Ankara
ABD Dışişleri Bakanlığının günlük brifinginde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Miller, "Kongrenin, ABD hükümetinin Ukrayna'nın borcunun yarısını yani yaklaşık 4,65 milyar doları iptal edeceğinden haberdar mısınız?" sorusuna "Evet" yanıtını verdi.
Miller, Kongrenin nisanda Ukrayna'ya ekonomik destek sağlayan ek ödenek tasarısını geçirdiğini hatırlattı.
Bu ekonomik desteğin bir kısmının borç olarak verildiğini kaydeden Miller, tasarı çerçevesinde bu borcun hükümet tarafından iptal edilebileceğini söyledi.
Miller, bu borcu iptal etmek ve Ukrayna'ya ekonomik yardım sağlamak için yasada belirtilen adımın atıldığını ancak Kongrenin bu iptal kararını reddetme seçeneğinin bulunduğunu, bu yüzden de iptal kararının akıbetinin Kongreye bağlı olduğunu vurguladı.
Öte yandan Miller, Kongrenin böyle bir karar alacağını düşünmediğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/abd-disisleri-sozcusu-miller-ukrayna-nin-4-65-milyar-dolarlik-borcunun-iptali-kongreye-bagli-187305.html
21 Kasım 2024 Perşembe
7 Ekim 2023'ten bu yana Filistin'de medya mensupları 1640 saldırıya uğradı
Filistin Gazeteciler Sendikası, İsrail'in soykırım yaptığı Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana medya mensuplarının 1640 saldırıya uğradığını ve "basın tarihinin en korkunç katliamına maruz kaldığını" belirtti.
FİLİSTİN İÇİN MEDYA
Filistin Gazeteciler Sendikası Başkanı Nasır Ebubekir, Ramallah'ta iki gün sürecek "Filistin için Medya" konferansının açılış konuşmasını yaptı.
GAZZE'DEKİ ŞEHİT GAZETECİLER
Ebubekir, "UNESCO'nun istatistikleri 2013'ten bu yana dünya çapında 900 gazetecinin öldürüldüğünü gösteriyor. Bu yılda yaklaşık 82 gazetecinin katledildiğini gösterir." dedi.
"Diğer yandan bu canice savaş sırasında Gazze'de tüm dünyada öldürülenin iki katı gazeteci öldürüldü" diyen Ebubekir, İsrail'in saldırılarında 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 188 gazetecinin öldüğüne dikkati çekti.
İsrail gazetecileri öldürerek savaş suçu işliyor
2. DÜNYA SAVAŞINDAKİ ÖLÜMLERİ GEÇTİ
Ebubekir, "İsrail'in Gazze'ye ve onun kararlı halkına karşı 400 günden fazla süren soykırım savaşında gazetecilerimiz, basın tarihinin gördüğü en büyük ve en korkunç katliama maruz kaldı. İki dünya savaşında bu kadar gazeteci öldürülmedi." şeklinde konuştu.
'İSRAİL TEHDİTİYLE ÇALIŞIYORLAR'
Gazze'deki gazetecilerin "evlerinin yıkıldığını, yiyecek, su, internet ve ofissiz kaldıklarını" vurgulayan Ebubekir, İsrail'in "uçakları, tankları ve kurşunları altında çalıştıklarını" ifade etti.
İsrail 7 Ekim'den bu yana 66 gazeteciyi katletti
'KAN GÖLÜ SAHNESİ'
Konferansa katılan Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Başkanı Dominique Pradalie ise Gazze'nin "kan gölüne sahne olduğunu" belirterek, "Soykırım için tüm koşullar mevcut" dedi.
Pradalie, "Gazze'de öldürülen gazetecilerin büyük çoğunluğu (İsrail tarafından) kasıtlı olarak hedef alındı" diyerek, İsrail'in uluslararası medyanın Gazze'ye erişimini engellemeye devam ettiğini vurguladı.
GAZETECİLERİN ÜZEN TABLOSU
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden 9 Kasım'da yapılan açıklamada, 7 Ekim 2023'ten beri İsrail'in 188 gazeteciyi öldürdüğü, 396'sını yaraladığı ve 40'ını alıkoyduğu bildirilmişti.
İsrail saldırıları sonucu Gazze'de 38 medya çalışanı öldürüldü#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/7-ekim-2023-ten-bu-yana-filistin-de-medya-mensuplari-1640-saldiriya-ugradi-187304.html
FİLİSTİN İÇİN MEDYA
Filistin Gazeteciler Sendikası Başkanı Nasır Ebubekir, Ramallah'ta iki gün sürecek "Filistin için Medya" konferansının açılış konuşmasını yaptı.
GAZZE'DEKİ ŞEHİT GAZETECİLER
Ebubekir, "UNESCO'nun istatistikleri 2013'ten bu yana dünya çapında 900 gazetecinin öldürüldüğünü gösteriyor. Bu yılda yaklaşık 82 gazetecinin katledildiğini gösterir." dedi.
"Diğer yandan bu canice savaş sırasında Gazze'de tüm dünyada öldürülenin iki katı gazeteci öldürüldü" diyen Ebubekir, İsrail'in saldırılarında 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 188 gazetecinin öldüğüne dikkati çekti.
İsrail gazetecileri öldürerek savaş suçu işliyor
2. DÜNYA SAVAŞINDAKİ ÖLÜMLERİ GEÇTİ
Ebubekir, "İsrail'in Gazze'ye ve onun kararlı halkına karşı 400 günden fazla süren soykırım savaşında gazetecilerimiz, basın tarihinin gördüğü en büyük ve en korkunç katliama maruz kaldı. İki dünya savaşında bu kadar gazeteci öldürülmedi." şeklinde konuştu.
'İSRAİL TEHDİTİYLE ÇALIŞIYORLAR'
Gazze'deki gazetecilerin "evlerinin yıkıldığını, yiyecek, su, internet ve ofissiz kaldıklarını" vurgulayan Ebubekir, İsrail'in "uçakları, tankları ve kurşunları altında çalıştıklarını" ifade etti.
İsrail 7 Ekim'den bu yana 66 gazeteciyi katletti
'KAN GÖLÜ SAHNESİ'
Konferansa katılan Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Başkanı Dominique Pradalie ise Gazze'nin "kan gölüne sahne olduğunu" belirterek, "Soykırım için tüm koşullar mevcut" dedi.
Pradalie, "Gazze'de öldürülen gazetecilerin büyük çoğunluğu (İsrail tarafından) kasıtlı olarak hedef alındı" diyerek, İsrail'in uluslararası medyanın Gazze'ye erişimini engellemeye devam ettiğini vurguladı.
GAZETECİLERİN ÜZEN TABLOSU
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden 9 Kasım'da yapılan açıklamada, 7 Ekim 2023'ten beri İsrail'in 188 gazeteciyi öldürdüğü, 396'sını yaraladığı ve 40'ını alıkoyduğu bildirilmişti.
İsrail saldırıları sonucu Gazze'de 38 medya çalışanı öldürüldü#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/7-ekim-2023-ten-bu-yana-filistin-de-medya-mensuplari-1640-saldiriya-ugradi-187304.html
O Ses Türkiye 2025 ne zaman başlıyor? Yarışmanın jüri üyeleri kimler?
Ekranların sevilen programı O Ses Türkiye, her sene birbirinden güzel seslere tanık olmaya devam ediyor. TV8 ekranlarında Acun Ilıcalı'nın sunumu ile renklenen programın takipçileri ve izleyicileri, O Ses Türkiye'nin 2025 yılında ne zaman başlayacağını merak ediyor.
En son 2022 yılında ekranlarda yer alan ve sadece yılbaşı gecelerine özel bölümleri ile izleyici ile buluşan O Ses Türkiye için 2025 sezonuna başvurular başladı. Programın izleyicileri ve takipçileri ise jüri üyelerini ve programın başlama tarihini araştırıyor. Peki O Ses Türkiye 2025 ne zaman başlayacak?
O SES TÜRKİYE 2025 HAZIRLIKLARI BAŞLADI MI?
En son 2022 yılında izleyicileri ile buluşan O Ses Türkiye yarışmasına 2025 sezonu için başvurular başladı. Jüri üyeleri ve yayın tarihi ise programın takipçileri tarafından merak ediliyor. Peki O Ses Türkiye 2025 ne zaman başlayacak? İşte merak edilenler...
O SES TÜRKİYE 2025 NE ZAMAN BAŞLAYACAK?
O Ses Türkiye'nin tanıtım fragmanı büyük bir heyecan uyandırdı. Fakat O Ses Türkiye'nin ne zaman yayınlayacağı ve jüri koltuğunda hangi ünlü isimlerin oturacağı henüz açıklanmadı.
O Ses Türkiye'nin ise ekranlara damga vuran MasterChef yarışmasının bitiminden sonra başlayacağı tahmin ediliyor.
O SES TÜRKİYE 2025 JÜRİ ÜYELERİ KİMLER?
Fragmanı gören izleyiciler arama motorlarında 'O Ses Türkiye'de bu yıl hangi ünlü isimler jüri üyesi? Kimler programda yarışacak?' sorularına yanıt arıyor. Fakat Acun Ilıcalı, henüz jüri üyelerinin kim olduğunu kamuoyu ile paylaşmadı. Acun Ilıcalı'nın kısa süre içerisinde jüri üyelerini açıklaması bekleniyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/o-ses-turkiye-2025-ne-zaman-basliyor-yarismanin-juri-uyeleri-kimler-187303.html
En son 2022 yılında ekranlarda yer alan ve sadece yılbaşı gecelerine özel bölümleri ile izleyici ile buluşan O Ses Türkiye için 2025 sezonuna başvurular başladı. Programın izleyicileri ve takipçileri ise jüri üyelerini ve programın başlama tarihini araştırıyor. Peki O Ses Türkiye 2025 ne zaman başlayacak?
O SES TÜRKİYE 2025 HAZIRLIKLARI BAŞLADI MI?
En son 2022 yılında izleyicileri ile buluşan O Ses Türkiye yarışmasına 2025 sezonu için başvurular başladı. Jüri üyeleri ve yayın tarihi ise programın takipçileri tarafından merak ediliyor. Peki O Ses Türkiye 2025 ne zaman başlayacak? İşte merak edilenler...
O SES TÜRKİYE 2025 NE ZAMAN BAŞLAYACAK?
O Ses Türkiye'nin tanıtım fragmanı büyük bir heyecan uyandırdı. Fakat O Ses Türkiye'nin ne zaman yayınlayacağı ve jüri koltuğunda hangi ünlü isimlerin oturacağı henüz açıklanmadı.
O Ses Türkiye'nin ise ekranlara damga vuran MasterChef yarışmasının bitiminden sonra başlayacağı tahmin ediliyor.
O SES TÜRKİYE 2025 JÜRİ ÜYELERİ KİMLER?
Fragmanı gören izleyiciler arama motorlarında 'O Ses Türkiye'de bu yıl hangi ünlü isimler jüri üyesi? Kimler programda yarışacak?' sorularına yanıt arıyor. Fakat Acun Ilıcalı, henüz jüri üyelerinin kim olduğunu kamuoyu ile paylaşmadı. Acun Ilıcalı'nın kısa süre içerisinde jüri üyelerini açıklaması bekleniyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/o-ses-turkiye-2025-ne-zaman-basliyor-yarismanin-juri-uyeleri-kimler-187303.html
Gaz ve petrol için Türkiye'ye göz kırptılar! Eyalet Başbakanından teklif
Pakistan'ın 4 eyaletinden biri olan Sind eyaleti hükümeti Türkiye'ye eyalete yatırım yapmaları için davette bulundu.
Sind Eyalet Başbakanı Murad Ali Shah, Başbakanlıkta Türk ve İsveç büyükelçileri ve Umman Başkonsolosu ile ayrı ayrı toplantılar düzenledi. Toplantılarda ikili ilişkiler hakkında görüşmeler yapıldı.
GAZ VE PETROL İÇİN TÜRKİYE'YE GÖZ KIRPTILAR!
Başbakan Shah, Türkiye'nin Pakistan Büyükelçisi İrfan Neziroğlu'na Pakistan ile Türkiye arasındaki özel ilişki nedeniyle Pakistan'ı ikinci evi olarak görmesini söyledi.
Neziroğlu ise önde gelen Türk şirketlerinin Pakistan'daki IDEAS Fuarı 2024'e katıldığını ve Pakistan'ın hem Türk halkı hem de hükümeti için çok önemli olduğunu vurguladı.
Shah, Sind'in doğal gaz, petrol, kömür ve diğer bol miktarda doğal kaynak bakımından zengin olduğunu vurgulayarak, Türk şirketlerini eyalete yatırım yapmaya davet etti.
Sindh hükümetinin Türk şirketleriyle Kamu-Özel Sektör Ortaklığı (PPP) modeli kapsamında çalışma konusunda açık olduğunu da dile getirdi.
Görüşmede, Başbakanlık Özel Kalem Müdürü Kasım Naveed'in Türk Büyükelçi ile temaslarını sürdürmesi kararlaştırıldı.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaz-ve-petrol-icin-turkiye-ye-goz-kirptilar-eyalet-basbakanindan-teklif-187302.html
Sind Eyalet Başbakanı Murad Ali Shah, Başbakanlıkta Türk ve İsveç büyükelçileri ve Umman Başkonsolosu ile ayrı ayrı toplantılar düzenledi. Toplantılarda ikili ilişkiler hakkında görüşmeler yapıldı.
GAZ VE PETROL İÇİN TÜRKİYE'YE GÖZ KIRPTILAR!
Başbakan Shah, Türkiye'nin Pakistan Büyükelçisi İrfan Neziroğlu'na Pakistan ile Türkiye arasındaki özel ilişki nedeniyle Pakistan'ı ikinci evi olarak görmesini söyledi.
Neziroğlu ise önde gelen Türk şirketlerinin Pakistan'daki IDEAS Fuarı 2024'e katıldığını ve Pakistan'ın hem Türk halkı hem de hükümeti için çok önemli olduğunu vurguladı.
Shah, Sind'in doğal gaz, petrol, kömür ve diğer bol miktarda doğal kaynak bakımından zengin olduğunu vurgulayarak, Türk şirketlerini eyalete yatırım yapmaya davet etti.
Sindh hükümetinin Türk şirketleriyle Kamu-Özel Sektör Ortaklığı (PPP) modeli kapsamında çalışma konusunda açık olduğunu da dile getirdi.
Görüşmede, Başbakanlık Özel Kalem Müdürü Kasım Naveed'in Türk Büyükelçi ile temaslarını sürdürmesi kararlaştırıldı.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaz-ve-petrol-icin-turkiye-ye-goz-kirptilar-eyalet-basbakanindan-teklif-187302.html
Rekabet Kurulu, Mastercard ve Visa hakkında soruşturma açtı!
Rekabet Kurumunun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, küresel ölçekte ödeme sistemleri alanında hizmet sunan Mastercard ve Visa'nın, Türkiye'de faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'u ihlal ettikleri iddiasına yönelik yürütülen ön araştırma karara bağlandı.
Buna göre, Mastercard Incorporated kontrolünde bulunan Mastercard Europe SA, MasterCard Europe SA İstanbul İrtibat Bürosu ve Masterpass Teknoloji Hizmetleri AŞ ile Visa Inc. kontrolünde bulunan Visa Europe Limited, Visa Europe Services LLC ve Visa Europe Services LLC Türkiye Temsilciliğinden oluşan ekonomik bütünlük hakkında, faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla kanunu ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla soruşturma açılmasına karar verildi.
Kurul, soruşturma kapsamında, Türkiye'de ihraç edilen banka, kredi ve ön ödemeli kartların büyük çoğunluğuna sahip Mastercard ve Visa'nın şema hizmetleri pazarında kart ihraç eden teşebbüslerle kurulu dikey ilişkileri bağlamında fiili münhasırlığa sebebiyet verebilecek şekilde ayrı ayrı geliştirdikleri indirim/teşvik sistemlerinin, tek başına veya birikimli etki doğurarak pazarın rakiplere kapanma riski yaratıp yaratmadığını inceleyecek.
İnceleme kapsamında, Visa'nın dijital cüzdan hizmetleri pazarında üye iş yerlerinden oluşan alıcılarına getirdiği rakip sağlayıcılardan hizmet alınmamasına ilişkin rekabet etmeme yükümlülüğünün pazarda doğurduğu muhtemel rekabet karşıtı etkiler ile Mastercard'ın dijital cüzdan hizmeti pazarında yıkıcı fiyatlama başta olmak üzere rakiplerinin faaliyetini zorlaştıracak nitelikte çeşitli eylemlerle hakim durumunu kötüye kullanıp kullanmadığı da araştırılacak.
Öte yandan, Kurulca alınan soruşturma kararları, hakkında soruşturma açılan teşebbüslerin ya da teşebbüs birliklerinin kanunu ihlal ettiği ve yaptırımla karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları anlamına gelmiyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/rekabet-kurulu-mastercard-ve-visa-hakkinda-sorusturma-acti-187301.html
Buna göre, Mastercard Incorporated kontrolünde bulunan Mastercard Europe SA, MasterCard Europe SA İstanbul İrtibat Bürosu ve Masterpass Teknoloji Hizmetleri AŞ ile Visa Inc. kontrolünde bulunan Visa Europe Limited, Visa Europe Services LLC ve Visa Europe Services LLC Türkiye Temsilciliğinden oluşan ekonomik bütünlük hakkında, faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla kanunu ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla soruşturma açılmasına karar verildi.
Kurul, soruşturma kapsamında, Türkiye'de ihraç edilen banka, kredi ve ön ödemeli kartların büyük çoğunluğuna sahip Mastercard ve Visa'nın şema hizmetleri pazarında kart ihraç eden teşebbüslerle kurulu dikey ilişkileri bağlamında fiili münhasırlığa sebebiyet verebilecek şekilde ayrı ayrı geliştirdikleri indirim/teşvik sistemlerinin, tek başına veya birikimli etki doğurarak pazarın rakiplere kapanma riski yaratıp yaratmadığını inceleyecek.
İnceleme kapsamında, Visa'nın dijital cüzdan hizmetleri pazarında üye iş yerlerinden oluşan alıcılarına getirdiği rakip sağlayıcılardan hizmet alınmamasına ilişkin rekabet etmeme yükümlülüğünün pazarda doğurduğu muhtemel rekabet karşıtı etkiler ile Mastercard'ın dijital cüzdan hizmeti pazarında yıkıcı fiyatlama başta olmak üzere rakiplerinin faaliyetini zorlaştıracak nitelikte çeşitli eylemlerle hakim durumunu kötüye kullanıp kullanmadığı da araştırılacak.
Öte yandan, Kurulca alınan soruşturma kararları, hakkında soruşturma açılan teşebbüslerin ya da teşebbüs birliklerinin kanunu ihlal ettiği ve yaptırımla karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları anlamına gelmiyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/rekabet-kurulu-mastercard-ve-visa-hakkinda-sorusturma-acti-187301.html
San Marino'nun peri masalı! Ufak da olsa Dünya Kupası ümidi
San Marino, UEFA Uluslar D Ligi 1. Grup'ta Lihtenştayn'ı 3-1 yenerek tarihi bir başarıya imza attı.
7 puanla C Ligi'ne yükselme başarısı gösteren 36 bin nüfuslu ülkede büyük bir sevinç yaşandı.
Mavi-beyazlılar ilk kez bir resmi maçta 3 gol atarken, deplasmanda galip geldi ve bir yılda iki resmi mücadeleden kazanarak ayrıldı. Bu başarı ülkede büyük sevinç oluştururken San Marino ile ilgili dikkat çekici bir gelişme de yaşandı.
DÜŞÜK DE OLSA DÜNYA KUPASI İÇİN ÜMİT VAR
Sabah Gazetesi'nin haberine göre; Uluslar Ligi'nin 14 en iyi grup birincisi sıralamasında son sırada yer alan San Marino, çok düşük bir ihtimal olsa da play-off turnuvasından Dünya Kupası'na gidebilir.
14 grup birincisinden en az 10'u eleme gruplarında ilk iki sırada yer alırsa geriye kalan 4 takım ile play-off turnuvası yapılacak.
Bu sayede San Marino da play-off turnuvasında yer alacak ve buradan Dünya Kupası'na gitme şansına sahip olacak.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/san-marino-nun-peri-masali-ufak-da-olsa-dunya-kupasi-umidi-187300.html
7 puanla C Ligi'ne yükselme başarısı gösteren 36 bin nüfuslu ülkede büyük bir sevinç yaşandı.
Mavi-beyazlılar ilk kez bir resmi maçta 3 gol atarken, deplasmanda galip geldi ve bir yılda iki resmi mücadeleden kazanarak ayrıldı. Bu başarı ülkede büyük sevinç oluştururken San Marino ile ilgili dikkat çekici bir gelişme de yaşandı.
DÜŞÜK DE OLSA DÜNYA KUPASI İÇİN ÜMİT VAR
Sabah Gazetesi'nin haberine göre; Uluslar Ligi'nin 14 en iyi grup birincisi sıralamasında son sırada yer alan San Marino, çok düşük bir ihtimal olsa da play-off turnuvasından Dünya Kupası'na gidebilir.
14 grup birincisinden en az 10'u eleme gruplarında ilk iki sırada yer alırsa geriye kalan 4 takım ile play-off turnuvası yapılacak.
Bu sayede San Marino da play-off turnuvasında yer alacak ve buradan Dünya Kupası'na gitme şansına sahip olacak.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/san-marino-nun-peri-masali-ufak-da-olsa-dunya-kupasi-umidi-187300.html
Benim Masalım 77. bölüm fragmanı yayınlandı
Banim Masalım'ın bu bölümünde Bayramesh, üzerlerine dev avize düşmekte olan iki kız çocuğu Rijna ve Gauri'yi kurtarmak için kendi canını tehlikeye atıyor. Öte yandan bu olay 'bir kumpas olabilir mi' sorusunu beraberinde getiriyor. Peki, Benim Masalım'da neler olacak? Bayramesh kurtulabilecek mi? Benim Masalım 77. bölüm fragmanı
Benim Masalım, yeni bölümüyle 21 Kasım Perşembe günü saat 13.15'te Kanal 7'de.
BENİM MASALIM 77. BÖLÜM TANITIMI
BENİM MASALIM KONUSU NE?
Kanal 7’den yeni bir Hint dizisi daha ekranlara taşınıyor. “Nath – Zewar Ya Zanjeer” isimli Hint dizisi, “Benim Masalım” adıyla dizi severlerle buluşuyor.
Mahua isimli genç ve zeki bir kızın acımasız geleneklere karşı mücadelesi ve beklenmedik bir evlilikle başka bir dünyaya açılan hikayesi “Benim Masalım”, Kanal 7 ekranlarında izleyici karşısına çıkıyor. Mahua, katı kuralların olduğu bir köyde dünyaya gelir. Mahua’nın yaşadığı köy, çağ dışı geleneklerin yaşandığı bir yerdir. Bir kız çocuğu doğduğu andan itibaren köyün sahibi tarafından el konulur. Kızın ailesiyle yaşamasına izin verilir fakat evlenecek yaşa geldiğinde kendi istedikleri kişiyle evlendirme hakkına sahiptirler. Köyün en zengini Rameş Sing, Mahua doğduğunda onu öldürmekle tehdit edip ailesiyle zorla anlaşma yapar. Mahua, içinde yaşadığı toplumun dayatmalarına karşı çıkan zeki bir kızdır fakat daha bebekken kendisine yüklenen yükün farkında değildir.
Hikayenin diğer tarafında ise zengin ailenin varisi olarak gösterilen Şambu Sing vardır. Şambu, acımasız amcası Rameş’e nazaran daha yumuşak kalpli birisidir. Şambu ve Mahua’nın ilk karşılaşması talihsiz bir olayla gerçekleşir. Şambu ve Mahua, başlarda birbirlerinden hiç hoşlanmaz hatta nefret eder ancak kaderlerinde evlilik vardır. Rameş, Mahua’yla zorla evlenecektir ancak Rameş’in ilk eşi bu evliliği engellemek için Mahua’ya ilaç vererek Şambu’yla evlenmesini sağlar. Mahua, son derece varlıklı ve saygın bir aileye gelin olmuştur ancak kendisini acımasız oyunların oynandığı entrikalar yumağının içinde bulur. Mahua ve Şambu, zoraki yapılan bu evliliği sürdürebilecek mi?
Acımasız geleneklere sahip bir toplumda sıkışıp kalmış genç bir kızın hikayesi “Benim Masalım” her gün 13:15’te Kanal 7’de.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/benim-masalim-77.-bolum-fragmani-yayinlandi-187299.html
Benim Masalım, yeni bölümüyle 21 Kasım Perşembe günü saat 13.15'te Kanal 7'de.
BENİM MASALIM 77. BÖLÜM TANITIMI
BENİM MASALIM KONUSU NE?
Kanal 7’den yeni bir Hint dizisi daha ekranlara taşınıyor. “Nath – Zewar Ya Zanjeer” isimli Hint dizisi, “Benim Masalım” adıyla dizi severlerle buluşuyor.
Mahua isimli genç ve zeki bir kızın acımasız geleneklere karşı mücadelesi ve beklenmedik bir evlilikle başka bir dünyaya açılan hikayesi “Benim Masalım”, Kanal 7 ekranlarında izleyici karşısına çıkıyor. Mahua, katı kuralların olduğu bir köyde dünyaya gelir. Mahua’nın yaşadığı köy, çağ dışı geleneklerin yaşandığı bir yerdir. Bir kız çocuğu doğduğu andan itibaren köyün sahibi tarafından el konulur. Kızın ailesiyle yaşamasına izin verilir fakat evlenecek yaşa geldiğinde kendi istedikleri kişiyle evlendirme hakkına sahiptirler. Köyün en zengini Rameş Sing, Mahua doğduğunda onu öldürmekle tehdit edip ailesiyle zorla anlaşma yapar. Mahua, içinde yaşadığı toplumun dayatmalarına karşı çıkan zeki bir kızdır fakat daha bebekken kendisine yüklenen yükün farkında değildir.
Hikayenin diğer tarafında ise zengin ailenin varisi olarak gösterilen Şambu Sing vardır. Şambu, acımasız amcası Rameş’e nazaran daha yumuşak kalpli birisidir. Şambu ve Mahua’nın ilk karşılaşması talihsiz bir olayla gerçekleşir. Şambu ve Mahua, başlarda birbirlerinden hiç hoşlanmaz hatta nefret eder ancak kaderlerinde evlilik vardır. Rameş, Mahua’yla zorla evlenecektir ancak Rameş’in ilk eşi bu evliliği engellemek için Mahua’ya ilaç vererek Şambu’yla evlenmesini sağlar. Mahua, son derece varlıklı ve saygın bir aileye gelin olmuştur ancak kendisini acımasız oyunların oynandığı entrikalar yumağının içinde bulur. Mahua ve Şambu, zoraki yapılan bu evliliği sürdürebilecek mi?
Acımasız geleneklere sahip bir toplumda sıkışıp kalmış genç bir kızın hikayesi “Benim Masalım” her gün 13:15’te Kanal 7’de.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/benim-masalim-77.-bolum-fragmani-yayinlandi-187299.html
Visa ve Mastercard hakkında rekabet soruşturması açıldı
Ankara
Rekabet Kurumunun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, küresel ölçekte ödeme sistemleri alanında hizmet sunan Mastercard ve Visa'nın, Türkiye'de faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'u ihlal ettikleri iddiasına yönelik yürütülen ön araştırma karara bağlandı.
Buna göre, Mastercard Incorporated kontrolünde bulunan Mastercard Europe SA, MasterCard Europe SA İstanbul İrtibat Bürosu ve Masterpass Teknoloji Hizmetleri AŞ ile Visa Inc. kontrolünde bulunan Visa Europe Limited, Visa Europe Services LLC ve Visa Europe Services LLC Türkiye Temsilciliğinden oluşan ekonomik bütünlük hakkında, faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla kanunu ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla soruşturma açılmasına karar verildi.
Kurul, soruşturma kapsamında, Türkiye'de ihraç edilen banka, kredi ve ön ödemeli kartların büyük çoğunluğuna sahip Mastercard ve Visa'nın şema hizmetleri pazarında kart ihraç eden teşebbüslerle kurulu dikey ilişkileri bağlamında fiili münhasırlığa sebebiyet verebilecek şekilde ayrı ayrı geliştirdikleri indirim/teşvik sistemlerinin, tek başına veya birikimli etki doğurarak pazarın rakiplere kapanma riski yaratıp yaratmadığını inceleyecek.
İnceleme kapsamında, Visa'nın dijital cüzdan hizmetleri pazarında üye iş yerlerinden oluşan alıcılarına getirdiği rakip sağlayıcılardan hizmet alınmamasına ilişkin rekabet etmeme yükümlülüğünün pazarda doğurduğu muhtemel rekabet karşıtı etkiler ile Mastercard'ın dijital cüzdan hizmeti pazarında yıkıcı fiyatlama başta olmak üzere rakiplerinin faaliyetini zorlaştıracak nitelikte çeşitli eylemlerle hakim durumunu kötüye kullanıp kullanmadığı da araştırılacak.
Öte yandan, Kurulca alınan soruşturma kararları, hakkında soruşturma açılan teşebbüslerin ya da teşebbüs birliklerinin kanunu ihlal ettiği ve yaptırımla karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları anlamına gelmiyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/visa-ve-mastercard-hakkinda-rekabet-sorusturmasi-acildi-187298.html
Rekabet Kurumunun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, küresel ölçekte ödeme sistemleri alanında hizmet sunan Mastercard ve Visa'nın, Türkiye'de faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'u ihlal ettikleri iddiasına yönelik yürütülen ön araştırma karara bağlandı.
Buna göre, Mastercard Incorporated kontrolünde bulunan Mastercard Europe SA, MasterCard Europe SA İstanbul İrtibat Bürosu ve Masterpass Teknoloji Hizmetleri AŞ ile Visa Inc. kontrolünde bulunan Visa Europe Limited, Visa Europe Services LLC ve Visa Europe Services LLC Türkiye Temsilciliğinden oluşan ekonomik bütünlük hakkında, faaliyet gösterdikleri şema ve dijital cüzdan hizmetleri pazarlarında çeşitli dışlayıcı eylemler aracılığıyla kanunu ihlal edip etmediklerinin tespiti amacıyla soruşturma açılmasına karar verildi.
Kurul, soruşturma kapsamında, Türkiye'de ihraç edilen banka, kredi ve ön ödemeli kartların büyük çoğunluğuna sahip Mastercard ve Visa'nın şema hizmetleri pazarında kart ihraç eden teşebbüslerle kurulu dikey ilişkileri bağlamında fiili münhasırlığa sebebiyet verebilecek şekilde ayrı ayrı geliştirdikleri indirim/teşvik sistemlerinin, tek başına veya birikimli etki doğurarak pazarın rakiplere kapanma riski yaratıp yaratmadığını inceleyecek.
İnceleme kapsamında, Visa'nın dijital cüzdan hizmetleri pazarında üye iş yerlerinden oluşan alıcılarına getirdiği rakip sağlayıcılardan hizmet alınmamasına ilişkin rekabet etmeme yükümlülüğünün pazarda doğurduğu muhtemel rekabet karşıtı etkiler ile Mastercard'ın dijital cüzdan hizmeti pazarında yıkıcı fiyatlama başta olmak üzere rakiplerinin faaliyetini zorlaştıracak nitelikte çeşitli eylemlerle hakim durumunu kötüye kullanıp kullanmadığı da araştırılacak.
Öte yandan, Kurulca alınan soruşturma kararları, hakkında soruşturma açılan teşebbüslerin ya da teşebbüs birliklerinin kanunu ihlal ettiği ve yaptırımla karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları anlamına gelmiyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/visa-ve-mastercard-hakkinda-rekabet-sorusturmasi-acildi-187298.html
Kurşunlanan Serhat Akın'dan olay Acun Ilıcalı iddiası: Kurumumu aradı
Geçtiğimiz aylarda silahlı saldırıya uğrayan eski milli futbolcu ve Fenerbahçeli eski oyuncu Serhat Akın, sosyal medya hesabından Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı hakkında bilinmeyen bir olayı anlattı.
Uğradığı silahlı saldırıda yaralanmasının ardından birçok operasyon geçiren eski futbolcu ve yorumcu Akın, sosyal medya hesabından ayağının görüntüsünü paylaştı ve Ilıcalı'ya yüklendi.
"BEN SENİN MAAŞA BAĞLADIĞIN ÇALIŞANIN DEĞİLİM"
Serhat Akın, Instagram paylaşımında şunları kaydetti:
"Acun Ilıcalı ben vurulduktan sonra çalıştığım kurumu arayıp 'Geçmiş olsun ama Serhat da bizi çok eleştiriyordu' demiş yani geçmiş olsun ama iyi oldu hesabı! Acun Ilıcalı timsahla kaplanla röportaj yaparken ben Fenerbahçe’de kupa kaldırıyordum. Herkes yerini ve haddini bilecek. Ben senin Survivor’da maaşa bağladığın çalışanın değilim. Seçimden önce destek için yalvardığın Kadiköy boğasıyım. Bugünler de geçecek Allah büyük"
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kursunlanan-serhat-akin-dan-olay-acun-?licali-iddiasi-kurumumu-aradi-187297.html
Uğradığı silahlı saldırıda yaralanmasının ardından birçok operasyon geçiren eski futbolcu ve yorumcu Akın, sosyal medya hesabından ayağının görüntüsünü paylaştı ve Ilıcalı'ya yüklendi.
"BEN SENİN MAAŞA BAĞLADIĞIN ÇALIŞANIN DEĞİLİM"
Serhat Akın, Instagram paylaşımında şunları kaydetti:
"Acun Ilıcalı ben vurulduktan sonra çalıştığım kurumu arayıp 'Geçmiş olsun ama Serhat da bizi çok eleştiriyordu' demiş yani geçmiş olsun ama iyi oldu hesabı! Acun Ilıcalı timsahla kaplanla röportaj yaparken ben Fenerbahçe’de kupa kaldırıyordum. Herkes yerini ve haddini bilecek. Ben senin Survivor’da maaşa bağladığın çalışanın değilim. Seçimden önce destek için yalvardığın Kadiköy boğasıyım. Bugünler de geçecek Allah büyük"
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kursunlanan-serhat-akin-dan-olay-acun-?licali-iddiasi-kurumumu-aradi-187297.html
Avcılar'da dalgalar mendireği aştı
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün yaptığı uyarıların ardından dün akşam saatlerinde başlayan lodos sabaha karşı etkisini arttırdı.
Lodos nedeniyle dalgalar Ambarlı Sahili'nde balıkçı barınağı önündeki mendireği aştı. Dev dalgalar, barınak ile arasındaki bölümü adeta göle çevirdi.
Balıkçılardan bir bölümü teknelerini zarar görmemesi için kıyıya yakın bölgeye çekti.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/avcilar-da-dalgalar-mendiregi-asti-187296.html
Lodos nedeniyle dalgalar Ambarlı Sahili'nde balıkçı barınağı önündeki mendireği aştı. Dev dalgalar, barınak ile arasındaki bölümü adeta göle çevirdi.
Balıkçılardan bir bölümü teknelerini zarar görmemesi için kıyıya yakın bölgeye çekti.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/avcilar-da-dalgalar-mendiregi-asti-187296.html
Arda Turan: Arda Güler'in beni geçeceğine eminim
Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan kariyer hedefleri, Eyüpspor dönemi ve Arda Güler'le ilgili açıklamalarda bulundu.
İspanyol basınından AS gazetesine verdiği röportajda Arda Turan Eyüpspor'la ilgili, "Yarattığımız hikayeden çok memnunum. Her gün birlikte gelişiyor, öğreniyor ve keyif alıyoruz. Kazansak da kaybetsek de bundan ders çıkarmaya çalışıyoruz. İlk sezonumuzda şampiyon olduk ve Süper Lig'e yükseldik. Unutulmaz duygularla dolu, olağanüstü bir sezondu. Çok özel bir hikayeydi." ifadelerini kullandı.
Futbolculuk döneminde birlikte çalıştığı teknik direktörlerden ilham aldığını belirten Arda Turan, "Birlikte çalıştığım tüm antrenörlerden çok şey öğrendim. Savunmada Simeone'nin fikirlerinden ilham alıyorum. Hücumda beni en çok etkileyen antrenörün Luis Enrique olduğunu söyleyebilirim. Oyuncularla ilişkiler, en stresli ve kritik anlarda çözüm bulma konusunda Fatih Terim'den çok şey öğrendim. Birlikte çalıştığım antrenörlerin güçlü yönlerinden ilham almaya çalışıyorum ve onları yorumlayarak kendi tarzımı yaratmaya çalışıyorum." açıklamasında bulundu.
"Gelecekte kendinizi Atletico Madrid Teknik Direktörü ve Şampiyonlar Ligi'ni kazanırken görüyor musunuzu?" sorusuna Arda Turan şu yanıtını verdi, "Çok başarılı olmak istiyorum ancak bu kadar büyük şeyleri düşünebilmem için kat etmem gereken uzun bir yol var. Öğreniyorum ve büyüyorum. Başarıyı yakalamak kadar sürdürmek de önemli. En iyi senaryo Atletico Madrid efsanesi Diego Simeone'nin ilk Şampiyonlar Ligi'ni kazanmasıdır. Simeone kulüpten ayrıldıktan sonra bir gün onun başarılarına yaklaşmanın hayalini kurmak bile son derece heyecan verici."
Real Madrid forması giyen Arda Güler'in kariyerinde çok iyi işler yapabileceğine dikkat çeken Arda Turan genç futbolcuyla ilgili şunları söyledi, "Çok özel bir yetenek. Kendine özgü nitelikleri var. Beni geçeceğine eminim. Önünde uzun yıllar var. Yeteneğini, oynadığı seviyeyle birleştirip adaptasyon sürecini tamamladığında çok daha büyük başarıla imza atacağına inanıyorum."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/arda-turan-arda-guler-in-beni-gececegine-eminim-187295.html
İspanyol basınından AS gazetesine verdiği röportajda Arda Turan Eyüpspor'la ilgili, "Yarattığımız hikayeden çok memnunum. Her gün birlikte gelişiyor, öğreniyor ve keyif alıyoruz. Kazansak da kaybetsek de bundan ders çıkarmaya çalışıyoruz. İlk sezonumuzda şampiyon olduk ve Süper Lig'e yükseldik. Unutulmaz duygularla dolu, olağanüstü bir sezondu. Çok özel bir hikayeydi." ifadelerini kullandı.
Futbolculuk döneminde birlikte çalıştığı teknik direktörlerden ilham aldığını belirten Arda Turan, "Birlikte çalıştığım tüm antrenörlerden çok şey öğrendim. Savunmada Simeone'nin fikirlerinden ilham alıyorum. Hücumda beni en çok etkileyen antrenörün Luis Enrique olduğunu söyleyebilirim. Oyuncularla ilişkiler, en stresli ve kritik anlarda çözüm bulma konusunda Fatih Terim'den çok şey öğrendim. Birlikte çalıştığım antrenörlerin güçlü yönlerinden ilham almaya çalışıyorum ve onları yorumlayarak kendi tarzımı yaratmaya çalışıyorum." açıklamasında bulundu.
"Gelecekte kendinizi Atletico Madrid Teknik Direktörü ve Şampiyonlar Ligi'ni kazanırken görüyor musunuzu?" sorusuna Arda Turan şu yanıtını verdi, "Çok başarılı olmak istiyorum ancak bu kadar büyük şeyleri düşünebilmem için kat etmem gereken uzun bir yol var. Öğreniyorum ve büyüyorum. Başarıyı yakalamak kadar sürdürmek de önemli. En iyi senaryo Atletico Madrid efsanesi Diego Simeone'nin ilk Şampiyonlar Ligi'ni kazanmasıdır. Simeone kulüpten ayrıldıktan sonra bir gün onun başarılarına yaklaşmanın hayalini kurmak bile son derece heyecan verici."
Real Madrid forması giyen Arda Güler'in kariyerinde çok iyi işler yapabileceğine dikkat çeken Arda Turan genç futbolcuyla ilgili şunları söyledi, "Çok özel bir yetenek. Kendine özgü nitelikleri var. Beni geçeceğine eminim. Önünde uzun yıllar var. Yeteneğini, oynadığı seviyeyle birleştirip adaptasyon sürecini tamamladığında çok daha büyük başarıla imza atacağına inanıyorum."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/arda-turan-arda-guler-in-beni-gececegine-eminim-187295.html
Öğretmenler Günü için rengarenk çiçekler dükkanlardaki yerini aldı
Ankara
Ankara Çiçekçiler Esnaf Odası Başkanı Emin Çimen, AA muhabirine, 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne yönelik yaptıkları hazırlıklara ilişkin bilgi verdi.
Mevsim itibarıyla çeşidin fazla olduğunu söyleyen Çimen, bu güne özel Ankara'ya 11 tır çiçek ithalatının gerçekleştirildiğini söyledi.
Türkiye'de üretilen çiçeklerden 15 tırın başkente geldiğini belirten Çimen, Öğretmenler Günü'nün bu yıl pazar gününe denk geldiğini, esnafın siparişlerini almaya başladığını, söz konusu güne kadar yoğun bir ilgi beklediklerini anlattı.
Çimen, dükkanlarda Atatürk çiçeğinden orkideye, laleden açelyaya kadar ithal ve yerli birçok çeşidin hazır olduğuna işaret ederek, her bütçeye uygun ürünün bulunduğunu bildirdi.
"Fahiş fiyat söz konusu değil"
Çimen, çiçeği insanlara sevdirerek sadece özel günlerde değil, her gün satmak istediklerini ifade ederek, "Çiçek almaya gelen müşterimiz eğer iki veya üç tane alıyorsa esnafımız zaten kampanya niteliğinde indirimlerle gerekli ikramları yapıyorlar." dedi.
Çiçekçi esnafının özel günleri fırsat bilerek tüketiciyi "fahiş fiyat" ile karşı karşıya bırakmayacağını vurgulayan Çimen, şunları kaydetti:
"15 gün önceki fiyatlar neyse Öğretmenler Günü'nde de o fiyattan satış yapıyoruz. İki ay önce bir gülün fiyatı 100 ila 200 lira arasında değişiyorsa özel günde de aynıdır. Çiçekçi esnafı, üreticisinden satısına kadar hiçbir zaman fırsatçı olmadı. Çünkü esnafımız, aldığı ürünü satmak ister. Esnafımızın önceliği aldığı çiçekleri temiz ve uygun şekilde tüketiciye ulaştırmak ve çiçeği insanlara sevdirmek. Söz konusu günde de hiçbir öğretmenimiz çiçeksiz kalmasın istiyoruz."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ogretmenler-gunu-icin-rengarenk-cicekler-dukkanlardaki-yerini-aldi-187294.html
Ankara Çiçekçiler Esnaf Odası Başkanı Emin Çimen, AA muhabirine, 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne yönelik yaptıkları hazırlıklara ilişkin bilgi verdi.
Mevsim itibarıyla çeşidin fazla olduğunu söyleyen Çimen, bu güne özel Ankara'ya 11 tır çiçek ithalatının gerçekleştirildiğini söyledi.
Türkiye'de üretilen çiçeklerden 15 tırın başkente geldiğini belirten Çimen, Öğretmenler Günü'nün bu yıl pazar gününe denk geldiğini, esnafın siparişlerini almaya başladığını, söz konusu güne kadar yoğun bir ilgi beklediklerini anlattı.
Çimen, dükkanlarda Atatürk çiçeğinden orkideye, laleden açelyaya kadar ithal ve yerli birçok çeşidin hazır olduğuna işaret ederek, her bütçeye uygun ürünün bulunduğunu bildirdi.
"Fahiş fiyat söz konusu değil"
Çimen, çiçeği insanlara sevdirerek sadece özel günlerde değil, her gün satmak istediklerini ifade ederek, "Çiçek almaya gelen müşterimiz eğer iki veya üç tane alıyorsa esnafımız zaten kampanya niteliğinde indirimlerle gerekli ikramları yapıyorlar." dedi.
Çiçekçi esnafının özel günleri fırsat bilerek tüketiciyi "fahiş fiyat" ile karşı karşıya bırakmayacağını vurgulayan Çimen, şunları kaydetti:
"15 gün önceki fiyatlar neyse Öğretmenler Günü'nde de o fiyattan satış yapıyoruz. İki ay önce bir gülün fiyatı 100 ila 200 lira arasında değişiyorsa özel günde de aynıdır. Çiçekçi esnafı, üreticisinden satısına kadar hiçbir zaman fırsatçı olmadı. Çünkü esnafımız, aldığı ürünü satmak ister. Esnafımızın önceliği aldığı çiçekleri temiz ve uygun şekilde tüketiciye ulaştırmak ve çiçeği insanlara sevdirmek. Söz konusu günde de hiçbir öğretmenimiz çiçeksiz kalmasın istiyoruz."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ogretmenler-gunu-icin-rengarenk-cicekler-dukkanlardaki-yerini-aldi-187294.html
BM, çete şiddetinin yaşandığı Haiti'nin korkunç bir yol ayrımında olduğunu vurguladı
Ankara
BM Siyasi İşler Birimi'nde Avrupa, Orta Asya ve Amerika'dan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Miroslav Jenca, BM Güvenlik Konseyi oturumunda bir konuşma yaptı.
Jenca, Haiti'de ciddi boyutlara ulaşan çete şiddetinin devlet otoritesini zayıflatmaya devam ettiğinin, bu durumun başta Haitililer olmak üzere uluslararası barış ve güvenlik için endişe verici bir tehdit oluşturduğunun altını çizdi.
"Haiti korkunç bir yol ayrımında" diyen Jenca, ülkedeki durumun gitgide kötüleştiğini ve istikrarsızlığın daha da ileri boyutlara geldiğini ifade etti.
Jenca, çetelerin başkent Port-au-Prince'in yüzde 85'ini kontrol altına aldığını tahmin ettiklerini söyledi.
Çetelerin hükümet binaları ve altyapı da dahil olmak üzere, güvenli alanlara ve altyapıya zarar verdiğini dile getiren Jenca, uluslararası destek olmazsa Haiti'deki "devlet otoritesinin tamamen çökme riski" altında olduğunu belirtti.
Jenca, "Çetelerin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayan özellikle de kadın ve çocukların güvenliği, temel ihtiyaçları ve insan hakları konusunda derin endişeler duyuyoruz." diye konuştu.
Silahlı çetelerin saldırılarında bu yıl 3 bin 900 kişi öldü
Yıllardır siyasi, ekonomik ve güvenlik krizi gibi temel problemlerle boğuşan Haiti, 11 milyonu aşan nüfusuyla kıtlık tehlikesi yaşıyor.
Başkentin büyük bölümünün silahlı çeteler tarafından kontrol edildiği ülkede şiddet olayları günbegün artıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Haiti Entegre Ofisinin verilerine göre, yılbaşından bu yana 3 bin 900 kişi silahlı çetelerin saldırılarında öldü.
Ülkedeki şiddet olayları, eski Başbakan Ariel Henry'nin Nisan 2024'te istifa etmesine, Geçici Konseyin kurulmasına ve 28 Mayıs'ta Garry Conille'in başbakan olarak atanmasına yol açmıştı. Konsey, 11 Kasım'da görevden aldığı Conille'in yerine iş insanı Alix Didier Fils-Aime'yi başbakan olarak atamıştı.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bm-cete-siddetinin-yasandigi-haiti-nin-korkunc-bir-yol-ayriminda-oldugunu-vurguladi-187293.html
BM Siyasi İşler Birimi'nde Avrupa, Orta Asya ve Amerika'dan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Miroslav Jenca, BM Güvenlik Konseyi oturumunda bir konuşma yaptı.
Jenca, Haiti'de ciddi boyutlara ulaşan çete şiddetinin devlet otoritesini zayıflatmaya devam ettiğinin, bu durumun başta Haitililer olmak üzere uluslararası barış ve güvenlik için endişe verici bir tehdit oluşturduğunun altını çizdi.
"Haiti korkunç bir yol ayrımında" diyen Jenca, ülkedeki durumun gitgide kötüleştiğini ve istikrarsızlığın daha da ileri boyutlara geldiğini ifade etti.
Jenca, çetelerin başkent Port-au-Prince'in yüzde 85'ini kontrol altına aldığını tahmin ettiklerini söyledi.
Çetelerin hükümet binaları ve altyapı da dahil olmak üzere, güvenli alanlara ve altyapıya zarar verdiğini dile getiren Jenca, uluslararası destek olmazsa Haiti'deki "devlet otoritesinin tamamen çökme riski" altında olduğunu belirtti.
Jenca, "Çetelerin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayan özellikle de kadın ve çocukların güvenliği, temel ihtiyaçları ve insan hakları konusunda derin endişeler duyuyoruz." diye konuştu.
Silahlı çetelerin saldırılarında bu yıl 3 bin 900 kişi öldü
Yıllardır siyasi, ekonomik ve güvenlik krizi gibi temel problemlerle boğuşan Haiti, 11 milyonu aşan nüfusuyla kıtlık tehlikesi yaşıyor.
Başkentin büyük bölümünün silahlı çeteler tarafından kontrol edildiği ülkede şiddet olayları günbegün artıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Haiti Entegre Ofisinin verilerine göre, yılbaşından bu yana 3 bin 900 kişi silahlı çetelerin saldırılarında öldü.
Ülkedeki şiddet olayları, eski Başbakan Ariel Henry'nin Nisan 2024'te istifa etmesine, Geçici Konseyin kurulmasına ve 28 Mayıs'ta Garry Conille'in başbakan olarak atanmasına yol açmıştı. Konsey, 11 Kasım'da görevden aldığı Conille'in yerine iş insanı Alix Didier Fils-Aime'yi başbakan olarak atamıştı.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bm-cete-siddetinin-yasandigi-haiti-nin-korkunc-bir-yol-ayriminda-oldugunu-vurguladi-187293.html
Yeni Malatyaspor depremin ardından ilk kez stadına dönüyor
6 Şubat 2023'te meydana gelen depremlerin ardından müsabaka oynanmayan Malatya Stadyumu, tamamlanan çalışmalar sonunda İstanbulspor karşılaşması ile kapılarını açıyor. Yeni Malatyaspor taraftarları, yaşanan asrın felaketinde konaklama ve yemek anlamında kentte büyük rol alan Malatya Stadyumu'na yeniden kavuşmanın heyecanını yaşıyor. Eski futbolcusu Adem Büyük'ü teknik sorumluluğa getiren Başkan Şahin Altınok'un girişimleri ile 674 gündür müsabaka oynanmayan Malatya Stadyumu, cumartesi günü oynanacak İstanbulspor karşılaşması ile kapılarını açarak taraftarı ile buluşacak. Ligin son sırasında henüz puan ile tanışamayan sarı-siyahlı ekip cumartesi saat 13.30'da oynanacak müsabaka için hazırlıklarını sürdürüyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yeni-malatyaspor-depremin-ardindan-ilk-kez-stadina-donuyor-187292.html
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yeni-malatyaspor-depremin-ardindan-ilk-kez-stadina-donuyor-187292.html
Yapay zeka yatırımlarıyla artan elektrik maliyetleri teknoloji şirketlerini zorluyor
Ankara
Yapay zekanın hızla yaygınlaşmasıyla veri merkezlerinde güçlü çiplere olan talep ve buna bağlı olarak elektrik tüketimi hızla artarken, bu durum teknoloji şirketlerinin karlılık oranları üzerinde baskı yaratıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın projeksiyonlarına göre, veri merkezleri, yapay zeka ve kripto para birimlerinin elektrik tüketimi 2026'ya kadar 2022 seviyesinin 2 katına ulaşacak. Bu teknolojiler, 2022'de küresel elektrik talebinin yaklaşık yüzde 2'sini oluşturuyordu.
ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs'ın yayımladığı "Yapay Zeka Veri Merkezleri ve Yaklaşan ABD Elektrik Talebi Artışı" başlıklı rapor da bu artışa ışık tutarken, üretken yapay zeka araçlarındaki hızlı gelişim, veri merkezlerinin enerji tüketimini 2030'a kadar yüzde 160 oranında artıracağını öngörüyor.
Ekonomik, finansal ve küresel konuları görsel olarak sunmaya odaklanan Kanada merkezli çevrimiçi medya platformu Visual Capitalist sitesindeki verilere göre, Google ve Microsoft'un her biri yılda 24 teravatsaat elektrik tüketiyor. Teknoloji devlerinin büyüklüğüyle orantılı olarak enerji tüketimlerinin hızla artması, bu iki şirketin elektrik tüketiminin 11 milyon nüfuslu Ürdün (20 teravatsaat), 400 bin nüfuslu İzlanda (19 teravatsaat), 34 milyon nüfuslu Gana (19 teravatsaat) ve 26 milyon nüfuslu Kuzey Kore’nin (18 teravatsaat) yıllık tüketimlerini geride bırakmasına neden oluyor.
Google ve Microsoft'un toplam elektrik tüketimi 48 teravatsaat, 223 milyon nüfuslu Nijerya’nın 31 teravatsaatlik yıllık tüketimini geride bırakıyor.
Teknoloji devlerinin yapay zeka ve bulut hizmetlerine yaptığı büyük yatırımlar, gelir artışına önemli katkı sağlarken, bu kapasiteleri desteklemek için gerekli enerji altyapı harcamalarının uzun vadeli karlılık üzerindeki etkileri yatırımcıları endişelendiriyor.
Teknoloji şirketlerinden Microsoft ve Meta'nın açıkladıkları bilançoların yapay zeka maliyetlerindeki artış beklentisine işaret etmeleri teknoloji hisselerinde satış baskısının derinleşmesine neden oluyor.
Microsoft'un hisseleri, şirketin karı ve gelirinin beklentileri aşmasına karşın yapay zeka harcamalarının artacağını ve bulut işinde büyümenin yavaşlayacağını öngörmesi sonrası yüzde 6,1 değer kaybetti.
Facebook, Instagram ve WhatsApp'ın sahibi Meta'nın hisseleri de şirketin gelir ve karının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesine karşın kullanıcı sayılarının beklentileri karşılayamaması ve yapay zeka ile ilgili altyapı harcamalarında hızlanma beklendiğini bildirmesinin ardından yüzde 4,1 geriledi.
- "Yapay zeka ve bulut yatırımları teknoloji şirketlerinin hisse dalgalanmalarını etkiliyor"
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eren Çaşkurlu, teknoloji şirketlerinin yapay zeka ve bulut teknolojilerine yaptığı büyük harcamaların, yatırımcılar arasında maliyet endişelerini artırdığını ve hisse fiyatlarında dalgalanmalara yol açtığını ifade etti.
Çaşkurlu, yapay zeka ve bulut teknolojilerinin, başlangıç maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle şirketler üzerinde mali bir yük oluşturduğunu belirterek," Şirketlerin bu alanlardaki yatırımlarına devam edeceklerine ilişkin beyanları da bu endişeleri arttırmış olabilir. Ancak bu teknolojiler kaçınılmazdır ve başlangıç maliyetleri yüksektir." dedi.
Enerji yatırımlarının ve maliyet yönetiminin önümüzdeki yıllarda teknoloji devlerinin finansal performansı üzerinde belirleyici bir rol oynayacağını söyleyen Çaşkurlu, "Microsoft'ta yapay zeka yatırımları toplam yükümlülükler içinde belirgin bir artış göstererek 2024'te yüzde 22,5'e ulaşmış. Meta'da ise bu yatırımlar 2022'de yüzde 78 ile zirveye çıkmış, ancak 2024 yılında yüzde 40'a gerilemiş. Her iki şirketin de net karlılığı artmaya devam etmekte. 2021-2024 yılları arasında Microsoft'un karı yüzde 43,8, Meta'nın karı ise yüzde 31 oranında artmış." bilgisini paylaştı.
Çaşkurlu, bu olumlu tabloya karşın, enerji maliyetlerindeki artış, yeni nesil çiplerde kullanılan nadir metallerin yükselen fiyatları ve diğer öngörülemeyen maliyetlerin yatırımcılar arasında endişe yarattığını ifade etti.
Bu durumun, bazı yatırımcıların kısa pozisyon almasına neden olmuş olabileceğini belirten Çaşkurlu, maliyet artışlarının şirketlerin uzun vadeli karlılıklarını olumsuz etkileyebileceği beklentisiyle hisse satışlarının artabileceğine dikkat çekti.
Çaşkurlu, şirketlerin sürdürülebilir enerji yatırımlarını artırması ve enerji maliyetlerini düşürecek stratejik çözümler geliştirmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yenilenebilir enerji ve yeni nesil çip üretiminde kullanılan nadir metallerin bu süreçteki en kritik ve maliyetli unsurlar arasında yer alıyor. Nadir metallerin arzının sınırlı olması ve dünyanın farklı bölgelerine yayılmış bulunması, enerji geçişini maliyetli hale getirirken, veri merkezleri gibi yüksek enerji tüketimi gerektiren alanlarda yenilenebilir enerji altyapısının kullanımını zorunlu kılıyor. Teknoloji şirketleri ve ülkelerin enerji tüketiminin sürdürülebilirliği için bu kaynakların tedarik ve maliyetine odaklanması gerekmektedir."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yapay-zeka-yatirimlariyla-artan-elektrik-maliyetleri-teknoloji-sirketlerini-zorluyor-187291.html
Yapay zekanın hızla yaygınlaşmasıyla veri merkezlerinde güçlü çiplere olan talep ve buna bağlı olarak elektrik tüketimi hızla artarken, bu durum teknoloji şirketlerinin karlılık oranları üzerinde baskı yaratıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın projeksiyonlarına göre, veri merkezleri, yapay zeka ve kripto para birimlerinin elektrik tüketimi 2026'ya kadar 2022 seviyesinin 2 katına ulaşacak. Bu teknolojiler, 2022'de küresel elektrik talebinin yaklaşık yüzde 2'sini oluşturuyordu.
ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs'ın yayımladığı "Yapay Zeka Veri Merkezleri ve Yaklaşan ABD Elektrik Talebi Artışı" başlıklı rapor da bu artışa ışık tutarken, üretken yapay zeka araçlarındaki hızlı gelişim, veri merkezlerinin enerji tüketimini 2030'a kadar yüzde 160 oranında artıracağını öngörüyor.
Ekonomik, finansal ve küresel konuları görsel olarak sunmaya odaklanan Kanada merkezli çevrimiçi medya platformu Visual Capitalist sitesindeki verilere göre, Google ve Microsoft'un her biri yılda 24 teravatsaat elektrik tüketiyor. Teknoloji devlerinin büyüklüğüyle orantılı olarak enerji tüketimlerinin hızla artması, bu iki şirketin elektrik tüketiminin 11 milyon nüfuslu Ürdün (20 teravatsaat), 400 bin nüfuslu İzlanda (19 teravatsaat), 34 milyon nüfuslu Gana (19 teravatsaat) ve 26 milyon nüfuslu Kuzey Kore’nin (18 teravatsaat) yıllık tüketimlerini geride bırakmasına neden oluyor.
Google ve Microsoft'un toplam elektrik tüketimi 48 teravatsaat, 223 milyon nüfuslu Nijerya’nın 31 teravatsaatlik yıllık tüketimini geride bırakıyor.
Teknoloji devlerinin yapay zeka ve bulut hizmetlerine yaptığı büyük yatırımlar, gelir artışına önemli katkı sağlarken, bu kapasiteleri desteklemek için gerekli enerji altyapı harcamalarının uzun vadeli karlılık üzerindeki etkileri yatırımcıları endişelendiriyor.
Teknoloji şirketlerinden Microsoft ve Meta'nın açıkladıkları bilançoların yapay zeka maliyetlerindeki artış beklentisine işaret etmeleri teknoloji hisselerinde satış baskısının derinleşmesine neden oluyor.
Microsoft'un hisseleri, şirketin karı ve gelirinin beklentileri aşmasına karşın yapay zeka harcamalarının artacağını ve bulut işinde büyümenin yavaşlayacağını öngörmesi sonrası yüzde 6,1 değer kaybetti.
Facebook, Instagram ve WhatsApp'ın sahibi Meta'nın hisseleri de şirketin gelir ve karının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesine karşın kullanıcı sayılarının beklentileri karşılayamaması ve yapay zeka ile ilgili altyapı harcamalarında hızlanma beklendiğini bildirmesinin ardından yüzde 4,1 geriledi.
- "Yapay zeka ve bulut yatırımları teknoloji şirketlerinin hisse dalgalanmalarını etkiliyor"
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eren Çaşkurlu, teknoloji şirketlerinin yapay zeka ve bulut teknolojilerine yaptığı büyük harcamaların, yatırımcılar arasında maliyet endişelerini artırdığını ve hisse fiyatlarında dalgalanmalara yol açtığını ifade etti.
Çaşkurlu, yapay zeka ve bulut teknolojilerinin, başlangıç maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle şirketler üzerinde mali bir yük oluşturduğunu belirterek," Şirketlerin bu alanlardaki yatırımlarına devam edeceklerine ilişkin beyanları da bu endişeleri arttırmış olabilir. Ancak bu teknolojiler kaçınılmazdır ve başlangıç maliyetleri yüksektir." dedi.
Enerji yatırımlarının ve maliyet yönetiminin önümüzdeki yıllarda teknoloji devlerinin finansal performansı üzerinde belirleyici bir rol oynayacağını söyleyen Çaşkurlu, "Microsoft'ta yapay zeka yatırımları toplam yükümlülükler içinde belirgin bir artış göstererek 2024'te yüzde 22,5'e ulaşmış. Meta'da ise bu yatırımlar 2022'de yüzde 78 ile zirveye çıkmış, ancak 2024 yılında yüzde 40'a gerilemiş. Her iki şirketin de net karlılığı artmaya devam etmekte. 2021-2024 yılları arasında Microsoft'un karı yüzde 43,8, Meta'nın karı ise yüzde 31 oranında artmış." bilgisini paylaştı.
Çaşkurlu, bu olumlu tabloya karşın, enerji maliyetlerindeki artış, yeni nesil çiplerde kullanılan nadir metallerin yükselen fiyatları ve diğer öngörülemeyen maliyetlerin yatırımcılar arasında endişe yarattığını ifade etti.
Bu durumun, bazı yatırımcıların kısa pozisyon almasına neden olmuş olabileceğini belirten Çaşkurlu, maliyet artışlarının şirketlerin uzun vadeli karlılıklarını olumsuz etkileyebileceği beklentisiyle hisse satışlarının artabileceğine dikkat çekti.
Çaşkurlu, şirketlerin sürdürülebilir enerji yatırımlarını artırması ve enerji maliyetlerini düşürecek stratejik çözümler geliştirmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yenilenebilir enerji ve yeni nesil çip üretiminde kullanılan nadir metallerin bu süreçteki en kritik ve maliyetli unsurlar arasında yer alıyor. Nadir metallerin arzının sınırlı olması ve dünyanın farklı bölgelerine yayılmış bulunması, enerji geçişini maliyetli hale getirirken, veri merkezleri gibi yüksek enerji tüketimi gerektiren alanlarda yenilenebilir enerji altyapısının kullanımını zorunlu kılıyor. Teknoloji şirketleri ve ülkelerin enerji tüketiminin sürdürülebilirliği için bu kaynakların tedarik ve maliyetine odaklanması gerekmektedir."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yapay-zeka-yatirimlariyla-artan-elektrik-maliyetleri-teknoloji-sirketlerini-zorluyor-187291.html
İDDEF’ten 'Mazlumun Sesi Ol' çağrısı
İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu (İDDEF) Gazze, Suriye, Yemen, Afganistan, Lübnan ve Bangladeş başta olmak üzere saldırı, savaş ve afet gibi birçok nedenden kaynaklı zorlu bir mücadele veren insanlara hayırseverlerin desteğiyle acil yardım ulaştırıyor.
İDDEF, tüm yıl olduğu gibi kış mevsiminin gelmesiyle daha da derinleşen insani krizi hafifletmek için "Mazlumun Sesi Ol" acil yardım kampanyasıyla çalışmalarını yoğunlaştırıyor.
İDDEF’ten yapılan açıklamada, "Mazlum coğrafyalarda yankılanan gözyaşlarını bir nebze de olsa dindirmek, yürekleri dağlayan acıları hafifletmek için mazlum yürekleri hiçbir zaman yalnız bırakmıyoruz. Kış soğuklarının iyiden iyiye kendini hissettirmesiyle savaş, istikrarsızlık ve doğal afetlerin yaşandığı coğrafyalardaki zorlu hayatların kolaylaşması için "Mazlumun Sesi Ol" sloganıyla gıda kolisi, yemek, kışlık kıyafet, yakacak, ilaç ve nakdi yardım ulaştırıyoruz. Soykırım ve saldırı altındaki Gazze’nin, savaş mağduru İdlib’in, dünyanın en büyük açlık felaketiyle karşı karşıya olan Yemen’in, işgalin yaralarını sarmaya çalışan Afganistan’ın, sel felaketiyle zor günler geçiren Bangladeş'in, Lübnan'ın Arsal bölgesinde çadır kamplarda ağır kış şartları altında hayat mücadelesi veren on binlerce Suriyeli ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için insani yardım faaliyetleri yürütüyoruz" denildi.
Hayırseverler, tüm zorluklara karşı yaşam mücadelesi veren ailelere www.iddef.org internet sitesi üzerinden, ilgili hesap numaralarına FAST/EFT/havale yoluyla, Türkiye’nin çeşitli il ve ilçelerindeki temsilcilikleri ziyaret ederek ya da 0212 6210065 numaralı çağrı merkezinden detaylı bilgi alarak destekte bulunabiliyor. Hayırseverler ayrıca KIŞ ya da ACİL YARDIM yazıp 7230'a SMS göndererek 50 TL bağış yapabiliyor.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iddef-ten-mazlumun-sesi-ol-cagrisi-187290.html
İDDEF, tüm yıl olduğu gibi kış mevsiminin gelmesiyle daha da derinleşen insani krizi hafifletmek için "Mazlumun Sesi Ol" acil yardım kampanyasıyla çalışmalarını yoğunlaştırıyor.
İDDEF’ten yapılan açıklamada, "Mazlum coğrafyalarda yankılanan gözyaşlarını bir nebze de olsa dindirmek, yürekleri dağlayan acıları hafifletmek için mazlum yürekleri hiçbir zaman yalnız bırakmıyoruz. Kış soğuklarının iyiden iyiye kendini hissettirmesiyle savaş, istikrarsızlık ve doğal afetlerin yaşandığı coğrafyalardaki zorlu hayatların kolaylaşması için "Mazlumun Sesi Ol" sloganıyla gıda kolisi, yemek, kışlık kıyafet, yakacak, ilaç ve nakdi yardım ulaştırıyoruz. Soykırım ve saldırı altındaki Gazze’nin, savaş mağduru İdlib’in, dünyanın en büyük açlık felaketiyle karşı karşıya olan Yemen’in, işgalin yaralarını sarmaya çalışan Afganistan’ın, sel felaketiyle zor günler geçiren Bangladeş'in, Lübnan'ın Arsal bölgesinde çadır kamplarda ağır kış şartları altında hayat mücadelesi veren on binlerce Suriyeli ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için insani yardım faaliyetleri yürütüyoruz" denildi.
Hayırseverler, tüm zorluklara karşı yaşam mücadelesi veren ailelere www.iddef.org internet sitesi üzerinden, ilgili hesap numaralarına FAST/EFT/havale yoluyla, Türkiye’nin çeşitli il ve ilçelerindeki temsilcilikleri ziyaret ederek ya da 0212 6210065 numaralı çağrı merkezinden detaylı bilgi alarak destekte bulunabiliyor. Hayırseverler ayrıca KIŞ ya da ACİL YARDIM yazıp 7230'a SMS göndererek 50 TL bağış yapabiliyor.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iddef-ten-mazlumun-sesi-ol-cagrisi-187290.html
Galatasaray'ın gelecekteki teknik direktörünü açıkladı
Son olarak Fatih Karagümrük'te görev yapan teknik direktör Tolunay Kafkas, Türk futbolundaki genç teknik direktörlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Kafkas, Galatasaray'ı önümüzdeki yıllarda çalıştırmasını beklediği ismi de söyledi.
Sabah Gazetesi'ne röportaj veren Tolunay Kafkas, "Son dönemde genç teknik adamlar görevde. Hangilerini beğeniyorsunuz?" sorusunu şu sözlerle yanıtladı:
"Antrenörün de oyuncunun da genci, yaşlısı olmaz. İyisi olur, kötüsü olur. Aklı çalışanı olur, aklı çalışmayanı olur."
"Çok emek vermiş hocalar var, onları bir kenara bırakıp da sadece genç alalım diye de bir moda olmaz."
"Bir hocayı değerlendirebilmek için doğru argümanlara sahip olmak gerek. Bizdeki en büyük sıkıntılardan biri yöneticilerin, hocaları değerlendirebilecek bilgi ve beceriye sahip olmamaları."
"ARDA, GALATASARAY'I ÇALIŞTIRABİLİR"
"Eyüpspor'un ortaya koyduğu performansa bakınca Arda Turan başarılı. İlhan Palut (Rize) aynı şekilde iyi işler yapıyor. Uzun maratonun sonunda Arda, sanki gelecekte Galatasaray'ın hocası olacak gibi görünüyor."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/galatasaray-in-gelecekteki-teknik-direktorunu-acikladi-187289.html
Sabah Gazetesi'ne röportaj veren Tolunay Kafkas, "Son dönemde genç teknik adamlar görevde. Hangilerini beğeniyorsunuz?" sorusunu şu sözlerle yanıtladı:
"Antrenörün de oyuncunun da genci, yaşlısı olmaz. İyisi olur, kötüsü olur. Aklı çalışanı olur, aklı çalışmayanı olur."
"Çok emek vermiş hocalar var, onları bir kenara bırakıp da sadece genç alalım diye de bir moda olmaz."
"Bir hocayı değerlendirebilmek için doğru argümanlara sahip olmak gerek. Bizdeki en büyük sıkıntılardan biri yöneticilerin, hocaları değerlendirebilecek bilgi ve beceriye sahip olmamaları."
"ARDA, GALATASARAY'I ÇALIŞTIRABİLİR"
"Eyüpspor'un ortaya koyduğu performansa bakınca Arda Turan başarılı. İlhan Palut (Rize) aynı şekilde iyi işler yapıyor. Uzun maratonun sonunda Arda, sanki gelecekte Galatasaray'ın hocası olacak gibi görünüyor."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/galatasaray-in-gelecekteki-teknik-direktorunu-acikladi-187289.html
Yerli motor milli SİHA'ları uçuruyor
Ankara
Türkiye, İHA ve SİHA platformların gelişimiyle bu araçların kritik bileşenlerinden olan motor konusundaki dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak için bir dizi proje hayata geçirdi.
Bu çabalar sonunda, TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI) tarafından, ilk yerli ve milli havacılık motoru TEI-PD170 geliştirilerek platform üreticilerinin kullanımına sunuldu.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı koordinasyonunda İHA motorlarıyla ilgili en önemli kilometre taşı, 2012'deki Operatif İHA Motor Geliştirme Projesi ile aşıldı.
TEI ana yükleniciliğinde başlatılan projeyle orta irtifada uzun süre uçabilen (Medium Altitude Long Endurance-MALE) İHA’lar için ilk yerli turbodizel havacılık motorunun geliştirilmesi amaçlandı.
TEI-PD170 kapsamında yürütülen yoğun mühendislik, imalat ve test süreçlerinden sonra 30 Ocak 2017'de ilk ateşleme yapıldı ve ilk kez yerli bir havacılık motoru çalıştırıldı.
Çeşitli yer testlerinin ardından 3 Kasım 2017’de ilk TEI-PD170 motoru Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ’ye (TUSAŞ) teslim edildi.
Platform entegrasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından -10 derece sıcaklıkta ve zorlu hava koşullarında yerli motor 27 Aralık 2018’de ANKA ile ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.
TUSAŞ’ın ANKA platformundan sonra AKSUNGUR platformu için de TEI-PD170 motoru seçildi. TEI-PD170, AKSUNGUR ile ilk uçuşunu ise 4 Ekim 2021’de yaptı.
TUSAŞ’ın dışında, BAYKAR da Bayraktar TB3 platformu için TEI-PD170 motorunu tercih etti ve 2023 yılı içinde uçuşlarına başladı.
TEI-PD170, AKSUNGUR ile yerli motorla en uzun uçuş saati olan 45 saate, Bayraktar TB3 ile ise yerli motorla ulaşılan en yüksek irtifa olan 36 bin 310 fit yüksekliğe ulaştı.
Kısa pistli gemiden kalkış ve iniş gerçekleştiren ilk SİHA olarak tarihe geçen Bayraktar TB3, bugüne kadarki 823 saatlik uçuşunu TEI-PD170 motoruyla yaptı. ANKA ve AKSUNGUR ile birlikte TEI-PD170 motoruyla milli SİHA'ların yaptığı toplam uçuş süresi 2000 saati buldu.
Dünyadaki rakiplerine göre sahip olduğu yüksek güç/ağırlık oranı ve üstün yüksek irtifa kabiliyetiyle öne çıkan TEI-PD170, sahip olduğu özel tasarım iki kademe turboşarj sistemiyle de dikkat çekiyor. Sivil havacılık standardına uygun olarak kalifiye edilen TEI-PD170, yedekli motor kontrol sistemine ve özgün bir kontrol yazılımına sahip bulunuyor. Yerli motor, emniyet ve güvenilirlik konusunda da sağlam bir mimariyle görev yapıyor.
170 beygir güç üreten TEI-PD170, hiç güç kaybetmeden 20 bin fit irtifaya kadar çıkabiliyor ve 45 bin fit tavan irtifaya ulaşıyor.
TEI-PD170; 3 farklı platforma güvenle güç verirken, yurt dışında da ilgi görüyor. TEI-PD170 motorunun ilk ihracatı da 2024 başında gerçekleştirildi, farklı ülkelerle görüşmeler de devam ediliyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yerli-motor-milli-siha-lari-ucuruyor-187288.html
Türkiye, İHA ve SİHA platformların gelişimiyle bu araçların kritik bileşenlerinden olan motor konusundaki dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak için bir dizi proje hayata geçirdi.
Bu çabalar sonunda, TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI) tarafından, ilk yerli ve milli havacılık motoru TEI-PD170 geliştirilerek platform üreticilerinin kullanımına sunuldu.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı koordinasyonunda İHA motorlarıyla ilgili en önemli kilometre taşı, 2012'deki Operatif İHA Motor Geliştirme Projesi ile aşıldı.
TEI ana yükleniciliğinde başlatılan projeyle orta irtifada uzun süre uçabilen (Medium Altitude Long Endurance-MALE) İHA’lar için ilk yerli turbodizel havacılık motorunun geliştirilmesi amaçlandı.
TEI-PD170 kapsamında yürütülen yoğun mühendislik, imalat ve test süreçlerinden sonra 30 Ocak 2017'de ilk ateşleme yapıldı ve ilk kez yerli bir havacılık motoru çalıştırıldı.
Çeşitli yer testlerinin ardından 3 Kasım 2017’de ilk TEI-PD170 motoru Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ’ye (TUSAŞ) teslim edildi.
Platform entegrasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından -10 derece sıcaklıkta ve zorlu hava koşullarında yerli motor 27 Aralık 2018’de ANKA ile ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.
TUSAŞ’ın ANKA platformundan sonra AKSUNGUR platformu için de TEI-PD170 motoru seçildi. TEI-PD170, AKSUNGUR ile ilk uçuşunu ise 4 Ekim 2021’de yaptı.
TUSAŞ’ın dışında, BAYKAR da Bayraktar TB3 platformu için TEI-PD170 motorunu tercih etti ve 2023 yılı içinde uçuşlarına başladı.
TEI-PD170, AKSUNGUR ile yerli motorla en uzun uçuş saati olan 45 saate, Bayraktar TB3 ile ise yerli motorla ulaşılan en yüksek irtifa olan 36 bin 310 fit yüksekliğe ulaştı.
Kısa pistli gemiden kalkış ve iniş gerçekleştiren ilk SİHA olarak tarihe geçen Bayraktar TB3, bugüne kadarki 823 saatlik uçuşunu TEI-PD170 motoruyla yaptı. ANKA ve AKSUNGUR ile birlikte TEI-PD170 motoruyla milli SİHA'ların yaptığı toplam uçuş süresi 2000 saati buldu.
Dünyadaki rakiplerine göre sahip olduğu yüksek güç/ağırlık oranı ve üstün yüksek irtifa kabiliyetiyle öne çıkan TEI-PD170, sahip olduğu özel tasarım iki kademe turboşarj sistemiyle de dikkat çekiyor. Sivil havacılık standardına uygun olarak kalifiye edilen TEI-PD170, yedekli motor kontrol sistemine ve özgün bir kontrol yazılımına sahip bulunuyor. Yerli motor, emniyet ve güvenilirlik konusunda da sağlam bir mimariyle görev yapıyor.
170 beygir güç üreten TEI-PD170, hiç güç kaybetmeden 20 bin fit irtifaya kadar çıkabiliyor ve 45 bin fit tavan irtifaya ulaşıyor.
TEI-PD170; 3 farklı platforma güvenle güç verirken, yurt dışında da ilgi görüyor. TEI-PD170 motorunun ilk ihracatı da 2024 başında gerçekleştirildi, farklı ülkelerle görüşmeler de devam ediliyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yerli-motor-milli-siha-lari-ucuruyor-187288.html
Yollardaki elektrikli araç sayısı 10 ayda katlandı
Ankara
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Türkiye'de elektrikli araçlara yönelik ilgi artmaya devam ediyor.
Ülkenin yerli ve milli otomobili Togg'un yollara çıkmasıyla elektrikli araç pazarı hızla büyüdü. Son 1,5 yılda 40 binden fazla Togg kullanıcısıyla buluştu.
Elektrikli araç piyasası yıllar içinde dünya genelinde de büyüme kaydetti. BYD ve Chery gibi sektörün büyük firmalarının Türkiye'de yatırım kararı alması bu pazarın daha da büyüyeceğinin işareti oldu.
Trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısında artış
TÜİK verilerine göre, ekim ayı sonu itibarıyla Türkiye'de trafiğe kayıtlı otomobil sayısı 16 milyon 38 bin 61 oldu.
Ocak-ekim döneminde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısının da geçen yıla oranla hızlı arttığı görüldü.
Geçen yıl sonunda trafiğe kayıtlı toplam elektrikli araç sayısı 80 bin 43 iken ekim sonu itibarıyla 153 bin 772'ye ulaştı.
Böylece, trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 10 ayda katlandı.
Geçen yıl elektrikli araçların tüm otomobiller içindeki oranı yüzde 0,5 iken ekim sonu itibarıyla yüzde 1'e ulaştı.
Trafiğe kaydolan 100 otomobilden 9'u elektrikli
Geçen yıl ve bu yılın ocak-ekim dönemleri karşılaştırıldığında yıldan yıla elektrikli araçlara artan ilginin rakamlara yansıdığı görüldü.
Buna göre, geçen yılın 10 aylık döneminde 45 bin 50 elektrikli araç trafiğe kaydolurken bu yılın aynı döneminde 73 bin 817 elektrikli araç trafikte yerini aldı.
Söz konusu dönemde trafiğe kaydolan elektrikli araç sayısı yüzde 64 artış gösterdi.
Geçen yıl ocak-ekim döneminde trafiğe kaydolan otomobiller içinde elektriklilerin oranı yüzde 5,9 iken bu yıl yüzde 9'a çıktı.
Böylece, trafiğe kaydolan her 100 otomobilden 9'u elektrikli oldu.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yollardaki-elektrikli-arac-sayisi-10-ayda-katlandi-187287.html
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Türkiye'de elektrikli araçlara yönelik ilgi artmaya devam ediyor.
Ülkenin yerli ve milli otomobili Togg'un yollara çıkmasıyla elektrikli araç pazarı hızla büyüdü. Son 1,5 yılda 40 binden fazla Togg kullanıcısıyla buluştu.
Elektrikli araç piyasası yıllar içinde dünya genelinde de büyüme kaydetti. BYD ve Chery gibi sektörün büyük firmalarının Türkiye'de yatırım kararı alması bu pazarın daha da büyüyeceğinin işareti oldu.
Trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısında artış
TÜİK verilerine göre, ekim ayı sonu itibarıyla Türkiye'de trafiğe kayıtlı otomobil sayısı 16 milyon 38 bin 61 oldu.
Ocak-ekim döneminde trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısının da geçen yıla oranla hızlı arttığı görüldü.
Geçen yıl sonunda trafiğe kayıtlı toplam elektrikli araç sayısı 80 bin 43 iken ekim sonu itibarıyla 153 bin 772'ye ulaştı.
Böylece, trafiğe kayıtlı elektrikli araç sayısı 10 ayda katlandı.
Geçen yıl elektrikli araçların tüm otomobiller içindeki oranı yüzde 0,5 iken ekim sonu itibarıyla yüzde 1'e ulaştı.
Trafiğe kaydolan 100 otomobilden 9'u elektrikli
Geçen yıl ve bu yılın ocak-ekim dönemleri karşılaştırıldığında yıldan yıla elektrikli araçlara artan ilginin rakamlara yansıdığı görüldü.
Buna göre, geçen yılın 10 aylık döneminde 45 bin 50 elektrikli araç trafiğe kaydolurken bu yılın aynı döneminde 73 bin 817 elektrikli araç trafikte yerini aldı.
Söz konusu dönemde trafiğe kaydolan elektrikli araç sayısı yüzde 64 artış gösterdi.
Geçen yıl ocak-ekim döneminde trafiğe kaydolan otomobiller içinde elektriklilerin oranı yüzde 5,9 iken bu yıl yüzde 9'a çıktı.
Böylece, trafiğe kaydolan her 100 otomobilden 9'u elektrikli oldu.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yollardaki-elektrikli-arac-sayisi-10-ayda-katlandi-187287.html
Tüketici güven endeksi kasımda aylık yüzde 1 azaldı!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), kasım ayına ilişkin tüketici güven endeksi verilerini açıkladı.
Buna göre, TÜİK ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, ekimde 80,6 iken kasımda yüzde 1 azalarak 79,8'e geriledi.
Mevcut dönemde hanenin maddi durumu endeksi geçen ay 64,7 iken kasımda yüzde 2,1 artışla 66,1'e çıktı.
Gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi endeksi ekimde 82,1 iken bu ay yüzde 1,8 azalışla 80,6'ya geriledi.
Ekimde 75,3 olan gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi endeksi yüzde 2 azalışla bu ay 73,8 oldu.
Gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi endeksi ise ekimde 100,1 iken kasımda yüzde 1,5 gerileyerek 98,6 olarak hesaplandı.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tuketici-guven-endeksi-kasimda-aylik-yuzde-1-azaldi-187286.html
Buna göre, TÜİK ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, ekimde 80,6 iken kasımda yüzde 1 azalarak 79,8'e geriledi.
Mevcut dönemde hanenin maddi durumu endeksi geçen ay 64,7 iken kasımda yüzde 2,1 artışla 66,1'e çıktı.
Gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi endeksi ekimde 82,1 iken bu ay yüzde 1,8 azalışla 80,6'ya geriledi.
Ekimde 75,3 olan gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi endeksi yüzde 2 azalışla bu ay 73,8 oldu.
Gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi endeksi ise ekimde 100,1 iken kasımda yüzde 1,5 gerileyerek 98,6 olarak hesaplandı.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tuketici-guven-endeksi-kasimda-aylik-yuzde-1-azaldi-187286.html
Havalimanlarında yeni dönem: İstanbul ve İzmir'de kullanılacak
Türk Hava Yolları (THY) dijitalleşmede önemli adımlar atmaya devam ediyor. Son olarak ise uçağa biniş süreçlerini yüzde 50 oranında hızlandırmak için önemli bir projeyi devreye soktu.
İSTANBUL VE İZMİR'DE UYGULANACAK
Proje kapsamında uçağa biniş öncesi manuel olarak yapılan boarding işlemleri artık yüz tanıma sistemiyle gerçekleştirilecek.
Sistem ilk olarak ABD'de Miami ve Boston Havalimanı'nda THY uçuşlarında denendi ve başarılı oldu. Yakın zamanda sistem İstanbul, İzmir ve Seul'de uygulanacak.
BİYOMETRİK YOLCULUK BAŞLIYOR
THY Genel Müdür Yardımcısı Kerem Kızıltunç, "Dijitalleşmede liderlik basamaklarını tırmanmaya devam eden Türk Hava Yolları, biyometrik yolculuğa başlıyor. Miami ve Boston'da başlayan projemiz, biniş sürelerinde yüzde 50'ye varan hızlandırma imkânı sağlıyor. Yakında Seul, İzmir ve İstanbul'da da devreye almayı planladığımız temassız biniş süreçlerini yeni istasyonlar ve yeni yetkinlikler takip edecek" dedi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/havalimanlarinda-yeni-donem-istanbul-ve-izmir-de-kullanilacak-187285.html
İSTANBUL VE İZMİR'DE UYGULANACAK
Proje kapsamında uçağa biniş öncesi manuel olarak yapılan boarding işlemleri artık yüz tanıma sistemiyle gerçekleştirilecek.
Sistem ilk olarak ABD'de Miami ve Boston Havalimanı'nda THY uçuşlarında denendi ve başarılı oldu. Yakın zamanda sistem İstanbul, İzmir ve Seul'de uygulanacak.
BİYOMETRİK YOLCULUK BAŞLIYOR
THY Genel Müdür Yardımcısı Kerem Kızıltunç, "Dijitalleşmede liderlik basamaklarını tırmanmaya devam eden Türk Hava Yolları, biyometrik yolculuğa başlıyor. Miami ve Boston'da başlayan projemiz, biniş sürelerinde yüzde 50'ye varan hızlandırma imkânı sağlıyor. Yakında Seul, İzmir ve İstanbul'da da devreye almayı planladığımız temassız biniş süreçlerini yeni istasyonlar ve yeni yetkinlikler takip edecek" dedi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/havalimanlarinda-yeni-donem-istanbul-ve-izmir-de-kullanilacak-187285.html
20 Kasım 2024 Çarşamba
Döner, iskender ve hamburgerin bulunduğu menülerde gramaj bilgisine yer verilecek
Ankara
Bakanlıktan yapılan açıklamada, perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlere ait fiyat etiketleri, tarife ve fiyat listelerine ilişkin hususların Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği ile düzenlendiği bildirildi.
Söz konusu düzenlemelerin tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi açısından önem taşıdığına işaret edilen açıklamada, yiyecek ve içecek hizmeti sunan işletmeler arasında en fazla işletmeye sahip, tüketici tarafından en çok tercih edilen ürünlerin başında döner, iskender ve hamburger ürünlerinin yer aldığı belirtildi.
"Gramaj bilgisine yer verilmemesi sebebiyle fiyat karşılaştırması yapılamıyor"
Açıklamada, son dönemlerde lokanta ve büfe zincirleri gibi işletmelerce, geleneksel satış yöntemi olarak ağırlığı ölçülerek satışa sunulması gereken dönerin, "döner sandviç", "ekmek arası döner", "dürüm döner", "servis döner" gibi isimler altında farklı fiyatlarla satıldığı aktarılarak, iskender ve hamburgerin ise farklı porsiyonlarda satışa sunulduğunun ancak gramaj bilgisine yer verilmemesi nedeniyle fiyat karşılaştırmasının yapılamadığının ve tüketicinin eksik bilgilendirildiğinin anlaşıldığı ifade edildi.
Bu konuda tüketici mağduriyetlerinin önüne geçilmesinin amaçlandığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ticari teamülle yerleşmiş satış usulü olarak ağırlığı ölçülerek ve farklı gramajlarda satılan döner ve iskender ile yaygın olarak tercih edilen hamburger özelinde tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi için sektörde bu alanda faaliyet gösteren işletmelerin tarife ve fiyat listelerinde ürünlerin ayırıcı özelliği olarak gramaj bilgilerine yer vermesi gerektiği hususunda sektörü temsil eden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu bilgilendirildi. Ayrıca 81 Ticaret il müdürlüğü tarafından yiyecek içecek hizmeti sunan işletmeler nezdinde yaygın ve yoğun denetimler yapılmaya devam edilecek. İşletmelerimizin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmaması açısından belirtilen hususlara dikkat etmesinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/doner-iskender-ve-hamburgerin-bulundugu-menulerde-gramaj-bilgisine-yer-verilecek-187097.html
Bakanlıktan yapılan açıklamada, perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlere ait fiyat etiketleri, tarife ve fiyat listelerine ilişkin hususların Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği ile düzenlendiği bildirildi.
Söz konusu düzenlemelerin tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi açısından önem taşıdığına işaret edilen açıklamada, yiyecek ve içecek hizmeti sunan işletmeler arasında en fazla işletmeye sahip, tüketici tarafından en çok tercih edilen ürünlerin başında döner, iskender ve hamburger ürünlerinin yer aldığı belirtildi.
"Gramaj bilgisine yer verilmemesi sebebiyle fiyat karşılaştırması yapılamıyor"
Açıklamada, son dönemlerde lokanta ve büfe zincirleri gibi işletmelerce, geleneksel satış yöntemi olarak ağırlığı ölçülerek satışa sunulması gereken dönerin, "döner sandviç", "ekmek arası döner", "dürüm döner", "servis döner" gibi isimler altında farklı fiyatlarla satıldığı aktarılarak, iskender ve hamburgerin ise farklı porsiyonlarda satışa sunulduğunun ancak gramaj bilgisine yer verilmemesi nedeniyle fiyat karşılaştırmasının yapılamadığının ve tüketicinin eksik bilgilendirildiğinin anlaşıldığı ifade edildi.
Bu konuda tüketici mağduriyetlerinin önüne geçilmesinin amaçlandığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ticari teamülle yerleşmiş satış usulü olarak ağırlığı ölçülerek ve farklı gramajlarda satılan döner ve iskender ile yaygın olarak tercih edilen hamburger özelinde tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz bilgilendirilmesi için sektörde bu alanda faaliyet gösteren işletmelerin tarife ve fiyat listelerinde ürünlerin ayırıcı özelliği olarak gramaj bilgilerine yer vermesi gerektiği hususunda sektörü temsil eden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu bilgilendirildi. Ayrıca 81 Ticaret il müdürlüğü tarafından yiyecek içecek hizmeti sunan işletmeler nezdinde yaygın ve yoğun denetimler yapılmaya devam edilecek. İşletmelerimizin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmaması açısından belirtilen hususlara dikkat etmesinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir."
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/doner-iskender-ve-hamburgerin-bulundugu-menulerde-gramaj-bilgisine-yer-verilecek-187097.html
Nasuh Mahruki tutuklandı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosunca Nasuh Mahruki hakkında sosyal medya paylaşımlarında kullandığı ifadeler nedeniyle 'yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' ve 'yargı organlarını alenen aşağılama' suçlarından soruşturma başlatılmıştı.
AKUT Arama Kurtarma Derneği eski Başkanı Nasuh Mahruki bugün avukatıyla birlikte Çağlayan Adliyesi'ne ifade vermeye geldi. İfade işlemlerinin ardından Mahruki tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Hakimlik tarafından, Nasuh Mahruki'nin tutuklanmasına karar verildi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nasuh-mahruki-tutuklandi-187096.html
AKUT Arama Kurtarma Derneği eski Başkanı Nasuh Mahruki bugün avukatıyla birlikte Çağlayan Adliyesi'ne ifade vermeye geldi. İfade işlemlerinin ardından Mahruki tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Hakimlik tarafından, Nasuh Mahruki'nin tutuklanmasına karar verildi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nasuh-mahruki-tutuklandi-187096.html
Son dakika: Meclis'teki skandal sonrası AK Parti'den çok sert açıklama!
Son dakika haberi... TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, İçişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe teklifi görüşülmeleri başlarken gerginlik yaşandı. CHP'li vekiller, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın salona girişini engellemek istedi.
CHP'li milletvekillerinin tepkileri, İçişleri Bakanı Yerlikaya'nın salona girmesinin ardından da devam etti. Bunun üzerine AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Ömer Çelik sosyal medya hesabı üzerinden konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
Bazı CHP milletvekillerinin İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya Meclisteki saldırısı barbarlıktır.
Bu saldırıyı lanetliyoruz.
Mecliste eşkiyalık kabul edilemez.
Hiç kimse Bakanlarımızı ve Milletvekillerimizi susturamaz. Barbarlıkla siyasi mücadele konusunda tecrübemiz yüksektir. Bu mücadeleyi en net şekilde vereceğiz. Barbarlık ve eşkiyalık hakettiği siyasi ve hukuki cevapları her zeminde alacaktır.
CHP bu saldırı karşısında gereğini yapmalıdır. Barbarlığın gereğini yapmayanların demokrasiden bahsetmesi de normalleşmeden bahsetmesi de yalan muamelesi görecektir.
Bazı CHP milletvekillerinin İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya Meclisteki saldırısı barbarlıktır.
Bu saldırıyı lanetliyoruz.
Mecliste eşkiyalık kabul edilemez.
Hiç kimse Bakanlarımızı ve Milletvekillerimizi susturamaz. Barbarlıkla siyasi mücadele konusunda tecrübemiz…— Ömer Çelik (@omerrcelik) November 20, 2024
MEHMET MUŞ'TAN OKKALI CEVAP
Komisyon Başkanı Mehmet Muş, "Plan ve Bütçe Komisyonu üyeliğinden tutun da başkanlığına kadar 2011'den beri geliyorum buraya. Meclis'te, Plan ve Bütçe Komisyonuna sokmamak gibi bir yetkiniz yok. Önde kadın milletvekilleri, CHP Grubu kapının önünü kapadı. Ben içeri giremiyorum, Komisyon Başkanıyım. Kadın milletvekilleri, erkek milletvekilleri ön tarafı kapatmış, yan yana omuz omuza. Ben içeri giremiyorum. 'Komisyona girmenize izin vermeyeceğiz' deniyor." ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ı İçişleri Bakanı Yerlikaya ile görüşmesi için davet ettiğini anlatan Muş, "Haber gönderdim, öyle kapı önünde ne konuşacaklar, böyle barikat olduğunu bilmiyorum, buyursun gelsinler. Davet ettim, benim odamda görüştüreyim, benim odam sakin. Ben de bir konu konuşulacak sanıyorum. Sayın Başarır gelmiş olsa, neyse mesele anlatabilir. Esenyurt'taki polisin uygulamasından mı rahatsız, başka bir hadise mi? Gelmedi." diyerek yaşananları aktardı.
Kapının önü milletvekilleriyle dolu olduğu için salona girilemediğini belirten Muş, "Gelse Sayın Başarır, meseleyi anlatsa iş çözülecekti." dedi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/son-dakika-meclis-teki-skandal-sonrasi-ak-parti-den-cok-sert-aciklama-187095.html
CHP'li milletvekillerinin tepkileri, İçişleri Bakanı Yerlikaya'nın salona girmesinin ardından da devam etti. Bunun üzerine AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Ömer Çelik sosyal medya hesabı üzerinden konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
Bazı CHP milletvekillerinin İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya Meclisteki saldırısı barbarlıktır.
Bu saldırıyı lanetliyoruz.
Mecliste eşkiyalık kabul edilemez.
Hiç kimse Bakanlarımızı ve Milletvekillerimizi susturamaz. Barbarlıkla siyasi mücadele konusunda tecrübemiz yüksektir. Bu mücadeleyi en net şekilde vereceğiz. Barbarlık ve eşkiyalık hakettiği siyasi ve hukuki cevapları her zeminde alacaktır.
CHP bu saldırı karşısında gereğini yapmalıdır. Barbarlığın gereğini yapmayanların demokrasiden bahsetmesi de normalleşmeden bahsetmesi de yalan muamelesi görecektir.
Bazı CHP milletvekillerinin İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya Meclisteki saldırısı barbarlıktır.
Bu saldırıyı lanetliyoruz.
Mecliste eşkiyalık kabul edilemez.
Hiç kimse Bakanlarımızı ve Milletvekillerimizi susturamaz. Barbarlıkla siyasi mücadele konusunda tecrübemiz…— Ömer Çelik (@omerrcelik) November 20, 2024
MEHMET MUŞ'TAN OKKALI CEVAP
Komisyon Başkanı Mehmet Muş, "Plan ve Bütçe Komisyonu üyeliğinden tutun da başkanlığına kadar 2011'den beri geliyorum buraya. Meclis'te, Plan ve Bütçe Komisyonuna sokmamak gibi bir yetkiniz yok. Önde kadın milletvekilleri, CHP Grubu kapının önünü kapadı. Ben içeri giremiyorum, Komisyon Başkanıyım. Kadın milletvekilleri, erkek milletvekilleri ön tarafı kapatmış, yan yana omuz omuza. Ben içeri giremiyorum. 'Komisyona girmenize izin vermeyeceğiz' deniyor." ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ı İçişleri Bakanı Yerlikaya ile görüşmesi için davet ettiğini anlatan Muş, "Haber gönderdim, öyle kapı önünde ne konuşacaklar, böyle barikat olduğunu bilmiyorum, buyursun gelsinler. Davet ettim, benim odamda görüştüreyim, benim odam sakin. Ben de bir konu konuşulacak sanıyorum. Sayın Başarır gelmiş olsa, neyse mesele anlatabilir. Esenyurt'taki polisin uygulamasından mı rahatsız, başka bir hadise mi? Gelmedi." diyerek yaşananları aktardı.
Kapının önü milletvekilleriyle dolu olduğu için salona girilemediğini belirten Muş, "Gelse Sayın Başarır, meseleyi anlatsa iş çözülecekti." dedi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/son-dakika-meclis-teki-skandal-sonrasi-ak-parti-den-cok-sert-aciklama-187095.html
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı için geri sayım başladı! Yarın faaliyete geçiyor!
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin (TOBB ETÜ) uzun yıllardır süren çalışmalarıyla geliştirilen Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı, 21 Kasım’da düzenlenecek törenle tanıtılacak. Bilgisayar, veri güvenliği, yapay zeka, savunma sanayisi ve simülasyonlar gibi pek çok alanda kullanılacak.
TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nde gerçekleştirilecek tanıtım törenine, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Sarınay’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yetkilinin katılması bekleniyor.
Kuantum bilgisayar, klasik bilgisayarlardan farklı olarak işlemleri "bit" yerine "kuantum bitleri" (kubit) ile gerçekleştiriyor. Bu teknoloji, hesaplama gücünü milyonlarca kat artırarak karmaşık problemlerin çözümünde önemli bir avantaj sunuyor. Türkiye’nin bu bilgisayar sayesinde bilgi işlem teknolojilerindeki uluslararası rekabet gücünü artırması hedefleniyor.
Tanıtım töreninde kuantum bilgisayarının isim ve özellikleri açıklanacak. Ayrıca katılımcılar, bu teknolojiyi yakından inceleme fırsatı bulacak. TOBB ETÜ, bu bilgisayarı sürekli geliştirilebilir bir altyapıyla tasarlayarak Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığına ve kuantum teknolojileri ekosistemine liderlik etme vizyonuna katkı sağlamayı amaçlıyor.
KUANTUM TEKNOLOJİSİ NE FAYDALAR SAĞLIYOR?
Kuantum bilgisayarlar, veri şifreleme, yapay zeka, iklim modelleme, ileri malzeme bilimi ve savunma sanayisi gibi çok geniş bir kullanım alanına sahip. Özellikle daha güvenli veri şifreleme sistemlerinin geliştirilmesi, küresel ısınma ve doğal afet analizleri gibi konularda büyük ilerlemeler sağlayacak.
TOBB ETÜ ayrıca, genç araştırmacıları bu alana teşvik etmeyi ve “Kuantum Ekosistemi” adı altında bir platform oluşturarak girişimcilere destek sunmayı planlıyor. Yerli donanım ve bileşen geliştirilmesine yönelik bu adımın, Türkiye’ye küresel ölçekte rekabet avantajı kazandırması bekleniyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/turkiye-nin-ilk-kuantum-bilgisayari-icin-geri-sayim-basladi-yarin-faaliyete-geciyor-187094.html
TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nde gerçekleştirilecek tanıtım törenine, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Sarınay’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yetkilinin katılması bekleniyor.
Kuantum bilgisayar, klasik bilgisayarlardan farklı olarak işlemleri "bit" yerine "kuantum bitleri" (kubit) ile gerçekleştiriyor. Bu teknoloji, hesaplama gücünü milyonlarca kat artırarak karmaşık problemlerin çözümünde önemli bir avantaj sunuyor. Türkiye’nin bu bilgisayar sayesinde bilgi işlem teknolojilerindeki uluslararası rekabet gücünü artırması hedefleniyor.
Tanıtım töreninde kuantum bilgisayarının isim ve özellikleri açıklanacak. Ayrıca katılımcılar, bu teknolojiyi yakından inceleme fırsatı bulacak. TOBB ETÜ, bu bilgisayarı sürekli geliştirilebilir bir altyapıyla tasarlayarak Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığına ve kuantum teknolojileri ekosistemine liderlik etme vizyonuna katkı sağlamayı amaçlıyor.
KUANTUM TEKNOLOJİSİ NE FAYDALAR SAĞLIYOR?
Kuantum bilgisayarlar, veri şifreleme, yapay zeka, iklim modelleme, ileri malzeme bilimi ve savunma sanayisi gibi çok geniş bir kullanım alanına sahip. Özellikle daha güvenli veri şifreleme sistemlerinin geliştirilmesi, küresel ısınma ve doğal afet analizleri gibi konularda büyük ilerlemeler sağlayacak.
TOBB ETÜ ayrıca, genç araştırmacıları bu alana teşvik etmeyi ve “Kuantum Ekosistemi” adı altında bir platform oluşturarak girişimcilere destek sunmayı planlıyor. Yerli donanım ve bileşen geliştirilmesine yönelik bu adımın, Türkiye’ye küresel ölçekte rekabet avantajı kazandırması bekleniyor.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/turkiye-nin-ilk-kuantum-bilgisayari-icin-geri-sayim-basladi-yarin-faaliyete-geciyor-187094.html
Niğde'de kaybolan Belaruslu ikiz dağcılardan 2 gündür haber yok!
Belarus uyruklu ikiz kardeşler Valentina ve Maryıa İvankova, 16 Kasım'da Aladağlar'ın Yedigöller mevkisine gitmek için yürüyüşe çıktı.
2 gün sonra geri dönmesi beklenen ikiz dağcılara ulaşılamadı. Bunun üzerine dün arama çalışması başlatıldı. Bölgeye AFAD ile Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi sevk edildi. Dün yapılan aramalardan sonuç alınamadı.
Havanın kararmasıyla ara verilen çalışmalara bugün sabahın ilk ışıklarıyla yeniden başlandı. Aladağlar'ın bir bölümünün sınırları içinde kaldığı Kayseri'de de AFAD, Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ve Yahyalı’nın amatör dağcılarından oluşan bir grup da bu bölgede çalışmalara katıldı.
Niğde Valiliği’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada, dağcı kardeşlerin Kızılkaya zirvesine doğru hareket ettiklerinin tespit edildiği belirtilerek, “Belarus Konsolosluğu tarafından valiliğimize telefon ile verilen bilgide Maryıa ve Valentino Ivankova’nın 15 Kasım’da Ankara'dan Niğde'ye dağcılık faaliyetlerinde bulunmak üzere geldikleri, ancak 18 Kasım günü geri dönüş yapmaları gerekirken kendilerinden haber alınamadığı belirtilmiştir. JAK timinden 4 personel ve AFAD ekiplerinden 10 personel ile arama kurtarma çalışmalarına başlanmıştır” denildi.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nigde-de-kaybolan-belaruslu-ikiz-dagcilardan-2-gundur-haber-yok-187093.html
2 gün sonra geri dönmesi beklenen ikiz dağcılara ulaşılamadı. Bunun üzerine dün arama çalışması başlatıldı. Bölgeye AFAD ile Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi sevk edildi. Dün yapılan aramalardan sonuç alınamadı.
Havanın kararmasıyla ara verilen çalışmalara bugün sabahın ilk ışıklarıyla yeniden başlandı. Aladağlar'ın bir bölümünün sınırları içinde kaldığı Kayseri'de de AFAD, Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ve Yahyalı’nın amatör dağcılarından oluşan bir grup da bu bölgede çalışmalara katıldı.
Niğde Valiliği’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada, dağcı kardeşlerin Kızılkaya zirvesine doğru hareket ettiklerinin tespit edildiği belirtilerek, “Belarus Konsolosluğu tarafından valiliğimize telefon ile verilen bilgide Maryıa ve Valentino Ivankova’nın 15 Kasım’da Ankara'dan Niğde'ye dağcılık faaliyetlerinde bulunmak üzere geldikleri, ancak 18 Kasım günü geri dönüş yapmaları gerekirken kendilerinden haber alınamadığı belirtilmiştir. JAK timinden 4 personel ve AFAD ekiplerinden 10 personel ile arama kurtarma çalışmalarına başlanmıştır” denildi.
#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nigde-de-kaybolan-belaruslu-ikiz-dagcilardan-2-gundur-haber-yok-187093.html
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı yarın faaliyete geçiyor
Ankara
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, TOBB ETÜ, kuantum teknolojileri üzerine 2010 yılından beri sürdürdüğü çalışmalarıyla Türkiye'nin bu alanda dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almasına katkı sağlamayı hedefliyor.
Bu kapsamda üniversitenin çalışmalarıyla ülkenin ilk kuantum bilgisayarı geliştirildi. Bilgisayarın tanıtım töreni yarın TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Kuantum bilgisayarın ismi ve özellikleri bu törende kamuoyuyla paylaşılacak.
Törene, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Sarınay'ın da aralarında olduğu çok sayıda ismin katılması planlanıyor.
Etkinlikte kuantum bilgisayarının tanıtım filmi gösterilecek ve katılımcılar bu teknolojiyi yerinde inceleme fırsatı bulacak.
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı, sürekli geliştirmeye açık bir altyapıyla tasarlandı. Bu, sadece teknolojik bağımsızlık açısından değil, aynı zamanda Türkiye'nin kuantum teknolojileri ekosistemine liderlik etme vizyonu açısından da kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bilgi işlem teknolojilerinde uluslararası rekabet gücü artacak
Kuantum bilgisayarlar, klasik bilgisayarlardan farklı olarak işlemleri "bit" yerine "kuantum bitleri" (kubit) ile gerçekleştiriyor. Bir kubitin aynı anda birden fazla durumu temsil edebilme özelliği, hesaplama gücünü milyonlarca kat artırarak karmaşık problemleri çözmesiyle dikkati çekiyor. Kuantum bilgisayarının, Türkiye'nin bilgi işlem teknolojilerindeki uluslararası rekabet gücünü artırması bekleniyor.
Kuantum bilgisayarların potansiyel kullanım alanları ise oldukça geniş. Bunlar arasında, kriptografi (daha güvenli veri şifreleme sistemleri), yapay zeka (karmaşık algoritmaların hızla işlenmesi), savunma sanayisi (stratejik teknolojilerin geliştirilmesi), iklim modelleme ve simülasyonlar (küresel ısınma ve doğal afet analizleri), ileri malzeme bilimi (yeni nesil malzemelerin keşfi ve analizi) yer alıyor.
Gençler teşvik edilecek
Kuantum teknolojisi, gençlere ve girişimcilere de yeni fırsatlar sunacak. TOBB ETÜ, kuantum bilgisayarıyla genç araştırmacıları bu alanda eğitim almaya teşvik etmeyi amaçlıyor. Ayrıca, TOBB ETÜ bünyesinde faaliyete geçecek "Kuantum Ekosistemi" ile girişimcilerin kuantum teknolojilerinde yerli donanım ve bileşen geliştirmelerine destek verilerek, bu alanda küresel ölçekte rekabet avantajı sağlanması hedefleniyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/turkiye-nin-ilk-kuantum-bilgisayari-yarin-faaliyete-geciyor-187092.html
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, TOBB ETÜ, kuantum teknolojileri üzerine 2010 yılından beri sürdürdüğü çalışmalarıyla Türkiye'nin bu alanda dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almasına katkı sağlamayı hedefliyor.
Bu kapsamda üniversitenin çalışmalarıyla ülkenin ilk kuantum bilgisayarı geliştirildi. Bilgisayarın tanıtım töreni yarın TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Kuantum bilgisayarın ismi ve özellikleri bu törende kamuoyuyla paylaşılacak.
Törene, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Sarınay'ın da aralarında olduğu çok sayıda ismin katılması planlanıyor.
Etkinlikte kuantum bilgisayarının tanıtım filmi gösterilecek ve katılımcılar bu teknolojiyi yerinde inceleme fırsatı bulacak.
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı, sürekli geliştirmeye açık bir altyapıyla tasarlandı. Bu, sadece teknolojik bağımsızlık açısından değil, aynı zamanda Türkiye'nin kuantum teknolojileri ekosistemine liderlik etme vizyonu açısından da kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bilgi işlem teknolojilerinde uluslararası rekabet gücü artacak
Kuantum bilgisayarlar, klasik bilgisayarlardan farklı olarak işlemleri "bit" yerine "kuantum bitleri" (kubit) ile gerçekleştiriyor. Bir kubitin aynı anda birden fazla durumu temsil edebilme özelliği, hesaplama gücünü milyonlarca kat artırarak karmaşık problemleri çözmesiyle dikkati çekiyor. Kuantum bilgisayarının, Türkiye'nin bilgi işlem teknolojilerindeki uluslararası rekabet gücünü artırması bekleniyor.
Kuantum bilgisayarların potansiyel kullanım alanları ise oldukça geniş. Bunlar arasında, kriptografi (daha güvenli veri şifreleme sistemleri), yapay zeka (karmaşık algoritmaların hızla işlenmesi), savunma sanayisi (stratejik teknolojilerin geliştirilmesi), iklim modelleme ve simülasyonlar (küresel ısınma ve doğal afet analizleri), ileri malzeme bilimi (yeni nesil malzemelerin keşfi ve analizi) yer alıyor.
Gençler teşvik edilecek
Kuantum teknolojisi, gençlere ve girişimcilere de yeni fırsatlar sunacak. TOBB ETÜ, kuantum bilgisayarıyla genç araştırmacıları bu alanda eğitim almaya teşvik etmeyi amaçlıyor. Ayrıca, TOBB ETÜ bünyesinde faaliyete geçecek "Kuantum Ekosistemi" ile girişimcilerin kuantum teknolojilerinde yerli donanım ve bileşen geliştirmelerine destek verilerek, bu alanda küresel ölçekte rekabet avantajı sağlanması hedefleniyor.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/turkiye-nin-ilk-kuantum-bilgisayari-yarin-faaliyete-geciyor-187092.html
Obeziteyle mücadelede farkındalığı artırmak için vatandaşlara "eğitimlerle" ulaşılıyor
Ankara
Sağlık Bakanlığınca, "Obezite ile Mücadele ve Fiziksel Aktivite 2024-2028 Eylem Planı" kapsamında, bu yılın 10 ayında halk eğitimleriyle 794 bin kişiye ulaşılarak, sağlıklı beslenme, tuzun azaltılması ve diyabet hastalıkları konularında eğitim ve bilgilendirme yapıldı.
AA muhabirinin Sağlık Bakanlığından edindiği bilgiye göre, Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Yaşam Programı kapsamında hayata geçirilen "Obezite ile Mücadele ve Fiziksel Aktivite 2024-2028 Eylem Planı" ile önemli adımlar atıldı.
Bu kapsamda, il ve ilçe sağlık müdürlükleri aracılığıyla bu yılın 10 ayında halk eğitimleriyle 794 bin kişiye ulaşılarak, sağlıklı beslenme, tuzun azaltılması ve diyabet hastalıkları konularında eğitimler verildi.
Çocukluk çağı obezitesinde de sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin önemini anlatmak ve bunu bir davranış biçimine dönüştürebilmek amacıyla okullarda yaklaşık 2 milyon öğrenci ve okul personeli için eğitim programları düzenlendi.
720 bin beslenme danışmanlığı hizmeti
İlçe Sağlık Müdürlükleri ve Sağlıklı Hayat Merkezleri'nde bulunan Beslenme Danışmanlığı Birimleri'nde, diyetisyenler tarafından aile hekimleri ile koordineli olarak bu yılın 10 ayında 720 bin beslenme danışmanlığı hizmeti sunuldu.
Sağlık Bakanlığınca, Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi koordinasyonunda yapılan Türkiye Çocukluk Çağı Obezite Araştırması 2022 verilerine göre, 2013'te yüzde 8,3 olan ve 2016'da yüzde 9,9'a çıkan çocukluk çağında obezite artışı, 2022'de de yüzde 9,9 oranında kaldı.
Obezite yaygınlığının 5 yılda kademeli azaltılması hedefleniyor
Sağlık Bakanlığının 2024-2028 yıllarını kapsayan Stratejik Planı kapsamında, obezite yaygınlığının 5 yılda kademeli azaltılması hedefleniyor.
Sağlıklı yaşam bilinci ve alışkanlıklarının kazanılmasını sağlamanın amaçlandığı plan doğrultusunda, gıda etiketlerinin tüketiciler tarafından daha anlaşılabilir olması amacıyla ilgili paydaşlarla yeni mevzuat düzenlemeleri de yapılacak.
Ambalajlı ürünlerdeki tuz oranının azaltılması, trans yağ, yüksek şeker ve tuz içeren ürünlerin tüketimlerinin düşürülmesi, bu nitelikteki besinlerin reklamlarına yönelik düzenleme de çalışmalar arasında yer alacak.
Müfredat ve mevzuat iyileştirme uygulamaları
Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarıyla çocukların sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirilmesine yönelik müfredat ve mevzuat iyileştirme uygulamalarını yürütecek.
Hareketli hayat alışkanlıklarının yaygınlaştırılması için toplumun her kesimi tarafından kolay ulaşılabilir, ücretsiz yeşil alanların, fiziksel aktiviteyi teşvik eden uygulamaların artırılması yönünde işbirlikleri yapılacak.
Sağlık okuryazarlığı oranını 2028'e kadar yüzde 52 düzeyine çıkarmayı hedefleyen Bakanlık, dijital sağlık okuryazarlığının geliştirilmesini teşvik edecek.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/obeziteyle-mucadelede-farkindaligi-artirmak-icin-vatandaslara-egitimlerle-ulasiliyor-187091.html
Sağlık Bakanlığınca, "Obezite ile Mücadele ve Fiziksel Aktivite 2024-2028 Eylem Planı" kapsamında, bu yılın 10 ayında halk eğitimleriyle 794 bin kişiye ulaşılarak, sağlıklı beslenme, tuzun azaltılması ve diyabet hastalıkları konularında eğitim ve bilgilendirme yapıldı.
AA muhabirinin Sağlık Bakanlığından edindiği bilgiye göre, Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Yaşam Programı kapsamında hayata geçirilen "Obezite ile Mücadele ve Fiziksel Aktivite 2024-2028 Eylem Planı" ile önemli adımlar atıldı.
Bu kapsamda, il ve ilçe sağlık müdürlükleri aracılığıyla bu yılın 10 ayında halk eğitimleriyle 794 bin kişiye ulaşılarak, sağlıklı beslenme, tuzun azaltılması ve diyabet hastalıkları konularında eğitimler verildi.
Çocukluk çağı obezitesinde de sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin önemini anlatmak ve bunu bir davranış biçimine dönüştürebilmek amacıyla okullarda yaklaşık 2 milyon öğrenci ve okul personeli için eğitim programları düzenlendi.
720 bin beslenme danışmanlığı hizmeti
İlçe Sağlık Müdürlükleri ve Sağlıklı Hayat Merkezleri'nde bulunan Beslenme Danışmanlığı Birimleri'nde, diyetisyenler tarafından aile hekimleri ile koordineli olarak bu yılın 10 ayında 720 bin beslenme danışmanlığı hizmeti sunuldu.
Sağlık Bakanlığınca, Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi koordinasyonunda yapılan Türkiye Çocukluk Çağı Obezite Araştırması 2022 verilerine göre, 2013'te yüzde 8,3 olan ve 2016'da yüzde 9,9'a çıkan çocukluk çağında obezite artışı, 2022'de de yüzde 9,9 oranında kaldı.
Obezite yaygınlığının 5 yılda kademeli azaltılması hedefleniyor
Sağlık Bakanlığının 2024-2028 yıllarını kapsayan Stratejik Planı kapsamında, obezite yaygınlığının 5 yılda kademeli azaltılması hedefleniyor.
Sağlıklı yaşam bilinci ve alışkanlıklarının kazanılmasını sağlamanın amaçlandığı plan doğrultusunda, gıda etiketlerinin tüketiciler tarafından daha anlaşılabilir olması amacıyla ilgili paydaşlarla yeni mevzuat düzenlemeleri de yapılacak.
Ambalajlı ürünlerdeki tuz oranının azaltılması, trans yağ, yüksek şeker ve tuz içeren ürünlerin tüketimlerinin düşürülmesi, bu nitelikteki besinlerin reklamlarına yönelik düzenleme de çalışmalar arasında yer alacak.
Müfredat ve mevzuat iyileştirme uygulamaları
Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarıyla çocukların sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirilmesine yönelik müfredat ve mevzuat iyileştirme uygulamalarını yürütecek.
Hareketli hayat alışkanlıklarının yaygınlaştırılması için toplumun her kesimi tarafından kolay ulaşılabilir, ücretsiz yeşil alanların, fiziksel aktiviteyi teşvik eden uygulamaların artırılması yönünde işbirlikleri yapılacak.
Sağlık okuryazarlığı oranını 2028'e kadar yüzde 52 düzeyine çıkarmayı hedefleyen Bakanlık, dijital sağlık okuryazarlığının geliştirilmesini teşvik edecek.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/obeziteyle-mucadelede-farkindaligi-artirmak-icin-vatandaslara-egitimlerle-ulasiliyor-187091.html
Döner ve hamburgere gramaj şartı getirildi
Ticaret Bakanlığı, yiyecek ve içecek sektöründe döner, iskender ve hamburger ürünlerinde menüde granaj bilgisi verme zorunluluğu getirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, gramaj bilgisi vermeyenlere denetim başlatıldı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:
"Perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlere ait fiyat etiketleri, tarife ve fiyat listelerine ilişkin hususlar 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği ile düzenlenmektedir. Temel amacı "perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlerin etiket, tarife ve fiyat listelerinin şekli, içeriği, kullanılması ile indirimli satışlara ilişkin usul ve esasları düzenlemek" olan Yönetmelik, tüketicilerin "ekonomik çıkarlarının korunması" ve "doğru ve eksiksiz olarak bilgilendirilmesi" açısından önem arz etmektedir.
Yiyecek ve içecek hizmeti faaliyeti gösteren işletmeler arasında en fazla işletmeye sahip ve tüketici tarafından en fazla tercih edilen ürünlerin başında döner, İskender ve hamburger ürünleri yer alıyor. Tüketiciye sunulan söz konusu ürünlerin gerek hızlı servis edilmesi gerekse ekonomik olmaları nedeniyle ülke genelinde yaygın olarak tercih ediliyor.
"TÜKETİCİ EKSİK BİLGİLENDİRİLİYOR"
Son dönemlerde lokanta ve büfe zincirleri gibi işletmelerce, geleneksel satış yöntemi olarak, ağırlığı ölçülerek satışa sunulması gereken dönerin, "döner sandviç, ekmek arası döner, dürüm döner, servis döner vb" isimler altında farklı fiyatlarla, İskender ve hamburger ürünlerinin ise farklı porsiyonlarda satışa sunulduğu ancak gramaj bilgisine yer verilmemesi nedeniyle fiyat karşılaştırmasının yapılamadığı ve tüketicinin eksik bilgilendirildiği anlaşılmaktadır.
Ticari teamül ile yerleşmiş satış usulü olarak, ağırlığı ölçülerek ve farklı gramajlarda satılan döner ürünü ile İskender ürünü ve yaygın olarak tercih edilen hamburger ürünü özelinde tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz olarak bilgilendirilmesi ile tüketici mağduriyetlerinin önüne geçilmesini amacı ile; sektörde bu alanda faaliyet gösteren işletmelerin tarife ve fiyat listelerinde ürünlerin ayırıcı özelliği olarak gramaj bilgilerine yer verilmesi gerektiği hususunda sektörü temsil eden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu bilgilendirilmiştir.
Ayrıca, 81 Ticaret İl Müdürlüğü tarafından yiyecek içecek hizmeti sunan işletmeler nezdinde yaygın ve yoğun denetimler yapılmaya devam edilerek işletmelerimizin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmamaları açısından, belirtilen hususlara dikkat etmelerinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/doner-ve-hamburgere-gramaj-sarti-getirildi-187090.html
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, gramaj bilgisi vermeyenlere denetim başlatıldı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:
"Perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlere ait fiyat etiketleri, tarife ve fiyat listelerine ilişkin hususlar 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği ile düzenlenmektedir. Temel amacı "perakende olarak satışa sunulan mal ve hizmetlerin etiket, tarife ve fiyat listelerinin şekli, içeriği, kullanılması ile indirimli satışlara ilişkin usul ve esasları düzenlemek" olan Yönetmelik, tüketicilerin "ekonomik çıkarlarının korunması" ve "doğru ve eksiksiz olarak bilgilendirilmesi" açısından önem arz etmektedir.
Yiyecek ve içecek hizmeti faaliyeti gösteren işletmeler arasında en fazla işletmeye sahip ve tüketici tarafından en fazla tercih edilen ürünlerin başında döner, İskender ve hamburger ürünleri yer alıyor. Tüketiciye sunulan söz konusu ürünlerin gerek hızlı servis edilmesi gerekse ekonomik olmaları nedeniyle ülke genelinde yaygın olarak tercih ediliyor.
"TÜKETİCİ EKSİK BİLGİLENDİRİLİYOR"
Son dönemlerde lokanta ve büfe zincirleri gibi işletmelerce, geleneksel satış yöntemi olarak, ağırlığı ölçülerek satışa sunulması gereken dönerin, "döner sandviç, ekmek arası döner, dürüm döner, servis döner vb" isimler altında farklı fiyatlarla, İskender ve hamburger ürünlerinin ise farklı porsiyonlarda satışa sunulduğu ancak gramaj bilgisine yer verilmemesi nedeniyle fiyat karşılaştırmasının yapılamadığı ve tüketicinin eksik bilgilendirildiği anlaşılmaktadır.
Ticari teamül ile yerleşmiş satış usulü olarak, ağırlığı ölçülerek ve farklı gramajlarda satılan döner ürünü ile İskender ürünü ve yaygın olarak tercih edilen hamburger ürünü özelinde tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması, doğru ve eksiksiz olarak bilgilendirilmesi ile tüketici mağduriyetlerinin önüne geçilmesini amacı ile; sektörde bu alanda faaliyet gösteren işletmelerin tarife ve fiyat listelerinde ürünlerin ayırıcı özelliği olarak gramaj bilgilerine yer verilmesi gerektiği hususunda sektörü temsil eden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu bilgilendirilmiştir.
Ayrıca, 81 Ticaret İl Müdürlüğü tarafından yiyecek içecek hizmeti sunan işletmeler nezdinde yaygın ve yoğun denetimler yapılmaya devam edilerek işletmelerimizin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmamaları açısından, belirtilen hususlara dikkat etmelerinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/doner-ve-hamburgere-gramaj-sarti-getirildi-187090.html
Tepki (Kerem Gülsoy) kimdir? Rapçi Tepki neden gözaltına alındı? Tutuklandı mı
Sosyal medya hesapları üzerinden yasa dışı bahse teşvik suçu kapsamında başlatılan soruşturma kapsamında Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil gibi ünlü isimler yargılanarak ev hapsi cezasına çarptırılmıştı. Ardından fenomen Yasin Obuz ve Türk rap müzisyeni Tepki adıyla tanınan Kerem Gülsoy hakkında yakalama kararı çıkartılmıştı. Peki, rapçi Tepki tutuklandı mı? Tepki neden gözaltına alındı? Suçu ne?
TEPKİ (KEREM GÜLSOY) NEDEN GÖZLATINA ALINDI?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasa dışı bahse teşvik ve bahis reklamları yapma iddiaları üzerine yasa dışı bahis kanununa muhalefetten soruşturma başlattı. Savcılık tarafından Kerem Gülsoy’un da aralarında bulunduğu 7 sosyal medya fenomeni hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Yakalama kararı çıkarılan sosyal medya fenomenleri şu şekilde: Yasin Obuz, Mesut Can Eray, Cenk Pekkan, Ünal Orhan, Özgür Yağan, Özcan Acar.
RAPÇİ TEPKİ TUTUKLANDI MI?
Tepki lakaplı Kerem Gülsoy'un gözaltına alınıp alınmadığı veya tutuklanıp tutuklanmadığı hakkında resmi bir açıklama yapılmadı. İfadelerin alınmasından sonra süreç netleşecek. Soruşturma devam ediyor.
TEPKİ (KEREM GÜLSOY) KİMDİR?
7 Ocak 1987'de İstanbul Küçükçekmece'de doğdu. Sahne adı Tepki olan Kerem Gülsoy, rap müzisyeni ve söz yazarıdır.
Küçük yaşlardan itibaren rap müzikle uğraşan Gülsoy, O Ses Türkiye yarışmasına katıldıktan sonra adını geniş kitlelere duyurdu. Ardından Ceza ile düet yaptığı Yak adlı şarkısıyla müzik sektöründe ses getirdi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tepki-kerem-gulsoy-kimdir-rapci-tepki-neden-gozaltina-alindi-tutuklandi-mi-187089.html
TEPKİ (KEREM GÜLSOY) NEDEN GÖZLATINA ALINDI?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasa dışı bahse teşvik ve bahis reklamları yapma iddiaları üzerine yasa dışı bahis kanununa muhalefetten soruşturma başlattı. Savcılık tarafından Kerem Gülsoy’un da aralarında bulunduğu 7 sosyal medya fenomeni hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Yakalama kararı çıkarılan sosyal medya fenomenleri şu şekilde: Yasin Obuz, Mesut Can Eray, Cenk Pekkan, Ünal Orhan, Özgür Yağan, Özcan Acar.
RAPÇİ TEPKİ TUTUKLANDI MI?
Tepki lakaplı Kerem Gülsoy'un gözaltına alınıp alınmadığı veya tutuklanıp tutuklanmadığı hakkında resmi bir açıklama yapılmadı. İfadelerin alınmasından sonra süreç netleşecek. Soruşturma devam ediyor.
TEPKİ (KEREM GÜLSOY) KİMDİR?
7 Ocak 1987'de İstanbul Küçükçekmece'de doğdu. Sahne adı Tepki olan Kerem Gülsoy, rap müzisyeni ve söz yazarıdır.
Küçük yaşlardan itibaren rap müzikle uğraşan Gülsoy, O Ses Türkiye yarışmasına katıldıktan sonra adını geniş kitlelere duyurdu. Ardından Ceza ile düet yaptığı Yak adlı şarkısıyla müzik sektöründe ses getirdi.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tepki-kerem-gulsoy-kimdir-rapci-tepki-neden-gozaltina-alindi-tutuklandi-mi-187089.html
Japonya'da ortalama pirinç fiyatı ekimde rekor seviyede
Ankara
Tarım, Orman ve Balıkçılık Bakanlığı açıklamasına göre, 60 kilogram cilalanmamış pirincin ortalama fiyatı ekimde 23 bin 820 yene (153 dolar) çıktı.
Pirincin ortalama fiyatı Ekim 2023'e oranla yüzde 57 artış gösterdi. Böylece, verilerin kayda geçtiği 2006'dan bu yana, ortalama fiyat en yüksek seviyeye ulaştı.
Öte yandan, ülke geneli üretim alanlarına göre fiyat artış oranları da kayda geçirildi.
Hokkaido menşeli "Nanatsuboşi" yüzde 63, Akita menşeli "Akitakomaçi" yüzde 55, Yamagata menşeli "Tsuyahime" yüzde 35, Niigata menşeli "Koşihikari" yüzde 22 yükseldi.
Devlet televizyonu NHK'ye göre, pirincin artan fiyatları, hane halkının yaşam maliyetleri üzerinde baskı oluşturabilir.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/japonya-da-ortalama-pirinc-fiyati-ekimde-rekor-seviyede-187088.html
Tarım, Orman ve Balıkçılık Bakanlığı açıklamasına göre, 60 kilogram cilalanmamış pirincin ortalama fiyatı ekimde 23 bin 820 yene (153 dolar) çıktı.
Pirincin ortalama fiyatı Ekim 2023'e oranla yüzde 57 artış gösterdi. Böylece, verilerin kayda geçtiği 2006'dan bu yana, ortalama fiyat en yüksek seviyeye ulaştı.
Öte yandan, ülke geneli üretim alanlarına göre fiyat artış oranları da kayda geçirildi.
Hokkaido menşeli "Nanatsuboşi" yüzde 63, Akita menşeli "Akitakomaçi" yüzde 55, Yamagata menşeli "Tsuyahime" yüzde 35, Niigata menşeli "Koşihikari" yüzde 22 yükseldi.
Devlet televizyonu NHK'ye göre, pirincin artan fiyatları, hane halkının yaşam maliyetleri üzerinde baskı oluşturabilir.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/japonya-da-ortalama-pirinc-fiyati-ekimde-rekor-seviyede-187088.html
Bakan Tekin: Bütün çocuklar, insanlığın ortak değeridir
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'ne ilişkin sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı.
Bakan Tekin'in açıklamaları şöyle:
"Çocukların daha müreffeh bir dünyada yaşaması insanlığın onur sınavıdır! Son yıllarda başta Gazze olmak üzere yaşanan hadiseler karşısında bütün insanlık, ne yazık ki bu sınavı hakkıyla verememekte. Dünyanın birçok farklı köşesinde milyonlarca çocuk, savaşlardan uzak bir şekilde özgürce sokaklarda koşup oyunlar oynayacakları günü bekliyor. Tüm dünyanın gözü önünde yaşanan acılar karşısında yeise kapılmak ya da karamsar olmak yerine, umutla insanlığın hayrına çalışmak ve bu onur sınavının hakkını vermek zorundayız. İnsanlık olarak her zamankinden çok daha fazla yeni yollara ihtiyacımız var ve yeni rotalar çizmek mecburiyetindeyiz.
Parıldayan gözlerle hayata bakan, tebessümüyle dünyamızı aydınlatan bütün çocukların mutluluğu için hiçbir ayrım gözetmeksizin bu mücadeleye dört elle sarılmalıyız. Çünkü bütün çocuklar, insanlığın ortak değeridir ve insana yakışan en muhlis davranışlardan biri, çocukların daha mutlu olacağı güzel bir geleceği inşa etmektir. Bu vesileyle tüm dünya çocuklarının 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutluyor, çocukların daha güzel, daha adil bir dünyada yaşamasını temenni ediyorum."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bakan-tekin-butun-cocuklar-insanligin-ortak-degeridir-187087.html
Bakan Tekin'in açıklamaları şöyle:
"Çocukların daha müreffeh bir dünyada yaşaması insanlığın onur sınavıdır! Son yıllarda başta Gazze olmak üzere yaşanan hadiseler karşısında bütün insanlık, ne yazık ki bu sınavı hakkıyla verememekte. Dünyanın birçok farklı köşesinde milyonlarca çocuk, savaşlardan uzak bir şekilde özgürce sokaklarda koşup oyunlar oynayacakları günü bekliyor. Tüm dünyanın gözü önünde yaşanan acılar karşısında yeise kapılmak ya da karamsar olmak yerine, umutla insanlığın hayrına çalışmak ve bu onur sınavının hakkını vermek zorundayız. İnsanlık olarak her zamankinden çok daha fazla yeni yollara ihtiyacımız var ve yeni rotalar çizmek mecburiyetindeyiz.
Parıldayan gözlerle hayata bakan, tebessümüyle dünyamızı aydınlatan bütün çocukların mutluluğu için hiçbir ayrım gözetmeksizin bu mücadeleye dört elle sarılmalıyız. Çünkü bütün çocuklar, insanlığın ortak değeridir ve insana yakışan en muhlis davranışlardan biri, çocukların daha mutlu olacağı güzel bir geleceği inşa etmektir. Bu vesileyle tüm dünya çocuklarının 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutluyor, çocukların daha güzel, daha adil bir dünyada yaşamasını temenni ediyorum."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bakan-tekin-butun-cocuklar-insanligin-ortak-degeridir-187087.html
Beşiktaş ve Trabzonspor'un transfer savaşı!
27 yaşındaki Arjantinli yıldızın Shanghai Port ile sözleşmesi ay sonunda bitiyor. Her iki kanat ve 10 numarada görev yapan Vargas, Adana Demirspor’da da forma giymişti. Beşiktaş oyuncuyu bitirmek için görüşmelerini sıklaştırdı.
Trabzonspor'un da Matias Vargas ile ilgilendiği ileri sürüldü. Oyuncunun menajeri ile bordo-mavili ekibin görüştüğü iddiaları ise gündemde yer aldı.
Menajerinden Türkiye'ye yeşil ışık
Çin'in Shanghai Port takımı ile sözleşmesi aralık ayında sona erecek olan Arjantinli sol kanatın menajeri Fernando Diego Cosentino, oyuncu transferi için "Seçenekleri değerlendiriyoruz. Türkiye çok önemli bir seçenek. Shanghai Port sözleşme yenileme teklifi sundu ama Türkiye de olabilir. Tüm opsiyonlar için masadayız." ifadelerini kullandı.
Matias Vargas Kimdir?
Shanghai Port FC takımında Forvet mevkinde forma giyen Matias Vargas, 08 Mayıs 1997 tarihinde dünyaya gelmiştir. 168 cm boyunda ve 66 kilo olan Matias Vargas, sağ ayağını kullanmaktadır. Bu sezon ilk 11'de 3 maça çıkan Matias Vargas bu maçlarda 2 gol kaydetti. #ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/besiktas-ve-trabzonspor-un-transfer-savasi-187086.html
Trabzonspor'un da Matias Vargas ile ilgilendiği ileri sürüldü. Oyuncunun menajeri ile bordo-mavili ekibin görüştüğü iddiaları ise gündemde yer aldı.
Menajerinden Türkiye'ye yeşil ışık
Çin'in Shanghai Port takımı ile sözleşmesi aralık ayında sona erecek olan Arjantinli sol kanatın menajeri Fernando Diego Cosentino, oyuncu transferi için "Seçenekleri değerlendiriyoruz. Türkiye çok önemli bir seçenek. Shanghai Port sözleşme yenileme teklifi sundu ama Türkiye de olabilir. Tüm opsiyonlar için masadayız." ifadelerini kullandı.
Matias Vargas Kimdir?
Shanghai Port FC takımında Forvet mevkinde forma giyen Matias Vargas, 08 Mayıs 1997 tarihinde dünyaya gelmiştir. 168 cm boyunda ve 66 kilo olan Matias Vargas, sağ ayağını kullanmaktadır. Bu sezon ilk 11'de 3 maça çıkan Matias Vargas bu maçlarda 2 gol kaydetti. #ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/besiktas-ve-trabzonspor-un-transfer-savasi-187086.html
Beşiktaş'a Jean Onana müjdesi!
Beşiktaş'ın ara transferde yollarını ayırmak istediği Jean Onana'yla Fransa Ligue 1 ekibi Saint- Etienne'nin ilgilendiği öne sürüldü. Fransız kulübünün, 24 yaşındaki Kamerunlu ön liberoyu devre arasında transfer etmek için Beşiktaş ile görüşmelere başlayacağı da gelen haberler arasında.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/besiktas-a-jean-onana-mujdesi-187085.html
https://www.eshahaber.com.tr/haber/besiktas-a-jean-onana-mujdesi-187085.html
İşçilerden talep: 'Asgari ücretin 14 katından az olmamalı'
TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK, gelir vergisi tarifesinin 2002 yılı temel alınarak her yıl açıklanan yeniden değerleme oranına göre güncellenmesi gerektiğini belirterek, birinci vergi diliminin asgari ücretin 14 katından az olmaması, diğer dilimlerin de bu tutar esas alınarak yeniden düzenlenmesi talebinde bulundu.
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu imzasıyla yapılan ortak yazılı açıklamada, Anayasa'nın "Vergi ödevi" başlıklı 73'üncü maddesinde "Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür" ifadesinin yer aldığına dikkat çekildi.
"ÇALIŞANLAR ENFLASYONUN MAĞDURU"
TBMM'den öncelikli taleplerinin Anayasa'da yer alan bu hükmün uygulamada karşılık bulması olduğu vurgulanan açıklamada, işçi konfederasyonları olarak 9 Temmuz 2024'te "insan onuruna yaraşır bir yaşam talep ediyoruz" başlığı ile yapılan ortak açıklamada, başta vergi düzenlemeleri olmak üzere emek kesiminin en acil taleplerini kamuoyuyla paylaştıkları anımsatıldı.
Açıklamada, "Bugün gelinen noktada, giderek artan hayat pahalılığı, gelir dağılımında ve vergide adaletsizlik, başta işçiler olmak üzere, toplumun dar ve sabit gelirli tüm kesimlerinin yaşam şartlarını daha da ağırlaştırmıştır. Ücretleri enflasyonun sebebi gören yaklaşım kabul edilemez. Ücretli çalışanlar enflasyonun nedeni değil mağdurudur. Geçim ve çalışma şartlarının bir an önce iyileştirilmesi gerekmektedir." ifadelerine yer verildi.
"ÇALIŞANLAR YÜKSEK VERGİ ÖDÜYOR"
Türkiye'de gelir ve servet eşitsizliğini dengeleyecek adil bir vergi sistemi ile bütüncül sosyal politikalara acil ihtiyaç duyulduğuna işaret edilen açıklamada, yapılacak düzenlemelerde, "sosyal devlet" olmanın göstergesi olarak, toplumun önemli kesimini oluşturan dar ve sabit gelirli kesimlerin temel alınması, emek odaklı yaklaşıma ağırlık verilmesi gerektiğinin altı çizildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ülkemizde vergi yükü adil değildir. Dolaylı vergilerin payı doğrudan gelir ve servet üzerinden alınan paya göre oldukça yüksektir. Dolaylı vergiler, vergi yükümlüsünün gelirini ve kişisel durumunu genellikle dikkate almayan bir yapıdadır. Ücretli çalışanlar, doğrudan ve peşin yüksek oranda gelir vergisi ödemekte, diğer yandan temel ihtiyaçları için yaptıkları zorunlu tüketim harcamaları nedeniyle dolaylı vergi ödemek durumunda kalmaktadır. Sermaye kesimine tanınan geniş istisna ve muafiyetler, vergi afları emek kesimi için geçerli değildir."
"İŞÇİ, MARTTA İKİNCİ DİLİME GİDİYOR"
Ücretlerin vergilendirilmesinde mevcut tarife ve oranların çalışanları mağdur ettiği ifade edilen açıklamada, ücretliler için düzenlenen gelir vergisi tarifesinin ilk basamağının 2002'de asgari ücretin 17 katıyken, bugün ise 5 katına kadar gerilediği belirtildi.
Açıklamada, şunlara yer verildi:
"Ücretli çalışanların vergi yükü böylece daha da artmıştır. Geçmiş yıllarda yılın son aylarına kadar ikinci vergi dilimine girmeyen birçok işçi, günümüzde mart ayında ikinci vergi dilimine girmektedir. Gelir vergisi tarifesinde 2002 yılı temel alınarak her yıl açıklanan yeniden değerleme oranına göre güncellenmesi sağlanmalı ve birinci dilim asgari ücretin 14 katından az olmamalıdır. Diğer dilimler de bu tutar esas alınarak yeniden düzenlenmelidir.
Ücretlerin, asgari ücret tutarındaki kısmının vergiden muaf tutulması uygulamasına devam edilmeli, ancak asgari ücret istisnası işçilerin kaybına yol açan vergiden indirim değil matrahtan indirim yoluyla olmalıdır. Vergi matrahı - eskiden olduğu gibi - ücretli çalışanların lehine farklılaşmalı, ilk vergi basamağı için uygulanacak oran da yüzde 10 olmalıdır. Vergi sistemi, aile yükümlülükleri esas alınarak farklılaştırılmalıdır."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iscilerden-talep-asgari-ucretin-14-katindan-az-olmamali-187084.html
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu imzasıyla yapılan ortak yazılı açıklamada, Anayasa'nın "Vergi ödevi" başlıklı 73'üncü maddesinde "Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür" ifadesinin yer aldığına dikkat çekildi.
"ÇALIŞANLAR ENFLASYONUN MAĞDURU"
TBMM'den öncelikli taleplerinin Anayasa'da yer alan bu hükmün uygulamada karşılık bulması olduğu vurgulanan açıklamada, işçi konfederasyonları olarak 9 Temmuz 2024'te "insan onuruna yaraşır bir yaşam talep ediyoruz" başlığı ile yapılan ortak açıklamada, başta vergi düzenlemeleri olmak üzere emek kesiminin en acil taleplerini kamuoyuyla paylaştıkları anımsatıldı.
Açıklamada, "Bugün gelinen noktada, giderek artan hayat pahalılığı, gelir dağılımında ve vergide adaletsizlik, başta işçiler olmak üzere, toplumun dar ve sabit gelirli tüm kesimlerinin yaşam şartlarını daha da ağırlaştırmıştır. Ücretleri enflasyonun sebebi gören yaklaşım kabul edilemez. Ücretli çalışanlar enflasyonun nedeni değil mağdurudur. Geçim ve çalışma şartlarının bir an önce iyileştirilmesi gerekmektedir." ifadelerine yer verildi.
"ÇALIŞANLAR YÜKSEK VERGİ ÖDÜYOR"
Türkiye'de gelir ve servet eşitsizliğini dengeleyecek adil bir vergi sistemi ile bütüncül sosyal politikalara acil ihtiyaç duyulduğuna işaret edilen açıklamada, yapılacak düzenlemelerde, "sosyal devlet" olmanın göstergesi olarak, toplumun önemli kesimini oluşturan dar ve sabit gelirli kesimlerin temel alınması, emek odaklı yaklaşıma ağırlık verilmesi gerektiğinin altı çizildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ülkemizde vergi yükü adil değildir. Dolaylı vergilerin payı doğrudan gelir ve servet üzerinden alınan paya göre oldukça yüksektir. Dolaylı vergiler, vergi yükümlüsünün gelirini ve kişisel durumunu genellikle dikkate almayan bir yapıdadır. Ücretli çalışanlar, doğrudan ve peşin yüksek oranda gelir vergisi ödemekte, diğer yandan temel ihtiyaçları için yaptıkları zorunlu tüketim harcamaları nedeniyle dolaylı vergi ödemek durumunda kalmaktadır. Sermaye kesimine tanınan geniş istisna ve muafiyetler, vergi afları emek kesimi için geçerli değildir."
"İŞÇİ, MARTTA İKİNCİ DİLİME GİDİYOR"
Ücretlerin vergilendirilmesinde mevcut tarife ve oranların çalışanları mağdur ettiği ifade edilen açıklamada, ücretliler için düzenlenen gelir vergisi tarifesinin ilk basamağının 2002'de asgari ücretin 17 katıyken, bugün ise 5 katına kadar gerilediği belirtildi.
Açıklamada, şunlara yer verildi:
"Ücretli çalışanların vergi yükü böylece daha da artmıştır. Geçmiş yıllarda yılın son aylarına kadar ikinci vergi dilimine girmeyen birçok işçi, günümüzde mart ayında ikinci vergi dilimine girmektedir. Gelir vergisi tarifesinde 2002 yılı temel alınarak her yıl açıklanan yeniden değerleme oranına göre güncellenmesi sağlanmalı ve birinci dilim asgari ücretin 14 katından az olmamalıdır. Diğer dilimler de bu tutar esas alınarak yeniden düzenlenmelidir.
Ücretlerin, asgari ücret tutarındaki kısmının vergiden muaf tutulması uygulamasına devam edilmeli, ancak asgari ücret istisnası işçilerin kaybına yol açan vergiden indirim değil matrahtan indirim yoluyla olmalıdır. Vergi matrahı - eskiden olduğu gibi - ücretli çalışanların lehine farklılaşmalı, ilk vergi basamağı için uygulanacak oran da yüzde 10 olmalıdır. Vergi sistemi, aile yükümlülükleri esas alınarak farklılaştırılmalıdır."#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iscilerden-talep-asgari-ucretin-14-katindan-az-olmamali-187084.html
İŞKUR’dan kamuda çalışma ilanı: Ücret ve başvuru şartları belli oldu
İŞKUR’un iş gücü uyum programı başladı. Kamuda geçici olarak çalışacaklara günlük 833 lira da ödeme yapılacak. Programda şimdiden 81 ilde 100 binin üzerinde katılımcıya ulaşıldı. Başvurudan bulunanların yüzde 90’dan fazlasını ise kadınlar oluşturdu.
Katılımcılar, ilk 4 haftada 3 gün kamu kuruluşlarında görev yapıyor, kalan iki gün de eğitim alıyor. Eğitimler; iş sağlığı güvenliği, iş arama becerileri, iş ahlakı ve motivasyon gibi çeşitli konuları içeriyor.
Programın süresi 140 günle sınırlı; bu da katılımcılara günlük 833 liradan toplam 116 bin 620 lira kazanç sağlama imkanı getiriyor.
Programdan en az bir aydır işsiz olanlar yararlanabiliyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, İŞKUR’a kayıtlı olmak, 18 yaşını doldurmuş olmak ve emekli yaşlılık veya malullük aylığı almıyor olmak da aranan diğer şartlar arasında.
Kamuda 10 ay çalışma fırsatı sunan programa ALO 170 ve internet üzerinden başvuru yapılabiliyor. İnternet üzerinden başvuru yapmak için esube.iskur.gov.tr adresinden şifre ve T.C. kimlik numarasıyla iş arayan girişi yapmak gerekiyor.
Giriş işlemini yaptıktan sonra “İUP başvuruları” bölümüne girildiğinde başvuru yapılacak, ikamet edilen il seçimi yapılıyor. Ardından da program ara dediğimizde o ilde açık olan programlar çıkıyor. Program numarasına tıklandığında da karşınıza çıkan taahhütnameyi onaylayıp başvuru işlemini gerçekleştirebiliyorsunuz.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iskur-dan-kamuda-calisma-ilani-ucret-ve-basvuru-sartlari-belli-oldu-187083.html
Katılımcılar, ilk 4 haftada 3 gün kamu kuruluşlarında görev yapıyor, kalan iki gün de eğitim alıyor. Eğitimler; iş sağlığı güvenliği, iş arama becerileri, iş ahlakı ve motivasyon gibi çeşitli konuları içeriyor.
Programın süresi 140 günle sınırlı; bu da katılımcılara günlük 833 liradan toplam 116 bin 620 lira kazanç sağlama imkanı getiriyor.
Programdan en az bir aydır işsiz olanlar yararlanabiliyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, İŞKUR’a kayıtlı olmak, 18 yaşını doldurmuş olmak ve emekli yaşlılık veya malullük aylığı almıyor olmak da aranan diğer şartlar arasında.
Kamuda 10 ay çalışma fırsatı sunan programa ALO 170 ve internet üzerinden başvuru yapılabiliyor. İnternet üzerinden başvuru yapmak için esube.iskur.gov.tr adresinden şifre ve T.C. kimlik numarasıyla iş arayan girişi yapmak gerekiyor.
Giriş işlemini yaptıktan sonra “İUP başvuruları” bölümüne girildiğinde başvuru yapılacak, ikamet edilen il seçimi yapılıyor. Ardından da program ara dediğimizde o ilde açık olan programlar çıkıyor. Program numarasına tıklandığında da karşınıza çıkan taahhütnameyi onaylayıp başvuru işlemini gerçekleştirebiliyorsunuz.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iskur-dan-kamuda-calisma-ilani-ucret-ve-basvuru-sartlari-belli-oldu-187083.html
Kripto para piyasasında "Trump yükselişi"
Ankara
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, kripto para piyasasında son dönemde hareketli bir süreç yaşanıyor.
ABD başkanlık seçimleri öncesi 70 bin doların altında işlem gören en yüksek piyasa değerine sahip kripto para birimi Bitcoin, seçimi Trump'ın kazanmasının ardından fiyat rekorunu 93 bin doların üzerine taşıdı.
Aynı süreçte birçok altcoin projesi de değer kazanırken, kripto paraların toplam piyasa değeri yeniden 3 trilyon doların üzerine çıktı.
Donald Trump'ın sahip olduğu şirketin, kripto para platformu Bakkt'ı satın almak için görüşmeler yürüttüğü haberi kripto para piyasasında heyecan yarattı. Ayrıca Trump'ın ABD merkezli kripto para borsası Coinbase'in Üst Yöneticisi (CEO) Brian Armstrong ile görüşme gerçekleştireceği iddia edilirken, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) başkanlığına da "kripto yanlısı" bir kişinin getirileceği öne sürüldü.
Yeni Bitcoin enstrümanı
Bitcoin ETF opsiyonları da dün Nasdaq'ta işlemlere başlarken, piyasada ilk işlem gününde yaklaşık 2 milyar dolarlık bir hacim oluştu. Spot Bitcoin ETF'leri ise bu yılın başında onaylanarak ABD borsalarında işlem görmeye başlamıştı.
Tüm bu gelişmeler ile kripto para piyasasında yatırımcıların yaklaşımını ölçen ve 0 ila 100 arasında değere sahip Korku ve Açgözlülük Endeksi 90'a ulaşarak "aşırı açgözlülük" kategorisine girdi.
"Trump'ın şimdiden bu toplantıları yapması bütün ekosistem açısından olumlu"
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Bora Erdamar , son günlerdeki yükselişin ardındaki en önemli sebebin "artık bir ABD başkanının bundan sonrası için önemli, yapıcı adımlar atacağını ve sektörü destekleyeceğini" ilan ettiğine yönelik açıklamalar olduğunu söyledi.
Trump'ın, Bitcoin madenciliğini destekleyeceğini söylediğini ve madencileri ABD'ye davet ettiğini aktaran Erdamar, SEC'in kripto paralara yönelik aşırı temkinli yaklaşımının değişeceği beklentisinin de fiyatlamalarda etkili olduğunu belirtti.
Erdamar, Trump'ın şirketlerinin kripto para platformu alacağına dair iddialar ve Coinbase CEO'su Armstrong ile görüşecek olmasının önemli olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Donald Trump'ın iştirak şirketleri üzerinden de kripto ekosistemine dahil olmasının ayak seslerini duyuyoruz. Aynı şekilde Coinbase ABD'de kripto ekosisteminin lider şirketi konumunda. Bizzat Armstrong ile görüşecek olması, sektörü dinleyecek olması, ekosistemin ihtiyaçların giderilmesi için nasıl hamleler yapılacağına yönelik şimdiden bu toplantıları yapması bütün ekosistem açısından olumlu."
Spot Bitcoin ETF'lerinin kurumsal yatırımcıların daha kolay yatırım yapmasını sağladığını dile getiren Erdamar, dün işlemlere başlayan ETF opsiyonlarına ilişkin, "Bu, Bitcoin'in sadece şu anki fiyatı üzerinden değil, türev piyasalardan alışık olduğumuz gibi önceden belirlenen fiyatlardan alınıp satılmasına olanak sağlayacak. Türev piyasaları diğer varlıklarda da dünyanın en büyük piyasalarını oluşturduğu için Bitcoin'in de bu anlamda da kurumsal düzeye ulaşması likidite getirecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Erdamar, yatırımlarını uzun süre önce yapan yatırımcıların şu an büyük karlara ulaştığını ve kar realizasyonu yapabileceklerini belirterek, temkinli olunması ve volatiliteye dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kripto-para-piyasasinda-trump-yukselisi-187082.html
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, kripto para piyasasında son dönemde hareketli bir süreç yaşanıyor.
ABD başkanlık seçimleri öncesi 70 bin doların altında işlem gören en yüksek piyasa değerine sahip kripto para birimi Bitcoin, seçimi Trump'ın kazanmasının ardından fiyat rekorunu 93 bin doların üzerine taşıdı.
Aynı süreçte birçok altcoin projesi de değer kazanırken, kripto paraların toplam piyasa değeri yeniden 3 trilyon doların üzerine çıktı.
Donald Trump'ın sahip olduğu şirketin, kripto para platformu Bakkt'ı satın almak için görüşmeler yürüttüğü haberi kripto para piyasasında heyecan yarattı. Ayrıca Trump'ın ABD merkezli kripto para borsası Coinbase'in Üst Yöneticisi (CEO) Brian Armstrong ile görüşme gerçekleştireceği iddia edilirken, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) başkanlığına da "kripto yanlısı" bir kişinin getirileceği öne sürüldü.
Yeni Bitcoin enstrümanı
Bitcoin ETF opsiyonları da dün Nasdaq'ta işlemlere başlarken, piyasada ilk işlem gününde yaklaşık 2 milyar dolarlık bir hacim oluştu. Spot Bitcoin ETF'leri ise bu yılın başında onaylanarak ABD borsalarında işlem görmeye başlamıştı.
Tüm bu gelişmeler ile kripto para piyasasında yatırımcıların yaklaşımını ölçen ve 0 ila 100 arasında değere sahip Korku ve Açgözlülük Endeksi 90'a ulaşarak "aşırı açgözlülük" kategorisine girdi.
"Trump'ın şimdiden bu toplantıları yapması bütün ekosistem açısından olumlu"
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Bora Erdamar , son günlerdeki yükselişin ardındaki en önemli sebebin "artık bir ABD başkanının bundan sonrası için önemli, yapıcı adımlar atacağını ve sektörü destekleyeceğini" ilan ettiğine yönelik açıklamalar olduğunu söyledi.
Trump'ın, Bitcoin madenciliğini destekleyeceğini söylediğini ve madencileri ABD'ye davet ettiğini aktaran Erdamar, SEC'in kripto paralara yönelik aşırı temkinli yaklaşımının değişeceği beklentisinin de fiyatlamalarda etkili olduğunu belirtti.
Erdamar, Trump'ın şirketlerinin kripto para platformu alacağına dair iddialar ve Coinbase CEO'su Armstrong ile görüşecek olmasının önemli olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Donald Trump'ın iştirak şirketleri üzerinden de kripto ekosistemine dahil olmasının ayak seslerini duyuyoruz. Aynı şekilde Coinbase ABD'de kripto ekosisteminin lider şirketi konumunda. Bizzat Armstrong ile görüşecek olması, sektörü dinleyecek olması, ekosistemin ihtiyaçların giderilmesi için nasıl hamleler yapılacağına yönelik şimdiden bu toplantıları yapması bütün ekosistem açısından olumlu."
Spot Bitcoin ETF'lerinin kurumsal yatırımcıların daha kolay yatırım yapmasını sağladığını dile getiren Erdamar, dün işlemlere başlayan ETF opsiyonlarına ilişkin, "Bu, Bitcoin'in sadece şu anki fiyatı üzerinden değil, türev piyasalardan alışık olduğumuz gibi önceden belirlenen fiyatlardan alınıp satılmasına olanak sağlayacak. Türev piyasaları diğer varlıklarda da dünyanın en büyük piyasalarını oluşturduğu için Bitcoin'in de bu anlamda da kurumsal düzeye ulaşması likidite getirecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Erdamar, yatırımlarını uzun süre önce yapan yatırımcıların şu an büyük karlara ulaştığını ve kar realizasyonu yapabileceklerini belirterek, temkinli olunması ve volatiliteye dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kripto-para-piyasasinda-trump-yukselisi-187082.html
Nükleer doktrini nedir? Rusya neyin peşinde?
Rus hükümetinin internet sitesinde yayınlanan belgeye göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, güncellenmiş nükleer doktrini onayladı.
Putin’in imzaladığı kararnamede, nükleer silahların kullanım koşullarının belirlenmesine dair şartlarda bazı güncellemeler yapıldı. Peki, nükleer doktrini nedir? Rusya neyin peşinde?
NÜKLEER DOKTRİNİ NEDİR?
"Nükleer Caydırıcılığa İlişkin Devlet Politikasının Temel İlkeleri" olarak bilinen belge, Vladimir Putin tarafından 2020 yılında imzalanmıştır.
Rusya'nın dünyanın en büyük olan atom cephaneliğini ne zaman kullanabileceğini bu belge özetliyor diyebiliriz.
Nükleer silahları "caydırma aracı" olarak tanımlıyor ve bunların kullanımının "aşırı ve zorunlu bir önlem" olduğunu belirtiyor. Rusya'nın "nükleer tehditi azaltmak ve nükleer olanlar da dahil olmak üzere askeri çatışmaları tetikleyebilecek devletlerarası ilişkilerin kötüleşmesini önlemek için gerekli tüm çabaları gösterdiğini" beyan etmektedir.
NEDEN BÖYLE BİR KARAR ALINDI?
ABD'nin Ukrayna'ya Rus topraklarında kullanabilmesi için uzun menzilli füze onayı vermesinin sonrasında Rusya tarafından alınan karar, dünya başkentlerinde korkuya sebep oldu.
Karar sonrası Kremlin'den yapılan açıklamada, Rusya'nın egemenliğinin tehdit edilmesi halinde "nükleer silah kullanma hakkının saklı tutulduğu" söylendi.
RUSYA NEYİN PEŞİNDE?
İmzalanan yeni doktrinde, bir ülkenin, nükleer silah sahibi başka bir ülke desteği ile Rusya topraklarına balistik füze saldırısı yapması halinde Rusya’nın nükleer yanıt vermesine olanak verilirken insansız hava araçları ya da savaş uçaklarıyla yapılan saldırılar da bu kapsama alındı.
Putin tarafından imzalanan yeni doktrinde, Rusya'nın bunları "kendisine ve/veya müttefiklerine karşı nükleer ve diğer kitle imha silahlarının kullanılması halinde, ayrıca Rusya Federasyonu'na karşı konvansiyonel silahların kullanılmasıyla bir saldırı durumunda, devletin varlığının tehlike altında olması durumunda" kullanabileceği belirtilmektedir.
Nükleer silahların aşağıdaki özel durumlarda kullanılabileceği vurgulanıyor;
Rusya topraklarını veya müttefiklerini hedef alan balistik füzelerin fırlatıldığına dair güvenilir bilgi alınırsa.
Rusya'ya veya müttefiklerine karşı nükleer silahlar veya diğer kitle imha silahları kullanılırsa.
Düşmanın konvansiyonel silahlarla yapacağı bir saldırı Rusya'nın varlığını tehdit ederse.
Rusya'nın kritik öneme sahip hükümet veya askeri tesislerine, ülkenin misilleme amaçlı nükleer saldırı kabiliyetini zayıflatabilecek saldırılar olması durumunda.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nukleer-doktrini-nedir-rusya-neyin-pesinde-187081.html
Putin’in imzaladığı kararnamede, nükleer silahların kullanım koşullarının belirlenmesine dair şartlarda bazı güncellemeler yapıldı. Peki, nükleer doktrini nedir? Rusya neyin peşinde?
NÜKLEER DOKTRİNİ NEDİR?
"Nükleer Caydırıcılığa İlişkin Devlet Politikasının Temel İlkeleri" olarak bilinen belge, Vladimir Putin tarafından 2020 yılında imzalanmıştır.
Rusya'nın dünyanın en büyük olan atom cephaneliğini ne zaman kullanabileceğini bu belge özetliyor diyebiliriz.
Nükleer silahları "caydırma aracı" olarak tanımlıyor ve bunların kullanımının "aşırı ve zorunlu bir önlem" olduğunu belirtiyor. Rusya'nın "nükleer tehditi azaltmak ve nükleer olanlar da dahil olmak üzere askeri çatışmaları tetikleyebilecek devletlerarası ilişkilerin kötüleşmesini önlemek için gerekli tüm çabaları gösterdiğini" beyan etmektedir.
NEDEN BÖYLE BİR KARAR ALINDI?
ABD'nin Ukrayna'ya Rus topraklarında kullanabilmesi için uzun menzilli füze onayı vermesinin sonrasında Rusya tarafından alınan karar, dünya başkentlerinde korkuya sebep oldu.
Karar sonrası Kremlin'den yapılan açıklamada, Rusya'nın egemenliğinin tehdit edilmesi halinde "nükleer silah kullanma hakkının saklı tutulduğu" söylendi.
RUSYA NEYİN PEŞİNDE?
İmzalanan yeni doktrinde, bir ülkenin, nükleer silah sahibi başka bir ülke desteği ile Rusya topraklarına balistik füze saldırısı yapması halinde Rusya’nın nükleer yanıt vermesine olanak verilirken insansız hava araçları ya da savaş uçaklarıyla yapılan saldırılar da bu kapsama alındı.
Putin tarafından imzalanan yeni doktrinde, Rusya'nın bunları "kendisine ve/veya müttefiklerine karşı nükleer ve diğer kitle imha silahlarının kullanılması halinde, ayrıca Rusya Federasyonu'na karşı konvansiyonel silahların kullanılmasıyla bir saldırı durumunda, devletin varlığının tehlike altında olması durumunda" kullanabileceği belirtilmektedir.
Nükleer silahların aşağıdaki özel durumlarda kullanılabileceği vurgulanıyor;
Rusya topraklarını veya müttefiklerini hedef alan balistik füzelerin fırlatıldığına dair güvenilir bilgi alınırsa.
Rusya'ya veya müttefiklerine karşı nükleer silahlar veya diğer kitle imha silahları kullanılırsa.
Düşmanın konvansiyonel silahlarla yapacağı bir saldırı Rusya'nın varlığını tehdit ederse.
Rusya'nın kritik öneme sahip hükümet veya askeri tesislerine, ülkenin misilleme amaçlı nükleer saldırı kabiliyetini zayıflatabilecek saldırılar olması durumunda.#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/nukleer-doktrini-nedir-rusya-neyin-pesinde-187081.html
Japonya'nın yeni başbakanı İşiba, Trump'a karşı "zıt" tutumu olmadığını söyledi
Ankara
Kyodo ajansının haberine göre, İşiba, Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen bir basın toplantısında yaptığı konuşmada, "ABD'nin gelecek başkanı Trump'a yaklaşımımı tanımlamam gerekirse bunu zıt bir duruş olarak tanımlamazdım." dedi.
Japonya-ABD işbirliğinin sadece iki ülkedeki değil Hint-Pasifik bölgesindeki barış ve istikrarın sağlanmasına da fayda sağlayacağını belirten İşiba, Japonya'nın yeni ABD yönetimi ile yakın iletişim ve işbirliği içinde olacağını kaydetti.
İşiba, Trump'la, ABD'nin resmi olarak başkan olmadan önce yabancı liderlerle görüşülmesini yasaklayan iç hukuk kısıtlamaları sebebiyle bir görüşme organize edilememiş olsa da yakın zamanda başka bir fırsatı değerlendireceğini aktardı.
İşiba'nın APEC Zirvesi'ndeki tavırları eleştiri konusu oldu
Bu arada Japonya Başbakanı İşiba Şigeru'nun, Peru'daki Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi'nde sergilediği tavırlar, ülkesinde eleştirildi.
Resmi Kyodo ajansının haberine göre, İşiba, oturduğu masaya Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Malezya Başbakanı Enver İbrahim yaklaşırken telefonuyla meşgul oldu.
Trudeau, İbrahim ve Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi Baş Yöneticisi John Lee Ka-chiu ile ayrı ayrı görüşmesi sırasında Japon lider, başını telefonundan kaldırırken, oturduğu koltuktan ise ayağa kalkmadı.
İşiba'nın tavırları, APEC Zirvesi görüntülerine yansıdı.
Diğer ülke liderleri toplantı aralarında birbirleriyle ikili ve çoklu görüşmeler yaparken "sürekli koltuğunda oturmakla" itham edilen İşiba, uluslararası bir zirveyi fırsata dönüştürememekle eleştirildi.
Japonya'da sosyal medyada büyük eleştirilere yol açan bu görüntüler, "İşiba'nın kötü tavırları" şeklinde etiketlendi.
Japon liderin davranışları, "çok utanç verici" ve "Başbakan olmakla bile ilgili değil. Bu tavır bir yetişkin için düşünülemez." şeklinde yorumlandı.
Öte yandan, İşiba'nın, APEC Zirvesi açılış töreninde sergilenen dansı "kollarını kavuşturarak" izlemesi "kabalık" şeklinde nitelendirildi.
Japon Başbakan, Peru gezisinde bir mezar ziyareti sonrası yoğun trafikte kalınca APEC Zirvesi aile fotoğrafı çekimine katılamamıştı.
ABD Başkanı Joe Biden ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dahil APEC liderlerinin aile fotoğrafında İşiba'nın yer alamaması ülkesinde yadırganmıştı.
İşiba, ülkede 27 Ekim'deki erken genel seçimin ardından Ulusal Meclis'te 11 Kasım'da yeniden başbakanlığa seçilmişti.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/japonya-nin-yeni-basbakani-isiba-trump-a-karsi-zit-tutumu-olmadigini-soyledi-187080.html
Kyodo ajansının haberine göre, İşiba, Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen bir basın toplantısında yaptığı konuşmada, "ABD'nin gelecek başkanı Trump'a yaklaşımımı tanımlamam gerekirse bunu zıt bir duruş olarak tanımlamazdım." dedi.
Japonya-ABD işbirliğinin sadece iki ülkedeki değil Hint-Pasifik bölgesindeki barış ve istikrarın sağlanmasına da fayda sağlayacağını belirten İşiba, Japonya'nın yeni ABD yönetimi ile yakın iletişim ve işbirliği içinde olacağını kaydetti.
İşiba, Trump'la, ABD'nin resmi olarak başkan olmadan önce yabancı liderlerle görüşülmesini yasaklayan iç hukuk kısıtlamaları sebebiyle bir görüşme organize edilememiş olsa da yakın zamanda başka bir fırsatı değerlendireceğini aktardı.
İşiba'nın APEC Zirvesi'ndeki tavırları eleştiri konusu oldu
Bu arada Japonya Başbakanı İşiba Şigeru'nun, Peru'daki Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi'nde sergilediği tavırlar, ülkesinde eleştirildi.
Resmi Kyodo ajansının haberine göre, İşiba, oturduğu masaya Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Malezya Başbakanı Enver İbrahim yaklaşırken telefonuyla meşgul oldu.
Trudeau, İbrahim ve Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi Baş Yöneticisi John Lee Ka-chiu ile ayrı ayrı görüşmesi sırasında Japon lider, başını telefonundan kaldırırken, oturduğu koltuktan ise ayağa kalkmadı.
İşiba'nın tavırları, APEC Zirvesi görüntülerine yansıdı.
Diğer ülke liderleri toplantı aralarında birbirleriyle ikili ve çoklu görüşmeler yaparken "sürekli koltuğunda oturmakla" itham edilen İşiba, uluslararası bir zirveyi fırsata dönüştürememekle eleştirildi.
Japonya'da sosyal medyada büyük eleştirilere yol açan bu görüntüler, "İşiba'nın kötü tavırları" şeklinde etiketlendi.
Japon liderin davranışları, "çok utanç verici" ve "Başbakan olmakla bile ilgili değil. Bu tavır bir yetişkin için düşünülemez." şeklinde yorumlandı.
Öte yandan, İşiba'nın, APEC Zirvesi açılış töreninde sergilenen dansı "kollarını kavuşturarak" izlemesi "kabalık" şeklinde nitelendirildi.
Japon Başbakan, Peru gezisinde bir mezar ziyareti sonrası yoğun trafikte kalınca APEC Zirvesi aile fotoğrafı çekimine katılamamıştı.
ABD Başkanı Joe Biden ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dahil APEC liderlerinin aile fotoğrafında İşiba'nın yer alamaması ülkesinde yadırganmıştı.
İşiba, ülkede 27 Ekim'deki erken genel seçimin ardından Ulusal Meclis'te 11 Kasım'da yeniden başbakanlığa seçilmişti.
Kaynak: AA#ESHAHABER.COM.TR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/japonya-nin-yeni-basbakani-isiba-trump-a-karsi-zit-tutumu-olmadigini-soyledi-187080.html
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Tokat'ta otomobil, TIR’a çarptı: 1 ölü, 3 yaralı!
News Haber EshaHaber Kaza, saat 09.00 sıralarında D-100 kara yolu Yolkonak beldesi yakınlarında meydana geldi. Fahri Palaz yönetimindeki 60 ...
-
Tüm Spor - Kuzey İrlanda'nın ev sahipliği yaptığı UEFA Avrupa U19 Şampiyonası'nda Türkiye ile İspanya karşı karşıya gelecek. Seaview...
-
İstanbul'un ardından Bartın'ın Amasra ilçesine 845 yolcu ve 446 kişilik mürettebatıyla gelen Panama bandıralı gemi, Amasra Kaymakamı...
-
Gazze Şeridi'nde 9 aydır askerî başarı elde edemeyen İsrail'in hemen her gün askeri araçları havaya uçuruluyor. İsrail ordusu, Gazze...