2 Aralık 2024 Pazartesi

Bakan Memişoğlu Isparta'da sağlık hizmetlerinin durumunu değerlendirdi

Sağlık Bakanı Memişoğlu, toplantı çıkışında basın açıklaması yaptı:


“Çok Değerli Basın Mensubu Arkadaşlar, güllerin, göllerin ve gönüllerin şehri Isparta’dayız bugün. Sayın Valimiz, Sayın Milletvekillerimiz bizi sağ olsunlar misafirperverlikleriyle karşıladılar. Bugün Isparta’da sağlık hizmetleriyle alakalı değerlendirmeler yapacağız. Arkadaşlarımızın görüşlerini alacağız, beklentilerini alacağız, sorunları tartışacağız. Daha iyi sağlık hizmeti verebilmek için bugün Isparta’dayız, yerinde değerlendiriyoruz özellikle sağlık hizmetlerini. Isparta’da biliyorsunuz 10 devlet hastanesi var, 1 şehir hastanesi var, çok eski kültürü olan bir üniversitemiz ve üniversite hastanemiz var, 62 aile sağlığı merkezimiz var, 165 aile hekimimiz var ve sağlıkla ilgili Isparta gerçekten Türkiye’nin sağlık merkezlerinden bir tanesi, iyi sağlık hizmeti sunan illerimizden bir tanesi. Bütün ekibe, arkadaşlarıma bu konuda teşekkür ediyorum. Malum, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye sağlıkta son 22 senede büyük bir atılım yaptı ve özellikle COVID-19’da, depremde ne kadar iyi şekilde hizmet sunabileceğini, dünyaya rol model olduğunu herkese gösterdi. Bu konuda daha da iyi olmak için özellikle sağlıkta üretimi ve koruyucu sağlığı ön plan tutarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Biz, insanlarımızın hastalanmadan önce sağlığını korumasını bekliyoruz. Bunun için de temel sağlık ve koruyucu sağlık hizmetlerini çok önemsiyoruz. Aile hekimlerini çok önemsiyoruz. Özellikle aile hekimlerini daha güçlendirmek, altyapısıyla, işlerliğiyle, ikinci ve üçüncü basamaklarla entegrasyonunu daha kuvvetlendirerek daha etkin hâle getirmeye çalışıyoruz. Aile hekimlerini seviyoruz ve onların haklarını, çalışma ortamlarını düzeltmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bu nedenle de onlarla ilgili mevzuat değişiklikleri yaptık, daha da yapacağız. Biz aile hekimlerinin toplumumuzun ve halkımızın ilk uğrak yeri, sağlık hizmetini ilk alacağı alan olarak görüyoruz. Onun için de burayı daha kullanmaya ve aile hekimleriyle toplumumuzun daha iyi beraber çalışmasını ve ilk önce, hastalanmadan oraya gidip, danışmanlık hizmeti de dâhil, aile hekiminden sağlık hizmeti almasını bekliyoruz. Bunun yanında aile hekimleriyle ikinci ve üçüncü basamakları entegre ederek aile hekimlerinin hastanelerden özellikle kendi nüfuslarına ait randevularını almasını, onları takip etmesini bekliyoruz. Bizler özellikle sağlık hizmetlerinin çok daha iyi yerlere geldiğini, daha da iyi yerlere geleceğini düşünüyoruz. Isparta’da sadece 22 senede 32 tane sağlık yatırımı yapılmış ve ağız-diş sağlığı merkezlerinden, hastanelerinden üniversite hastanesine kadar örnek bir şehir. Daha iyisini yapmak için buradayız. Bunun haricinde özellikle şunu da ifade etmek istiyorum ki; Türkiye sağlık hizmetleri anlamında dünyaya örnek olan bir ülke. Çok istisnai, insanlıktan nasibini almamışları, malum, yakalayıp gerekli cezaları da verme aşamasındayız. Ama şunu ifade edeyim ki Türkiye, bugün sağlıkta dünyaya örnek, rol model. Sağlık hizmetinin yanında üretimimizle de inşallah rol model olacağız. Bugün sabah bir kongrede ifade ettim; Türkiye’de özellikle hekim arkadaşlarımızın, bilim insanlarımızın 'Ben yeni bir şey söyleyeceğim, yeni bir şey üreteceğim, yeni bir ilaç bulacağım, yeni bir molekül bulacağım, yeni bir tedavi yöntemi yaptım.' diyen herkesin arkasında, desteğinde olacağız. Bunu TÜSEB dediğimiz Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığımız vasıtasıyla yapacağız. Özellikle Faz-1 dediğimiz, hayvan deneylerinden sonra insanların üzerinde deneylerin ve bilimsel çalışmaların yapıldığı bütün projeleri desteklemeye çalışacağız. Bu konuda malum, TBMM’de bir önerge verdik, kanun taslağında bu özellikle belirtiliyor. Bizler hem aile hekimliğini hem de üreten sağlığı, sağlık teknolojisini daha da iyi yerlere getirmeye çalışıyoruz. Bugün Isparta’da bizi misafir eden Sayın Valimize, Milletvekillerimize ve bütün Isparta halkına teşekkür ediyoruz. Gerçekten gönül şehri, güller şehri ve göller şehrinde olmaktan da mutluluk duyuyoruz. Hepinize saygılar sunuyorum. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.”


Sağlık Bakanı Memişoğlu, basın açıklamasının ardından beraberindeki heyetle birlikte ildeki esnafı ziyaret etti, vatandaşlarla bir araya geldi.


Isparta Belediyesini ziyaret eden Sağlık Bakanı Memişoğlu, burada Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ile Belediyenin sağlık alanındaki çalışmaları ve planları hakkında görüşme gerçekleştirdi.


Sağlık Bakanı Memişoğlu, Isparta Şehir Hastanesini ziyaret etti, sağlık çalışanlarının ve yöneticilerin istek ve görüşlerini dinledi. Sağlık Bakanı Memişoğlu, sağlık çalışanlarına özverili çalışmaları dolayısıyla teşekkürlerini iletti.


İl ziyareti kapsamında Süleyman Demirel Üniversitesindeki ek bina inşaat alanını gezerek yerinde incelemelerde bulunan Sağlık Bakanı Memişoğlu, akşam saatlerinde ekibiyle birlikte Isparta’dan ayrıldı.


İncelemeleri sırasında Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’na Isparta Valisi Abdullah Erin, AK Parti Isparta Milletvekilleri Mehmet Uğur Gökgöz ve Osman Zabun, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Isparta İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Serhat Küçükcoşkun ve diğer yetkililer eşlik etti.


#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/bakan-memisoglu-sparta-da-saglik-hizmetlerinin-durumunu-degerlendirdi-189160.html

Fransa'da yüzlerce taksicinin eylemi trafikte aksamalara neden oldu

Ankara



Ulusal basında yer alan haberlere göre, Auvergne-Rhone-Alpes bölgesinde A7 ve A43 otoyolunda taksiciler Lyon şehrine doğru yolları trafiğe kapattı. A43 otoyolunda 400'e yakın A7 otoyolunda ise 100'den fazla taksi eyleme katıldı.

Sağlık ulaşımında yapılan tarife değişikliğini protesto eden taksiciler, eylemlerinin hafta boyunca devam edebileceğini ifade etti.

Solcuların yanı sıra aşırı sağcıların da güvensizlik oyu tehdidinde bulunduğu Başbakan Michel Barnier hükümeti tarafından taksicilerin taleplerine henüz yanıt verilmedi.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/fransa-da-yuzlerce-taksicinin-eylemi-trafikte-aksamalara-neden-oldu-189159.html

Zafer Partisi Sözcüsü Azmi KARAMAHMUTOĞLU Gündeme Dair Görüşlerini Paylaştı

Zafer Parti Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu, gündeme ilişkin görüşlerini düzenlediği basın toplantısıyla Türk kamuoyu ile paylaştı.


Azmi Karamahmutoğlu:


26 Ağustos 2021 tarihindeki kuruluşuyla birlikte Zafer Partisi 3. yaşını doldurdu. 3. yaşını doldururken artık olağan büyük kurultayının da tarihine kavuşmuş bulunuyor. Bu sebeple gelecek pazar günü ayın 8'inde 8 Aralık tarihinde Zafer Partisi'nin 2. Olağan Büyük Kurultayını yapacağız. Bu kurultay Ankara'da gerçekleşecek. Davette bulunmak istiyorum.


Zafer Partisi'ne Gönül vermiş olanları, Zafer Partisi'nin politikalarını benimseyenleri misafir olarak 8 Aralık tarihinde Kurultay salonumuzda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyacağız. Şimdiden Zafer Partisi'nin ikinci olan büyük kurultayı Türk siyasetine hayırlı ve uğurlu olsun.


Geçen hafta güney komşumuz Irak'ta, Kerkük'te bir nüfus sayımı gerçekleşti. Kerkük'teki Türk nüfusunun gücünü, etkisini kırmak, azaltmak için Kerkük'e dışarıdan günübirlik nüfus taşınması yapıldı. Bu günübirlik nüfusun taşındığı oyun, bir nüfus sayımından ziyade bir nüfus sayımı hile bazlıydı. Uluslararası anlaşmalardan doğan haklarımızdan kaynaklı olarak Kerkük'teki Türklere sahip çıkmamız gerekirken Türkiye olarak AKP hükümetinin Barzanistan yönetimini gücendirmemek için Kerkük Türklüğünü yalnız ve sahipsiz bıraktığını içimiz burkularak izledik. Egemen emperyal güçlerin himayesindeki bu kabile devletçiyi bir yandan halkların kardeşliği türküsünü tuttururken diğer yandan sahipsiz gördüğü Türk nüfusunun haklarına küstahça tecavüz edebilmektedir. Bilinmesini isteriz ki Zafer Partisi ve Türk Milliyetçiliğinin kadroları olarak bu şımarıklığı ve küstahlığı sadece AKP hükümetinin iş başında bulunduğu bir dönemde yapabilirler, gösterebilirler.


Zafer Partisi iktidarı döneminde herhangi bir coğrafyada hiçbir Türk sahipsiz bırakılmayacaktır. Aynı şekilde emperyalizmin kucağı da yine halkların kardeşliği türküsünü söyleyenler yakın bir zamandır bir diğer güney komşumuz olan Suriye'de kendini göstermektedir. Yalnızca Suriye'deki Türklerin varlığını değil, beraberinde kurdurulmaya çalışılan garnizon terör devleti aracılığıyla Türkiye'ye sınır komşusu olarak ülkemiz için de tehdit oluşturma çabasında bulunan bir yapıdan söz ediyoruz.


Gözümüzü boyamak için ‘yaşasın halkların kardeşliği’ diyen sahtekarlığa karşı kahrolsun halkların kalleşliği diye karşılık veriyoruz. Bilhassa son üç gündür Suriye'deki geçmiş sicili pek de iç açıcı olmayan Heyet Tahrir-e Şam, kısaca HTŞ adlı örgütün Halep'e girmesiyle başlayan çatışmalarla güney komşumuzda işler iyice arapsaçına döndü, karmaşıklaştı. Suriye'deki gerek devlet dışı örgütlenmelerin kendi aralarında ve Suriye devletiyle Suriye askeri askeriyesiyle yaşanan çatışmalardan zarar gören taraflardan biri de Türkiye'dir.


Bizim Suriye'de olan bitene yaşananlara karşı Zafer Partisi olarak birinci önceliğimiz hiçbir sivilin hiçbir canlının zarar görmemesi kanının akmamasıdır. Suriye'de istikrar ve düzenin sağlanması Türkiye'nin stabilizasyonu için de önemlidir. Sadece Halep şehrinden bir milyonluk nüfus ülkemizde geçici sığınmacı adıyla barınmaktadır.


Ülkemizdeki Suriye'den gelmiş olan geçici sığınmacıların ve kaçakların bir an önce ülkelerine geri dönebilmesi, gönderilmesi için Suriye'deki koşulların olgunlaşmasını sağlayacak politikaları AKP hükümetinden beklemek hakkımızdır. Bunun aksi istikrarsızlaştırılmış bir Suriye'nin Türkiye'ye göç ettirilmiş milyonlarca nüfusun Türkiye'de kalış süresinin uzaması ve Türkiye'nin düzeninin bozulması istikrarsızlaşması demektir.


Fakat üzülerek belirtmeliyim ki böylesi olumlu adımların atılmasını AKP hükümetinden bekleyecek bir hayalperestliğin de içerisinde değiliz. Adil ve şeffaf bir yargılamayla giydirilen cezasını çekmekte olan terör ağası Abdullah Öcalan, bu yaşananların ve bu sürecin tam da ortasında ve göbeğindedir. Haftalardır başlatılan terörizmin literatüründeki kavramlarla terör ağası Abdullah Öcalan'ın salıverilmesi ve hatta yüce Meclis'te konuşturulması teklifi yalnızca basit bir siyasal sapma değildir.


Dem Parti Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Devlet Bahçeli'yi eleştirenlere tepki vererek beyanda bulunmuş. Demiş ki Devlet Bahçeli'nin çağrısına karşı süreci itibarsızlaştırma çabaları genellikle tuzu kuru cenahtan geliyor. Böyle buyurmuş Sırrı Süreyya Önder. Halbuki bu lakırdıyı edenin bilinir ki tuzu da ekmeği de kanlı. Oturduğu Dem Parti milletvekilliği koltuğu da kanlı. Sürecin itibarsızlaştırılmasından söz eden Sırrı Süreyya, bizden beklediği şeyi yani terörizme teslim olmayı muteber bir davranış olarak Türk milliyetçilerine yutturabileceğini mi sanıyor?


Bebeklerden başlayarak sivil vatandaşların, öğretmenlerin, polis ve askerlerin kanıyla, canıyla seçmenleştirdiğiniz vatandaşların sizi taşıdığı milletvekilliği koltuğu size itibar değil sadece maaş, sosyal güvenlik ve özlük hakları kazandırır. Fakat itibar kazandırmaz.


Bu kazancınız, üstelik de bu kazancınız On binlerce Türk yurttaşının kanı, canı, hayatı üzerine kurulu bir saltanattır Sırrı Süreyya. PKK terör baronlarının tercihiyle, işaretiyle adaylaşıp, milletvekili olan Dem Partili Sırrı Süreyya Önder PKK'nın döktüğü kanın üzerinde taşındığı milletvekilli koltuğunda oturmaktasın.


Üzerinde oturduğun milletvekilliği koltuğu, kan denizinde yüzmektedir. Sivil vatandaşların kanıyla, polislerin, askerlerin kanıyla oluşan bir kan denizinde yüzen bir milletvekilliği koltuğunda oturarak itibardan söz ediyor ve güya Türk Milliyetçilerinin gözünü boyamaya çalışıyorsun. İçinde yüzdüğün kan denizi başını yastığa geceleri koyduğunda seni uykuya düşürebiliyor mu?


Şaşırıyorum. Vicdanı olanın bu utançla yaşaması çok ağır bir yük olmalı. Vicdanı olan bebeklerin, sivillerin, asker ve polisin kanıyla milletvekili koltuğuna da taşınmaz.


Zafer Partisi Güvenlik Politikaları Kurulu'nun almış olduğu kararı size aktarmak istiyorum.


HTŞ terör örgütünün 27 Kasım 2024'te Halep yönünde başlatmış olduğu saldırı ve oluşan güvenlik riskleri konusunda Zafer Partisi'ndeki uzman arkadaşlarımıza yaptığımız değerlendirme sonuçlarını sizlerle paylaşıyoruz. Bilindiği üzere HTŞ 27 Kasım 2024'te Hizbullah'a ağırlıklı olduğu bölgede başlamak üzere saldırıya başlamıştır.


Öncesinde İsrail'in bölgedeki kritik hedeflere yönelik saldırılarıyla ilerleme istikameti açılmış ve HTŞ'ye ciddi bir direniş ile karşılaşmadan kısa sürede Halep'te kontrolü sağlamıştır. HTŞ'nın hızlı ilerlemesinde Suriye rejim güçleri ve Rus kuvvetlerinin hazırlıksız yakalanması ve acilen bir savunma hattı tesis edememeleri de etkili olmuştur. Bu ortamda HTŞ, cumartesi günü öğleden sonra Halep Havalimanı'nı ele geçirmiş ve aynı gece Hama istikametinde yola çıkmıştır.


Cumartesi gecesi Esad'a karşı Şam'da bir darbe girişimi olduğu konuşulmuş fakat daha sonra bu servis edilen haberler teyit edilememiştir. Bölgedeki Rus güvenlik kuvvetlerinin, Rus askeriyesinin de hazırlıksız yakalanması ve başlangıçta herhangi bir direniş gösterilememesi ve hatta Halep'in doğusundaki Kureyş hava üstünün HTŞ'nin eline geçmesi önemli bir gelişmedir. Bu durum HTŞ saldırısının organize ve hazırlıklı olduğu.


HTŞ saldırısının organize ve hazırlıklı olduğu, yani 3 gün öncesindeki pozisyona ilişkin olarak kendilerinin önceden bilgilendirildiği, izlenimini vermektedir. Bunu göstermektedir. Bununla birlikte Rus kuvvetlerinin pazar günü sabah başta İdlib olmak üzere başlatmış olduğu hava harekatıyla birlikte bölgedeki askeri durum dengelenmesi ve rejimin devamının sağlanması halen daha ihtimal dahilindedir.


Çünkü Rus askeriyesinin gerek Suriye'de konuştuğu Rus askeriyesinin gerekse intikal ettirilecek olan güçlerin ne tür pozisyon alacağı henüz daha Rus Devlet Başkanı tarafından açıklanmadığı için ve Esad'ın Rusya'daki görüşmelerinin içeriği sahaya yansımadığı için bu konuda bir açıklık yok.


Türk hükümetinin yaptığı basın açıklamasında bölgedeki hükümetimiz, bölgedeki askeri birliklerin emniyetlerinin alındığını ve Türkiye'nin bölgede yeni bir göçe neden olacak eylem ve oluşumlara katılmayacağını açıklamıştır. Dileriz bunu yaparlar. Yapmamaları halinde de gelecek olan, göçle gelecek olan nüfusu yine ensar ve muhacir adıyla güzellemesine karşılayacaklarını da biliyoruz. Ancak AKP hükümeti 2017'den beri HTŞ terör örgütü ile İdlib bölgesinde iş birliği içindedir. Astana ve Soçi süreçleri kapsamında İdlib kırsalına yerleşen HTŞ, terör yapısını kontrol etme ve bölgede gerginliği azaltma görevi AKP hükümetince üstlenilmiştir.


AKP hükümeti işbirliği yaptığı Selefi cihatçı HTŞ terör örgütünden Suriye Milli Ordusu'na benzer şekilde Suriye rejimi ve YPG'ye karşı saldırmasını istemektedir. Bu amaçla Türkiye, İdlib çevresindeki gözlem noktaları oluşturmuş fakat zaman içerisinde bu gözlem noktaları uygulama etkinliğini yitirmiştir. HTŞ'nin yaptığı saldırı ile AKP'nin İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki üstlenmiş olduğu rol ne yazık ki geçici olarak da olsa uygulama dışı kalmıştır.


Oluşan durumun, Astana sürecinin çözüm ortakları olan Türkiye ve Rusya arasında bir gerginlik ve güven sorunu yaratmakta olduğu izlenmektedir. HTŞ, El-Kaide ve türevi selefçi cihatçı bir terör örgütüdür. Geleneksel Türk Devlet aklı ve dış politikasındaki temel esas, Türkiye'nin diğer devletlerle resmi diplomatik ilişkiler kurmasıdır.


Oysa AKP hükümeti, Irak'ta aşiret yapılarıyla, Suriye'de ise önce PYD ve sonra HTŞ terör örgütleriyle ilişki ve işbirliği yapmaktadır. 2013-2014 döneminde PYD terör örgütü ile ilişki kurulması sonucunda bu örgütün elebaşı Salih Müslim üç kez Türkiye'ye gelmiş, resmi protokol ile karşılamış ve devlet yetkilileri ile görüştürülmüştü. 2015'ten sonra PYD'nin aslında PKK ile bir olduğu gerekçesiyle terör örgütü ilan edilmiş ve bu örgüte karşı silahlı mücadele başlatılmıştır.


PYD örneğinden ders almayan AKP hükümetinin 2017'den beri HTS terör örgütü ile İdlib bölgesinde bir işbirliği sakıncaları barındıran faaliyetler içerisinde olduğunu gözlemliyoruz. AKP hükümeti nereden aldığı yetkiyle terör örgütleri üzerinden politika ve sözüm ona güvenlik üretme hakkını kendinde görmektedir. Terör örgütleri ile ilişki üzerinden güvenlik oluşturmak mümkün müdür?


AKP hükümeti Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunun farkında değil midir? AKP hükümeti PYD-YPG örneğinde olduğu gibi bugün birlikte olunan terör örgütünün yarın konjonktür değiştiğinde Türkiye'ye silah doğrultma cüretinde bulunacağını düşünemiyor mu bunu tecrübe etmiş olduğu halde? Yoksa AKP hükümeti 22 yıldır yönetimde olmasına rağmen, geleneksel Türk devlet akıl ve devlet ciddiyetini hiç kavrayamamış ve devleti bir aile şirketi olarak mı görmüştür?


Değerli basın mensupları, gelinen nokta, Türkiye'yi yöneten siyasi ortaklığın öngörülemez ve hesapsız riskleri yüklenmiş olabileceğini düşündürmektedir. Devlet Bahçeli, 28 Mayıs 2023'te, ''Önümüzdeki süreçte çok şey değişecektir. İnşallah Türkiye değişmez.'' diye bir cümleyi sarf ederken, bu sözün arka planında ne olduğunu ve bildiklerini artık açıklamak zorundadır.


Çünkü öyle ki, Türkiye, Bahçeli'nin bu sözü etmiş olduğu zamanki Türkiye bile değildir. Birtakım değişikliklere uğratılmıştır. Bahçeli'nin bir yıl sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi grup toplantısında, Türkiye Milleti ifadesini kullanırken yeni bir siyasi işaret şeyi daha fırlatmıştır.


Cumhur İttifakı ortaklığı, ikinci açılım ve anayasa değişikliğiyle Türkiye'yi karanlık ve tehlikeli bir yola sokmaya çalışmaktadır. Zira Suriye'de yaşanan HTŞ saldırısı ve diğer gelişmelerin Türkiye'deki açılım ve diğer gelişmelerden bağımsız ve tesadüf olduğunu düşünmek mümkün değildir. Şimdi durup bir düşünmek gerekir.


“HTŞ saldırısı ve Esad'ı devirme ya da Suriye'yi zayıflatma girişimleri kimin işine yarar veya kimin çıkarınadır?" diye sorarsak cevap elbette İsrail'dir. İsrail'in Lübnan'daki girişmiş olduğu kara harekatındaki başarısızlığını kabul edip, ateşkes ilan ettiği günün ardından başlayan HTŞ saldırısı kimin elini rahatlatmıştır?


HTŞ terör örgütünün Suriye'nin kuzeyinde İran ve Hizbullah hedeflerine saldırması ve İranlı bir generalin hayatını kaybetmesi tesadüf müdür? 10 yıl önceki IŞİD saldırılarını hatırlayınız. 2015'te de benzer saldırıları IŞİD gerçekleştirmiş, IŞİD'e yönelik ortak operasyonlar sonunda onun çekildiği alan Suriye PKK'sı olan PYD ile doldurulmuştur.


Boşaltılan alan PYD-PKK'ya terk edilmiştir. Bu kapsamda Fırat'ın doğusunda oluşan defacto alan ve bu bölgede ABD desteği himayesinde kurulmaya çalışılan siyasi yapının Akdeniz erişimli teröristan kurma amacına yönelik olduğunu hala bilmeyen var mı? Anılan teröristanın ABD-İsrail ortak projesi olduğu ayan beyan açık ortada değil mi?


Daha da önemlisi bahse konu terör devleti Türkiye hamiliğinde gerçekleştirilmeye çalışılmıyor mu? Gerek ikinci açılım süreci başlatılan ve gerekse HTŞ taarruzu ile Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ın kuzeyindekine benzer şekilde özel bir siyasi PKK hedeflenmiyor mu? Bu apaçık görülmüyor mu?


Başında da Irak'taki yapılanmaya Türkiye tamamen karşı çıkarken sonrasında hamiliğine soymadı mı? Irak'ta yaşanılan sürecin aynısı, bu kez de yeni Suriye'de kurulacak olan garnizon terör devleti için Türkiye'ye, üstelik Cumhur İttifakı'nın bütün birleşenleri tarafınca yaşatılmaya çalışılmıyor mu? İkinci açılımın ve HTŞ'nin Hama ve Halep saldırılarını alkışlayanlar ve buradan zafer çıkartanlar, oturdukları yerden oradaki çatışma için kendilerini muzaffer görenler, 10 yıl önceki IŞİD senaryosuna benzer bir şekilde HTŞ bölgeden çekilince, atılınca bölgedeki boşluk PKK ile doldurulacaktır.


Bu durumda Türkiye ve Türklük adına yaşanılacak olan kayıp tahayyül edilemiyor mu? Bugün Halep'i ele geçirdiğini zanneden ABD, İsrail güdümünde olduklarını görmüyor mu? Bu ele geçirdiğini zannedenlerin ABD'nin ve İsrail'in güdümünde oldukları görülmüyor mu?


Orta Doğu'da Türkiye'yi hedefine alan siyasi bir dönüşüm uygulanmaya çalışılıyor. Bu dönüşüm, 2011 Arap Baharında Libya'dakine benzer bir şekilde devrilemeyen ülkelerin, yani içeriden halk ayaklanmasıyla, politik olaylarla devrilemeyen ülkelerin, yani Suriye, İran ve Türkiye'nin bir domino taşı gibi devrilmesini içeren politik, askeri savaşları da içeren bir uygulamalar bütünüyle önümüzde serili. AKP hükümet yetkilileri iç siyasette İsrail'e karşı sert bir tavır takınıp demediğini bırakmazken, jeopolitik mücadelede ABD-İsrail koalisyonunda yer almaktadır AKP hükümeti.


HTŞ üzerinden verilen vekalet savaşında ABD-İsrail çıkarlarına hizmet etmektedir.


Bu yol, Irak, Suriye, İran ve Türkiye'yi, bu dörtlüyü, Irak, Suriye, İran ve Türkiye'yi hedef alarak dört parçalı bir teröristan ile bölgedeki siyasi yapı ve dengeleri tamamen yıkmayı amaçlıyor. Arap coğrafyası ile Türklerin ve İran'ın arasına ayrı bir hat çekilmek istemiyor. Türkiye'de devlet haklarının gereği olarak, ulusal ve bölgesel istikrar ve güvenlik için dört parçalı emperyalist terörist projesine karşı durmaktadır.


Türkiye'nin tarihsel devlet haklı bunu gerektirmektedir ve bu terör devletinin oluşumuna Türkiye karşı durmalıdır ve durmaktadır da. Zira bir yandan da Irak'taki ve Suriye'deki terörist unsurlarla mücadele edildiğini görüyoruz. Nitekim bugün de yine önemli bir terörist başının, çok sayıda askerimizin kanına girmiş, şehit etmiş olan bir teröristin bugün imha edildiğini öğreniyoruz.


Yaptığı bu faaliyetten dolayı Milli İstihbarat Teşkilatımızı kutluyoruz. Türkiye'de devlet aklın gereği bunu gerektiriyor. Bu yolda Suriye'nin devlet bütünlüğünün yok edilmesi, ülkenin dört farklı parçalara, siyasi yapılara bölünmesi ve bu terör devletine Akdeniz erişiminin sağlanması, Türk milli çıkarları için bir felaket senaryosudur.


Bu bakımdan AKP hükümeti Esad'ı devirmek hedefine geri dönmemelidir. Ahmet Davutoğlu başbakanının zamanında çıkılan bu yol yanlış bu yoldu. Bu yoldan sapılmıştı.


Hatadan dönülme çabaları içine girilmişti fakat şimdi görüyoruz ki zayıfladığı düşünülen Esad'ın karşısında yeniden Davutoğlu'nun Türkiye'ye sokmuş olduğu yanlış yola girilmesi niyeti var. Bir kez daha AKP hükümetini buradan ikaz etmek isteriz ki bu yola dönmesinler. Mesele Esad'ın devrilip devrilmemesi meselesi değildir. Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasının desteklenilmelidir. Suriye'nin toprak bütünlüğü zira Türkiye'nin güvenliği ve bölge istikrarı bakımından hayatı önemlidir. Sorumluluk makamındakiler başta olmak üzere konunun bu yönde anlaşılması ve görüş birlikteliği oluşması çok önemlidir.


Aksi halde yaşanılacak olumsuzluklar ve kayıpların büyüklüğü anlaşıldığında geç kalınmış olunacaktır. AKP hükümeti ABD-İsrail koalisyonunda yer almamalı, bölgesel istikrar ve güvenliğe katkı verecek bölgesel bütünleşme yolları inşa edilmelidir. HTŞ saldırıları Türkiye-Suriye arasında resmi diplomatik ilişkiler ve işbirliği tesisi için son bir fırsat olabilir belki.


Bu fırsat heba edilmemelidir. Zafer Partisi olarak Türkiye'nin güvenliği ve bölge istikrarına yönelik gelişmeleri dikkatle izlemekteyiz. Temennimiz Genişletilmiş BOP ortaklığı yerine, milli politikalar ve ulusal güvenliği tesis edecek devlet aklının hakim kılınmasıdır.





Av. Sevdagül Tunçer


Zafer Partisi Basından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı


Mehmet Harun Yüksel


Zafer Partisi Basın Müşaviri


Mehmet Harun Yüksel


Basın Danışmanı


Zafer Partisi





#eshahaber.com.tr





#haber #gündem #sondakika


https://www.eshahaber.com.tr/haber/zafer-partisi-sozcusu-azmi-karamahmutoglu-gundeme-dair-goruslerini-paylasti-189161.html

Rusya'dan Ukrayna ile Batı'ya gözdağı: İzin vermeyeceğiz

Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Lavrov, Rusya'yı ziyaret eden Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ile başkent Moskova'da bir araya geldi.

Görüşmede, Rusya ile Macaristan arasında çeşitli alanlardaki ilişkiler ve uluslararası konular ele alındı.

"BU RUS SINIRLARINDA ASKERİ TEHDİT OLUŞTURUYOR"



Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Lavrov, Macaristan yönetiminin, kendi çıkarları doğrultusunda bağımsız siyaset izlediğini söyledi.

Ukrayna krizine değinen Lavrov, bu krizin çözümü için temel nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini belirterek, "Nedenlerden biri, NATO'nun doğuya doğru ilerleyerek, Ukrayna'yı içine çekme girişimi. Bu, Rus sınırlarında askeri tehdit oluşturuyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın NATO'ya dahil olmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Buna izin vermeyeceğiz." dedi.

Lavrov, Ukrayna'daki çatışmaların dondurulması ihtimaline ilişkin, "bunun, barışa götüren yol olmadığını" vurguladı.

Rusya ile Ukrayna arasındaki müzakerelerin yeniden başlatılması ihtimalini de değerlendiren Lavrov, "Ukrayna ile ülkemizin meşru çıkarlarının kapsamlı şekilde dikkate alınması doğrultusunda müzakerelere hazırız." ifadesini kullandı.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/rusya-dan-ukrayna-ile-bati-ya-gozdagi-izin-vermeyecegiz-189158.html

60 saniyede ekonomide bugün (02 Aralık 2024)

Ankara




Türkiye’nin ihracat verileri açıklandı

ASELSAN, Baykar ve TUŞAŞ dünya listesinde

Menengiç kahvesine AB tescili

60 saniyede ekonomide bugün @Halkbank pic.twitter.com/irCFQseHXM— AA Ekonomi Finans (@aa_finans) December 2, 2024


Kaynak: AA


#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/60-saniyede-ekonomide-bugun-02-aralik-2024-189157.html

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç'i resmi törenle karşıladı

Ankara



Milatoviç'in makam aracını, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önündeki caddede karşılayan süvariler, araca protokol kapısına kadar eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milatoviç'i külliyenin ana giriş kapısında karşıladı. Erdoğan ve Milatoviç'in tören alanındaki yerlerini almasının ardından bando iki ülkenin milli marşlarını çaldı.

Milatoviç, Muhafız Alayı Tören Kıtası'nı "Merhaba asker" sözleriyle selamladı. Törende, tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerlere de yer verildi, 21 pare top atışı yapıldı.

Erdoğan ve Milatoviç, merdivenlerde Türkiye ve Karadağ bayrakları önünde tokalaşarak basın mensuplarına poz verdi.

İkili ve heyetler arası görüşmeye geçen Erdoğan ve Milatoviç, görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenleyecek. Erdoğan, Milatoviç onuruna resmi akşam yemeği verecek.

Törende, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Hakkı Susmaz, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ile Ankara Valisi Vasip Şahin de yer aldı.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/cumhurbaskani-erdogan-karadag-cumhurbaskani-milatovic-i-resmi-torenle-karsiladi-189156.html

1 Aralık 2024 Pazar

Gıda işletmelerine yönelik kılavuzda "vejetaryen" ve "vegan" kavramları öne çıkt

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Tarım ve Orman Bakanlığı, yeni düzenlemeler doğrultusunda gıda işletmelerinin uyması gereken kuralları içeren "Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği Kılavuzu"nu güncelledi.

Kılavuzda, gıdaların etiketi, tanıtımı, sunumu ve reklamında kullanılan terim ve ifadelerle ilgili olarak, tüketicilerin doğru bilgilendirilmesini sağlamak ve yanıltılmasını önlemek, gıda işletmecilerine yardımcı olmak ve kontrollerde yapılacak değerlendirmelerde uygulama birlikteliği amacıyla güncellemeye gidildi.

Bu kapsamda, gıdanın etiketlenmesi, gıdanın nitelikleri açısından yanıltıcı olmayacak. Gıdanın etiketinde yer alan marka, gıdanın adı, ifade, terim ve görseller, gıdanın özellikle doğası, kimliği, özellikleri, bileşimi, miktarı, dayanıklılığı, menşe ülkesi ve üretim metodu açısından başka bir ürün grubunu çağrıştırmayacak. Örneğin, margarin etiketlerinde tereyağını çağrıştıracak şekilde süt, yayık, kova, güğüm gibi görseller kullanılamayacak. Zeytinyağı hariç bitkisel yağlarda, zeytinyağını çağrıştıracak zeytin veya zeytin ağacı görseline veya "zeytinyağı tadında/lezzetinde" gibi ifadelere yer verilemeyecek.

Gıda işletmecisinin adında/ticari unvanında yer alan terimler, tüketicide yanlış bir algı yaratacak şekilde kullanılamayacak. Gıda işletmecisinin adında veya ticari unvanında yer alan tüm karakterler aynı puntoda olacak şekilde yazılacak.

Sadece aroma kullanılan bir gıdada, "sadece aroması verilmek istenen gıdaya atıf yapılarak gıdanın kendisi kullanılmış algısı" oluşturulamayacak. Peynirin kendisi kullanılmadan sadece peynir aroması kullanılan bir kekte, "peynirli" ifadesi kullanılamayacak, bu durumda "peynir aromalı" ifadesine yer verilecek.

Sütlü buz ve bitkisel yağlı sütlü buz hariç olmak üzere yenilebilir buz karışımlı gıdaların etiketlerinde inek, koyun gibi görsellere yer verilmeyecek. Yenilebilir buzlu ürünlerin etiketlerinde yer alan ifadeler, ürünün dondurma olduğu algısı oluşturmayacak.

Endüstriyel ölçekte üretilen gıdalar için "ev yapımı" ifadesi kullanılamayacak. "Ev yapımı tadında" ifadesi ise tüketici tercihine bırakıldığından kullanılabilecek. Süt ve süt ürünleri etiketinde "köy", "ev", "geleneksel", "çiftlik" ve "yüzde 100" gibi ifadelere yer verilemeyecek.

Fermente süt ürünlerinde "yüzde 100" gibi ifadelere yer verilemeyecek. Tüketici tarafından piyasada yer alan benzer gıdalarla karıştırılabilecek ve tek bileşenden oluşan gıdalarda ise söz konusu ifade kullanılabilecek.

Kahve karışımlarının kahve gibi algılanması söz konusu olduğunda kahve dışında herhangi bir bileşen içermeyen ürünlerde "yüzde 100 kahve" ifadesi yer alabilecek.

Toplu tüketim yerlerine yönelik ürün etiketlerinde "ev dışı tüketime uygundur", "ev dışı kullanım" gibi ifadelerin kullanılması tüketicide farklı algıya sebep olabileceği için bu ifadeler kullanılmayacak.

Bu tür ürünlerde kullanıcı hedef kitlesini vurgu yapmak için "catering", "profesyoneller için", "pastaneler için", "lokantalar için" gibi tüketiciyi yanıltmayacak ifadelere yer verilebilecek.

Yer fıstığı kullanılarak üretilen baklavada "yer fıstıklı" ifadesi kullanılacak, sadece "fıstıklı" ifadesi yer almayacak.

Kebap yanında yoğurt servis ediliyorsa "yoğurtlu kebap" şeklinde tüketiciye bilgi verilecek. Yoğurt dışında başka bir fermente süt ürünüyle birlikte servis ediliyorsa yoğurt ifadesi yerine, servis edilen fermente süt ürünün adı yazılarak "... kebap" şeklinde tüketiciye sunulacak.

VEJETARYEN/VEGAN İFADELERİNİN KULLANIMI



Kılavuzda, vejetaryen ve vegan gıdaların reklamı, tanıtımı ve sunumuna ilişkin de düzenleme yapıldı. Vejetaryen ve vegan beslenme biçiminin yetişkin bireylerin hür iradesiyle karar vermesi gereken bir husus olması nedeniyle bu gıdaların reklamı, sunumu, tanıtımı ve piyasaya arzı, hayvansal kökenli gıdaların ikamesi algısı yaratılarak özendirici şekilde olamayacak.

Süt ve süt bileşenleri kullanılmadan tamamen bitkisel bileşenlerden oluşan vegan beslenme amaçlı ürünler, markasında, adında veya görselinde peynir algısı oluşturmayacak şekilde üretilebilecek.

Vegan tüketicilere yönelik gıdaların adı ve markası dahil olmak üzere etiketinde, hayvansal gıdalara ait ifade ve görsellerle, bu ifadeleri çağrıştıracak ifade ve görseller kullanılamayacak.

Vejetaryen tüketicilere yönelik gıdaların etiketinde, kırmızı et, kanatlı eti, balık eti veya içeriğinde yer almayan hayvansal gıda ifade ve görselleri yer almayacak.

Vejetaryen ve vegan tüketicilere yönelik gıdaların adlandırılmasında, bitkisel, vegan, vejetaryen ifadelerine ilave olarak köfte, sosis, salam, nuget, burger, ızgara gibi ifadeler ve ürüne ait görseller kullanılabilecek.

Gıdaların etiketinde, hayvansal kökenli gıda bileşeni içeren gıdalara ait tescilli coğrafi işaret veya geleneksel ürün adları kullanılamayacak.

Kılavuzda kullanılmasına izin verilmeyen gıda adlarıyla birlikte "et tadında", "tavuk lezzetinde" gibi ifadeler de kullanılamayacak.

MENÜLERDE VEJETARYEN VE VEGAN ÜRÜNLER AÇIKÇA BELİRTİLECEK



Toplu tüketim yerlerinde son tüketiciye sunulan hazır ambalajlı olmayan, vejetaryen ve vegan tüketicilere yönelik gıdalarla ilgili olarak "vejetaryenler/veganlar için uygundur" gibi beyanlar kolayca görülebilecek, açıkça okunabilecek şekilde menüler, yazı tahtaları, broşür, karekod, dijital ekran benzeri araçlar vasıtasıyla son tüketiciye sunulacak.

Bileşimi, ürün tanımı, üretim metodu veya ilgili mevzuatı gereği hayvansal kökenli gıda bileşeni içermesi beklenmeyen ürünlerin arz edildiği toplu tüketim yerlerinde, tüketicilerin bilgi gereksinimini karşılamak üzere menülerde veya tüketicinin görebileceği bir yerde "Vejetaryen/Vegan tüketimine uygundur" ifadesine yer verilebilecek.

Gıda işletmecileri, kılavuzla yeni getirilen hükümlere, 31 Aralık 2026 tarihine kadar uyum sağlama yükümlülüğünde olacak. Bu tarihten sonra, getirilen hükümlere uygun olmayan ürünler piyasada bulunmayacak.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/gida-isletmelerine-yonelik-kilavuzda-vejetaryen-ve-vegan-kavramlari-one-cikt-189045.html

Yargıtay, "gizli ayıplı" çıkan sıfır aracın yenisiyle değiştirilmesi kararını onadı

Ankara



Dairenin kararına göre, Ankara'da bir kişi, 2015'te sıfır araç satın aldı. Aracı kullanmaya başladığından itibaren elektrik bağlantısı kesilmesi, ateşleme arızası gibi sorunlar yaşayan araç sahibi, sorunun giderilmesi için aracı servise götürdü ancak bakımlarının yapılmasına rağmen araçtaki arızalar devam etti.

Araç sahibi, 2016'da, kullanımı esnasında aracın aniden yanması üzerine servisten aracın yenisiyle değiştirilmesi istemiyle dava açtı.

Servis, araçta gizli ayıp olmadığını, servise getirildikten sonra araç üzerinde yapılan kapsamlı incelemede herhangi bir sistem arızasına veya soruna rastlanmadığını savundu.

Yakıt deposundan alınan numune üzerinde yapılan incelemede, "içerikte aseton tespit edildiğini" belirten servis, asetonun motor içerisindeki egzoz sıcaklıklarını artırdığını, ABS etrafında bulunması gereken braketin bulunmaması sebebiyle hidrolik ünite kablolarında yanmaya sebep olduğunu savunarak, davanın reddini talep etti.

Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi, imalattan kaynaklı gizli ayıplı olduğu tespit edilen aracın yapılacak tamiratta değer kaybına uğrayacağı gerekçesiyle açılan davanın kabulüne karar verdi ve aracın yenisiyle değiştirilmesine hükmetti.

İstinaf başvurusu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesince reddedilen servis, kararı temyiz etti.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, oy birliğiyle yerel mahkeme kararlarını onadı. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi kararında, aracın yenisiyle değiştirilmesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na uygun olduğu belirtildi.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/yargitay-gizli-ayipli-cikan-sifir-aracin-yenisiyle-degistirilmesi-kararini-onadi-189044.html

AK Partili Hasan Basri Yalçın'dan önemli açıklamalar

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın'ın açıklamalarından satır başları:

Siyaseti çok yakından takip ediyordum ama şimdi yaptığım şey farklı bir şey. Bir akademisyen olarak dışarıdan baktığım siyaset ile çok fark var. Mesela gündelik siyasetin içerisinde insanların kendi hayat gayeleri içerisinde siyasi partilere gün gün tutumu değişiyor. Bir akademisyen dersini yapar ve çıkar, doğrusunu tartışmaz. 

Küresel siyasetin tabusu vardı, o tabular yıkıldı. BM'nin çeşitli olaylara müdahil olması kavramları vardı, bunların boş olduğunu gördük. Gazze'de yaşananlar ortada, oranın Filistinlilerden arındırma politikası izleniyor. Son derece karmaşık dünya siyasetinin nereye gideceğini bilmediğimiz bir dönemden geçiyoruz. Biden böyle bir şey varmış gibi anlattı ama 4 senenin sonuna geldiğinde o siyaseti kendisi bile takip etmedi. 

Böyle karmaşık, kimin ne yapacağını bilmediğimiz bir dünya düzeni var. Devletler bu düzene baktığında riskler de görürler fırsat da görürler. Tarafların birbirine karşı silahlanma yarışının olduğu bir düzen içerisindeyiz. Türkiye bunun içerisinde uzun yıllar boyunda kendi güvenlik kaygısını gidermeye çalıştı, terör vs. Hem riskleri hem fırsatları değerlendirdiğinizde önümüzdeki sorunları çözerek ilerlemek istiyorum dersiniz. Bu yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı olsun istiyoruz. Türkiye eski Türkiye değil. Kendi savunma sanayisini üreten bir Türkiye'den bahsediyoruz. Dolayısıyla artık bazı devletlerin kolu kanadı altında yaşamak istemeyen bir Türkiye'den bahsediyoruz. 

Türkiye'nin en fazla uzun yıllar boyunca mücadele ettiği, PKK terörü. Sınırlarımızın dışarısında çeşitli isimler altında varlığını sürdürüyor. Türkiye'de terör meselesi uzun yıllardır konuşulmuş. 

Süreç ifadesini kullanmak beni rahatsız ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde tüm partiler terör bu ülkede bitsin demeli. Bir kaç hafta önce Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bahçeli'nin yaptığı açıklamalarda dikkat çekilmesi gereken unsurlar var. Silahların gömülmesi tek çözüm. Terör örgütü silahları kullanmaya devam ettikçe uygun bir diyalog zemini kurulamaz. Biz Türkiye'de PKK diye bir sorun kalsın istemiyoruz. PKK, Kürtlerin daha iyi koşullarda yaşamasını istiyorsa silahı bırakacak. Bir örgüt silah kullanmaya devam ettiği müddetçe sonuç alınamaz. 

Terör örgütleri birer kurumsal yapıya dönüştüklerinde sırf o yapıyı devam ettirmek için faaliyetlere devam edebilir. 

#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/ak-partili-hasan-basri-yalcin-dan-onemli-aciklamalar-189043.html

Arda Turan, Dünya Futbol Zirvesi'ne katılacak!

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenecek Dünya Futbol Zirvesi, yarın başlayacak.

Futbola yön veren uluslararası çatı kuruluşlar FIFA ve UEFA başta olmak üzere birçok futbol kuruluşu temsilcisi ile üst düzey yöneticiler, futbolcular ve teknik adamların katılacağı Dünya Futbol Zirvesi, 2-3 Aralık tarihlerinde gerçekleştirilecek.

Etkinliğe, 2 binden fazla kişinin katılması bekleniyor.

ikas Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan da etkinlikte "Elit Futbolculuktan Teknik Direktörlüğe Geçiş: Uyum ve Liderlik Yolculuğu" adlı bir panele konuşmacı olarak katılacak.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/arda-turan-dunya-futbol-zirvesi-ne-katilacak-189042.html

Motorlu araç satıcıları "6 ay 6 bin kilometre" uygulamasının uzatılmamasını istiyor

Ankara



AA muhabirinin yaptığı derlemeye göre, ikinci el otomobil satışlarında ilk tescil tarihinden itibaren "6 ay ve 6 bin kilometre" koşulu getiren düzenleme 1 Ocak 2025'te sona eriyor.

Uygulama otomotiv sektöründe spekülatif fiyat artışları ve stokçuluk faaliyetlerini engellemek amacıyla devreye alınmıştı.

Düzenleme kapsamında ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti yapan yetkili satıcılar ve bireyseller, motosiklet, otomobil ve arazi taşıtlarının ilk tescil tarihinden itibaren 6 ay ve 6 bin kilometre geçmedikçe satışını yapamıyor.

Ayrıca, söz konusu taşıtların güncel satış fiyatlarının üzerinde bir fiyattan ilan yoluyla ikinci el satışı da gerçekleştirilemiyor.

Söz konusu düzenlemeyi Ticaret Bakanlığının 6 aya kadar uzatma yetkisi bulunuyor.

Bu kapsamda, ikinci el araç piyasasında fiyat istikrarını sağlamak ve kayıt dışılığı önlemek amacıyla alınan tedbirler, sektör temsilcilerinin desteklediği bir adım olarak öne çıkarken galericiler düzenlemenin yeni yılda uygulanmaması gerektiğini savunuyor.



"Cezaların kesilmesi, manipülasyonu ortadan kaldırdı"



Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Başkanı Aydın Erkoç, AA muhabirine, 6 ay 6 bin kilometre düzenlemesinin amacının piyasada araçların gerçek değerinin üzerinde satılmasının önüne geçilmek olduğunu söyledi.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın göreve gelmesiyle birtakım tedbirler alındığını anımsatan Erkoç, kendilerinin de bu konuda destek olduklarını bildirdi.

Erkoç, sermaye sahiplerinin bayilerden araçları alıp istedikleri fiyatlara satamaz hale geldiğini belirterek, "İlan sayfalarında araçların gerçek değerinin üzerinde yer almaması, üç araçtan fazlasını alıp bayilerden 10-20 araç alanlar hakkında raporlar tutulması, cezaların kesilmesi, manipülasyonu ve 'köpüğü' ortadan kaldırdı." dedi.

Otomotivden sonra manipülasyon yapanların motosiklet ticaretinde de alım satım gerçekleştirdiğine işaret eden Erkoç, bu araç satışlarında da köpüğün kalktığını dile getirdi.

Erkoç, sermaye sahiplerinin faizlerin yüksek olması dolayısıyla bankalara yöneldiğine dikkati çekerek, "Banka faizleri yüksek olduğu için araçları gidip bayilerden de alamıyorlar. Piyasalar oturdu. Bence 6 ay 6 bin kilometre uygulamasını tekrar uzatmaya gerek yok." diye konuştu.

"Alınan tedbirleri destekliyoruz"



Yürürlükteki düzenlemelere destek verdiklerini vurgulayan Erkoç, şunları kaydetti:

"Bunların hepsi olması gerekli düzenlemelerdi. Biliyorsunuz, Ticaret Bakanlığı, Türkiye Noterler Birliği ile entegre oldu. Noterlerde alınıp satılan araçlar üçten fazlaysa Ticaret Bakanlığı bunların hepsinin takibini yaptı. Diğer taraftan da Hazine ve Maliye Bakanlığımız ciddi vergi kaybı olduğu için bu işin ticaretini yapanların üzerine gitmeye başladılar ve piyasalar rahatladı. Alınan tedbirleri her zaman destekliyoruz."

Çıkan yönetmelik ve genelgelerin uygulanmasının önemli olduğunu dile getiren Erkoç, motorlu araç satıcılarının yetki belgesi alıp, diğer şartları karşıladıklarını anlattı.

Erkoç, bireysel ya da şirket adına araç alanların vergi ödemediğini savunarak, ilgili yönetmeliklerin uygulanması ve gerekli cezaların verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/motorlu-arac-saticilari-6-ay-6-bin-kilometre-uygulamasinin-uzatilmamasini-istiyor-189041.html

Dubai çöl safarisiyle kum tepelerinde heyecanlı yolculuk

Ankara



Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Dubai şehrinde her yıl milyonlarca turist, çöl safarisiyle kum tepelerinde heyecanlı bir maceraya çıkıyor.

Dubai'de turistlerin en çok tercih ettiği aktivitelerin başında çöl safarisi geliyor. Uçsuz bucaksız çölde sabah ve öğleden sonra seçenekleriyle düzenlenen safari turlarına katılanlar, yaşadıkları serüvenin yanı sıra bölgenin doğal güzelliklerini ve gün batımını izleme şansını elde ediyor.

Çöl safarilerinde, özellikle kum tepelerinde arazi araçlarıyla yapılan ve "dune bashing" olarak bilinen yolculuk tercih ediliyor. Bu safaride tecrübeli sürücüler, kullandıkları araçlarla kum tepelerini hızlı hareketlerle geçerek, turistlere çöl manzarası eşliğinde adrenalin dolu bir deneyim yaşatıyor.



Mağduriyetinin ardından turizmci oldu



Dubai'de çöl safarisi turları düzenleyen Türk Turizmci Sema Demir Toktaş, AA muhabirine, 3 yıl önce eşiyle Dubai'ye turist olarak geldiklerinde çöl safarisinde kaza yaptıklarını ve muhatap bulamadıkları için mağduriyet yaşadıklarını belirterek, "Bunu diğer gelen Türk vatandaşlarının da yaşamaması adına, burada bir turizm şirketi kuralım ve gelen herkes bunlardan faydalansın, yararlansın diye düşündük." dedi.



Dubai 6 ayda 155 bin Türk turisti ağırladı



Toktaş, Dubai'ye yılda yaklaşık 20 milyon turist geldiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"TÜİK'in açıkladığı verilere dayanarak söylüyorum, Türk turist açısından bakacak olursak, buraya 2024'ün ilk yarısında 155 bin kişi gelmiş. Ama bu sadece Türkiye'den gelen. Bunun haricinde Avrupa'da, Amerika'da yaşayan gurbetçiler var. Bunlar da eklendiği zaman aslında bu yılın ilk yarısında 200 bini aşan Türk yoğunluğu var diyebiliriz."

Çölde günün her saatinde ziyaretçi yoğunluğu yaşandığını aktaran Toktaş, "Burada sürekli turlar düzenleniyor, insanlar keyfine göre istediği vakitte gidiyor ama en çok akşam yoğunluk oluyor." ifadelerini kullandı.



"Burası ekstrem sporların cenneti"



Türk turistlerden Umut Soyutürk ise ilk defa çöl safarisi yaptığını belirterek, "Burası çok heyecanlı. Normalde ben ekstrem sporları çok severim. Yani burası ekstrem sporların cenneti gibi." dedi.

Baran Kaya da yaşadığı safari tecrübesini, "Çok heyecanlı ve adrenalin doluydu" sözleriyle özetledi.

Çölün güzelliğinden çok etkilendiğini belirten Kaya, "Çok güzel yerler, herkes görmeli." tavsiyesinde bulundu.



Çölde kum kayağı keyfi



Çöl safarisi yapan ziyaretçiler ayrıca, sandboarding (kum kayağı) ve ATV aracıyla sürüşler ile deve turları gibi çeşitli etkinliklere de katılabildikleri gibi çöldeki deve ve şahinlerle de fotoğraf çektirebiliyor.

Safari turları, gün batımının ardından "kamp alanı" olarak adlandırılan yerdeki geleneksel etkinliklerle devam ediyor.

Arap kahvesi ve hurma ikramları ile yerel mutfak örneklerinin yer aldığı kamp alanında geleneksel danslar ve ateş gösterilerinin izlenmesiyle safari turu sona eriyor.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/dubai-col-safarisiyle-kum-tepelerinde-heyecanli-yolculuk-189040.html

Gürcistan'da AB gerilimi: Polisten göstericilere sert müdahale

Rusya yanlısı yeni Gürcistan hükümetinin, ülkenin Avrupa Birliği'ne (AB) katılım müzakerelerinin 2028'e kadar askıya alması ülkeyi karıştırdı.

Gürcistan Başbakanı İraki Kobakhidze'nin kararını protesto eden binlerce kişi, gece Tiflis'te parlamento binası önünde toplandı.



POLİS MÜDAHALE ETTİ



Gece yarısından itibaren AB yanlısı göstericiler ile polis arasında birkaç kez arbede yaşanırken, Gürcistan İçişleri Bakanlığı'na bağlı güvenlik güçleri göz yaşartıcı gaz, biber gaz ve tazyikli su ile eylemcilere defalarca müdahale etmişti.

Saatler boyunca polislerin üzerine farklı eşyalar, piroteknik ile molotof kokteyli fırlatarak karşılık veren göstericiler, barikatlar kurdukları Şota Rustaveli Caddesi'nde eylemlerin sürdürdü.



Güvenlik güçleri sabah saatlerinde göstericilere müdahale ederek caddeyi trafiğe açtı.

Polisin ilerleyişine tekrar piroteknik ve eşyalar atarak yanıt veren eylemciler, bu sefer İlia Çavçavadze Caddesi'ne doğru yürüdü.



HÜKÜMETİN AB KARARI



Başbakan Kobakhidze, 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, bazı Avrupalı siyasetçilerin Gürcistan'ın iç işlerine karıştığını ve AB parasıyla şantaj yaptığını belirterek, "Bütün bunları göz önünde bulundurarak AB ile müzakerelerin başlatılması konusunu 2028 sonuna kadar gündeme almama kararı aldık." açıklamasında bulunmuştu.



Avrupa Parlamentosu, Gürcistan'da 26 Ekim'de düzenlenen parlamento seçimlerinin yenilenmesi çağrısı yaparken muhalifler başta olmak üzere AB yanlısı eylemciler sokaklara dökülerek gösteriler düzenlemeye başlamıştı.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/gurcistan-da-ab-gerilimi-polisten-gostericilere-sert-mudahale-189039.html

Samet Akaydın'a teklif yağıyor! Avrupa'dan ve Süper Lig'den tam 6 talip

Sezon başında Fenerbahçe'den ayrılmasına kesin gözüyle bakılan ancak gerçekleşmeyen, 9. haftaya kadar süre şansı bulamayan Samet Akaydın, gösterdiği performansla Jose Mourinho'nun gözüne girmeyi başardı.

4-0 kazanılan Sivasspor maçında görev yapıp 1 gol atan, ardından oynanan 6-2'lik Kayserispor deplasmanı galibiyeti ve 2-1 kazanılan Slavia Prag maçlarında ilk 11'de sahaya çıkan Samet yükselen form grafiğiyle dikkat çekiyor.



TRANSFER TEKLİFİ YAĞIYOR!

Sabah Gazetesi'nin haberine göre; deneyimli stopere 5 Süper Lig takımı ara transfer döneminde teklif sunmaya hazırlanıyor.

Aynı zamanda Fransa Ligi'nden de bir takım Samet Akaydin'i kadrosuna katmayı planlıyor. 
Ancak son haftalarda forma giymeye başlayan 30 yaşındaki stoper, gelen teklifleri kabul etmeyerek direkt geri çevirecek.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/samet-akaydin-a-teklif-yagiyor-avrupa-dan-ve-super-lig-den-tam-6-talip-189038.html

Keşfedilmiş en büyük altın rezervi! Fiyatları bir anda artırdı! Değeri devasa boyutta!

Hunan Eyaleti Jeoloji Bürosu, Hunan eyaletinin kuzeydoğusundaki Pingjiang ilçesinde iki kilometre derinlikte 40 altın damarı tespit edildiğini duyurdu. Üç boyutlu modellemeler ise daha derinde daha fazla damarın olduğunu gösteriyor.

ŞİMDİYE KADARKİ KEŞFEDİLMİŞ EN BÜYÜK REZERV

Yaklaşık 83 milyar dolar (2 trilyon TL) değerindeki keşif, Güney Afrika'daki South Deep madeninde bulunduğu tahmin edilen 900 tonluk altın rezervini aşarak, şimdiye kadar keşfedilmiş en büyük ve en kazançlı altın rezervi olarak görülüyor.



KALİTESİ ÇOK YÜKSEK

Euronews'te yer alan habere göre, Rezervden alınan çekirdek örnekleri, her bir ton cevherin 138 gram kadar altın içerebileceğini gösteriyor. Science Alert'e göre yer altı madenlerinden çıkarılan cevherler genellikle sekiz gramdan fazla altın içermesi durumunda yüksek kaliteli kabul ediliyor. Bu göz önüne alındığında yeni keşfedilen rezervin kalitesi çok yüksek.

Çin'nin 2024 yılı başında 2.000 tonun üzerinde rezerve sahip olduğu düşünülüyordu. Altın piyasasında hakim konumda olan ülke, madencilik sektörü küresel üretimin yaklaşık yüzde 10'unu oluşturuyor.

FİYATLARIN ARTMASINA ENDEN OLDU

Yeni bulguların açıklanması, küresel ekonomik kriz ortamında kaynağa olan talebin artmaya devam etmesiyle zaten hızla yükselen altın fiyatının daha da artmasına neden oldu.

Dünya genelinde henüz keşfedilmemiş kaç tane değerli cevher rezervi kaldığı henüz bilinmiyor. Uzmanlar, altın rezervlerinin sonuna ulaşıp ulaşmadığımız konusunda fikir ayrılığı yaşıyor.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/kesfedilmis-en-buyuk-altin-rezervi-fiyatlari-bir-anda-artirdi-degeri-devasa-boyutta-189037.html

Depremden etkilenen mükellefler başvuruyla mücbir sebepten yararlanmaya devam edecek

AA muhabirinin Hazine ve Maliye Bakanlığından edindiği bilgilere göre, 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen yerlerde deprem tarihi itibarıyla kaydı bulunan mükelleflerin mücbir sebep halinde oldukları kabul edilmişti. Buna göre, mücbir sebep halinin başladığı tarihten mücbir sebep halinin sona ereceği tarihe kadarki beyanname ve bildirimlerin verilme süresi ertelenmişti.

Deprem döneminden beri devam eden mücbir sebep hali, kademeli olarak sonlandırılırken, son olarak mücbir sebep hali devam eden Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep'in İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki mükellefler için mücbir sebep hali 30 Kasım'a uzatılmıştı. Söz konusu il ve ilçelere yönelik mücbir sebep hali sona erdi.

ÖZEL BİR TAKVİM BELİRLENDİ



Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep'in İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki mükelleflerin mücbir sebep süresince ertelenen beyannamelerine ilişkin beyan ve ödeme süreleri için özel bir takvim oluşturuldu.

Bakanlık, Vergi Usul Kanunu doğrultusunda vergi türleri itibarıyla farklı beyanname verme ve ödeme süreleri tespit etti.

Buna göre, KDV beyannameleri üzerine ödenecek vergiler için 4 farklı ödeme zamanı belirlendi. Ödemelerin ilki aralık ayında başlayacak, izleyen ödemeler bu tarihi takip eden ay sonlarına kadar yapılacak.

Gelir stopaj vergisi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergiler için de 4 farklı ödeme tarihi saptandı. Bu vergilerin ilki 28 Şubat 2025'e kadar, sonuncusu ise 2 Haziran 2025'e kadar ödenecek.

2022 ve 2023 yılına ilişkin yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri de 31 Ocak 2025 tarihine kadar verilecek. Bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergiler, sırasıyla 28 Şubat 2025 ve 2 Nisan 2025 tarihlerine kadar ödenecek.

Motorlu taşıtlar vergisinin 2023 yılı ikinci taksiti ile 2024 yılı birinci ve ikinci taksitlerine ilişkin ödemelerin 31 Aralık'a kadar yapılması gerekiyor.

24 AYA KADAR TAKSİT İMKANI



Depremden vergi ödevlerini yerine getiremeyecek şekilde etkilendiğini ve mücbir sebep halinin kendileri için devam ettiğini belirten mükellefler, bağlı bulundukları vergi dairelerine gerekli belgelerle bireysel talepte bulunabilecek. Bu talepler, Gelir İdaresi Başkanlığınca değerlendirilecek, mücbir sebep halinin devam ettiğine karar verilen mükelleflere ilave süre verilebilecek.

Mücbir sebep nedeniyle ödenememiş vergi borçlarını tek seferde ödemekte çok zor duruma düşecek mükellefler, bu borçları için ödeme sürelerini takip eden ay sonuna kadar taksit talebinde bulunabilecek. Gerekli şartları taşımaları kaydıyla ödenecek vergiler faiz alınmadan 24 aya kadar taksitlendirilebilecek.

YAPILANDIRMA İMKANI



Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya ile Gaziantep'in İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki vergi dairelerine 31 Aralık 2022 tarihinden öncesine ilişkin borcu olanların, ilgili kanun kapsamındaki yapılandırma başvurularını 28 Şubat 2025 tarihine kadar yapması gerekiyor.

Yapılandırılan borçların ilk taksitleri peşin ödeme dahil 2 Nisan 2025 gün sonuna kadar, diğer taksitleri de bu taksiti takip eden aylık dönemler halinde ödenecek.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/depremden-etkilenen-mukellefler-basvuruyla-mucbir-sebepten-yararlanmaya-devam-edecek-189036.html

Türkiye'nin 40 F-35 hamlesi yabancı basında yankı uyandırdı: Türkler bölgeye hükmedecek!

Milli Savunma Bakanlığı'ndan (MSB) yapılan açıklamada, 40 adet F-35 talebinin muhataplara resmi olarak iletildiği ifade edildi. Konuyu yakın takibe alan yabancı basın, söz konusu adımın atılması durumunda Türkiye'nin Orta Doğu'da üstünlüğü kesin olarak ele geçireceğini yazarken, Türkiye'nin F-35 programına yeniden dahil edilmesinin ABD ve NATO müttefikleri açısından bir çok kişinin memnuniyetle karşılayacağını aktardı.

Yabancı basın, Türkiye'nin F-35 programından çıkarılmasına rağmen 2022'ye kadar uçak için çeşitli bileşenler üreterek gelişmiş savaş uçağının üretimine katkıda bulunmaya devam ettiğini açıkladı.

Haberde, Türkiye'nin gelişmiş savaş uçağı filosunu genişletmeye odaklandığı ve sadece programa katkıda bulunan bir ülke olarak değil, aynı zamanda 40 uçağın alıcısı olarak da programa tam katılım sağlamayı hedeflediğini bildirdi.



ORTA DOĞU'YA DİKKATİ ÇEKTİLER



Bazı uzmanların görüşüne yer verilen haberde, 40 adet savaş uçağı için yapılan yeni teklifin, Türkiye'nin savunma önceliklerinde önemli bir değişimi temsil ettiği vurgulandı. Talebin boyutunun, Türkiye'nin bölgesel güç dinamiklerinde önemli rol oynadığı Orta Doğu'daki stratejik konumunu güçlendirme isteğinin de göstergesi olduğu ifade edildi.

TÜRKİYE MODERNİZASYONU KENDİSİ YAPACAK



Türkiye'nin F-16 Block 70 alımı için 1,4 milyar dolarlık bir ön ödeme yaptığının altı çizilen habede, Ankara'nın 79 adet modernizasyon kiti almayı planladığı ancak sonradan bu karardan vazgeçtiği ifade edildi.

Konuya ilişkin açıklama yapan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "40 F-16 Block 70 satın alıyoruz ve 79 adet modernizasyon kiti almayı planlamıştık ancak vazgeçtik. Çünkü fabrikalarımız bu modernizasyonu kendileri yapabilecek durumda" demişti. Söz konusu kararın 'şaşırtıcı' olduğu ifade edilen haberde, Ankara'nın, modernizasyon çabasını kendi yerel kaynaklarını kullanarak üstlenmeye karar verdiğinin altı çizildi.



HAVA ÜSTÜNLÜĞÜ SAĞLAYACAK



F-35'in satın alınmasının Türkiye'nin hava üstünlüğünü önemli ölçüde artırmasına ve filosunu mevcut en gelişmiş teknolojiyle modernize etmesine olanak tanıyacağı ifade edilen haberde ayrıca, F-35'lerin Türkiye'ye, özellikle Orta Doğu'da askeri operasyonlar yürütmeye devam ettiği bir dönemde, bölgesel hava üstünlüğünde önemli bir avantaj sağlayacağı belirtildi.

RUSYA VE İRAN DETAYI



Gelişmiş savaş uçaklarının tedarikinin, Türkiye'nin bölgede baskın askeri güç konumunu artırması açısından hayati önem taşıdığı aktarılırken, ABD ve NATO müttefikleri için Türkiye'nin F-35 programına yeniden dahil edilmesinin birçok kişinin memnuniyetle karşılayacağı bir gelişme olacağı ifade edildi. Haberde, "Türk ordusunun Orta Doğu'daki büyük varlığı özellikle de Rus ve İran etkisine karşı Ankara'yı Batı için değerli bir ülke haline getirir" denildi.

Türkiye'nin 40 adet F-35 satın alması durumunda, Suriye, Rusya ve İran savunma sistemleri üzerindeki baskının önemli ölçüde artacağı vurgulandı.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/turkiye-nin-40-f-35-hamlesi-yabanci-basinda-yanki-uyandirdi-turkler-bolgeye-hukmedecek-189035.html

"Dijital Öğretmenler" projesinde eğitim alan öğretmenler bir araya geldi

Ankara



Dijitalleşmeyi stratejisinin merkezine alan ING Türkiye, toplumsal yatırımlarında gerçekleştirdiği projelerle dijital dönüşüme ve eğitime katkı vermeye devam ediyor.

ING Türkiye, Habitat Derneği ve ODTÜ'nün katkılarıyla 2020 yılında hayata geçirilen Dijital Öğretmenler Projesi ile eğitim alan ilkokul ve ortaokul öğretmenlerinin dijitalleşen dünyaya adım atması, dijital okuryazarlık becerileri edinmesi ve Türkiye'nin dijital dönüşüm sürecine katkıda bulunması hedefleniyor.

ODTÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesinin ev sahipliği yaptığı etkinliğe, ING Bank Genel Müdürü Alper Gökgöz, Habitat Derneği İcra Kurulu Başkanı Bora Caldu, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil ve projeden mezun olan öğretmenler katıldı.

Alper Gökgöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada projenin, Türkiye'nin dijital dönüşümüne katkı sağlaması amacıyla ortaya çıktığını, eğitimde dijital araçları kullanarak fırsat eşitliğinin daha da kuvvetlendirilmesini amaçladıklarını belirtti.



9 ayrı seansta 9 bin öğretmene eğitim verildi



Bu projeyle 9 ayrı seansta 9 bin öğretmene dijital yetkinliklerini artıracak eğitimler verdiklerini kaydeden Gökgöz, "45 binden fazla başvuru alan projede, öğretmenlerimize 45 saat canlı, 56 saat video içerik olmak üzere 101 saat eğitim verdik. Bugüne kadar 290 bin öğrenciye dolaylı olarak dokunmuş olduk. Bu nedenle çok mutluyuz. Bugün de ilk defa fiziksel olarak öğretmenlerimizle buluşuyoruz. Proje devam edecek. 10 bininci öğretmenlerimizi almak üzere yeni bir sınıf daha açtık. Öğretmenler eğitimlere katıldıkça projenin etkisi giderek büyüyor." dedi.

Birçok platformda bu projeye yönelik ulusal ve uluslararası ödüller aldıklarını ve kendileri için en büyük ödülün, projenin etki analizi sonrasında ortaya çıkan sonuçlar olduğunu anlatan Gökgöz, proje kapsamında eğitim alan öğretmenlerin dijital araçları kullanarak yetkinliklerini artırdığını, bu sayede Türkiye'nin tüm illerinde eğitimdeki kalitenin daha da yukarı çekildiğini vurguladı.

Öğretmenlere dijital araçlar kullandırarak sunum tekniklerini kuvvetlendirdiklerini kaydeden Gökgöz, "Yapay zeka ve artırılmış gerçekliği sınıfta öğretmenlerimizin nasıl etkin bir şekilde kullanacağı ODTÜ'lü akademisyenlerimiz tarafından ele alınıyor ve öğretmenlerimize aktarılıyor. Yaptırdığımız etki araştırmasına göre, eğitime katılan öğretmenlerimizin yüzde 95'inden fazlası, artık bu tip araçları kullanmakta kendilerini çok daha güvenli hissettiklerini, internet ve bilgisayar teknolojisini kullanabilme yeteneklerinin arttığını söylüyor. Yüzde 80'den fazla öğretmenimiz ise artık dijital materyalleri sınıflarında etkin şekilde kullandığını belirtiyor. Kadının toplumda güçlendirilmesi de bizim için çok önemli bir konu. Bu eğitimde bizi mutlu eden şeylerden biri, yüzde 70'ten fazla katılımcının kadın öğretmenimiz olması." diye konuştu.

Gökgöz, dijital alanda güçlenen öğretmenlerin, emek ve azimleriyle çok önemli işlere imza attığını aktararak, eğitimlerin dijital materyallerle kuvvetlendirilerek çevrim içi ve birebir uygulamalı olarak verildiği bilgisini paylaştı.

Sosyal sorumluluk projelerine banka olarak büyük önem verdiklerinin altını çizen Gökgöz, şunları söyledi:

"ING Bank olarak dünya genelinde dijital öncülerden bir tanesiyiz. Burada, mirasımızı ve DNA'mızı Türkiye'nin dijital dönüşümünde kullanmayı istiyoruz. Eğitim, odaklandığımız ana konulardan bir tanesi. Dijital Öğretmenler Projesi bizim için çok önemli. Dijital dönüşümün gücünü eğitime nasıl aktarırız derken, bu projeyle buna hayat vermekten dolayı onur duyuyoruz. Yine bu anlamda, üniversiteli öğrencilerimize, özellikle kadın mühendis öğrencilerimize burslar sağlıyoruz. Ağrı'da, Hatay'da, Kahramanmaraş'ta 'Turuncu Okul' projemiz var. Bu okullarda da yine öğrencilerimize ve eğitime destek vermeye devam ediyoruz. Deprem bölgesinin kalkınması, bizim için çok önemli bir konu. Kahramanmaraş'ta büyük bir operasyon merkezimiz var. Burası başta olmak üzere deprem bölgesinin yeniden daha kuvvetli şekilde hayata döndürülmesi de önceliklerimizden biri olmaya devam edecek."

"Gönül birlikteliği kurmayı önemsiyoruz"



Etkinlikte konuşan Bora Caldu da kurum olarak böyle bir projeye ortak olmaktan heyecan duyduklarının altını çizerek, "Bu projenin önemli başarı göstergelerinden birisi de ING Türkiye gibi çok değerli bir özel sektör ortağımızın olması ve güçlü bir şekilde projeyi desteklemesi. Habitat Derneği olarak bütün yaptığımız sosyal sorumluluk projelerinde gönül birlikteliği kurmayı önemsiyoruz. Biz, ING Türkiye ile bir gönül birlikteliği kurduğumuza inanıyoruz. Kaliteli iş ondan sonrasında geliyor." değerlendirmesini yaptı.

Caldu, "Habitat Derneği olarak 81 ilde her insana ulaşma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Van'ın en uç köyünden katılan Aysel Öğretmenin yaşadığı zorluklardan, dijital araçların öğrencilerini nasıl heyecanlandırdığını bizimle paylaşan Ömer Öğretmene kadar pek çok hikayeye tanıklık ettiğimiz Dijital Öğretmenler projemizde, bugüne kadar 9 bini aşkın öğretmenin hayatına dokunmaktan dolayı gururluyuz." dedi.

"Türkiye'de eğitimin niteliğini artırma yolundaki kararlılığımızın bir göstergesi"



Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, ODTÜ olarak, kuruldukları 1956 yılından bu yana Türkiye'de ve dünyada eğitimin standartlarını yükseltmek için çalıştıklarını, eğitimde kalite ve fırsat eşitliğini sağlama misyonları doğrultusunda, dijital dönüşüm projelerine öncülük ettiklerini söyledi.

Dijital Öğretmenler Projesinde yer almanın, görev sorumluluğuyla Türkiye'de eğitimin niteliğini artırma yolundaki kararlılıklarının bir göstergesi olduğunu belirten Yozgatlıgil, "Teknoloji, yalnızca hayatımızı kolaylaştıran bir araç değil, aynı zamanda öğretmenlerimizi güçlendiren ve eğitimde dönüşümü mümkün kılan bir kuvvet. Bu dijital dönüşüm dünyasında Van'daki, Edirne'deki, Mersin'deki, Trabzon'daki öğretmenlerimize, öğrencilerimize karşı sorumluluklarımızı düşününce, projenin önemi ortaya çıkıyor. Bu projenin parçası olmak ve bu organizasyona ev sahipliği yapmak, hem büyük bir gurur, hem büyük bir mutluluk." şeklinde konuştu.

Öğretmenler eğitime katılmaktan mutluluk duyuyor



Organizasyona katılan öğretmenlerden Şükriye Karaaslan Aksoy, programa 5. dönem katıldığını, bu sayede eğitim verdiği çocuklara ödevlerinde, projelerinde, ders dışı çalışmalarında ve boş zamanlarında dijital ortamları nasıl kullanmaları gerektiği konusunda çok daha fazla yardımcı olabildiğini söyledi.

Ankara'nın Mamak ilçesindeki Ege İlkokulu'nda sınıf öğretmenliği yapan Melal Ekin de programın kendisi için çok verimli geçtiğini ve eğitime katılan diğer öğretmen arkadaşlarıyla buluşmaktan keyif aldığını dile getirdi.

Mersin'de İngilizce öğretmenliği yapan Fatma Savaş ise programa katılmaktan gurur duyduğunu ve dijital yetkinliğini artırdığını, öğrencilerine etkileşimli ortamlarda ders vermekten heyecan duyduğunu ifade etti.

Etkinlik, teknoloji yazarı Serdar Kuzuloğlu'nun "Yapay Zekalı Organik Akıllar" başlıklı sunumunun ardından sona erdi.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/dijital-ogretmenler-projesinde-egitim-alan-ogretmenler-bir-araya-geldi-189033.html

Trump, FBI'ın başına getireceği ismi açıkladı

ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump, kendisine ait sosyal medya platformu Truth Social'dan yaptığı açıklamada, "Kash Patel'in FBI'ın bir sonraki direktörü olarak görev yapacağını açıklamaktan gurur duyuyorum." ifadesini kullandı.

"Kash, çok zeki bir avukat ve araştırmacı." değerlendirmesinde bulunan Trump, kariyerini yolsuzlukları ortaya çıkarmaya, adaleti savunmaya ve Amerikalıları korumaya adadığını söyledi.

Patel, ilk başkanlığı döneminde Savunma Bakanı Özel Kalem Müdürü olarak görev aldığı Trump'a sadık olarak biliniyor.

Patel'in aday gösterilmesiyle Trump, FBI'daki görev süresi 2027'de dolacak Direktör Christopher Wray'in görevden alınacağının sinyalini verdi.

Wray, Trump tarafından 2017'de atanarak 10 yıllık görev süresine başlamıştı.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/trump-fb?-in-basina-getirecegi-ismi-acikladi-189031.html

"Kasım Fırsatları" için "iyzico"da dakikada 30 bin işlem yapıldı

Istanbul



"iyzico", "Kasım Fırsatları" kapsamında 28-29 Kasım'da iyzico üzerinden dakikada 30 bin işlem gerçekleştirilirken, toplam işlem hacminin geçen yıla göre yüzde 40 arttığını bildirdi.

Şirketten yapılan açıklamaya göre iyzico, Kasım Fırsatları kapsamına özel alışveriş istatistiklerini açıkladı. Toplam 130 bin üye iş yeri ile 20'den fazla sektörde hizmet verirken, 6 milyon dijital cüzdan kullanıcısıyla Türkiye'nin finansal teknoloji şirketlerinden biri olan iyzico, özellikle teknoloji yatırımları sayesinde verimli bir alışveriş dönemini geride bıraktı.

Kasım Fırsatları kapsamında iyzico üzerinden dakikada 30 bin işlem yapıldı ve toplam işlem hacmi geçen yıla kıyasla yüzde 40 arttı. Dijital cüzdan "iyzico ile Öde" seçeneğiyle yapılan işlem sayısında yüzde 73 artış yaşanırken, işlemlerdeki payı geçen yıla göre yüzde 18'den yüzde 30'a yükseldi. iyzico ile Öde ortalama sepet tutarı ise 3 bin 148 liraya yükselerek diğer ödeme yöntemleriyle gerçekleştirilen ortalama sepet tutarının 2 katına ulaştı.

Ayrıca tüm yapılan işlemlerin ortalama sepet tutarı geçen yıla kıyasla yüzde 41 artarak 1145 liradan 1613 liraya yükseldi. Alışveriş yapan kişilerin demografik yapısına bakıldığında yüzde 60'ını kadınlar, yüzde 40'ını ise erkekler oluşturdu.

Marmara Bölgesi yine zirvede



En çok alışveriş yapılan bölgeler incelendiğinde Marmara Bölgesi yine zirvede yer alarak, toplam işlemlerin yüzde 66'sı ve alışveriş hacminin yüzde 51'ni temsil etti. Akdeniz Bölgesi de yükselişini sürdürerek, yüzde 33 ile işlem hacmini bir önceki yıla göre en çok artıran bölge oldu.

İstanbul dışında en çok işlem geçiren 5 şehir sırasıyla Ankara, İzmir, Bursa, Antalya ve Kocaeli olarak kayıtlara geçti. Toplam işlem sayısının yüzde 72'si İstanbul, Ankara ve İzmir'den gerçekleştirildi. İşlem sayısını en çok artıran şehir yüzde 39 ile Hakkari, işlem hacmini en çok artıran şehir yüzde 91 ile Kars oldu.

29 Kasım Cuma günü işlem penetrasyonunu en çok artıran kategoriler geçen yıla kıyasla değişiklik göstermedi. Gıda sektörü geçen yıla kıyasla yüzde 5'lik bir artış yakaladı. İlk üç kategori ise sırasıyla giyim, gıda ve eğlence oldu.

Bu yılki gerçekleşen alışverişlerde debit kartı kullanımı geçen yıla göre yüzde 2 puan artarak yüzde 39'a ulaştı. Tüketicilerin bu yıl tek çekimle ödeme oranı yüzde 68.6 iken taksitli işlem oranı yüzde 31 olarak gerçekleşti. Taksitli yapılan işlemlerinin yüzde 77'si 3 taksitle gerçekleşti. 2 taksitli işlemler geçen yıla göre 7.4 puan arttı.




Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/kasim-firsatlari-icin-iyzico-da-dakikada-30-bin-islem-yapildi-189030.html

Eşine az rastlanır görüntü! Anadolu sırtlanı ile yaralı çakal görüldü

Şanlıurfa’da cep telefonu kameralarına benzerine az rastlanan iki görüntü yansıdı.

Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesine bağlı kırsal Otlukalan Mahallesi'nde aracıyla ilerleyen bir sürücü, nesli tükenme tehlikesi altında olan çizgili Anadolu sırtlanı gördü. Tepeden hızla inen sırtlan, yolu geçerek arazide gözden kayboldu.



Suruç ilçesinde ise yaralı bir çakal görüldü. Kırsal Yolboyu Mahallesi'nde görülen çakalın yaralı olduğu gözlendi. Aracın çarptığı iddia edilen çakal, kırsal mahalleye kadar gitti. Kırsal mahallede yaşayan bir vatandaş, arka ayakları tutmadığı için acılar içerisinde yerde sürüklenen çakalı taş atarak uzaklaştırmaya çalıştı. Mısır tarlasına girip gözden kaybolan çakalın akıbetinin ne olduğu ise bilinmiyor.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/esine-az-rastlanir-goruntu-anadolu-sirtlani-ile-yarali-cakal-goruldu-189029.html

Galatasaray-Eyüpspor! Muhtemel 11'ler

Trendyol Süper Lig'in 14. haftasında Galatasaray bugün saat 19:00'da evinde Eyüpspor ile karşılaşacak. Ligde sarı-kırmızılılar 11 galibiyet, 1 beraberlik sonucunda aldığı 34 puanla liderlik koltuğunda bulunuyor. Eflatun-sarılılar ise 6 galibiyet, 4 beraberlik ve 3 mağlubiyetle topladığı 22 puanla 4. sırada yer alıyor.

MUHTEMEL 11'LER

GALATASARAY-EYÜPSPOR

GALATASARAY: Muslera, Sanchez, Metehan, Abdülkerim, Sallai, Berkan, Sara, Barış, Mertens Batshuayi, Osimhen

EYÜPSPOR: Berke, Dubois, Dorukan, Claro, Caner, Taşkın, Ampem, Emre Akbaba, Saiz, Halil, Thiam

STAT: Rams Park
HAKEM: Oğuzhan Çakır
SAAT: 19:00
YAYIN: BeIN Sports 1



SÜPER LİG'DE İLK MAÇ

Galatasaray ile Eyüpspor, Süper Lig'de ilk kez karşı karşıya gelecek. İki takım son olarak 2 Eylül 2017 tarihinde hazırlık müsabakasında rakip oldu ve sarı-kırmızılılar sahadan 4-2 galip ayrıldı. Bu sezon ilk kez Süper Lig'de mücadele eden eflatun-sarılılar, 3 büyüklerden daha önce Beşiktaş ile oynadı ve 2-1 kaybetti.

15 MAÇTIR KAYBETMİYOR

2024-2025 sezonunda son olarak UEFA Şampiyonlar Ligi play-off rövanşında İsviçre ekibi Young Boys'a kaybeden Galatasaray daha sonra yenilmedi. Sarı-kırmızılılar, 10'u Süper Lig, 5'i de UEFA Avrupa Ligi olmak üzere 15 maçta 12 galibiyet, 3 beraberlik aldı. Aslan son olarak AZ Alkmaar ile deplasmanda mücadele etti ve 1-1 berabere kaldı.



İÇ SAHA KARNESİ

Galatasaray, Süper Lig'de bu sezon sahasında 7 müsabakaya çıktı. Sarı-kırmızılılar bu maçlarda 6 galibiyet alırken, 1 kez de berabere kaldı. Aslan tek puan kaybını evindeki Kasımpaşa maçında yaşadı. Cimbom son olarak Samsunspor'u konuk etti ve rakibini 3-2 mağlup etti.

GALATASARAY'IN İSTATİSTİKLERİ

Galatasaray, Süper Lig'de bu sezon hücumda ve savunmada gösterdiği performansla bu alanda Fenerbahçe ile birlikte zirvede yer alıyor. Sarı-kırmızılılar geride kalan 13 haftada 33 kez rakip fileleri havalandırırken, Victor Osimhen 6, Mauro Icardi, Michy Batshuayi ve Barış Alper Yılmaz 4'er, Dries Mertens de 3 kez gol sevinci yaşadı.
Aslan kalesinde ise 11 gol görürken, 4 maçta da kalesini gole kapadı.



OSİMHEN DURDURULAMIYOR

Galatasaray'ın sezon başında İtalyan ekibi Napoli'den kadrosuna kattığı Nijeryalı futbolcu Victor Osimhen, attığı gollerle takımını sırtlıyor. Osimhen, sarı-kırmızılılar ile Süper Lig'de 7, UEFA Avrupa Ligi'nde de 4 olmak üzere toplam 11 resmi maça çıktı. 25 yaşındaki futbolcu söz konusu müsabakalarda rakip fileleri 9 kez havalandırdı. Osimhen bu gollerin 6'sını lig, 3'ünü de Avrupa'da kaydetti.

ABDÜLKERİM BARDAKÇI SINIRDA

Sarı-kırmızılılarda ayrıca 1 futbolcu da sarı kart sınırında yer alıyor. Cimbom'un savunma oyuncusu Abdülkerim Bardakcı, karşılaşmada sarı kart görmesi durumunda cezalı duruma düşecek ve 15. haftada deplasmandaki Sivasspor maçında forma giyemeyecek.
Galatasaray'da, Eyüpspor maçında Mauro Icardi, Kaan Ayhan ve Ismail Jakobs sakatlıklarından dolayı yer alamayacak.



ARDA TURAN, GALATASARAY'A RAKİP

Galatasaray'ın altyapısında yetişen ve burada şampiyonluklar yaşayıp, Avrupa'ya transfer olan Arda Turan, teknik direktörlük kariyerinde sarı-kırmızılılara karşı ilk kez rakip olacak. Turan, futbolculuk döneminde Manisaspor, Atletico Madrid ve Başakşehir'de forma giyerken, Galatasaray'a karşı oynamıştı.



EYÜPSPOR'DA EKSİKLER

Eyüpspor'da ise Galatasaray maçı öncesinde 3 futbolcu sarı kart cezasından dolayı forma giyemeyecek. Eflatun-sarılıların geçtiğimiz hafta Çaykur Rizespor ile oynadıkları müsabakada Ahmed Kutucu, Melih Kabasakal ve Robin Yalçın sarı kart görerek cezalı duruma düştü. Takımda ayrıca Recep Niyaz, Fredrik Midtsjö, Umut Meraş ve Ruben Vezo'nun da sakatlıkları bulunuyor.

OĞUZHAN ÇAKIR YÖNETECEK

Galatasaray ile Eyüpspor arasında oynanacak maçı hakem Oğuzhan Çakır yönetecek. Çakır'ın yardımcılıklarını Serkan Olguncan ile Murat Ergin Gözütok yapacak. Maçın 4. hakemi Reşat Onur Coşkunses olacak.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/galatasaray-eyupspor-muhtemel-11-ler-189028.html

Trump, FBI Direktörlüğüne Kash Patel'i getireceğini açıkladı

Ankara



Trump, kendisine ait sosyal medya platformu Truth Social'dan yaptığı açıklamada, "Kash Patel'in FBI'ın bir sonraki direktörü olarak görev yapacağını açıklamaktan gurur duyuyorum." ifadesini kullandı.

"Kash, çok zeki bir avukat ve araştırmacı." değerlendirmesinde bulunan Trump, kariyerini yolsuzlukları ortaya çıkarmaya, adaleti savunmaya ve Amerikalıları korumaya adadığını söyledi.

Patel, ilk başkanlığı döneminde Savunma Bakanı Özel Kalem Müdürü olarak görev aldığı Trump'a sadık olarak biliniyor.

Patel'in aday gösterilmesiyle Trump, FBI'daki görev süresi 2027'de dolacak Direktör Christopher Wray'in görevden alınacağının sinyalini verdi.

Wray, Trump tarafından 2017'de atanarak 10 yıllık görev süresine başlamıştı.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/trump-fb?-direktorlugune-kash-patel-i-getirecegini-acikladi-189027.html

Düzce'deki kazılarda 2 bin yıllık tiyatro bileti bulundu

Batı Karadeniz’in tek antik tiyatrosu olma özelliğini taşıyan Konuralp bölgesindeki Konuralp Antik Tiyatrosu’nda tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılması için kazı çalışmaları devam ediyor. Kazılar çerçevesinde yaklaşık 2 bin yıl öncesine ait olduğu düşünülen ve pişmiş topraktan yapılan, üzerinde Roma rakamı ile V (5) yazan, ön yüzeyinde ise siyah firniş üzerinde kazıma tekniğinde gül motifi bulunan tiyatro bileti ile Dionysos heykeli asa başı Thyrsus bulundu.

Konuralp Müze Müdürü İhsan Aslan, eserlerin 2 gün önce bulunduğunu belirterek, “İlk eserimiz tiyatro bileti. Çapı 2,3 santim, kalınlığı ise 0,3 santim olan bu tiyatro biletinin ön yüzünde siyah firniş üzerinde kazıma tekniğinde gül motifi işlendiği görülmektedir. Arka yüzeyinde oturma sıra alanını işareti 5 olarak göstermektedir. Pişmiş topraktan yapılmış yuvarlak para formundaki tiyatro biletinin Erken Roma Dönemi’ne ait olduğu, burada oyunların oynandığını ve oyunlarda bilet kesildiğini gösteriyor. Yine bir Afrodit heykelciği ile karşılaştık. Arles tipindeki gibi vücut alt bölümünün bir himationla sarılı, himationun göbek bölgesinde tomarlanarak sol eli ile giysisini tuttuğu görülmektedir. En büyük buluntumuz ise Thyrsus, antik Yunan ve Roma mitolojisinde özellikle şarap ve eğlence tanrısı Dionysos ile ilişkilendirilen sembolik bir rezene dalından asanın baş kısmıdır. Thyrsus, uzun bir sopa üzerine bağlanmış enginar, kozalak ve sarmaşık ya da asma dallarıyla süslenmiş bir asadır” ifadelerini kullandı.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/duzce-deki-kazilarda-2-bin-yillik-tiyatro-bileti-bulundu-189026.html

Halkalı-Kapıkule Demir Yolu Projesi'nde çalışmalar sürüyor

Edirne



Türkiye'nin Avrupa ülkeleriyle yüksek standartlı demir yolu bağlantısını sağlayacak Halkalı-Kapıkule Demir Yolu Projesi,153 kilometrelik Kapıkule-Çerkezköy etabı, 67 kilometrelik Çerkezköy-Ispartakule etabı ve 8,4 kilometrelik Ispartakule- Halkalı etabı olmak üzere 3 etaptan oluşuyor.



Projenin ilk etabı olan 153 kilometrelik Çerkezköy-Kapıkule hattındaki çalışmalar sürüyor ve bu etabın gelecek yılın sonunda tamamlanması hedefleniyor.

Edirne kent merkezinde çalışmalar kapsamında Tunca Nehri'nin kenarına yapılan 680 metre uzunluğundaki viyadük büyük oranda tamamlandı.



Projenin Kapıkule Sınır Kapısı yolundaki çalışmalar sürüyor.

Edirne'yi hızlı tren ağıyla İstanbul'a bağlayacak olan ve yapımına Haziran 2019'da başlanan projeyle Halkalı ile Kapıkule arasındaki seyahat süreleri yolcu trenleri için 3,5 saatten 1 saat 35 dakikaya, yük trenleri için de 8 saatten 3,5 saate inecek.



AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Halkalı-Kapıkule Demir Yolu Projesi'nin 3 etabındaki çalışmaların hızla devam ettiğini söyledi.

Projenin tamamını 2028'in sonunda bitirmeyi planladıklarını belirten Aksal, "İlk etabın tamamlanmasıyla 2025'de Çerkezköy-Sofya seferlerinin yapılması planlanıyor. Biten hat kullanıma girecek." dedi.



Halkalı-Kapıkule Demir Yolu Projesi'nin 2 hızlı tren projesi olduğunu ifade eden Aksal, şunları kaydetti:

"Birinci projede hızlı tren Kapıkule-Çatalca oradan İGA İstanbul Havaalanı'na geçecek. Havaalanından üçüncü köprünün üzerinden Ankara'ya bağlanacak. Önceki dönem Ulaştırma Bakanımızın ifadesiyle 'Demir Kuzey Marmara' diye tarif ettiği bir yol var, ikinci bir hat olacak. Edirnelileri İstanbul Havaalanına bağlayacağı için oda çok önemli. Bir tanesi Halkalı'ya bağlıyor, projenin diğer ayağı da İstanbul Havaalanına bağlayacağı için şehrin içinde bir havaalanı haline gelecek. Proje çok hızlı şekilde devam ediyor."



Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/halkali-kapikule-demir-yolu-projesi-nde-calismalar-suruyor-189025.html

Kasımda spor şirketleri arasında yatırımcısına sadece Fenerbahçe kazandırdı

AA muhabirinin derlediği verilere göre, spor endeksi geçen ay yüzde 0,8 azalış kaydetti.

Spor hisselerinde geçen ay düşüş eğilimi öne çıkarken, kulüplerin, yeşil sahalarda istenen performansı sergileyememesi, mali durumları, yönetimlerinde yaşanan sıkıntılar hisse performanslarını olumsuz etkiledi.

Kasımda, Borsa İstanbul'da işlem gören spor kulüpleri arasında hisseleri yüzde 5,7 yükselen Fenerbahçe Futbol AŞ, yatırımcısına kazandıran tek spor şirketi oldu. Süper Lig'de iyi bir performans sergileyen Fenerbahçe, bu performansını borsaya da yansıttı.

Trendyol Süper Lig'in 11. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Trabzonspor'u uzatmanın son dakikasında attığı golle 3-2 yenerek lider Galatasaray ile puan farkını 5'e indirmişti.

12. haftada da Net Global Sivasspor'u konuk eden Fenerbahçe, sahadan 4-0 galip ayrılarak ligde ikinci sıraya yükseldi.

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi'nin beşinci haftasında da Çekya temsilcisi Slavia Prag'ı geriye düştüğü maçta 2-1 mağlup ederek, puanını 8'e çıkardı.

Öte yandan Fenerbahçe Kulübü, ArsaVev ile sponsorluk anlaşması imzaladı.

Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlarının hisseleri ise kasım ayında yüzde 1 azalış kaydetti.

Geçen ay yatırımcısına Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği yüzde 3,1, Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret AŞ yüzde 5,8 kaybettirdi.

Trabzonspor, borsada yatırımcısını, yeşil sahalarda taraftarını mutlu edemedi. Ligde şampiyonluk yarışından erken kopan Karadeniz ekibi, Avrupa Kupaları'ndan da erken elenerek grup aşamasına kalamadı. UEFA Avrupa Ligi ve UEFA Konferans Ligi eleme maçlarında da arzu ettiği sonuçları alamayan Karadeniz ekibi, hem lig hem de Avrupa serüveninde hüsran yaşadı.

Trabzonspor Kulübünün, 31 Ekim itibarıyla güncel borç miktarının 3 milyar 940 milyon lira olduğu bildirildi.

Süper Lig'in son 4 haftasında aldığı sonuçlarla galibiyet yüzü göremeyen Beşiktaş da şampiyonluk yaşadığı 2020-2021 sezonunun ardından 12 maç sonunda zirveyle arasındaki puan farkının en çok olduğu dönemi yaşadı.

Öte yandan Beşiktaş Kulübü, Hasan Arat'ın Beşiktaş Futbol AŞ başkanlığı ve üyeliğinden istifa ettiğini, yerine Hüseyin Yücel'in atandığını duyurdu.

YILIN BAŞINDAN BU YANA EN FAZLA FENERBAHÇE KAZANDIRDI



Spor şirketlerinin bu yılın başından bu yana sergilediği hisse performansına bakıldığında Fenerbahçe zirvede yer aldı.

Yatırımcısına Fenerbahçe yüzde 13,5, Galatasaray yüzde 11,4 kazandırırken, Trabzonspor yüzde 22, Beşiktaş yüzde 52,5 kaybettirdi.

Lider Galatasaray, bu yıl borsada da yatırımcısını sevindirirken, Fenerbahçe bu sezon gerçekleştirdiği etkili transferlerle öne çıktı.

2023-2024 sezonunda sergilediği performansla taraftarlarına hayal kırıklığı yaşatan Beşiktaş, geçen sezon teknik direktörlük konusunda da istikrar sağlayamamıştı. Bu faktörler, Beşiktaş'ın borsadaki yıl genelindeki performansını da etkiledi.

Halka açık 4 spor şirketi arasında en fazla piyasa değerine sahip kulüp olan Fenerbahçe, kasım ayını 10 milyar 274 milyon 124 bin lira piyasa değeriyle tamamladı.

Söz konusu dönemde, Fenerbahçe'yi 7 milyar 581 milyon 600 bin lira piyasa değeriyle Galatasaray, 6 milyar 975 milyon lira piyasa değeriyle Trabzonspor, 5 milyar 472 milyon lira piyasa değeriyle Beşiktaş izledi.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/kasimda-spor-sirketleri-arasinda-yatirimcisina-sadece-fenerbahce-kazandirdi-189024.html

Trump dünürünü Paris'e aday gösterdi

ABD’nin yeniden seçilen başkanı Donald Trump, kızı Ivanka Trump’ın kayınpederi ve iş insanı Charles Kushner’i ABD’nin Fransa Büyükelçisi olarak aday gösterdiğini açıkladı.

Trump, sahibi olduğu Social Truth adlı sosyal medya platformunda yaptığı paylaşımda, Yahudi kökenli iş insanı ve dünürü Kushner’i aday göstermekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti. Trump, paylaşımında, "New Jersey’li Charles Kushner’i ABD’nin Fransa Büyükelçisi olarak aday göstermekten mutluluk duyuyorum. O, ülkemizi ve çıkarlarını temsil edecek güçlü bir savunucu olacak müthiş bir girişimci, hayırsever ve iş adamıdır." ifadelerini kullandı.

Charles Kushner kimdir?



Trump, 70 yaşındaki Kushner’in kurucusu olduğu Kushner Companies’in, ABD’nin 'en büyük ve en başarılı özel gayrimenkul şirketlerinden biri' olduğunu vurguladı. Ayrıca, dünürünün daha önce ABD Holokost Anma Konseyine atandığını, New York ve New Jersey Liman İdaresinde komiserlik ve başkanlık yaptığını, New York Üniversitesi gibi önemli kuruluşların yönetim kurulunda yer aldığını belirtti.

Trump, "Birlikte, en eski ve en büyük müttefiklerimizden Fransa ile Amerika’nın ortaklığını güçlendireceğiz." diyerek, Kushner’in bu göreve uygun bir isim olduğunu savundu.

Geçmişte 2 yıl ceza almış, Trump özel af çıkarmıştı



Charles Kushner, 2005 yılında vergi kaçırma, yasa dışı seçim bağışı yapma ve seks tuzağı kurma suçlamalarıyla yargılanmış ve 2 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Trump, 23 Aralık 2020’de başkanlığı sona ermeden önce, aralarında dünürü Kushner’in de bulunduğu bazı mahkumlar için özel af çıkarmıştı.

Kushner’in Fransa Büyükelçisi olarak göreve başlayabilmesi için adaylığının ABD Senatosu tarafından onaylanması gerekiyor.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/trump-dunurunu-paris-e-aday-gosterdi-189023.html

Zeynep yine hainlerin hedefi! Rüzgarlı Tepe 157. bölüm fragmanı yayınlandı

Halil bomba tehdidinden sonra kendisine bu tuzağı kuranları yakalayana kadar Zeynep’i ve ailesini korumak ister. Bu yüzden de Zeynep’in evden çıkmasına izin vermez. Fakat asi Zeynep yine kaçmak için bir yol bulur. Halil’in arkasından yine bildiğini okuyan Zeynep yine Halil’in düşmanlarının hedefi haline gelir. Peki Halil karısını kurtarabilecek mi?

Rüzgarlı Tepe, yeni bölümüyle 1 Aralık Pazar akşamı 19.00'da Kanal 7'de.

RÜZGARLI TEPE 157. BÖLÜM TANITIMI





Aşk, intikam hırsına yenilecek mi? Rüzgarlı Tepe soluk soluğa izlenecek yepyeni bölümleriyle hafta sonu 19.00’da Kanal 7’de.#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/zeynep-yine-hainlerin-hedefi-ruzgarli-tepe-157.-bolum-fragmani-yayinlandi-189022.html

Otonom araçların sürüş sistemine yönelik düzenleme yapıldı

Ankara



Otonom araçların test prosedürleri, teknik ve onay süreçlerine ilişkin usul ve esaslar belirlendi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan Tam Otonom Araçların Otonom Sürüş Sistemine İlişkin Motorlu Araçların Tip Onayı Hakkında Yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, N (en az dört tekerlekli, motorlu yük taşıma araçları) ve M (moped) kategorisindeki araçların otonom sürüş sistemi ile donatılmasına ve bu sistemlere ilişkin tip onayı için özel test prosedürleri ve teknik gerekliliklere ilişkin hükümler ve bunların uygulanmasına ait usul ve esaslar belirlendi.

Yönetmelik Avrupa Birliği standartlarına göre hazırlanırken, otonom sürüş sistemlerinin de yasal çerçevesi çizildi.

Otonom sürüş sistemlerine ilişkin tip onayı üç senaryo kapsamında değerlendirilecek. Bu kapsamda, belirlenmiş alanlarda insan ve mal taşımacılığı için imal edilen tam otonom araçlar, sabit güzergah arasında çalışanlar ile belirli otopark tesislerinde otonom park sistemini kullanan araçlar yer alacak.

Tam otonom aracın tip onayı başvurusunda otonom sürüş sistemine ilişkin bilgiler verilecek. Teknik özellikler, onay kuruluşları veya teknik servisleri tarafından değerlendirmeye tabi tutulacak.

Yönetmelikte, ayrıca sürüş sırasında trafikte yaşanacak senaryolara da yer verildi.

Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR


https://www.eshahaber.com.tr/haber/otonom-araclarin-surus-sistemine-yonelik-duzenleme-yapildi-189021.html

Suriyeliler dönüşe başladı, ilanlar patladı! Uzmanlardan 'kelepir' uyarısı geldi

Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönüş sürecinin hızlanması, Türkiye’deki otomobil, konut ve iş yeri piyasalarını hareketlendirdi. İlan site...