dahil edildim. Yaz tatili için memleketime döndüğümde K. isimli örgüt üyesiyle tanıştım. O da beni V.T. ve R.A. ile tanıştırıp Ankara'da görüşmelere birlikte katılacağımızı söyledi. Harp Okulu 2, 3 ve 4'üncü sınıfta üçümüz aynı koğuşta kaldık. Bunun tesadüf olmadığını ve örgütün ayarladığını düşünüyorum. Buluşmaları aksatmadan ayda bir olacak şekilde Ankara Keçiören'de bulunan örgüte ait evde O.I. isimli örgüt üyesinin sorumluluğunda görüşmelere devam ettik. O.I. bize okulda ima yoluyla namaz kılmayı hareketlerle anlatıyordu. Ayrıca kendisi ben ve arkadaşlarımdan okuldaki komutanlar ve öğrenciler ile ilgili bilgiler istiyordu. Komutanlardan alkol alan, bahis oynayan, çapkınlık yapan, bize kötü davranan kimsenin olup olmadığını, okuldaki askeri öğrencilerle ilgili olarak gözümüze batan, dikkatimizi çeken kişilerin olup olmadığını soruyordu. V.T. de okulla ilgili tüm bilgileri söylüyordu" dedi. KOĞUŞTA İMA YOLUYLA NAMAZ KILAN BAŞKALARI DA VARDI' Okuldan mezun olmadan önce örgüt elemanlarınca 'ByLock' indirmeleri istendiğini belirten Ö.Y., "17/25 Aralık olaylarının ardından örgütün yüzünü görmüş ve iyice soğumuştum. Görüşmelerin birçoğuna katılmıyordum. Bu yüzden V.T. ile tartıştık. Bir kez koğuşumuzda yer alan L.A.'nın kendi yatağında oturmuş kafasını ellerinin arasına almış şekilde gözleri açık vaziyette yaklaşık olarak 10-15 dakika sabit bir şekilde dışarı ile iletişim sağlamadan ima yoluyla namaz kıldığına şahit oldum. Aynı şeyi yapan başkaları da vardı. Harp Okulundan mezun olmadan iki ay önce örgütün beni mesleğimden atacağı korkusuyla bir kez daha O.I. ile buluştuk. Bize bir kez daha kod isimleri verdi. Son görüşmelerimizde bize 'ByLock' isimli bir programdan bahsedip, görüşmelerimizin bu program üzerinden mesajlaşma yöntemi ile olacağını söyledi" ifadelerini kullandı. 'SİZE UYGUN BİR EŞ BULACAĞIZ' Ö.Y., mezun olduktan sonra örgüt üyeleri tarafından maaşlarının yüzde 25'inin örgüte verilmesini istediklerinin altını çizdi. Ö.Y, "O.I., mezun olduktan sonra kesinlikle kız arkadaşımızın olmaması gerektiğini, kendilerinin bize uygun eş adayları bulacaklarını da söylemişti. Yine maaşlarımızın yüzde 20-25'lik kısmını 'himmet' adı altında örgüte vereceğimizi, kredi çekmememizi, borçlanmamamızı söylemişti. Ailemin durumunun kötü olduğunu belirtip, bu durumu kabul etmedim. Diğer iki arkadaşım gönderdi. 2014 yılı Harp Okulu mezuniyetinden yaklaşık 10-15 gün önceden bu örgütle tüm bağımı kestim. Okuldan mezun olduktan sonra kimse ile bir görüşme yapmadım. Sadece R.A. ile 3-4 kez telefonda konuştum. Onlar da sohbet amaçlı görüşmelerdi. O.I.'yı 2015 yılında Ankara Beytepe Jandarma Subay Temel Kursu'ndayken kursiyer subay olarak gördüm. Üniformalıydı" dedi.
https://www.eshahaber.com/haber/feto-itirafcisi-anlatti-alkol-kullanan-komutanlari-soruyorlardi-66882.html

Fransa'da sağlık krizi: Acile gelen hastalar 90 saat bekliyor, uçakla doktor getiriyorlar

Fransa'da sağlık sistemi alarm veriyor. Ülkede sağlık çalışanı eksikliği sebebiyle acile gelen hastalar en az 90 saat beklemek zorunda kalıyor. Fransız haber ajansı AFP'nin haberine göre Strasbourg'un en büyük hastanelerinde acil serviste bekleme süresi 3 günü aşabiliyor.Ülkenin Nevers şehrinde ise doktor eksikliği sebebiyle çevre şehirlerden uçakla doktor ve sağlık çalışanı getirilecek.  KORİDORLAR HASTALARLA DOLU Kentteki hastanelerde koridorların sedyede bekleyen hastalar ile dolu olduğu belirtiliyor. ACİLDE BEKLEME SÜRESİ EN AZ 12 SAAT  Acilde bekleme süresinin en az 12 saat olduğu Fransa'da son bir aydır hastanelerin alarm verdiği söyleniyor. Hastalar tedavi öncesi sedye üzerinde aç bir şekilde oda bekliyor.  Fransa'nın Nevers şehrinde sağlık çalışanı yetersizliği sebebiyle çevre şehirlerden uçakla doktor getirileceği belirtiliyor. Franceinfo sitesinde yer alan bilgilere göre her gün uçakla Dijon'dan doktor ve sağlıkçı getirilmesi planlanıyor. UÇAKLA DOKTOR GETİRİLİYOR Nevers belediye başkanı Denis Thuriot, "uçan doktorlar" konseptini Kasım ayında başlatmıştı. 'Hava Uçuşu' adı verilen bu projede her gün ihtiyaca göre hemşire veya doktorlar küçük bir uçakla Dijon'dan Nevers'e getirilecek. 35 dakikalık bu yolculuğun kişi başı maliyeti 650 euro. Nevers Belediye Başkanı, "Geçici bir doktorun günlük maliyeti en az 1000 euro" diyor ve belediye bütçesinde sağlık alanında yapısal açığın 6 milyon euroyu bulduğunu söylüyor. 'Hava yoluyla doktor ikmali' Nevers'ta çok az sayıda doktor ve hemşirenin çalışması ve doktor ilanlarına neredeyse kimsenin başvurmaması sebebiyle hayata geçirilen bir uygulama.         
https://www.eshahaber.com/haber/fransada-saglik-krizi-acile-gelen-hastalar-90-saat-bekliyor-ucakla-doktor-getiriyorlar-66691.html

3 kamu bankası yeni bir kredi paketi hazırladı

AA muhabirinin aldığı bilgilere göre, Tekno Girişimci Destek Kredisi ile yazılım, donanım geliştirme, mobil teknolojiler ve uygulamalar gibi alanlarda yenilikçi fikirlerini hayata geçirmek isteyen girişimcilere destek sağlanacak. Söz konusu kredi ile teknoloji odaklı girişimlerin büyümesi, bilişim ve yazılım alanlarında istihdamın artırılması ve rekabetin desteklenmesi hedefleniyor. TEKNO GİRİŞİMCİ DESTEK KREDİSİNDEN KİMLER YARARLANABİLECEK? Tekno Girişimci Destek Kredisi'nden, Teknokent ve Teknopark gibi Teknoloji Geliştirme Bölgeleri'nde faaliyet gösteren girişimciler faydalanabilecek. Öte yandan TÜBİTAK, KOSGEB gibi kamu kurum ve kuruluşları ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın teknoloji odaklı hibe/destek programlarından yararlanmaya hak kazanmış girişimciler de Tekno Girişimci Destek Kredisi'nden yararlanabilecek. EN AZ 500 BİN LİRA ÇEKİLEBİLECEK Firmaların mal ve hizmet alımı, maaş ödemesi, işletme giderleri, ofis malzemesi, ekipman, yazılım ve donanım alımlarının finansmanı için belge karşılığında kullanılabilecek krediler, en fazla 500 bin lira tutarında, 6 ay anapara ödemesiz ve 60 ay vadeli olabilecek. Kredi 36 ay vadeye kadar yıllık yüzde 13,5 sabit faizle, 36 ay ve üzeri vadelerde ise "TLREF+3" faiz oranıyla kullanıma sunulacak.
https://www.eshahaber.com/haber/3-kamu-bankasi-yeni-bir-kredi-paketi-hazirladi-66690.html

Son Dakika: Ankara'da yolcu otobüsü devrildi: Çok sayıda yaralı var

SON DAKİKA HABERİ: Ankara'nın Kalecik ilçesine bağlı Çandır mevkisinde 06 DT 5502 plakalı yolcu otobüsü, gizli buzlanmadan dolayı sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıkarak devrildi. Kazada, otobüste bulunan 15 kişiden 6'sı hafif yaralandı. Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, sağlık ekiplerince tedbir amaçlı hastanelere sevk edildi. Devrilen otobüs, çekiciyle olay yerinden kaldırıldı.
https://www.eshahaber.com/haber/son-dakika-ankarada-yolcu-otobusu-devrildi-cok-sayida-yarali-var-66689.html

Vahit Kirişci: Tarım Cebimde mobil uygulaması yerli ve milli

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci Tarım Cebimde uygulamasını tanıttı. Bakan Kirişci, uygulamanın tamamen yerli ve milli olduğunu ve versiyonlarla geliştirileceğini söyledi. Bakan Kirişci'nin açıklamaları şöyle: Yılın ilk iş günü bakan olarak siz eli öpülesi çiftçilerimizle bunu kamuoyuna duyurmak için aramızda bulunan değerli medya mensuplarıyla yaşayabileceğim en güzel gün ve en mutlu an olacaktır. Atmış olduğumuz bu adımı sıradan olarak görmüyor, AK Parti hükümetlerinin ülkemize kazandırdığı tarım kanunundan başlayarak mevzuat açısından pek çok düzenlemeyi nasıl hükümetimiz çiftçilerimizin istifadesine sunmuşlar bundan dolayı değişim sağlamışlarsa buna devrim diyebiliriz. Tarım Cebimde mobil uygulaması nedir? Bu uygulama bir mobil uygulamadır. Uygulamanın ilk versiyonudur. Diğer uygulamalar gibi süreç içinde kendini güncelleyecektir. Tarım Cebimde 1.0 tamamıyla her bakımdan yerli ve milli uygulamadır. Bu yönüyle de farklı bir yerli milli uygulama olarak kayıtlara girmiş olacaktır. Bir diğer bu uygulamanın ilgi çekici yönü, özel bütçe oluşturmadan 2023 tarihi itibarıyla mobil marketlerden indirilebilmekte. Uygulama açıldığında kayıt işlemi gerektirmeden ana sayfaya erişilebilmektedir. Bazı mobil uygulamalar bahsettiğim işlemlere gereksinim duyar. Kullanıcı dostu bir yenilik, bir değişikliktir. Öncelikle ve ilk olarak bu ülke için şartlar ne olursa olsun üretmiş, üretmeye devam eden bakanlığımızdaki kayıtlı üreticilerdir. Hayırlı uğurlu olsun. Diğerleri üreticilerimizin dışında değişik maksatlar için uygulamada yer alan modüller üzerinden bakanlık faaliyetleri ve çalışmalar doğrultusunda bilgi almak isteyen kullanıcılardır. DESTEKLERE BAKILABİLECEK Tarım Cebimde çiftçilerimizin il ve ilçe teşkilatlarımıza gitmeden bakanlık hizmetlerine başvuru yapabilecekleri, tarımla ilgili bilgilere ulaşabilecekleri mobil uygulamadır. Çiftçi kayıt sisteminde olmayanlar da bu uygulamayı kullanabilecek durumdadır. Bitkisel üretim, hayvansal üretim. Birinci başlıkta 5 alt başlık veya 5 alt menü yer almaktadır. Bunlarla biz yapmak istediklerimizi de burada görebilmekteyiz. İlçe bazlı ürün öneriler. Bu herkese açık. ÇKS belgesi alma, e devlet üzerinden kimlik doğrulamasıyla kayıtlı çiftçilerin gireceği menü. Sonuncu alt menü destek kalemleridir. Tüm kullanıcılara açıktır. Tarıma ilgi duyan A kişisi gelip bu alt menüden acaba ben bu üretimi gerçekleştirirsem hangi desteklerden yararlanabileceğine bakabilmektedir. KÜPE SORGULAMA YAPILACAK Hayvansal üretimle ilgili alt başlık 7 tane. Daha doğrusu menü hayvansal üretimle ilgili. Küpe sorgulama. Nedir bu. Kurban Bayramı'nda hayvan alacaksınız, küpesi üzerinden böyle bir hayvan var mı yok mu bunu alt menü kullanarak yapabileceksiniz. Veteriner sağlık raporu doğrulama. Destek takvimi. Şu anda sadece bitkisel ve hayvansal üretime ilişkin destekleri açık açık bildirmektedir. Bakan olduğumuzu bilen herkes telefon numaramıza erişebildiği gibi herkes erişiyor. Üreticilerimize diyoruz ki mobil uygulama var, destek takvimini kullanın. Mobil uygulama üzerinde Haber, duyuru, arama gibi bölümlerimiz var. Haberle ilgili her türlü haberi mobil uygulamada görebilme imkanımız var. Burada sizi bakanlığımızın e devlet üzerinden sunmuş olduğu diğer hizmetlere de yönlendirmesi yapılabilmektedir. Uzağı yakın eden bu uygulama bizim için son derece önemli ve vazgeçilmedir. Üretim planlaması doğrultusunda önemli mesafe kat edilmiş olacaktır. 
https://www.eshahaber.com/haber/vahit-kirisci-tarim-cebimde-mobil-uygulamasi-yerli-ve-milli-66513.html

2023'ün ilk seçim anketi sonucunda fark açılıyor! Yüzde 30'u bile geçti

Cumhurbaşkanlığı seçimleri için yeni yılın ilk anket sonuçları belli oldu. Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür, söz konusu anket sonuçlarını köşe yazısında paylaştı. İşte Mahmut Övür'ün son seçim anketinin sonuçlarını duyurduğu köşe yazısından öne çıkanlar; Geçen yılın yıldızı hep parlak kalan siyasetçisi hiç kuşkusuz Başkan Erdoğan'dı. Küresel çapta tarihi zirvelerin vazgeçilmez ismi olması, Rusya- Ukrayna Savaşı'ndaki barışçı rolü, tahıl koridorunun açılması, 200 esirin kurtarılması, İsrail ve Suriye dahil çevre ülkelerle yeni ilişkiler kurması onu hep küresel zirvede tuttu. Bu başarısıyla küresel saldırıların da hedefindeydi ARADAKİ FARK 30 PUANDAN FAZLA Yirmi yıllık iktidarına rağmen iç siyasette de en etkili isim oydu. Hâlâ açık ara farkla Türkiye'nin en sevilen, en başarılı ve en çok güven veren siyasetçisi. Geçen yılın son ayında Optimar Araştırma'nın yaptığı ankete göre, "Bugün cumhurbaşkanlığı seçimi olsa kime oy verirsiniz?" sorusuna verilen cevaplar da bunu gösteriyor: Erdoğan yüzde 43.7, Kılıçdaroğlu yüzde 12.4... Aradaki fark 30 puandan fazla... Kılıçdaroğlu'nu bir veya iki puan farkla Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve Meral Akşener izliyor. 6'LI MASADAKİ KOLTUK SAVAŞI DEVAM EDECEK Güven duyulan siyasetçi araştırmasında da durum farklı değil. Birkaç gündür çevremdeki insanlara, "Siyasette profili yükselen ikinci bir siyasetçi var mı?" diye soruyorum. Son tartışmalarla İmamoğlu ismi öne çıksa da 2022 yılı bütününe bakıldığında Kılıçdaroğlu'nun çok ciddi bir atak yaptığı ve yıldızının parladığı görülüyor. Daha önceleri anketlerde Yavaş ve İmamoğlu önde çıkarken, özellikle son 6 ayda Kılıçdaroğlu ismi onların önüne geçti. Tabii bu altılı masanın adayı olacağı anlamına gelmiyor. Altılı masadaki koltuk savaşı 2023'ün ilk aylarında da devam edecek gibi. Büyük oranda kötü geçen 2022 yılında umut veren gelişmeler de oldu. En önemlisi de Türkiye'nin Karadeniz'de bulduğu doğalgaz kaynaklarıydı. Bu adımın rakamsal değeri bir yana en önemli yanı, kendi milli enerji politikasını hayata geçiren, arama ve sismik gemileriyle, kullandığı son teknolojiyle Türkiye'nin küresel alanda bir enerji gücü olarak varlık göstermesiydi. Sokağa umut veren son yılların en önemli keşfi bu... İkinci önemli umut dalgası, sosyal politikalardaki adımlarla geldi. Özellikle yılın son gününe damgasını vuran EYT meselesinin çözülmesi sokaklarda pozitif rüzgâr estirdi ve "Çözerse Erdoğan çözer" algısını tahkim etti. Siyasette düşüş yaşayanlar yani kaybedenler de vardı. 2022 yılında en derin düşüşü İP Genel Başkanı Meral Akşener ve altılı masa yaşadı. Akşener, sürekli itiraz eden ve CHP'nin içini karıştıran siyasetçi profiliyle, altı masa da ortaya somut bir sonuç koymaması ve boş tartışmalarla yılın kaybedenleri arasında yer aldı. Bu kayıptan kuşkusuz Kılıçdaroğlu dahil altılı masa sakinleri de payına düşeni aldı. O pay sahiplerinden ikisi de AK Parti'yi tırtıklamak için parti kuran Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'ydu. Bu ikili hem varlık gösteremedi hem de düne kadar kendilerini aşağılayan CHP'ye altlık olmaktan öteye geçemedi.    
https://www.eshahaber.com/haber/2023un-ilk-secim-anketi-sonucunda-fark-aciliyor-yuzde-30u-bile-gecti-66406.html

Yargıtay’dan emsal karar! Halı sahada sakatlanmak iş kazası sayıldı

İşverenin talimatıyla şirket çalışanları arasında kurulan futbol takımı, düzenlenen turnuva çerçevesinde dış sahada başka bir şirket takımıyla maç yaptı. Bu esnada sakatlanan işçi, olayın iş kazası olduğunu öne sürdü. İşverenin haklarını iade etmediği işçi, mahkemenin yolunu tuttu. İşçi, düzenlenen futbol turnuvasında geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespit edilmesini talep etti. Mahkeme, davanın kabulüne hükmetti. Kararı davalı patron istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, istinaf başvurularının esastan reddine karar verdi. Davalı patron kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na dikkat çekildi. Yasadaki iş kazası tanımının, 'Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır' ifadeleriyle genişletildiği hatırlatıldı. YARGITAY'DAN EMSAL KARAR Sigortalının görevle bir başka yere gönderilmesinin, iş yerinin bulunduğu yerleşim biriminin sınırları içinde olabileceği gibi, bir başka yer de olabileceği belirtildi. Her iki görevlendirmede de sigortalının iş yerinden ayrıldığı andan döndüğü ana kadar geçen zamanda ve geliş gidişi esnasında meydana gelecek olaylarda sigortalı zarara uğramış ise bu olayın iş kazası sayılacağı hatırlatıldı. Kararda şöyle denildi:  "Sigortalının bir başka yerde görevlendirilmesi söz konusu ise ve görevlendirme süresi mesai saati süresinden daha uzun ise, yalnızca işin gereği olarak bulunduğu yerlerde değil, normal bir insanın günlük hayatı ve hayatın doğal akışı içinde yaptığı işler ve bulunduğu yerler dolayısıyla meydana gelen olaylar da iş kazası sayılacaktır. Dosya içeriğine göre davalı şirketin sigortalı çalışanı olan ve davalı şirketin üyesi olduğu dava İş Adamları Derneği tarafından düzenlenen futbol turnuvası için davalı şirketi temsil eden yetkili kişinin talimatı ile futbol sorumlusu belirlenerek, futbol oynayabilen ve gönüllü olan işçiler tarafından takım oluşturulmuştur. İşverenin talimatı ile kurulan bu takımda görev alan davacının müsabakada, halı sahada futbol oynarken sakatlandığı anlaşılmıştır. Meydana gelen kaza olayında futbol takım kadrosunun davalı şirketçe görevlendirilen takım sorumlusu tarafından şirket çalışanları arasından oluşturulduğu, halı saha ve diğer giderlerin turnuvaya katılan şirketlerce ve dolayısıyla davalı şirketçe karşılandığı ortadadır. Davalı şirket çalışanlarının halı sahaya gidiş-gelişi için servis ve şoför tahsisinin davalı şirketçe sağlanmış olması karşısında, davalı şirketin iş organizasyonu içerisinde görevlendirildiği, bu nedenle 5510 sayılı Yasa'nın 13. maddesi birinci fıkrasının c bendi hükmünde belirtildiği şekilde 'Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda' meydana gelen kaza olayının iş kazası olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Sonuç itibari ile ilk derece mahkemesinin kararın dayandığı deliller ile yukarda açıklanan yasal gerektirici nedenler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."
https://www.eshahaber.com/haber/yargitaydan-emsal-karar-hali-sahada-sakatlanmak-is-kazasi-sayildi-66404.html

BES'te yeni dönem başladı: Limit üzerine devlet katkısı imkanı

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nca (SEDDK), Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı Hakkında Yönetmelik ile yıllık limitin üzerinde ödenen katkılar için takip eden yıllarda devlet katkısı alabilme imkanı getirildiği belirtilerek, "Böylelikle bir katılımcı, devlet katkısı teşvikinin tamamından yararlanabilmek için yatırmak istediği katkı payını yıllara bölüp erteleyerek yatırmak zorunda kalmayacak." ifadeleri kullanıldı. SEDDK'nin Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı Hakkında Yönetmelik'i Resmi Gazete'nin 5'inci mükerrer sayısında yayımlandı. Konuya ilişkin SEDDK'den yapılan açıklamada, 22 Ocak 2022'de, 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanununda yapılan değişikliklerle Bireysel Emeklilik Sisteminde (BES) yer alan katılımcılar için devlet katkısının yüzde 25’ten yüzde 30'a yükseltilmesi, yıllık limiti aşan devlet katkısının takip eden yıllarda ödenmesine imkan sağlanması, kısmen ödemede belli şartlarda devlet katkısı alınabilmesi gibi imkanlar getirildiği anımsatılarak, bu itibarla, Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı Hakkında Yönetmelik yayınlandığı, bu Yönetmelikle bazı hususların usul ve esaslarına ilişkin hükümlerin düzenlendiği belirtildi. Açıklamada, sistemin mihenk taşlarından biri olan ve 2013 yılında başlayan devlet katkısı uygulamasında devlet katkısı oranının yüzde 25’ten yüzde 30’a yükseltildiği aktarılarak, şunlar kaydedildi: "Yıllık limitin üzerinde ödenen katkılar için takip eden yıllarda devlet katkısı alabilme imkanı getirildi. Böylelikle bir katılımcı, devlet katkısı teşvikinin tamamından yararlanabilmek için yatırmak istediği katkı payını yıllara bölüp erteleyerek yatırmak zorunda kalmayacak. Katılımcı, toplu şekilde yatırdığı bir katkı payı için ilgili yıla ait limitine denk gelen devlet katkısını aldıktan sonra kalan katkı payı bir sonraki takvim yılının ilk günü yatırılmış gibi müteakip takvim yılının limiti dahilinde faydalanacak ve varsa hala limiti aşan katkı payı aynı şekilde gelecek yıllara devredecek. Bu sayede, katılımcılar katkı payının bir kısmını gelecek yıllarda yatırmak üzere bekletmek yerine katkı payının tamamını ilk andan itibaren fonlarda yatırıma yönlendirebilecek." Bunların yanı sıra devlet katkısı işlemlerinin sorumluluk ve yetkilerine ilişkin açıklık getirilmesi, Otomatik Katılım Sistemi'nde (OKS) başlangıç devlet katkısının sertifika bazında takibi yerine katılımcı bazında takibinin sağlanması ve zararların karşılanmasında uygulanacak usuller gibi hususlarda da düzenlemeler yapıldığı bildirilen açıklamada, "Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere tüm paydaşlarımızın desteğiyle, BES’in katılımcılara çok daha fazla katma değer üretecek bir seviyeye gelmesi noktasında SEDDK olarak çalışmalarımıza yoğun biçimde devam etmekteyiz. İnanıyoruz ki sistemin katılımcılara en üst düzeyde hizmet kalitesiyle hizmet veren, GSYH içinde önemli bir paya sahip, yurt içi tasarrufları destekleyerek ekonomik büyümenin adeta yakıtı olan bir BES’e hep beraber tanık olacağız." ifadeleri kullanıldı.
https://www.eshahaber.com/haber/beste-yeni-donem-basladi-limit-uzerine-devlet-katkisi-imkani-66402.html

Gümrüksüz vergisiz ithalatta yeni tarife kontenjanı

Bazı sanayi ürünlerinin gümrük vergisiz ithalatı için tarife kontenjanları, Cumhurbaşkanı kararlarının, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayınlanması ile birlikte belirlendi 15 ŞUBAT 2024'E KADAR GEÇERLİ Buna göre, bazı kimyasallar, akümülatörler, devre kartları, iyon piller, baskı devre kartları ve ses mekanizması gibi çok sayıda sanayi ürününün ithalatında 15 Şubat 2024'e kadar geçerli olmak ve Kararda belirlenen miktarlarda uygulanmak üzere sıfır gümrükle tarife kontenjanları açıldı. BAZI DOKUMA ÜRÜNLERİ SIFIR GÜMRÜKLE İTHAL EDİLECEK Bir diğer Cumhurbaşkanı Kararı ile de bazı dokuma ürünlerinin sıfır gümrükle ithalatı için 31 Aralık 2023'e kadar uygulanmak üzere tarife kontenjanı belirlendi. Bakanlığın, söz konusu kararların uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlediği İthalatta Kota ve Tarife Kontenjanı İdaresine İlişkin tebliğleri de Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayınlandı. Bu çerçevede, yalnızca imperteks kumaşları girdi olarak kullanan sanayiciler tarafından gerçekleştirilen ithalat için 10 milyon metrekarelik tarife kontenjanı uygulanacak. İTHAL LİSANSI DEVREDE OLACAK Kararlar çerçevesinde yapılacak ithalat için Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğünce ithal lisansı düzenlenecek.
https://www.eshahaber.com/haber/gumruksuz-vergisiz-ithalatta-yeni-tarife-kontenjani-66401.html

Elektrik depolama başvurularına ilgi hız kesmiyor: 230 milyar doları aştı

Konuyla ilgili  değerlendirmelerde bulunan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz tahsis edilecek toplam kapasitenin 30 bin MW civarında olmasına karşın sektörün olağanüstü  ilgisiyle karşılaştıklarını açıkladı. Cumhuriyetin 100. yılında yenilenebilir enerji sektöründe büyük bir yatırım atağı yaşanacağına inandığını vurgulayan Yılmaz, “Daha önce de vurgulamıştım. Batarya depolaması ile yenilenebilir enerji kaynaklarımız artık baz yük santraller gibi çalışacak. Hem daha fazla yerli-yenilenebilir kapasiteyi sisteme dahil edeceğiz hem de emre amade kapasiteyi arttırarak arz güvenliğimizi pekiştireceğiz” dedi.  Geçen 40 günlük sürede EPDK’ya rekor başvuru ulaştığını ve başvuruların sürdüğünü belirten Yılmaz, tahsis edilebilecek toplam kapasitenin yaklaşık 30.000 MW civarında olmasına karşın; şimdilik 164 bin 200 Megavat kurulu gücünde, 2 bin 753 başvuru yapıldığını açıkladı. Yılmaz : “Bu başvurulardan 72 bin 400 megavat kurulu gücündeki 1542 adet başvuruyu güneş enerjisine dayalı depolamalı elektrik üretimi başvuruları oluşturuyor, 91 bin 800 megavat kurulu gücündeki 1211 adet başvuru ise rüzgar enerjisine dayalı depolamalı elektrik üretimi tesisi kapsamındaki başvurular. Bu başvuruların toplam yatırım değeri yaklaşık 230 Milyar dolar. Daha önce de söylediğimiz gibi mevcut kapasite dikkate alındığında bu miktarın 40-45 milyar dolarının sahaya yansımasını bekliyoruz” dedi. SÜREÇ BUNDAN SONRA NASIL İŞLEYECEK?  EPDK başvurulara ilişkin değerlendirmelerini sürdürüyor. Değerlendirme sürecinin tamamlanmasının ardından değerlendirmeye alınan başvurular başvuru sırasına göre -ve eksiksiz olması koşuluyla- kapasite tahsisi yapılabilmesi için TEİAŞ Genel Müdürlüğüne gönderilecek. Kapasite tahsisi yapılan başvurular teknik değerlendirmesinin yapılabilmesi amacıyla Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına ulaştırılacak.  Başvuruda bulunan yatırımcılardan kapasite alanlara diğer yükümlülükleri de sağlamaları halinde EPDK tarafından önlisans verilecek.
https://www.eshahaber.com/haber/elektrik-depolama-basvurularina-ilgi-hiz-kesmiyor-230-milyar-dolari-asti-66400.html

Ukraynalı çocuklar yeni yılı Türkiye’deki sıcak yuvalarında karşıladı

Ülkelerindeki savaş nedeniyle Türkiye’ye getirilen ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca koruma ve bakım hizmeti sunulan Ukraynalı refakatsiz çocuklar yeni yılı sıcak yuvalarında karşıladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, yeni yıl dolayısıyla Ankara Eryaman Çocuk Evleri Sitesi’nde kalan çoğunluğu 0-6 yaş grubundan 34’ü refakatsiz çocuk, 25’i bakım personeli ve 11’i bakım personelinin çocuklarından oluşan Ukraynalı savaş mağdurlarını ziyaret etti.  Savaştan habersiz, ülkelerinden binlerce kilometre uzakta farklı bir coğrafyada hayata tutunmaya çalışan çocuklara sarılıp öpen Bakan Yanık, oyuncaklar hediye etti. Oyuncakları alan çocukların neşesini paylaşan Bakan Yanık, onlarla pasta kesti. Yaşça büyük çocukların Türkçe dil eğitimi gördüğü sınıfı da ziyaret eden Bakan Yanık, onlara da hediyeler dağıttı. Çocuklar öğrendikleri Türkçe kelimelerle Bakan Yanık’a karşılık vererek, teşekkür etti.  Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, ziyaretiyle ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Çocuklarla bir araya gelmek her zaman çok keyifli. Hem Türk çocuklarımızla hem Ukraynalı misafirlerimizle bir araya gelmekten çok hoşlanıyoruz. Buraya ikinci ziyaretimiz. Geçtiğimiz günlerde Saygıdeğer Hanımefendi ile beraber ziyaret ettik. Hem bir araya gelmek hem onların buraya uyumlarını yakından görmek istedik. Her zaman, dünyanın neresinde olursa olsun çocuklarla bir araya gelmek çok keyiflidir. Biliyorsunuz onlar savaş şartlarından ülkemize geldiler. Sayın Hanımefendi’nin ve Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın eşi Hanımefendi’nin karşılıklı görüşmeleri neticesinde özellikle  Ukrayna’daki devlet korumasındaki çocukların ülkemize getirilerek yerleştirilmesi söz konusu oldu. İhtiyaçlarını, uyum süreçlerini, bütün ihtiyaçlarının karşılanmasıyla alakalı süreçleri çok yakından takip ediyoruz. Sizin de gördüğünüz gibi çocuklar alıştılar, gayet mutlular. Ukrayna’dan gelen, onlara refakat eden bakıcılarıyla da çok yakından görüşüyoruz. Keyifleri yerinde. Onlar mutlu olunca biz de mutlu oluyoruz.” “İHTİYAÇLARINA UYGUN ŞARTLARI OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ"  Eryaman Çocuk Evleri Sitesi’nde 0-18 yaş grubu çocukların bulunduğunu ve hepsinin durumunun gayet iyi olduğunu vurgulayan Bakan Yanık, “Her birisinin kendi yaş ve eğitim ihtiyacına uygun şekilde o şartları oluşturmaya çalışıyoruz. Küçükler için uyum ve oyun süreçleri, uyku, beslenme ve sağlık takipleri, büyükler, ergenlik döneminde olan çocuklarımız için de Türkçe öğrenme, uyum sağlama, eğitimlerinin yarım kalmaması, devam ettirilmesi sürecini takip ediyoruz.” ifadelerini kullandı.  Bakan Yanık, çocukların ülkelerine ne zaman döneceği konusunda şunları söyledi: “Bu çocuklarımız burada misafir. Türkiye en başından, Rusya ve Ukrayna arasında gerilim başladığından beri çözüm odaklı bir biçimde arabuluculuk faaliyetlerine devam ediyor. Bizim arzumuz bir an önce bu çatışmanın sona ererek bu çocuklarımızın da kendi ülkelerine, kendi evlerine dönmelerini sağlamak ama o çözüm bulununcaya kadar da gayet tabii ki çocuklarımızın güvenliğini tesis etmek, onlara ev sahipliği yapmak bizim için bir sorumluluk.” “TÜRKİYE'DE BİN 7 UKRAYNALI BULUNUYOR"  Derya Yanık, Ukrayna’da savaşın başladığı Mart 2022’den bu yana 1195’i çocuk 502’si refakatçi olmak üzere toplam 1697 Ukraynalının Antalya, Sakarya ve Ankara’da misafir edildiğini belirtti. Bakan Yanık, “Bunlardan bir kısmı daha sonraki süreçlerde geri döndüler. Hatta biraz önce burada aramızda olan çocuklarımızdan birisiyle ilgili bir koruyucu aile kararı çıktığını, onun da geri döneceği bilgisini verdiler. Bu ve benzeri sebeplerle geri dönenleri çıkardığımızda bugün itibarıyla 759 çocuk, 248 yetişkin olmak üzere 1007 Ukrayna vatandaşı ülkemizde bulunuyor.” dedi. Bakan Yanık, “Savaşın ne kadar süreceğini öngöremediğimiz için çocukların daha uyum sağlayabilecekleri, psikososyal  desteklerine uygun mekanları oluşturabilmek için onlar için çocuk evleri siteleri inşa ediyoruz. Burası zaten o amaca uygun inşa edilmiş yerler. Onları da yaptıktan sonra çocuklarımızın daha konforlu daha uygun şartlarla kalmalarını sağlayacağız.” diye konuştu.
https://www.eshahaber.com/haber/ukraynali-cocuklar-yeni-yili-turkiyedeki-sicak-yuvalarinda-karsiladi-66285.html

Son dakika: Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesiyle ilgili flaş gelişme!

Haberin Ayrıntıları Geliyor...
https://www.eshahaber.com/haber/son-dakika-eski-ulku-ocaklari-baskani-sinan-atesin-oldurulmesiyle-ilgili-flas-gelisme-66280.html

Myanmar'ın devrik lideri'ne 7 yıl daha hapis cezası

Myanmar'da 1 Şubat 2021'de yapılan askeri darbenin ardından görevden alınarak tutuklanan Demokrasi için Ulusal Birlik Partisi lideri Aung San Suu Kyi'nin farklı suçlamalarla yargılandığı davada karar verildi. Askeri mahkeme, yönetimde bulunduğu dönemde bir bakan için usulsüz şekilde helikopter kiraladığı gerekçesiyle Suu Kyi'ye yolsuzluk suçlamasından 7 yıl Hapis Cezası verdi. Son gelişme ile birlikte Suu Kyi'nin farklı suçlardan aldığı hapis cezalarının toplamı 33 yıla ulaşmış oldu. Suu Kyi, daha önce seçim yasasını ihlal, kaçak telsiz bulundurma, yolsuzluk, Covid-19 kısıtlamalarını ihlal etme gibi 14 farklı suçtan hüküm giymişti. Suu Kyi, son alarak 12 Ekim'de yapılan bir duruşmada rüşvet suçundan 3 yıl daha hapse mahkum edilmişti. MYANMAR'DA ASKERİ DARBE Myanmar'da 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddiasıyla 1 Şubat 2021'de darbe yapan cunta, ülkenin fiili lideri Aung San Suu Kyi başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini tutuklamıştı. Cunta yönetimi uluslararası kamuoyunda sert tepkiyle karşılanan demokrasi karşıtı hareketin ardından başlayan kitlesel protestoları şiddetle bastırmış, darbe karşıtı gösterilerde birçok sivil hayatını kaybetmişti. Son olarak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, askeri cunta tarafından yönetilen Myanmar'da şiddetin sona ermesi ve eski lider Aung San Suu Kyi dahil keyfi olarak tutuklanan tüm mahkumların serbest bırakılması çağrısı yapan bir kararı onaylamıştı.
https://www.eshahaber.com/haber/myanmarin-devrik-liderine-7-yil-daha-hapis-cezasi-66115.html

EPDK duyurdu: Elektriğe yüzde 16 indirim

EPDK önce Nisan ardından Ekim ayında aldığı azami uzlaştırma fiyat (auf) kararları ile uluslararası piyasalarda oluşan olağanüstü maliyet artışlarının ülkemize olumsuz yansımasının önüne geçti, arz güvenliği sorunu yaşanmadı… Kış ayları devam ederken EPDK iki kritik karara daha imza attı… Kurul yılın son toplantısında hem elektrikte yeni tarifeleri belirledi hem de serbest piyasadaki elektrik tavan fiyatını 4800 TL/MWh’den 4200 TL/MWh’ye düşürdü. SANAYİDE ELEKTRİĞE YÜZDE 16 İNDİRİM Yılmaz “yeni tarife döneminde mesken aboneleri için herhangi bir artış ya da zam yok. halihazırda meskenler en düşük tarifeden yararlanmaktadır. Sanayi abone grubunda ise yüzde 16 düzeyinde bir indirim söz konusu.” dedi. Yılmaz ayrıca “Kurulumuzun aldığı bir başka kararla da serbest piyasada elektrik tavan fiyatını 4800 tl/mwh’den 4200 tl/mwh’ye düşürdük. böylece serbest piyasada satılan elektrik fiyatı üzerinden elektrik tüketimi yapan özellikle sanayi kuruluşlarında elektriğin bedelinin %10 ila %15 oranında düşmesini bekliyoruz.” açıklamasında bulundu. Konuyu değerlendiren EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz enerji piyasalarındaki fiyat hareketlerini ve kaynak bazında oluşan maliyetleri hassasiyetle takip ettiklerini vurguladı. Yılmaz şunları söyledi: “Yeni tarife döneminde mesken aboneleri için herhangi bir artış ya da zam yok. Halihazırda meskenler en düşük tarifeden yararlanmaktadır. Sanayi abone grubunda ise yüzde 16 düzeyinde bir indirim söz konusu. Ayrıca Kurulumuzun aldığı bir başka kararla da serbest piyasada elektrik tavan fiyatını 4800 TL/MWh’den 4200 TL/MWh’ye düşürdük. Böylece serbest piyasada satılan elektrik fiyatı üzerinden elektrik tüketimi yapan özellikle sanayi kuruluşlarında elektriğin bedelinin %10 ila %15 oranında düşmesini bekliyoruz.” Yılmaz; piyasa takas fiyatı tavan rakamının elektrik ticaretinde elektriğin maksimum satılabilecek fiyatını gösterdiğini, daha önce maliyetleri yüksek olan özellikle ithal kömür ve doğal gaz maliyetleri nedeniyle artan fiyat tavanının kaynak bazlı oluşan maliyet azalışları nedeniyle düşürüldüğüne dikkat çekti. EPDK Başkanı Yılmaz “Piyasadaki elektrik fiyatının düşmesi çok önemli ve olumlu bir gösterge. Maliyetlerde yaşanan bu düşüşleri biz takip etmeye ve anında piyasaya yansıtmaya devam edeceğiz. Tarifeler hesaplanırken de en önemli kalem olan bu fiyatların düşüşü devam ederse bütün tüketici gruplarının tarifelerine olumlu yansıyacaktır” dedi.  
https://www.eshahaber.com/haber/epdk-duyurdu-elektrige-yuzde-16-indirim-66114.html

2023 yılı gelir vergisi tarifeleri belli oldu

Son dakika haberi: Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati "Gelir vergisi tarifesinin ilk dilimini 32 bin liradan 70 bin liraya, ikinci dilimini 70 bin liradan 150 bin liraya, üçüncü dilimini 250 bin liradan 550 bin liraya, dördüncü dilimini ise 880 bin liradan 1,9 milyon liraya çıkarıyoruz" açıklamasında bulundu Bakan Nebati sosyal medyadan yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Gelir vergisi tarifesinin ilk dilimini 32 bin liradan 70 bin liraya, ikinci dilimini 70 bin liradan 150 bin liraya, üçüncü dilimini 250 bin liradan 550 bin liraya, dördüncü dilimini ise 880 bin liradan 1,9 milyon liraya çıkarıyoruz. Asgari ücrete yapılan yüzde 54,5 oranındaki artış, gelir vergisi ve damga vergisi istisnasına da yansımış; böylelikle ücretli çalışanların ödeyeceği verginin azalması sağlanmıştır. GELİR VERGİSİ VE DAMGA VERGİSİNDEN MUAF OLACAKLAR 2023 yılında, uygulamaya devam ettiğimiz asgari ücret istisnası nedeniyle, tüm ücretli çalışanlar, yıllık 120.096 liraya isabet eden ücretlerinden gelir ve damga vergisinden muaf olacaktır. Diğer bir ifadeyle, ücret geliri elde eden her bir çalışandan, yıllık 16.916,32 lira gelir vergisi ile 911,53 lira damga vergisi olmak üzere toplam 17.827,85 lira vergiyi tahsil etmeyeceğiz. YEMEK VE YOL ÜCRETLERİ ARTTI Ayrıca, bu yıl Temmuz ayında 51 liraya çıkardığımız yemek parası istisna tutarını 110 liraya, 25,5 liraya çıkardığımız yol parası istisna tutarını da 56 liraya çıkarıyoruz. Böylece, aylık 2.860 lira yemek parası ile 1.456 lira yol parası ödemeleri de vergiden istisna olarak çalışanlara ödenebilecektir. Tüm çalışanlarımıza hayırlı olsun!" 2023 yılı ücret gelirlerinde uygulanacak gelir vergisi tarifesini belirledik.— Dr.Nureddin NEBATİ (@NureddinNebati) December 30, 2022
https://www.eshahaber.com/haber/2023-yili-gelir-vergisi-tarifeleri-belli-oldu-66113.html

Son Dakika: YÖK'ten 'pedagojik formasyon' açıklaması!

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, pedagojik formasyon derslerinin seçmeli ders olarak öğrencilerin hizmetine sunulacağını, pedagojik formasyonla alakalı derslerin, bütün sınıflarda alınabileceğini bildirdi. Özvar, YÖK'te yükseköğretim sistemine ilişkin devam eden çalışmalar hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtladı. PEDAGOJİK FORMASYON YÖK'ün pedagojik formasyon konusundaki yeni çalışmasının hangi aşamada olduğunun sorulması üzerine Özvar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanlıurfa gençlik buluşmasında öğrencilere pedagojik formasyon eğitimi konusunda müjde verdiğini hatırlattı. Erol Özvar, YÖK Genel Kurulu'nda pedagojik formasyon konusunda karar aldıklarını belirterek, şunları söyledi: "Cumhurbaşkanımızın üniversite öğrencilerine vermiş olduğu müjdeyi hayata geçiriyoruz ve pedagojik formasyon programının kararını almış bulunuyoruz. YÖK Genel Kurulu'nda almış olduğumuz kararı, üniversitelerimize önümüzdeki hafta tebliğ edeceğiz. Üniversitelerimiz, bu kararla beraber pedagojik formasyon programını kendi müfredatlarına yerleştirmiş olacaklar. Artık pedagojik formasyon dersleri, birer seçmeli ders olarak öğrencilerimizin hizmetine sunulacak. Pedagojik formasyonla alakalı dersler, bütün sınıflarda alınabilecek. Mezun olmuş veya mezun olmak üzere olan öğrencilerimiz de ya tezsiz yüksek lisans yaparak yahut sertifika programıyla pedagojik formasyon eğitimlerini tamamlayabilecekler. Dolayısıyla hem okuyanlar hem mezunlar hem de mezun olmak üzere olanlar bu imkandan faydalanmış olacak." ULUSLARARASI YAYINLARDA ARTIŞ  Erol Özvar, 2022 itibarıyla gerek vakıf gerek devlet üniversitelerinin bilimsel üretim bakımından kayda değer performans gösterdiğini bildirdi. Bilimsel üretimin en önemli göstergelerinden birinin "yayın" olduğunu vurgulayan Özvar, yayınlar içinde bilimsel makalelerin ağırlıklı bir yer tuttuğuna işaret etti. Bilimsel makalelerin kalitesini belirleyen hususlardan birinin makalelerin yayınlandıkları dergilerin prestiji olduğuna işaret eden Özvar, Türkiye'nin bu alanda 2022'de önemli bir başarı gösterdiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi: "Türkiye'nin uluslararası yayın sayısı, aralık itibarıyla geçen yıla nispetle en az yüzde 5 oranında artmıştır. 2022 yayınlarının endekslenme çalışmaları 2023 Nisan ayına kadar devam edeceğinden, üniversitelerimizin uluslararası görünümlü ve uluslararası dillerde yayınlanmış yayın sayısı, muhtemelen yüzde 10'a yakın bir oranda artmış olacak. Bu çok önemli bir gösterge. Üniversitelerimiz, bilimsel yayınlarını hem hacim olarak hem kalite olarak geçmiş yıla nispetle artırmış bulunuyor. Bilimsel yayınların ortaya konmasında gayret sarf eden bilim insanlarımızı kutluyorum, üniversitelerimizi tebrik ediyorum. Bilimsel faaliyetler, bilimsel yayınlar desteklendiği ölçüde Türkiye'deki üniversitelerimiz çok daha güçlü yayınlar ortaya koyacaklardır. Dünyada ağır ekonomik krizlerin yaşandığı, askeri çatışmaların arttığı, bölgesel veya küresel güvensizlik ortamlarının büyüdüğü bir dönemde, üniversitelerimiz, uluslararası görünümlerini daha da arttırdılar. Bilimsel yayın sayılarını önceki seneye nispetle daha da yükseltmiş oldular." Bilim ve teknolojide ülkeler arasında bir nevi yarış olduğunu ifade eden Özvar, "Üniversiteler olarak, bu yarışta ipi göğüslemek için elimizden gelen bütün gayreti geçmişte olduğu gibi bugün de ortaya koyuyoruz. Bunun en güzel göstergesi de bu sene yayın sayılarımızdaki hem hacim hem nitelik olarak artıştır." dedi. Özvar, "Türkiye nasıl ekonomide dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girmek için mücadele ediyor ve bunu başaracaksa yakın gelecekte bilim ve teknoloji alanında, bilimsel üretkenlik alanında ilk 10'a girmek için ciddi bir mücadele vereceğimize ve bunu başaracağımıza inanıyorum." diye konuştu. ÜNİVERSİTEYE GİRİŞTE 35 YAŞ VE ÜZERİ KADINLARA EK KONTENJAN KARARI Erol Özvar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 35 yaş üzerindeki kadınlar için ön lisans ve lisans programlarında ek kontenjan tanımlanacağı yönündeki açıklamasına ilişkin YÖK'ün çalışmasının hangi aşamada olduğu sorusuna, "35 yaş ve üzeri kadınlarla alakalı yaptığımız düzenlemeyi tamamlıyoruz. Buna ilişkin kararı, yılın ilk haftasında inşallah açıklayacağız. Bu düzenleme Cumhurbaşkanımızın takdiriyle açılan bir imkan olarak hayata geçmiş olacak." yanıtını verdi. Özvar, üniversite tercih kılavuzunda, 35 yaş ve üzeri kadınlar için ek kontenjan bilgilerinin yer alacağını ifade etti. 50/D'YE İLİŞKİN KANUN DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİ MECLİS'E İNTİKAL EDECEK  YÖK Başkanı Özvar, "Önümüzdeki günlerde 50/d statüsündeki asistanların 33/a kadrosuna geçişi ile alakalı hazırladığımız kanun değişikliği teklifi Meclis'e intikal edecek." bilgisini paylaşarak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın başkanlığında ilgili bakanlıklar ve YÖK'ün çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu kaydetti. Erol Özvar, üniversite öğrencilerine yönelik şu mesajları verdi: "Öğrencileri 'müstakbel meslektaşım' olarak görürüm ve öyle hitap etmeyi severim. Üniversitede okumak isteyen ve okumak istediği program için gerekli başarıyı gösterecek bütün öğrencilerimizi üniversitelerimize bekliyoruz. Ama üniversiteyi kazanamamak hayatın sonu değil. Dolayısıyla hayatlarını sadece bir imtihana endeksleyerek planlamak çok verimli olmayabilir ama üniversitede okumak isteyen bütün gençlerimize kapımız açıktır. İlgili program için gerekli başarıyı gösterdikleri takdirde hepsi bizim artık tabiri caizse mesai arkadaşlarımız olacak. Onlara sağlık, afiyet diliyorum. Genç öğrenci arkadaşlarımın bütün dünyayı değiştirecek enerjilerinin olduğunu düşünüyorum. Bu enerjiyi hep olumlu, hep verimli alanlarda kullanmalarını bekliyorum."
https://www.eshahaber.com/haber/son-dakika-yokten-pedagojik-formasyon-aciklamasi-66112.html

2023'te gayrimenkul değerleme asgari ücretleri yüzde 77 oranında arttı

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 2023 yılında uygulanacak gayrimenkul değerleme asgari ücretlerini yaklaşık yüzde 77 oranında artırdı. KONUT, OFİS VE BÜRE İÇİN: (1.412 TL ile 4 bin 736 TL arasında iken 2 bin 500 TL ile 8 bin 419 TL arasında oldu) Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayınlanan SPK kararına göre, 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren uygulanmak üzere gayrimenkul değerleme asgari ücretleri, metrekaresine bağlı olarak; konut, ofis veya büro için 1.412 TL ile 4 bin 736 TL arasında değişen tutarlardan, 2 bin 500 TL ile 8 bin 419 TL arasında değişen tutarlara yükseltildi. İMALATHANE, FABRİKA, DEPO VE ÇİFTLİKLER İÇİN: (1.386 TL ile 11 bin 590 TL arasında iken 2 bin 454 TL ile 20 bin 514 TL oldu) Gayrimenkul değerleme asgari ücretleri metrekaresine bağlı olarak; imalathane, fabrika, depo ve çiftlikler için 1.386 TL ile 11 bin 590 TL arasında değişen tutarlardan 2 bin 454 TL ile 20 bin 514 TL arasında değişen tutarlara yükseltildi. DİĞER GAYRİMENKULLER İÇİN: (1.536 TL ile 21 bin 86 TL arasında iken 2 bin 719 TL ile 40 bin 569 TL oldu) Yeni karar göre dükkan, plaza, AVM, konaklama tesisi, sinema-tiyatro salonları, spor tesisleri ve otoparklar için ise 1.536 TL ile 21 bin 86 TL arasında değişen tutarlardan 2 bin 719 TL ile 40 bin 569 TL arasında değişen tutarlara güncellendi.
https://www.eshahaber.com/haber/2023te-gayrimenkul-degerleme-asgari-ucretleri-yuzde-77-oraninda-artti-66111.html

Türk lirası mevduatları ve katılım hesapları yeni yılda da teşvik edilecek

AA muhabirinin Hazine ve Maliye Bakanlığından aldığı bilgiye göre, Türk lirası mevduatları ve katılım hesaplarında bu yıl sonunda bitecek olan stopaj indirimi süresi 30 Haziran 2023'e kadar uzatıldı. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin koordinesinde devam eden Türk lirasının güçlendirilmesine yönelik adımlar için stopaj teşvik sürelerindeki uzatım Türkiye Ekonomi Modeli'nin amaçlarına ulaşılmasına katkıda bulunacak. Tasarruf sahiplerinin, tasarruflarını Türk lirası cinsinden açtıkları mevduat ve katılım hesaplarında tutmalarını, Türk lirası cinsinden ihraç edilmiş menkul kıymetlere yönelmelerini teşvik etmek ve ulusal para değerinin korunmasını özendirmek amacıyla Haziran 2023 sonuna kadar açılan ve vadesi yenilen hesaplar ile aynı tarih aralığında iktisap edilen söz konusu menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde edilen kazanç ve iratlar için de indirimli oranlar uygulanacak. Bu kapsamda, mevduat faiz gelirleri ile katılım hesapları kar payları üzerinden yapılacak tevkifat oranlarının, 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda yüzde 15 yerine yüzde 5, bir yıla kadar (bir yıl dahil) vadeli hesaplarda yüzde 12 yerine yüzde 3, bir yıldan uzun vadeli hesaplarda yüzde 10 yerine yüzde sıfır olarak uygulanmasına devam edilecek. Kira sertifikasında sıfırlanan stopaj oranları da haziran sonuna kadar geçerli Devlet tahvili ve hazine bonoları ile Hazine tarafından kurulan varlık kiralama şirketlerince ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelirlere uygulanan yüzde sıfır tevkifat oranı uygulamasından da söz konusu tarihe kadar yararlanılabilecek. Bu tarihten sonra yeni bir süre uzatımı daha olmazsa tevkifat yüzde 10 olacak. Bankalar tarafından ihraç edilen tahvil ve bonolardan elde edilen gelirler ve fon kullanıcısının bu bankalar olduğu kira sertifikalarından elde edilen gelirlere indirimli stopaj uygulaması için son tarih de uzatılarak 30 Haziran 2023 olarak belirlendi. Buna göre, yıl ortasına kadar bu menkul kıymetlerden elde edilen gelirlere uygulanan tevkifat oranı yüzde 10 yerine, 6 aya kadar vadeli hesaplarda yüzde 5, bir yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda yüzde 3, bir yıldan uzun vadeli hesaplarda yüzde sıfır olarak uygulanacak. Portföyü Türk lirası cinsinden ihraç edilmiş menkul kıymetler olan yatırım fonlarından elde edilen gelirlerde de Haziran 2023 sonuna kadar stopaj oranı yüzde 10 yerine yüzde sıfır olarak desteklenecek. Değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ve unvanında "döviz" ifadesi geçen yatırım fonları ise bu kapsamda olmayacak. Sürdürülebilir büyümeye katkı sağlayacak Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi, kaynakların gelecek ve teknoloji odaklı, verimli alanlara yönlenmesi için de destek oranları uygulanacak. Bu kapsamda, sermaye piyasalarının geliştirilmesinin bir gereği olarak ve araçların çeşitliliğini artırabilmek adına Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerine tabi olarak kurulan ipotek finansmanı kuruluşlarının ihraç ettiği varlığa dayalı menkul kıymet, ipoteğe dayalı menkul kıymet, varlık teminatlı menkul kıymet ve ipotek teminatlı menkul kıymetlerden elde edilen gelir ve kazançlar için de stopaj indirimi sürecek. Bu kapsamda, söz konusu gelir ve kazançlar için belirlenen yüzde 10'luk stopaj oranının yüzde 5 olarak uygulanmasına yıl ortasına kadar devam edilecek.
https://www.eshahaber.com/haber/turk-lirasi-mevduatlari-ve-katilim-hesaplari-yeni-yilda-da-tesvik-edilecek-65913.html

Binalarda yenilenebilir enerji zorunluluğu 1 Ocak'ta başlıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca hazırlanan yönetmelik değişikliğiyle normal binalara göre enerji verimliliği daha fazla olan ve kullandığı enerjinin belirli bir kısmını yenilenebilir enerji kaynaklarından temin eden "Neredeyse Sıfır Enerjili Binalar" konseptine geçiş, aşamalı olarak 1 Ocak'ta zorunlu hale getiriliyor. Düzenleme, Türkiye'nin beyan ettiği "2053 net sıfır emisyon binalar" hedefi kapsamında Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği değişikliği ile hazırlandı. Buna göre 1 Ocak 2023'ten itibaren, bir parseldeki toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan tüm binalar enerji performans sınıfı en az "B" olacak şekilde inşa edilecek. Ayrıca bu binaların, kullandığı enerjinin en az yüzde 5'ini güneş enerjisi paneli, rüzgar enerjisi, ısı pompası gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılaması zorunlu olacak. PENCERELERİN ISI YALITIM DEĞERLERİ İYİLEŞTİRİLECEK Bu yapıların halen "C" olan asgari enerji performansının "B"ye çıkarılması ile ısı yalıtımında kullanılan yalıtım malzemesi kalınlıklarında da en az 2 santimetre artış olması gerekecek. Bu kapsamda asgari ısı yalıtım malzemesi kalınlıkları İstanbul'da 5 santimetreden 7-8 santimetreye, Ankara'da ise 6 santimetreden 8-9 santimetreye çıkacak. Ayrıca pencerelerin ısı yalıtım değerleri iyileştirilecek. Bu sayede binaların, ısıl konfor şartları bozulmadan ortalama yüzde 25 daha az enerji tüketmeleri sağlanacak. YILLIK 10 MİLYAR LİRA DÜŞÜŞ SAĞLANACAK Yapılan düzenleme gereği, 1 Ocak 2023'ten itibaren projeleri buna göre hazırlanmayan binalara ruhsat düzenlenemeyecek. 1 Ocak 2025'ten itibaren 2 bin metrekare üzeri tüm binalara yaygınlaştırılması ve kullanılan enerjinin en az yüzde 10'unun yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlaması zorunluluğu da getirildi. Yapıların 2023'ten sonra bu şartlara uygun inşa edilmesiyle Türkiye'nin enerji ithalatı faturasında yıllık 10 milyar lira düşüş sağlanması, 2025'ten itibaren ise yıllık düşüşün 15 milyar liraya ulaşması hedefleniyor.
https://www.eshahaber.com/haber/binalarda-yenilenebilir-enerji-zorunlulugu-1-ocakta-basliyor-65718.html

Türkiye'nin göç haritası: İşte en çok göç alan ve göç veren iller!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2021 yılına ilişkin "İç Göç İstatistikleri" bültenini yayımladı. Buna göre, ülkede 2007-2008 döneminde yüzde 3,18 olan iller arası göç eden nüfus oranı, yıllar içinde inişli ve çıkışlı seyir izleyerek 2021 yılında yüzde 3,28 oldu. Bu çerçevede Türkiye'de geçen yıl 2 milyon 777 bin 797 kişi iller arasında göç etti. Bu nüfusun yüzde 47,5'ini erkekler, yüzde 52,5'ini ise kadınlar oluşturdu. EN AZ GÖÇÜ ARDAHAN ALDI, EN AZ GÖÇ VEREN İL BAYBURT OLDU  Türkiye'de iller arası göç eden nüfusun dağılımında, İstanbul 385 bin 328 kişi ile en çok göç alan il olarak tespit edildi. İstanbul'u sırasıyla 197 bin 702 kişi ile Ankara ve 131 bin 394 kişi ile İzmir takip etti. En az göç alan iller ise sırasıyla 4 bin 750 kişi ile Ardahan, 7 bin 54 kişi ile Tunceli ve 7 bin 474 kişi ile Kilis oldu. En çok göç alan iller İstanbul, Ankara ve İzmir'in aynı zamanda en çok göç veren iller olduğu görüldü. 408 bin 165 kişi ile İstanbul, en çok göç veren il olurken, bu ili 165 bin 604 kişi ile Ankara ve 109 bin 470 kişi ile İzmir takip etti. En az göç veren iller ise sırasıyla 6 bin 382 kişi ile Bayburt, 6 bin 445 kişi ile Ardahan ve 6 bin 517 kişi ile Tunceli olarak belirlendi. EN FAZLA GÖÇ HAREKETLİLİĞİ 20-24 YAŞ GRUBUNDA Türkiye'de, geçen yıl en fazla göç hareketliliği, 731 bin 284 kişi ile 20-24 yaş grubunda gerçekleşti. Söz konusu yaş grubunda göç edenlerin yüzde 41,6'sını erkekler, yüzde 58,4'ünü ise kadınlar oluşturdu. Türkiye'de 2021'de 18-24 yaş grubunda yer alan 386 bin 646 kişi, ikamet ettiği ilden farklı bir ildeki üniversiteye kayıt yaptırdı. Söz konusu kişilerin 18-24 yaş grubunda bulunan genç nüfus içindeki oranı yüzde 4,2 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 3,7, kadınlarda yüzde 4,7 olarak hesaplandı. İkamet ettiği ilden başka bir ildeki üniversiteye kayıt yaptıran gençlerin oranı en yüksek ilin yüzde 17,5 ile Isparta olduğu görüldü. Bu ili yüzde 16,8 ile Bayburt ve yüzde 16,7 ile Burdur izledi. İkamet ettiği ilden başka bir ildeki üniversiteye kayıt yaptıran gençlerin oranı en düşük iller ise sırasıyla, yüzde 0,2 ile Şanlıurfa, yüzde 0,4 ile Şırnak ve yüzde 0,7 ile Mardin ve Diyarbakır oldu. EN ÇOK EĞİTİM NEDENİYLE GÖÇ EDİLDİ Türkiye'de geçen yıl 686 bin 973 kişi eğitim nedeniyle göç etti. Diğer göç etme nedenlerine bakıldığında, 570 bin 224 kişinin hanedeki fertlerden birine bağımlı göç ettiği, 429 bin 752 kişinin ise daha iyi konut ve yaşam koşulları nedeniyle göç ettiği görüldü. Hem erkeklerde hem de kadınlarda en çok eğitim sebebiyle göç hareketliliğinin yaşandığı tespit edildi. Erkeklerde 274 bin 273 kişi, kadınlarda ise 412 bin 700 kişi eğitim nedeniyle göç etti. Her iki cinsiyette de sırasıyla hanedeki fertlerden birine bağımlı göç ile daha iyi konut ve yaşam koşulları, eğitimden sonra en önemli göç nedenleri olarak sıralandı. İLK KEZ GÖÇ ETME NEDENİ BİLGİSİ ÜRETİLDİ  Öte yandan, Türkiye'de iç göçe ilişkin bilgiler Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'nden (ADNKS) her yıl düzenli olarak üretiliyor. Her yıl üretilen iç göç istatistiklerine ek olarak, göç eden nüfusun göç etme nedeni bilgisi "2021 Nüfus ve Konut Sayımı (NKS)" kapsamında ilk kez idari kayıtlara dayalı üretildi.
https://www.eshahaber.com/haber/turkiyenin-goc-haritasi-iste-en-cok-goc-alan-ve-goc-veren-iller-65717.html

Türkiye'nin göç haritası ilk kez yayınlandı! İstanbul'da resmen kaçış var

Türkiye'de son dönemde kira fiyatları ve yaşam maliyetlerinin artmasıyla birlikte büyük şehirlerden ayrılan insanların sayısında artış yaşandı. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayınlanan Türkiye'nin göç haritasında da bu durum rakamlarla gözler önüne serildi. Özellikle tarım ve hayvancılık yapılan bölgelerden iç göçün önlenmesi için tedbirler alınıp, tersine göçün teşvik edildiği bir atmosfer yaşanıyor. TÜİK'in, çıkardığı Türkiye'nin göç haritasına göre de İstanbul'dan İzmir'den kaçışın olduğu gözlemleniyor. EN ÇOK GÖÇ ALAN İL İSTANBUL Türkiye'de iller arası göç eden nüfusun dağılımına bakıldığında, İstanbul, 385 bin 328 kişi ile en çok göç alan il oldu. İstanbul'u sırasıyla 197 bin 702 kişi ile Ankara ve 131 bin 394 kişi ile İzmir takip etti. En az göç alan iller ise sırasıyla 4 bin 750 kişi ile Ardahan, 7 bin 54 kişi ile Tunceli ve 7 bin 474 kişi ile Kilis oldu. EN ÇOK GÖÇ ALAN İL DE İSTANBUL En çok göç alan iller olan İstanbul, Ankara ve İzmir'in aynı zamanda en çok göç veren iller olduğu görüldü. İlk sırada 408 bin 165 kişi ile İstanbul en çok göç veren il olurken; onu 165 bin 604 kişi ile Ankara ve 109 bin 470 kişi ile İzmir takip etti. En az göç veren iller ise sırasıyla 6 bin 382 kişi ile Bayburt, 6 bin 445 kişi ile Ardahan ve 6 bin 517 kişi ile Tunceli oldu. Barış Yahya Çinçin Editör Haberler.com - Güncel
https://www.eshahaber.com/haber/turkiyenin-goc-haritasi-ilk-kez-yayinlandi-istanbulda-resmen-kacis-var-65716.html