Cumhurbaşkanına hakaret davasında tutuklanan Levent Arkan, İzmir’de hakaret davasında da yargılandığı ortaya çıktı.
Cumhurbaşkanı’na hakaret soruşturması kapsamında tutuklanan Bodrum Tanıtma Vakfı’nın eski reklam koordinatörü ve bir dönem de Bodrum Belediyesi Basın Yayın ve Medya Direktörlüğü görevinde de bulunan Levent Arkan’ın 2019 yılında İzmir’de güvenlik görevlilerine hakaret suçlaması nedeniyle 1 yıl 15 gün hapis cezası aldığı ortaya çıktı.
Geçtiğimiz Şubat ayı içerisinde, Bodrum Tanıtma Vakfı’nda reklam koordinatörü olarak görev yapan Levent Arkan’a ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı ortaya çıktı. Bazı sitelerde yayınlanan ses kaydı sonrası yapılan şikayet üzerine soruşturma başlatıldı. Cumhurbaşkanı’na hakaret ve halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek suçlaması ile Bodrum Adliyesi’ne sevk edilen Arkan, savcılıkta ifade verdi. Savcılıktaki ifadesinin ardından adli kontrol talebi ile mahkemeye sevk edilen Arkan, yurt dışına çıkış yasağı konularak adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Ses kayıtları ile ilgili bilirkişi incelemenin tamamlanmasının ardından Levent Arkan 31 Mayıs’ta yeniden gözaltına alındı. Savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Arkan, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İzmir’de suça karışmış
İzmir’de lüks bir rezidans içerisinde ofisi bulunan Levent Arkan 7 Mayıs 2019 tarihinde bulunduğu adrese yemek siparişi söyledi. Güvenlik görevlisinin siparişi yük asansörüne yönlendirmesi üzerine Arkan telefonla güvenliği arayıp iddiaya göre ağza alınmayacak küfürlü ifadeler kullandı. Bunun üzerine güvenlik görevlileri Arkan hakkında suç duyurusunda bulundu. İzmir 7’inci Asliye Ceza Mahkemesinde 10 Mart 2022 tarihinde görülen duruşmada, mahkeme Arkan’a kamu görevlisine karşı hakaret suçundan 1 yıl 15 gün hapis cezasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetimli serbestlik tedbirine tabii tutulmasına karar verdi.
Öte yandan, Arkan savunmasında hakaret etmediğini ve üzerine atılı suçu kabul etmediği ortaya çıktı. Arkan geçtiğimiz hafta 2’inci kez tutuksuz yargılanma talebinde bulunduğu, bu talebin mahkeme tarafından reddedildiği öğrenildi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/cumhurbaskanina-hakaret-eden-levent-arkan-in-izmir-de-ki-davasi-da-ortaya-cikti-160740.html
19 Haziran 2024 Çarşamba
Kuru ot yangını korkuya neden oldu
Adıyaman’da, ikametlerin arasında çıkan kuru ot yangını korkuya neden oldu.
Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez Ulucami mahallesi 813 Sokak içerisinde kuru ot yangını meydana geldi. İkametlerin arasında çıkan yangın yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen ekipler yaptıkları çalışmalar sonucunda alevler evlere sıçramadan söndürüldü.
Konuyla ilgili soruşturma sürüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kuru-ot-yangini-korkuya-neden-oldu-160737.html
Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez Ulucami mahallesi 813 Sokak içerisinde kuru ot yangını meydana geldi. İkametlerin arasında çıkan yangın yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen ekipler yaptıkları çalışmalar sonucunda alevler evlere sıçramadan söndürüldü.
Konuyla ilgili soruşturma sürüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kuru-ot-yangini-korkuya-neden-oldu-160737.html
Kozmetik ihracatında artış trendi sürüyor
Kozmetik Üreticileri ve Araştırmacıları Derneği (KÜAD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Belgin Sile, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel kozmetik pazarının hızlı büyümesini sürdürdüğünü belirterek, "Dünya genelinde yaklaşık 750 milyar dolarlık bir hacminin bulunduğu tahmin edilen pazarın sürükleyici ayağı ise güzellik sektörü. 2023 verilerine göre, pazarın 450 milyar dolarını güzellik ve cilt bakımı oluşturuyor." dedi.
Türkiye'deki ekonomik gelişmeye bağlı olarak, kozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarının her yıl ortalama yüzde 10 büyüdüğünü söyleyen Sile, pazarda doğal kozmetik ve kişisel bakım ürünlerinin payının yüzde 5 civarında olduğunun tahmin edildiğini ifade etti.
Sile, bu durumun dünya pazarıyla paralellik gösterdiğini kaydederek, "Türkiye'de pazarlanan ürünlerin sadece yüzde 10'unu Türkiye menşeli ürünler oluşturuyor. Saç bakım ürünleri, sektör ürünleri içinde en büyük paya sahip. Şampuanlar saç bakım ürünlerinin yaklaşık yüzde 59'unu oluşturuyor." şeklinde konuştu.
Geçen yıl kozmetik sektörünün ihracatının 1 milyar doları aştığını kaydeden Sile, sektörün ihracatta artış trendinin sürdüğünü söyledi.
"Dünyaca ünlü defne ve zeytinyağı sabunlar Türkiye'de büyük miktarlarda üretiliyor"
Belgin Sile, geçen yıl kozmetik sektörü ihracatının 1 milyar doları aştığını ve ihracatta artış trendinin devam ettiğini belirterek," Tıraş ürünleri, tüy dökücüler, banyo ve duş ürünleri, el sabunları, dudak ve göz makyaj malzemeleri, deodorantlar ve ter önleyici ürünler, parfümler, kolonyalar ve bebek bakım ürünleri başlıca üretilen ürünler olarak dikkati çekiyor" yorumunu yaptı.
"Türkiye'de son yıllarda sektörde doğal sabunlar, şampuanlar, diğer saç bakım ürünleri ve saç boyaları, cilt bakım ürünleri, vücut bakım ürünleri ve diğer doğal kozmetikler üretilmeye başlandı." diyen Sile, " Özellikle doğal sabun ve şampuan üretimi ülke çapında birçok küçük ölçekli firma tarafından gerçekleştiriliyor. Dünyaca ünlü defne ve zeytinyağı sabunlar Türkiye'de büyük miktarlarda üretiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
CİLT BAKIM ÜRÜNLERİNE TALEP ARTIYOR
KÜAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sile, tüketicilerin büyük bir kısmının cilt tipleri ve özel bakım gereksinimleri konusunda kendilerini eğitme girişiminde bulunduğuna dikkati çekerek, "Bu bilinçli yaklaşım, bireysel cilt ihtiyaçlarına göre tasarlanmış cilt bakım ürünlerine yönelik talebin artmasına yol açarak pazarın genişlemesine katkıda bulunuyor. Özellikle genç tüketiciler cilt bakım ürünlerine giderek daha fazla ilgi gösteriyor ve sağlıklı cilt bakım rutinlerini erkenden oluşturmayı hedefliyorlar." diye konuştu.
Kozmetik ürünlerde sahte ürün oranının yüzde 29, merdiven altı üretim oranının yüzde 34 ve rastgele aktar karışım ürünlerin oranının ise yüzde 16 olarak açıklandığının altını çizen Sile, bunun için denetim, ürün takip sistemiyle kontrollerin yapıldığını kaydetti.
Sile, dernek olarak bilgilendirme toplantıları, sektörel eğitimlerle bilinçlendirme çalışmalarının da sürdüğünü sözlerine ekledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kozmetik-ihracatinda-artis-trendi-suruyor-160695.html
Türkiye'deki ekonomik gelişmeye bağlı olarak, kozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarının her yıl ortalama yüzde 10 büyüdüğünü söyleyen Sile, pazarda doğal kozmetik ve kişisel bakım ürünlerinin payının yüzde 5 civarında olduğunun tahmin edildiğini ifade etti.
Sile, bu durumun dünya pazarıyla paralellik gösterdiğini kaydederek, "Türkiye'de pazarlanan ürünlerin sadece yüzde 10'unu Türkiye menşeli ürünler oluşturuyor. Saç bakım ürünleri, sektör ürünleri içinde en büyük paya sahip. Şampuanlar saç bakım ürünlerinin yaklaşık yüzde 59'unu oluşturuyor." şeklinde konuştu.
Geçen yıl kozmetik sektörünün ihracatının 1 milyar doları aştığını kaydeden Sile, sektörün ihracatta artış trendinin sürdüğünü söyledi.
"Dünyaca ünlü defne ve zeytinyağı sabunlar Türkiye'de büyük miktarlarda üretiliyor"
Belgin Sile, geçen yıl kozmetik sektörü ihracatının 1 milyar doları aştığını ve ihracatta artış trendinin devam ettiğini belirterek," Tıraş ürünleri, tüy dökücüler, banyo ve duş ürünleri, el sabunları, dudak ve göz makyaj malzemeleri, deodorantlar ve ter önleyici ürünler, parfümler, kolonyalar ve bebek bakım ürünleri başlıca üretilen ürünler olarak dikkati çekiyor" yorumunu yaptı.
"Türkiye'de son yıllarda sektörde doğal sabunlar, şampuanlar, diğer saç bakım ürünleri ve saç boyaları, cilt bakım ürünleri, vücut bakım ürünleri ve diğer doğal kozmetikler üretilmeye başlandı." diyen Sile, " Özellikle doğal sabun ve şampuan üretimi ülke çapında birçok küçük ölçekli firma tarafından gerçekleştiriliyor. Dünyaca ünlü defne ve zeytinyağı sabunlar Türkiye'de büyük miktarlarda üretiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
CİLT BAKIM ÜRÜNLERİNE TALEP ARTIYOR
KÜAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sile, tüketicilerin büyük bir kısmının cilt tipleri ve özel bakım gereksinimleri konusunda kendilerini eğitme girişiminde bulunduğuna dikkati çekerek, "Bu bilinçli yaklaşım, bireysel cilt ihtiyaçlarına göre tasarlanmış cilt bakım ürünlerine yönelik talebin artmasına yol açarak pazarın genişlemesine katkıda bulunuyor. Özellikle genç tüketiciler cilt bakım ürünlerine giderek daha fazla ilgi gösteriyor ve sağlıklı cilt bakım rutinlerini erkenden oluşturmayı hedefliyorlar." diye konuştu.
Kozmetik ürünlerde sahte ürün oranının yüzde 29, merdiven altı üretim oranının yüzde 34 ve rastgele aktar karışım ürünlerin oranının ise yüzde 16 olarak açıklandığının altını çizen Sile, bunun için denetim, ürün takip sistemiyle kontrollerin yapıldığını kaydetti.
Sile, dernek olarak bilgilendirme toplantıları, sektörel eğitimlerle bilinçlendirme çalışmalarının da sürdüğünü sözlerine ekledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kozmetik-ihracatinda-artis-trendi-suruyor-160695.html
Motosiklet ile otomobil çarpıştı: 1’i ağır 2 yaralı
Adıyaman’da motosiklet ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kazada 1’i ağır 2 kişi yaralandı.
Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez Bahçelievler Mahallesi’nde B.Y., idaresindeki 02 BH 869 plakalı motosiklet ile A.Ü., idaresindeki 06 DN 6191 plakalı otomobil çarpıştı. Meydana gelen kazada motosiklet sürücüsü B.Y., ile motosiklette bulunan M.M.A., yaralandı. Yaralılar, olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada tedavi altına alınan yaralılardan B.Y’nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.
Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/motosiklet-ile-otomobil-carpisti-1-i-agir-2-yarali-160689.html
Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez Bahçelievler Mahallesi’nde B.Y., idaresindeki 02 BH 869 plakalı motosiklet ile A.Ü., idaresindeki 06 DN 6191 plakalı otomobil çarpıştı. Meydana gelen kazada motosiklet sürücüsü B.Y., ile motosiklette bulunan M.M.A., yaralandı. Yaralılar, olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada tedavi altına alınan yaralılardan B.Y’nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.
Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/motosiklet-ile-otomobil-carpisti-1-i-agir-2-yarali-160689.html
18 Haziran 2024 Salı
Gaziantep Şehir Hastanesinde yaklaşık 2 milyon hasta muayene edildi
Gaziantep
Türkiye'nin en büyük hastanelerinden biri olan Gaziantep Şehir Hastanesi, 335 poliklinik ve acil servisin yanında bin 875 yatak kapasitesiyle sadece Gaziantep'in değil, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin de sağlık hizmetlerini karşılıyor.
Gaziantep Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Süleyman Çetinkünar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastanenin açıldığı günden bugüne kadar bir milyon 550 binin üzerinde hastaya poliklinikte 450 bin civarında da acil serviste olmak üzere yaklaşık 2 milyon hastaya hizmet verdiklerini söyledi.
Hastanede bu zamana kadar yaklaşık 75 bin cerrahi işlem gerçekleştirildiğiini belirten Çetinkünar, "6 binin üzerinde canlı doğum gerçekleşti, 60 bin hastamız yatarak tedavi gördü. Yatak kapasitemizin yanında 4 ana blok ile bölgede önemli bir sağlık görevi üstleniyor hastanemiz. İl ve il dışından gelen hastalarımıza en üstün teknolojiye sahip alanlarımız ile sağlık hizmeti vermeye çalışıyoruz. Özellikle A grubu dediğimiz önemli ameliyatlarımızı ekiplerimiz burada başarıyla gerçekleştiriyor." djye konuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaziantep-sehir-hastanesinde-yaklasik-2-milyon-hasta-muayene-edildi-160431.html
Türkiye'nin en büyük hastanelerinden biri olan Gaziantep Şehir Hastanesi, 335 poliklinik ve acil servisin yanında bin 875 yatak kapasitesiyle sadece Gaziantep'in değil, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin de sağlık hizmetlerini karşılıyor.
Gaziantep Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Süleyman Çetinkünar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastanenin açıldığı günden bugüne kadar bir milyon 550 binin üzerinde hastaya poliklinikte 450 bin civarında da acil serviste olmak üzere yaklaşık 2 milyon hastaya hizmet verdiklerini söyledi.
Hastanede bu zamana kadar yaklaşık 75 bin cerrahi işlem gerçekleştirildiğiini belirten Çetinkünar, "6 binin üzerinde canlı doğum gerçekleşti, 60 bin hastamız yatarak tedavi gördü. Yatak kapasitemizin yanında 4 ana blok ile bölgede önemli bir sağlık görevi üstleniyor hastanemiz. İl ve il dışından gelen hastalarımıza en üstün teknolojiye sahip alanlarımız ile sağlık hizmeti vermeye çalışıyoruz. Özellikle A grubu dediğimiz önemli ameliyatlarımızı ekiplerimiz burada başarıyla gerçekleştiriyor." djye konuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaziantep-sehir-hastanesinde-yaklasik-2-milyon-hasta-muayene-edildi-160431.html
Yunanistan'da orman yangını riskine karşı uyarı yapıldı
Gümülcine
Atina Ulusal Gözlemevinden (EAA) yapılan açıklamada, özellikle kuzey rüzgarlarının etkili olacağı Eğriboz, Midilli, Sakız, Sisam ve Girit'te orman yangını riskinin 21 Haziran'a kadar yüksek olduğu belirtildi.
Ormanlık alanların yakınında bulunan vatandaşların, yangın riskini artıracak davranışlardan kaçınmaları ve dikkatli olmaları çağrısı yapıldı.
Orman yangınında müdahale eden itfaiyeci yaralandı
Öte yandan, son 24 saat içinde 35 orman yangınının çıktığı Yunanistan'da, dün Drama'daki orman yangınında bir itfaiye erinin yaralandığı bildirildi.
Yüzünde ve elinde yanıklar oluşan itfaiyecinin tedavisinin Drama Hastanesinde sürdüğü belirtildi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yunanistan-da-orman-yangini-riskine-karsi-uyari-yapildi-160430.html
Atina Ulusal Gözlemevinden (EAA) yapılan açıklamada, özellikle kuzey rüzgarlarının etkili olacağı Eğriboz, Midilli, Sakız, Sisam ve Girit'te orman yangını riskinin 21 Haziran'a kadar yüksek olduğu belirtildi.
Ormanlık alanların yakınında bulunan vatandaşların, yangın riskini artıracak davranışlardan kaçınmaları ve dikkatli olmaları çağrısı yapıldı.
Orman yangınında müdahale eden itfaiyeci yaralandı
Öte yandan, son 24 saat içinde 35 orman yangınının çıktığı Yunanistan'da, dün Drama'daki orman yangınında bir itfaiye erinin yaralandığı bildirildi.
Yüzünde ve elinde yanıklar oluşan itfaiyecinin tedavisinin Drama Hastanesinde sürdüğü belirtildi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yunanistan-da-orman-yangini-riskine-karsi-uyari-yapildi-160430.html
Elazığ'da 5 yılda 200 bini aşkın badem fidanı toprakla buluşturuldu
Elazığ
Rakımı, iklimi ve toprak yapısıyla kaliteli badem yetiştirilen Elazığ'da, her geçen yıl badem ağacı sayısı da rekolte de artış gösteriyor.
Kentte 5 yılda badem bahçelerinde 200 bini aşkın fidanın dikilmesiyle badem üretimi yapılan ağaç sayısı 32 bin dekarı aşan alanda 507 bine yükseldi.
Sonbaharda yapılacak hasatla badem üretiminde, bu yıl hava şartlarını iyi gitmesi ve yeterli yağışın olması dolayısıyla iyi verim bekleniyor.
"5 yıl içerisinde badem ekiliş alanında yüksek artış oldu"
Tarım ve Orman İl Müdürü Ali Kılıç, AA muhabirine, Elazığ'da son yıllarda badem üretiminde büyük bir artışın yaşadığını söyledi.
Özellikle 5 yılda alan ve üretimde iyi bir seviyeye gelindiğini aktaran Kılıç, badem üretim alanının 18 bin 800 dekardan, 32 bin dekara kadar yükseldiğini belirtti.
Kılıç, "5 yılda badem ekiliş alanında yüksek artış oldu. Badem ağacı sayısı da yaklaşık 314 binden, 507 bine kadar yükseldi." dedi.
Badem üretiminde ülkede 13. sıraya yükseldiklerini bildiren Kılıç, üretimi yapılan bademlerin çerez olarak ve badem şekerinin yapımında kullanıldığını kaydetti.
Önümüzdeki yıllarda da badem üretiminde artış öngördüklerini ifade eden Kılıç, şöyle konuştu:
"Ülkemizin badem ihtiyacını karşılamada önemli bir açığı kapatma noktasında ilimiz önemli bir görev üstlendi. Kurum olarak badem üretimi yapan çiftçileri destekliyoruz. Üretimde kolaylık sağlamak için hayata geçirilen projelerle badem silkeleme makinesi ve çapalar dağıtıldı. Badem üretiminin artması için büyük çaba sarf ediyoruz. İlimizdeki tarımsal üretimin artacağını ve bu anlamda bademin de tarımsal üretiminde önemli bir yer tutacağını gözlemliyoruz. Elazığ'ın önümüzdeki yıllarda badem üretimi bakımından Türkiye sıralamasında daha yukarılara yükseleceğini öngörüyoruz. Geçen yıl 3 bin 800 ton olarak gerçekleşen badem üretiminin önümüzdeki yıllarda daha yükselecektir. Bu yıl üretimde ciddi bir artış bekliyoruz."
Üretici Ümit Yıldırım da merkeze bağlı Aydıncık köyü kırsalında badem üretimi yaptığını söyledi.
Devletin kendilerine sağladığı imkanla hazine arazisi kiraladığını bildiren Yıldırım, "Bu işe ilk başladığımızda sulama altyapısını yapıp ve tarladaki taşları temizledik. Her yıl düzenli bakımını, budamasını yapıyoruz. 37 dönümde 1300 kök ağacımız var. Sistemli bir şekilde fidan dikimi yapıyoruz. Ağaçlarımız 4 yaşında, ilk hasadımızı bu yıl alacağız. Emeğimizin karşılığını inşallah alırız." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/elazig-da-5-yilda-200-bini-askin-badem-fidani-toprakla-bulusturuldu-160424.html
Rakımı, iklimi ve toprak yapısıyla kaliteli badem yetiştirilen Elazığ'da, her geçen yıl badem ağacı sayısı da rekolte de artış gösteriyor.
Kentte 5 yılda badem bahçelerinde 200 bini aşkın fidanın dikilmesiyle badem üretimi yapılan ağaç sayısı 32 bin dekarı aşan alanda 507 bine yükseldi.
Sonbaharda yapılacak hasatla badem üretiminde, bu yıl hava şartlarını iyi gitmesi ve yeterli yağışın olması dolayısıyla iyi verim bekleniyor.
"5 yıl içerisinde badem ekiliş alanında yüksek artış oldu"
Tarım ve Orman İl Müdürü Ali Kılıç, AA muhabirine, Elazığ'da son yıllarda badem üretiminde büyük bir artışın yaşadığını söyledi.
Özellikle 5 yılda alan ve üretimde iyi bir seviyeye gelindiğini aktaran Kılıç, badem üretim alanının 18 bin 800 dekardan, 32 bin dekara kadar yükseldiğini belirtti.
Kılıç, "5 yılda badem ekiliş alanında yüksek artış oldu. Badem ağacı sayısı da yaklaşık 314 binden, 507 bine kadar yükseldi." dedi.
Badem üretiminde ülkede 13. sıraya yükseldiklerini bildiren Kılıç, üretimi yapılan bademlerin çerez olarak ve badem şekerinin yapımında kullanıldığını kaydetti.
Önümüzdeki yıllarda da badem üretiminde artış öngördüklerini ifade eden Kılıç, şöyle konuştu:
"Ülkemizin badem ihtiyacını karşılamada önemli bir açığı kapatma noktasında ilimiz önemli bir görev üstlendi. Kurum olarak badem üretimi yapan çiftçileri destekliyoruz. Üretimde kolaylık sağlamak için hayata geçirilen projelerle badem silkeleme makinesi ve çapalar dağıtıldı. Badem üretiminin artması için büyük çaba sarf ediyoruz. İlimizdeki tarımsal üretimin artacağını ve bu anlamda bademin de tarımsal üretiminde önemli bir yer tutacağını gözlemliyoruz. Elazığ'ın önümüzdeki yıllarda badem üretimi bakımından Türkiye sıralamasında daha yukarılara yükseleceğini öngörüyoruz. Geçen yıl 3 bin 800 ton olarak gerçekleşen badem üretiminin önümüzdeki yıllarda daha yükselecektir. Bu yıl üretimde ciddi bir artış bekliyoruz."
Üretici Ümit Yıldırım da merkeze bağlı Aydıncık köyü kırsalında badem üretimi yaptığını söyledi.
Devletin kendilerine sağladığı imkanla hazine arazisi kiraladığını bildiren Yıldırım, "Bu işe ilk başladığımızda sulama altyapısını yapıp ve tarladaki taşları temizledik. Her yıl düzenli bakımını, budamasını yapıyoruz. 37 dönümde 1300 kök ağacımız var. Sistemli bir şekilde fidan dikimi yapıyoruz. Ağaçlarımız 4 yaşında, ilk hasadımızı bu yıl alacağız. Emeğimizin karşılığını inşallah alırız." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/elazig-da-5-yilda-200-bini-askin-badem-fidani-toprakla-bulusturuldu-160424.html
Hilal peşinde: Ay fotoğrafları nasıl çekiliyor?
İstanbul
Anadolu Ajansı (AA) Foto Muhabiri İsa Terli, sekiz yıldır çektiği ay fotoğraflarıyla, İstanbul'un mimari güzelliği ile ayın bir araya geldiği en güzel kareyi arıyor.
Terli, ay fotoğrafçılığının hikayesini, ayın en güzel konumunu nasıl bulduğunu ve fotoğraf deneyimlerini AA muhabirine anlattı.
Yaklaşık 25 yıldır fotoğraf çeken ve son 8 yıldır uzmanlaştığı ay fotoğrafçılığına her çıkışında ilk kez çekiyormuş gibi heyecanlandığını aktaran Terli, "İstanbul'u çok seviyorum. Şehir manzaraları çekmeyi çok seviyordum. Atalarımız da çok güzel bir şehir bırakmış. Mimar Sinan'ın inanılmaz eserleri var. Çok güzel bir yerde yaşıyoruz. Yaradan da gökyüzünde çok güzel yıldızlar, aylar, galaksiler yaratmış." dedi.
Terli, "Gökyüzündeki ayı, İstanbul'un güzellikleriyle birleştirebilir miyim?" sorusuyla bu maceraya atıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Telefonu elinize aldığınızda, sosyal medyada gezerken bir saniyede geçtiğiniz o fotoğrafın arka planında aslında gerçekten benim için 8 sene var. Şu anda arkamda gördüğünüz ekipmanların maddi değeri, beni buraya getiren ve götüren araç, tüm bunları üstüne koyduğumuzda aslında bir saniyede geçtiğimiz fotoğrafın çok daha önemli, çok daha özel olduğunu insanların bilmesi ve hissetmesi gerekiyor."
Ay fotoğrafçılığının teknik yönü hakkında da bilgi veren Terli, "Teknik olarak da birazcık değinmek gerekirse ay hareket eden bir obje. Çok yavaş dahi olsa hareket ediyor. Ay fotoğrafı çekmek isteyenlerin, özellikle teknik olarak enstantane sürelerini bir saniyenin altına düşürmemesi gerekiyor. İki saniye, üç saniye, beş saniye gibi sürelerde ay fotoğrafı çekerseniz ayın hareketinden dolayı ay net olmayacaktır fotoğraflarda. Ortam karanlık olduğu için açık diyafram kullanmak gerekecek. ISO da mümkün olduğunca aşağıda olmalı." şeklinde konuştu.
Foto Muhabiri Terli, bazı geceler istediği ay fotoğrafını hava şartlarından ötürü yakalayamadığına işaret ederek, AA muhabirinin kendisine eşlik ettiği ikinci denemede, Eminönü Sahili'nden Çamlıca Camisi ile hilal formundaki ayı birlikte fotoğraflamaya çalıştı. Usta foto muhabiri, ikinci denemesindeki adımlara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Uygulamadan bakıp doğru konumu buluyorum ama bir de pusula derecelerini görmem gerekiyor. 03.24'te Çamlıca Camisi'nin hemen sol tarafından, köprü tarafındaki minarelerin oradan hilalin yükseldiğini göreceğiz ve 03.28'de deniz seviyesindeki doğuş saatinden 14-15 dakika sonra, neredeyse kubbenin üzerine doğru gelmiş olacak. Buranın uzaklığı yaklaşık 8,5 kilometre, bu uzaklıktan cami bana olabildiğince küçük gözüküyor ama ayın bize olan uzaklığı yaklaşık 400 bin kilometre. Bu mesafede ayın boyutu değişmeyecek ama cami ile ay birlikte fotoğraflandığında ay daha büyükmüş gibi gözükecek. Oysa ay daha büyük değil cami uzakta olduğumuz için küçük gözüküyor. Uzaktan çekmenin avantajı bu."
İsa Terli, çekim esnasında insanların merak ederek sorular sorduğunu belirterek, ikinci denemesinde Çamlıca Camisi'nin köprü tarafındaki minarelerinden arasından doğan hilal formundaki ayı ve yükselişini başarıyla fotoğrafladı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/hilal-pesinde-ay-fotograflari-nasil-cekiliyor-160381.html
Anadolu Ajansı (AA) Foto Muhabiri İsa Terli, sekiz yıldır çektiği ay fotoğraflarıyla, İstanbul'un mimari güzelliği ile ayın bir araya geldiği en güzel kareyi arıyor.
Terli, ay fotoğrafçılığının hikayesini, ayın en güzel konumunu nasıl bulduğunu ve fotoğraf deneyimlerini AA muhabirine anlattı.
Yaklaşık 25 yıldır fotoğraf çeken ve son 8 yıldır uzmanlaştığı ay fotoğrafçılığına her çıkışında ilk kez çekiyormuş gibi heyecanlandığını aktaran Terli, "İstanbul'u çok seviyorum. Şehir manzaraları çekmeyi çok seviyordum. Atalarımız da çok güzel bir şehir bırakmış. Mimar Sinan'ın inanılmaz eserleri var. Çok güzel bir yerde yaşıyoruz. Yaradan da gökyüzünde çok güzel yıldızlar, aylar, galaksiler yaratmış." dedi.
Terli, "Gökyüzündeki ayı, İstanbul'un güzellikleriyle birleştirebilir miyim?" sorusuyla bu maceraya atıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Telefonu elinize aldığınızda, sosyal medyada gezerken bir saniyede geçtiğiniz o fotoğrafın arka planında aslında gerçekten benim için 8 sene var. Şu anda arkamda gördüğünüz ekipmanların maddi değeri, beni buraya getiren ve götüren araç, tüm bunları üstüne koyduğumuzda aslında bir saniyede geçtiğimiz fotoğrafın çok daha önemli, çok daha özel olduğunu insanların bilmesi ve hissetmesi gerekiyor."
Ay fotoğrafçılığının teknik yönü hakkında da bilgi veren Terli, "Teknik olarak da birazcık değinmek gerekirse ay hareket eden bir obje. Çok yavaş dahi olsa hareket ediyor. Ay fotoğrafı çekmek isteyenlerin, özellikle teknik olarak enstantane sürelerini bir saniyenin altına düşürmemesi gerekiyor. İki saniye, üç saniye, beş saniye gibi sürelerde ay fotoğrafı çekerseniz ayın hareketinden dolayı ay net olmayacaktır fotoğraflarda. Ortam karanlık olduğu için açık diyafram kullanmak gerekecek. ISO da mümkün olduğunca aşağıda olmalı." şeklinde konuştu.
Foto Muhabiri Terli, bazı geceler istediği ay fotoğrafını hava şartlarından ötürü yakalayamadığına işaret ederek, AA muhabirinin kendisine eşlik ettiği ikinci denemede, Eminönü Sahili'nden Çamlıca Camisi ile hilal formundaki ayı birlikte fotoğraflamaya çalıştı. Usta foto muhabiri, ikinci denemesindeki adımlara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Uygulamadan bakıp doğru konumu buluyorum ama bir de pusula derecelerini görmem gerekiyor. 03.24'te Çamlıca Camisi'nin hemen sol tarafından, köprü tarafındaki minarelerin oradan hilalin yükseldiğini göreceğiz ve 03.28'de deniz seviyesindeki doğuş saatinden 14-15 dakika sonra, neredeyse kubbenin üzerine doğru gelmiş olacak. Buranın uzaklığı yaklaşık 8,5 kilometre, bu uzaklıktan cami bana olabildiğince küçük gözüküyor ama ayın bize olan uzaklığı yaklaşık 400 bin kilometre. Bu mesafede ayın boyutu değişmeyecek ama cami ile ay birlikte fotoğraflandığında ay daha büyükmüş gibi gözükecek. Oysa ay daha büyük değil cami uzakta olduğumuz için küçük gözüküyor. Uzaktan çekmenin avantajı bu."
İsa Terli, çekim esnasında insanların merak ederek sorular sorduğunu belirterek, ikinci denemesinde Çamlıca Camisi'nin köprü tarafındaki minarelerinden arasından doğan hilal formundaki ayı ve yükselişini başarıyla fotoğrafladı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/hilal-pesinde-ay-fotograflari-nasil-cekiliyor-160381.html
TDV, Endonezya'da vekalet yoluyla kesilen kurbanlıkların dağıtımını sürdürüyor
Cakarta
Diyanet İşleri Başkanlığı ile vakfın "Müminler ancak kardeştirler" temasıyla düzenlediği "2024 Yılı Vekalet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu" kapsamında ülkede toplam 1200 büyükbaş hayvan kesiliyor.
Endonezya'daki 12 farklı bölgede yürütülen çalışmalarla etler ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor.
Kurban organizasyonuna, Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüleri oyuncu Burak Haktanır ile gazeteci Mehmet Ardıç da katılıyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tdv-endonezya-da-vekalet-yoluyla-kesilen-kurbanliklarin-dagitimini-surduruyor-160375.html
Diyanet İşleri Başkanlığı ile vakfın "Müminler ancak kardeştirler" temasıyla düzenlediği "2024 Yılı Vekalet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu" kapsamında ülkede toplam 1200 büyükbaş hayvan kesiliyor.
Endonezya'daki 12 farklı bölgede yürütülen çalışmalarla etler ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor.
Kurban organizasyonuna, Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüleri oyuncu Burak Haktanır ile gazeteci Mehmet Ardıç da katılıyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tdv-endonezya-da-vekalet-yoluyla-kesilen-kurbanliklarin-dagitimini-surduruyor-160375.html
17 Haziran 2024 Pazartesi
Fransa'nın Lyon kentinde aşırı sağa karşı gösteri yapıldı
Ankara
Sendikaların çağrısıyla Lyon'un Marechal Lyautey Meydanı'nda toplanan 10 bin civarında kişi, aşırı sağa karşı gösteri düzenledi.
Aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) Partisinin AP seçimlerinde 31,37 oyla açık ara farkla birinci çıkmasının ardından Macron'un Parlamentoyu feshetmesi ile erken seçim sürecine giren ülkede aşırı sağcıların yükselişine karşı tepkiler sürüyor.
Ülke genelinde aşırı sağın yükselişini protesto için hafta sonu yapılan gösterilere 600 binden fazla kişi katıldı.
AP seçimlerinin Fransa ayağında RN yüzde 31,37'lik oyla ve açık ara farkla ilk sırayı almış, Cumhurbaşkanı Macron'un partisi Rönesans yüzde 14,60 ile ikinci olmuştu. Macron, AP seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Parlamentoyu feshederek 30 Haziran-7 Temmuz'da erken seçime gitme kararı aldığını duyurmuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/fransa-nin-lyon-kentinde-asiri-saga-karsi-gosteri-yapildi-160109.html
Sendikaların çağrısıyla Lyon'un Marechal Lyautey Meydanı'nda toplanan 10 bin civarında kişi, aşırı sağa karşı gösteri düzenledi.
Aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) Partisinin AP seçimlerinde 31,37 oyla açık ara farkla birinci çıkmasının ardından Macron'un Parlamentoyu feshetmesi ile erken seçim sürecine giren ülkede aşırı sağcıların yükselişine karşı tepkiler sürüyor.
Ülke genelinde aşırı sağın yükselişini protesto için hafta sonu yapılan gösterilere 600 binden fazla kişi katıldı.
AP seçimlerinin Fransa ayağında RN yüzde 31,37'lik oyla ve açık ara farkla ilk sırayı almış, Cumhurbaşkanı Macron'un partisi Rönesans yüzde 14,60 ile ikinci olmuştu. Macron, AP seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Parlamentoyu feshederek 30 Haziran-7 Temmuz'da erken seçime gitme kararı aldığını duyurmuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/fransa-nin-lyon-kentinde-asiri-saga-karsi-gosteri-yapildi-160109.html
Ellerini kullanamayan genç, burnuyla cep telefonunun ekranına dokunarak kitap yazdı
Bitlis
İlçeye 30 kilometre uzaklıktaki Yenidoğan köyünde serebral palsili (beyin felci) olarak dünyaya gelen Temizel, açıktan ilkokul, ortaokul ve lise eğitimini tamamladı.
Bir şeyleri başarabildiğini göstermek amacıyla şiir ve hikayeler yazmaya başlayan Temizel, kendi hayatından esinlenerek bir ay boyunca çoğu zaman gece uyumadan burnuyla akıllı telefonunun ekranındaki klavyeye dokunarak yazdığı şiir ve hikayeleri 64 sayfalık kitapta topladı.
Temizel, uzun uğraşlar sonucu "Kalemsiz Şair" adlı kitabını çıkardı. Kitabın kapağındaki burnu kalem olan insan figürünü de kendisi tasarlayan Temizel, kitabının çıkmasıyla hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadı.
Temizel, AA muhabirine, çocukluğunda engeli nedeniyle okula kaydının kabul edilmediğini, bu nedenle ilkokul, ortaokul ve liseye açıktan okuduğunu söyledi.
Yıllar önce aldığı tuşlu telefonla harfleri ezberlediğini, okumayı da o dönemde televizyondaki programlardan öğrendiğini anlatan Temizel, şöyle konuştu:
"Kendimi kanıtlamak ve bir engellinin neler yapabileceğini göstermek istedim. Bu amaçla kitap yazmaya karar verdim. Kitapta hayatımdan esinlenerek hikaye ve şiirler yazdım. Herkesin okumasını istiyorum. Bu kitabı bir ayda yazdım, 4 yıl sonra da aldığım destekle yayımladım. Engelim dolayısıyla bu kitabı burnumla cep telefonundan yazdım. Çoğu gece uyumadım ve sabahlara kadar yazdım. Bir engellinin neler yapabileceğini göstermek istedim. Amacım buydu. Şimdi de bir roman yazmayı hedefliyorum."
"Çok emek vererek kitabı çıkardı"
Baba Mehmet Şakir Temizel de oğlunun kendi imkanlarıyla "Kalemsiz Şair" adlı kitabı yazdığını, bunun için çoğu zaman sabaha kadar uyumadığını belirtti.
Başarısından dolayı oğluyla gurur duyduğunu ifade eden Temizel, "Bir roman da yazacak. Ona güveniyoruz ve destekliyoruz. O her şeyi yapar. Çoğu insanın yapamayacağını yaptı. Çok emek vererek kitabı çıkardı. Bir ayda bu kitabı burnuyla yazdı. 4 yıl bekledikten sonra kitabını bastırdı. Bu başarıyı görmeleri için herkesin bu kitabı okumasını istiyoruz." dedi.
Köy sakinlerinden Mehmet Abit Alpyürük ise köylülerin Temizel'i çok sevdiğini dile getirerek, "Cüneyt, çok akıllı ve yetenekli. Kendisini kanıtlamak için 'Kalemsiz Şair' adlı kitabını yazdı. Kendi çabalarıyla okuma yazmayı öğrendi ve Kur'an-ı Kerim'i okumayı başardı. Şimdi de kitap çıkardı. Cüneyt için destek bekliyoruz. Cüneyt, kalem tutamıyor. Burnuyla kitabı yazmayı başardı. Kalemsiz Şair'in anlamı da bu." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ellerini-kullanamayan-genc-burnuyla-cep-telefonunun-ekranina-dokunarak-kitap-yazdi-160106.html
İlçeye 30 kilometre uzaklıktaki Yenidoğan köyünde serebral palsili (beyin felci) olarak dünyaya gelen Temizel, açıktan ilkokul, ortaokul ve lise eğitimini tamamladı.
Bir şeyleri başarabildiğini göstermek amacıyla şiir ve hikayeler yazmaya başlayan Temizel, kendi hayatından esinlenerek bir ay boyunca çoğu zaman gece uyumadan burnuyla akıllı telefonunun ekranındaki klavyeye dokunarak yazdığı şiir ve hikayeleri 64 sayfalık kitapta topladı.
Temizel, uzun uğraşlar sonucu "Kalemsiz Şair" adlı kitabını çıkardı. Kitabın kapağındaki burnu kalem olan insan figürünü de kendisi tasarlayan Temizel, kitabının çıkmasıyla hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadı.
Temizel, AA muhabirine, çocukluğunda engeli nedeniyle okula kaydının kabul edilmediğini, bu nedenle ilkokul, ortaokul ve liseye açıktan okuduğunu söyledi.
Yıllar önce aldığı tuşlu telefonla harfleri ezberlediğini, okumayı da o dönemde televizyondaki programlardan öğrendiğini anlatan Temizel, şöyle konuştu:
"Kendimi kanıtlamak ve bir engellinin neler yapabileceğini göstermek istedim. Bu amaçla kitap yazmaya karar verdim. Kitapta hayatımdan esinlenerek hikaye ve şiirler yazdım. Herkesin okumasını istiyorum. Bu kitabı bir ayda yazdım, 4 yıl sonra da aldığım destekle yayımladım. Engelim dolayısıyla bu kitabı burnumla cep telefonundan yazdım. Çoğu gece uyumadım ve sabahlara kadar yazdım. Bir engellinin neler yapabileceğini göstermek istedim. Amacım buydu. Şimdi de bir roman yazmayı hedefliyorum."
"Çok emek vererek kitabı çıkardı"
Baba Mehmet Şakir Temizel de oğlunun kendi imkanlarıyla "Kalemsiz Şair" adlı kitabı yazdığını, bunun için çoğu zaman sabaha kadar uyumadığını belirtti.
Başarısından dolayı oğluyla gurur duyduğunu ifade eden Temizel, "Bir roman da yazacak. Ona güveniyoruz ve destekliyoruz. O her şeyi yapar. Çoğu insanın yapamayacağını yaptı. Çok emek vererek kitabı çıkardı. Bir ayda bu kitabı burnuyla yazdı. 4 yıl bekledikten sonra kitabını bastırdı. Bu başarıyı görmeleri için herkesin bu kitabı okumasını istiyoruz." dedi.
Köy sakinlerinden Mehmet Abit Alpyürük ise köylülerin Temizel'i çok sevdiğini dile getirerek, "Cüneyt, çok akıllı ve yetenekli. Kendisini kanıtlamak için 'Kalemsiz Şair' adlı kitabını yazdı. Kendi çabalarıyla okuma yazmayı öğrendi ve Kur'an-ı Kerim'i okumayı başardı. Şimdi de kitap çıkardı. Cüneyt için destek bekliyoruz. Cüneyt, kalem tutamıyor. Burnuyla kitabı yazmayı başardı. Kalemsiz Şair'in anlamı da bu." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ellerini-kullanamayan-genc-burnuyla-cep-telefonunun-ekranina-dokunarak-kitap-yazdi-160106.html
Muş'ta çobanlar sıcaktan bunalan mandaları nehir, gölet ve sulama kanallarında serinletiyor
Muş
İlçeye bağlı Karakütük, Umurca ve Sarıbahçe köylerinde manda sürülerini meralarda otlatan çobanlar, sıcaklığın artığı saatlerde sürüleri Karasu Nehri, gölet ve sulama kanallarına götürüyor.
Burada yaklaşık 3 saat sularda yıkanan mandalar, daha sonra çobanlar tarafından yeniden meralara götürülmek üzere yola çıkıyor.
Besicilerden Fesih Karadeniz, çobanların mandaların, sıcaktan etkilenmemeleri için her gün bölgedeki sulara girmelerini sağladığını söyledi.
Mandaların sıcağa dayanamadığını anlatan Karadeniz, şunları kaydetti:
"Çobanlar mandaları sabahın erken saatlerinde meraya otlatmaya götürüyor. Öğle vakti sıcaktan bunalan hayvanlarımızı nehir, gölet ve sulama kanallarında serinletiyoruz. Mandalar suyu çok sever. Suda yaklaşık 3 saat kalırlar. Suyun içinde kalmaları süt verimini de artırıyor."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/mus-ta-cobanlar-sicaktan-bunalan-mandalari-nehir-golet-ve-sulama-kanallarinda-serinletiyor-160101.html
İlçeye bağlı Karakütük, Umurca ve Sarıbahçe köylerinde manda sürülerini meralarda otlatan çobanlar, sıcaklığın artığı saatlerde sürüleri Karasu Nehri, gölet ve sulama kanallarına götürüyor.
Burada yaklaşık 3 saat sularda yıkanan mandalar, daha sonra çobanlar tarafından yeniden meralara götürülmek üzere yola çıkıyor.
Besicilerden Fesih Karadeniz, çobanların mandaların, sıcaktan etkilenmemeleri için her gün bölgedeki sulara girmelerini sağladığını söyledi.
Mandaların sıcağa dayanamadığını anlatan Karadeniz, şunları kaydetti:
"Çobanlar mandaları sabahın erken saatlerinde meraya otlatmaya götürüyor. Öğle vakti sıcaktan bunalan hayvanlarımızı nehir, gölet ve sulama kanallarında serinletiyoruz. Mandalar suyu çok sever. Suda yaklaşık 3 saat kalırlar. Suyun içinde kalmaları süt verimini de artırıyor."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/mus-ta-cobanlar-sicaktan-bunalan-mandalari-nehir-golet-ve-sulama-kanallarinda-serinletiyor-160101.html
TDV, Endonezya'da vekalet yoluyla kesilen kurbanlıkların dağıtımını yapıyor
Banda Açe
Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), Endonezya'da ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere vekalet yoluyla kurbanlıkların kesimine ve kurban eti dağıtımına başladı.
Diyanet İşleri Başkanlığı ile vakfın "Müminler ancak kardeştirler" temasıyla düzenlediği "2024 Yılı Vekalet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu" kapsamında ülkede 1200 büyükbaş hayvan kesilecek.
Ülkedeki 12 farklı bölgede kesilmeye başlanan kurbanlık hayvanların etleri ihtiyaç sahiplerine dağıtılacak.
Ayrıca kurbanlıkların kesimi kamerayla kaydedilecek, isteyen vekaletname sahiplerine kesim anına ait görüntüler iletilebilecek.
Ülkede kılınan bayram namazından sonra vekalet verenlerin ismi tek tek okunup kurbanlıklar kesilmeye başlandı. Kesimin tamamlanması ardından ise kurban etleri bölgedeki ihtiyaç sahibi ailelere gönüllülerce dağıtıldı.
Kurban organizasyonuna, Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüleri oyuncu Burak Haktanır ile gazeteci Mehmet Ardıç da katıldı.
Vakıf gönüllüleri Pidie'deki çocuklara şeker, Türk bayrağı ve balon da dağıttı.
"TDV'ye gönül rahatlığıyla bağışlarınızı yapabilirsiniz"
Burak Haktanır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'den kilometrelerce uzaklıkta bulunan Endonezya'ya TDV gönüllüsü olarak geldiklerini söyledi.
Kurban organizasyonunda kesim işlerine yardımcı olduklarını belirten Haktanır, "Böyle bir organizasyonun içerisinde bulunduğum için son derece mutluyum. Ülkem ve Türkiye Diyanet Vakfıyla da ayrıca gurur duyuyorum. Buradaki yapılan işlerin ne kadar organize olduğunu, ne kadar profesyonelce ilerlediğini bizzat gördüm. Buradan bütün bağışçılara, içlerinin rahat olması gerektiğini ve bundan sonraki senelerde de Türkiye Diyanet Vakfına gönül rahatlığıyla bağışlarını yapabileceklerini hatırlatmak isterim." diye konuştu.
"Organizasyona şahitlik ettiğim için gurur duyuyorum"
Mehmet Ardıç ise vakfın çok güzel bir organizasyon yaptığını dile getirdi.
Yerel partnerlerin katılımıyla çok profosyonel kurban organizasyonu olduğunu anlatan Ardıç, "Gerek ihtiyaç sahiplerinin belirlenmesi gerek hayvanların kurban kesimine uygun olup olmamasıyla ilgili kontroller dahil olmak üzere çok güzel bir organizasyon çıkartılıyor. Türkiye'de dahil 79 ülkede böyle bir organizasyonu gerçekleştirmek profesyonellik isteyen bir iş. Ben de bu organizasyona şahitlik ettiğim için gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tdv-endonezya-da-vekalet-yoluyla-kesilen-kurbanliklarin-dagitimini-yapiyor-160053.html
Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), Endonezya'da ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere vekalet yoluyla kurbanlıkların kesimine ve kurban eti dağıtımına başladı.
Diyanet İşleri Başkanlığı ile vakfın "Müminler ancak kardeştirler" temasıyla düzenlediği "2024 Yılı Vekalet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu" kapsamında ülkede 1200 büyükbaş hayvan kesilecek.
Ülkedeki 12 farklı bölgede kesilmeye başlanan kurbanlık hayvanların etleri ihtiyaç sahiplerine dağıtılacak.
Ayrıca kurbanlıkların kesimi kamerayla kaydedilecek, isteyen vekaletname sahiplerine kesim anına ait görüntüler iletilebilecek.
Ülkede kılınan bayram namazından sonra vekalet verenlerin ismi tek tek okunup kurbanlıklar kesilmeye başlandı. Kesimin tamamlanması ardından ise kurban etleri bölgedeki ihtiyaç sahibi ailelere gönüllülerce dağıtıldı.
Kurban organizasyonuna, Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüleri oyuncu Burak Haktanır ile gazeteci Mehmet Ardıç da katıldı.
Vakıf gönüllüleri Pidie'deki çocuklara şeker, Türk bayrağı ve balon da dağıttı.
"TDV'ye gönül rahatlığıyla bağışlarınızı yapabilirsiniz"
Burak Haktanır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'den kilometrelerce uzaklıkta bulunan Endonezya'ya TDV gönüllüsü olarak geldiklerini söyledi.
Kurban organizasyonunda kesim işlerine yardımcı olduklarını belirten Haktanır, "Böyle bir organizasyonun içerisinde bulunduğum için son derece mutluyum. Ülkem ve Türkiye Diyanet Vakfıyla da ayrıca gurur duyuyorum. Buradaki yapılan işlerin ne kadar organize olduğunu, ne kadar profesyonelce ilerlediğini bizzat gördüm. Buradan bütün bağışçılara, içlerinin rahat olması gerektiğini ve bundan sonraki senelerde de Türkiye Diyanet Vakfına gönül rahatlığıyla bağışlarını yapabileceklerini hatırlatmak isterim." diye konuştu.
"Organizasyona şahitlik ettiğim için gurur duyuyorum"
Mehmet Ardıç ise vakfın çok güzel bir organizasyon yaptığını dile getirdi.
Yerel partnerlerin katılımıyla çok profosyonel kurban organizasyonu olduğunu anlatan Ardıç, "Gerek ihtiyaç sahiplerinin belirlenmesi gerek hayvanların kurban kesimine uygun olup olmamasıyla ilgili kontroller dahil olmak üzere çok güzel bir organizasyon çıkartılıyor. Türkiye'de dahil 79 ülkede böyle bir organizasyonu gerçekleştirmek profesyonellik isteyen bir iş. Ben de bu organizasyona şahitlik ettiğim için gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/tdv-endonezya-da-vekalet-yoluyla-kesilen-kurbanliklarin-dagitimini-yapiyor-160053.html
Sahipsiz köpeğin ısırması nedeniyle 6 ameliyat geçiren Emir'in başında saldırının izleri kaldı
Sivas
Sivas'ın Ulaş ilçesinde sahipsiz köpeğin saldırısında başından ve yüzünden yaralanan, tedavi sürecinde 6 kez ameliyat edilen 7 yaşındaki Emir Ensar Akbulut, yaşadığı korku dolu günü unutamıyor.
İlçeye bağlı Baharözü köyünde Muhammet ve Ayet Akbulut çiftinin 4 çocuğundan Emir Ensar, 9 Kasım 2023'te sokakta etli ekmek yerken sahipsiz bir köpeğin saldırısına uğradı.
Köpeğin, başından ve yüzünden yaraladığı Emir Ensar, akrabalarının yardımıyla hayvanın ağzından kurtarıldı.
Emir Ensar, Ulaş Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. Hastanenin Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Bölümü'nde zorlu bir tedavi süreci geçiren Emin Ensar, 6 kez ameliyat edildi.
"Sahipsiz köpeklerin toplanmasını istiyorum"
Başında saldırının izleri kalan Emir Ensar Akbulut, AA muhabirine, yemek yediği sırada sahipsiz köpeğin kendisine saldırdığını söyledi.
Çok korktuğunu anlatan Emir Ensar, "Kafam ve burnum çok ağrıyordu, gözümün üzerinde delik vardı. Köpek kafamı ve burnumu ısırdı. Köpekleri gördükçe çok korkuyorum ve titriyorum. Yaşadıklarımı yeniden hissediyorum." diye konuştu.
Hastanede 6 kez ameliyat edildiğini ve zor bir süreç geçirdiğini dile getiren Emir Ensar, "Sahipsiz köpeklerin toplanmasını istiyorum. Herkese saldırıyorlar, başka çocuklara, anne ve babalara da saldırabilirler." ifadelerini kullandı.
"Kafasındaki etler açılıyordu, gözü gözükmüyordu ve mosmordu"
Baba Muhammet Akbulut ise olayın olduğu sırada il dışında bulunduğunu anlattı.
Hastaneye geldiğinde Emir Ensar'ın kafasının ve yüzünün çok kötü durumda olduğunu gördüğünü belirten Akbulut, "Kafasındaki etler açılıyordu, gözü gözükmüyordu ve mosmordu. Burnunun ucu kopmaya gelmişti. Kafasındaki etler dilik dilikti." dedi.
Oğlunu o şekilde gördüğünde psikolojisinin bozulduğunu ifade eden Akbulut, "6 sefer ameliyat oldu, 24 gün hastanede yattı. Hala kafasında ağrılar var. Kontrole götürdük, doktor iyiye gittiğini söyledi. Kafasında kalıcı hasar olmaması için tekrar bakılacak." diye konuştu.
İlk ameliyatta derinin tutması ve içinde mikrop kalmaması için uğraşıldığını, sonra izleri silmek amacıyla estetik ameliyatlar yapıldığını anlatan Akbulut, oğlunun yüzünde iz kalmaması için yara düzeldikçe estetik ve gerdirme işlemleri yapıldığını söyledi.
"Bugün benim çocuğum, yarın başkasının çocuğu"
Köyde çok sayıda sahipsiz köpek bulunduğunu dile getiren Akbulut, şunları kaydetti:
"Emir Ensar köpekleri görünce korkuyor, yanaşamayor ve titriyor. Daha önce köpeklerle haşır neşirdi, sırtına biner, köpekler hiçbir şey yapmazdı. Olaydan sonra köpekleri görünce okul yolundan kaç sefer geri geldi. Yol ortasında köpek olursa okula gitmiyor. İki sefer de öğretmen köpeklerden kurtarmış, köyde sahipsiz köpek çok. Bugün benim çocuğum yarın başkasının çocuğu. Hiçbir çocuğa zarar gelmesini istemiyorum. Köpekler kaç tane çocuğu kovalamış. Televizyonda parçalanan çocukları da gördük, buna şükür diyorum. Onları izleyince hemen Emir aklıma geliyor, psikolojim bozuluyor. Sahipsiz köpeklere olan sevgim bile azaldı. Ağzı, dili olmayan bir hayvan ama karşısında bir çocuğa zarar verirse... Bu olayların kimsenin başına gelmesini istemiyorum."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/sahipsiz-kopegin-isirmasi-nedeniyle-6-ameliyat-geciren-emir-in-basinda-saldirinin-izleri-kaldi-160045.html
Sivas'ın Ulaş ilçesinde sahipsiz köpeğin saldırısında başından ve yüzünden yaralanan, tedavi sürecinde 6 kez ameliyat edilen 7 yaşındaki Emir Ensar Akbulut, yaşadığı korku dolu günü unutamıyor.
İlçeye bağlı Baharözü köyünde Muhammet ve Ayet Akbulut çiftinin 4 çocuğundan Emir Ensar, 9 Kasım 2023'te sokakta etli ekmek yerken sahipsiz bir köpeğin saldırısına uğradı.
Köpeğin, başından ve yüzünden yaraladığı Emir Ensar, akrabalarının yardımıyla hayvanın ağzından kurtarıldı.
Emir Ensar, Ulaş Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. Hastanenin Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Bölümü'nde zorlu bir tedavi süreci geçiren Emin Ensar, 6 kez ameliyat edildi.
"Sahipsiz köpeklerin toplanmasını istiyorum"
Başında saldırının izleri kalan Emir Ensar Akbulut, AA muhabirine, yemek yediği sırada sahipsiz köpeğin kendisine saldırdığını söyledi.
Çok korktuğunu anlatan Emir Ensar, "Kafam ve burnum çok ağrıyordu, gözümün üzerinde delik vardı. Köpek kafamı ve burnumu ısırdı. Köpekleri gördükçe çok korkuyorum ve titriyorum. Yaşadıklarımı yeniden hissediyorum." diye konuştu.
Hastanede 6 kez ameliyat edildiğini ve zor bir süreç geçirdiğini dile getiren Emir Ensar, "Sahipsiz köpeklerin toplanmasını istiyorum. Herkese saldırıyorlar, başka çocuklara, anne ve babalara da saldırabilirler." ifadelerini kullandı.
"Kafasındaki etler açılıyordu, gözü gözükmüyordu ve mosmordu"
Baba Muhammet Akbulut ise olayın olduğu sırada il dışında bulunduğunu anlattı.
Hastaneye geldiğinde Emir Ensar'ın kafasının ve yüzünün çok kötü durumda olduğunu gördüğünü belirten Akbulut, "Kafasındaki etler açılıyordu, gözü gözükmüyordu ve mosmordu. Burnunun ucu kopmaya gelmişti. Kafasındaki etler dilik dilikti." dedi.
Oğlunu o şekilde gördüğünde psikolojisinin bozulduğunu ifade eden Akbulut, "6 sefer ameliyat oldu, 24 gün hastanede yattı. Hala kafasında ağrılar var. Kontrole götürdük, doktor iyiye gittiğini söyledi. Kafasında kalıcı hasar olmaması için tekrar bakılacak." diye konuştu.
İlk ameliyatta derinin tutması ve içinde mikrop kalmaması için uğraşıldığını, sonra izleri silmek amacıyla estetik ameliyatlar yapıldığını anlatan Akbulut, oğlunun yüzünde iz kalmaması için yara düzeldikçe estetik ve gerdirme işlemleri yapıldığını söyledi.
"Bugün benim çocuğum, yarın başkasının çocuğu"
Köyde çok sayıda sahipsiz köpek bulunduğunu dile getiren Akbulut, şunları kaydetti:
"Emir Ensar köpekleri görünce korkuyor, yanaşamayor ve titriyor. Daha önce köpeklerle haşır neşirdi, sırtına biner, köpekler hiçbir şey yapmazdı. Olaydan sonra köpekleri görünce okul yolundan kaç sefer geri geldi. Yol ortasında köpek olursa okula gitmiyor. İki sefer de öğretmen köpeklerden kurtarmış, köyde sahipsiz köpek çok. Bugün benim çocuğum yarın başkasının çocuğu. Hiçbir çocuğa zarar gelmesini istemiyorum. Köpekler kaç tane çocuğu kovalamış. Televizyonda parçalanan çocukları da gördük, buna şükür diyorum. Onları izleyince hemen Emir aklıma geliyor, psikolojim bozuluyor. Sahipsiz köpeklere olan sevgim bile azaldı. Ağzı, dili olmayan bir hayvan ama karşısında bir çocuğa zarar verirse... Bu olayların kimsenin başına gelmesini istemiyorum."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/sahipsiz-kopegin-isirmasi-nedeniyle-6-ameliyat-geciren-emir-in-basinda-saldirinin-izleri-kaldi-160045.html
16 Haziran 2024 Pazar
Eskişehirli 5 yaşındaki Duru, ailesinin desteğiyle lösemi mücadelesini kazandı
Eskişehir
Sema ve Sadık Armutlu çiftinin, 2022'de göz altlarında çıkan morluklar nedeniyle hastaneye götürdüğü iki çocuğundan küçüğü Duru'ya, lösemi ve Kovid-19 teşhisi konuldu.
Kanında temizleme işlemi yapılması için 15 günlük izolasyona alınan ancak durumunda değişiklik olmayan Duru'nun babası, kendi çocuğu da aynı hastalıktan muzdarip iş arkadaşı Alkan Ulukoca'nın yönlendirmesiyle Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) yetkililerine danıştı.
Vakıf tarafından sağlanan destekle Ankara'da tedavisine başlanan ve 8 ay kemoterapi gören Duru'ya, uygun donörden kemik iliği nakli yapıldı. Nakil sonrası 100 günlük izolasyon döneminde anne ve babasından ayrı kalan Duru, sağlanan desteklerle hastalığını atlatmayı başardı.
Başka hastalara yardımcı olmak isteyen Sadık Armutlu, vakfın "Fedakar Babalar Projesi"ne, eşi ise "Vefakar Anneler Projesi"ne katılarak gönüllü oldu.
"4 ay sonra kontrolleri bitecek ve tamamen özgür olacak"
Anne Sema Armutlu, AA muhabirine, 3 yaşında teşhis konulan Duru'nun her şeyin farkında olduğunu, hastanedeyken evlerinden uzakta kalmanın üzüntüsünü yaşadığını söyledi.
Bu süreçte Eskişehir ile Ankara arasında adeta mekik dokuduklarını belirten Armutlu, hastanedeki doktorlar sayesinde sürecin oldukça iyi geçtiğini anlattı.
Kızını hasta psikolojisinden uzaklaştırmaya çalıştığını dile getiren Armutlu, şöyle devam etti:
"Saçı sürekli dökülüyordu, bunun için çok üzüldü. Duru'ya 'Saçlarında mikroplar varmış, saçlarını kestirmemiz gerekiyor.' dedik. Kızımın tedavisi olumlu sonuçlandı, 4 ay sonra kontrolleri bitecek ve tamamen özgür olacak. Nakil yapılalı 19 ay oldu, şükürler olsun ki herhangi bir sorunumuz yok. Şu an her şey yolunda gidiyor. Bu süreç benim için çok zordu. Çocuğunuzun ölümle pençeleştiğini biliyorsunuz ama ayakta kalmak zorundasınız. Çok zor şeyler yaşıyorsunuz ancak dayanmak durumundasınız. Ablası da burada epey zorluk çekti çünkü annesine düşkün bir çocuk. Öyle olduğu için durumu kabullenmesi daha zor oldu, o da anneannesi ve babasıyla kaldı. Uzakta da olsak hep bir arada olmaya çalıştık. Yeri geldi telefon aracılığıyla onunla ders çalıştık. Şimdi de eşimle LÖSEV'e üye olarak bizimle aynı durumu paylaşan insanlara yardım etmeye çalışıyoruz, keşke daha fazlasını yapabilsek."
Armutlu, hastanede kendileriyle ilgilenen sağlık çalışanlarını örnek alan ve bazen "doktorculuk" oynayan kızının, ileride doktor olmayı istediğini ifade etti.
LÖSEV Eskişehir Koordinatörü Yelda İlker de çocukları hastalık psikolojisinden çıkarmak için birçok şey yaptıklarını belirtti.
Tedaviden ziyade yaşam standardı sağlamanın en önemli yaklaşım farklılığı olduğunu vurgulayan İlker, "Çocuklar bunu aslında çok da rahatsızlık gibi algılamıyorlar. Evet bu süreçte saçları kesiliyor ama aynı hastanede saçları kesik çocuklar olduğu için bunu normal karşılıyorlar ve çeşitli hayaller kuruyorlar." dedi.
İlker, çocukların bu süreçte hastaneyle sağlık çalışanlarıyla aidiyet kurduğunu kaydederek, kontrollerden bir gün öncesinde uyuyamayıp hangi süprizlerle karşılaşacaklarını düşündüklerini sözlerine ekledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/eskisehirli-5-yasindaki-duru-ailesinin-destegiyle-losemi-mucadelesini-kazandi-159785.html
Sema ve Sadık Armutlu çiftinin, 2022'de göz altlarında çıkan morluklar nedeniyle hastaneye götürdüğü iki çocuğundan küçüğü Duru'ya, lösemi ve Kovid-19 teşhisi konuldu.
Kanında temizleme işlemi yapılması için 15 günlük izolasyona alınan ancak durumunda değişiklik olmayan Duru'nun babası, kendi çocuğu da aynı hastalıktan muzdarip iş arkadaşı Alkan Ulukoca'nın yönlendirmesiyle Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) yetkililerine danıştı.
Vakıf tarafından sağlanan destekle Ankara'da tedavisine başlanan ve 8 ay kemoterapi gören Duru'ya, uygun donörden kemik iliği nakli yapıldı. Nakil sonrası 100 günlük izolasyon döneminde anne ve babasından ayrı kalan Duru, sağlanan desteklerle hastalığını atlatmayı başardı.
Başka hastalara yardımcı olmak isteyen Sadık Armutlu, vakfın "Fedakar Babalar Projesi"ne, eşi ise "Vefakar Anneler Projesi"ne katılarak gönüllü oldu.
"4 ay sonra kontrolleri bitecek ve tamamen özgür olacak"
Anne Sema Armutlu, AA muhabirine, 3 yaşında teşhis konulan Duru'nun her şeyin farkında olduğunu, hastanedeyken evlerinden uzakta kalmanın üzüntüsünü yaşadığını söyledi.
Bu süreçte Eskişehir ile Ankara arasında adeta mekik dokuduklarını belirten Armutlu, hastanedeki doktorlar sayesinde sürecin oldukça iyi geçtiğini anlattı.
Kızını hasta psikolojisinden uzaklaştırmaya çalıştığını dile getiren Armutlu, şöyle devam etti:
"Saçı sürekli dökülüyordu, bunun için çok üzüldü. Duru'ya 'Saçlarında mikroplar varmış, saçlarını kestirmemiz gerekiyor.' dedik. Kızımın tedavisi olumlu sonuçlandı, 4 ay sonra kontrolleri bitecek ve tamamen özgür olacak. Nakil yapılalı 19 ay oldu, şükürler olsun ki herhangi bir sorunumuz yok. Şu an her şey yolunda gidiyor. Bu süreç benim için çok zordu. Çocuğunuzun ölümle pençeleştiğini biliyorsunuz ama ayakta kalmak zorundasınız. Çok zor şeyler yaşıyorsunuz ancak dayanmak durumundasınız. Ablası da burada epey zorluk çekti çünkü annesine düşkün bir çocuk. Öyle olduğu için durumu kabullenmesi daha zor oldu, o da anneannesi ve babasıyla kaldı. Uzakta da olsak hep bir arada olmaya çalıştık. Yeri geldi telefon aracılığıyla onunla ders çalıştık. Şimdi de eşimle LÖSEV'e üye olarak bizimle aynı durumu paylaşan insanlara yardım etmeye çalışıyoruz, keşke daha fazlasını yapabilsek."
Armutlu, hastanede kendileriyle ilgilenen sağlık çalışanlarını örnek alan ve bazen "doktorculuk" oynayan kızının, ileride doktor olmayı istediğini ifade etti.
LÖSEV Eskişehir Koordinatörü Yelda İlker de çocukları hastalık psikolojisinden çıkarmak için birçok şey yaptıklarını belirtti.
Tedaviden ziyade yaşam standardı sağlamanın en önemli yaklaşım farklılığı olduğunu vurgulayan İlker, "Çocuklar bunu aslında çok da rahatsızlık gibi algılamıyorlar. Evet bu süreçte saçları kesiliyor ama aynı hastanede saçları kesik çocuklar olduğu için bunu normal karşılıyorlar ve çeşitli hayaller kuruyorlar." dedi.
İlker, çocukların bu süreçte hastaneyle sağlık çalışanlarıyla aidiyet kurduğunu kaydederek, kontrollerden bir gün öncesinde uyuyamayıp hangi süprizlerle karşılaşacaklarını düşündüklerini sözlerine ekledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/eskisehirli-5-yasindaki-duru-ailesinin-destegiyle-losemi-mucadelesini-kazandi-159785.html
VAN 'da kayıp olarak aranan çoban arazide uyuyakalıp, yolu şaşırmış
Bahçesaray ilçesi kırsal Cevizbelen Mahallesi'nde büyükbaş hayvanlara çobanlık yapan ve 2 gün önce kendisinden haber alınamayan Yasin Aslan için yakınları, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbarla Arslan'ın bulunması için 20 kişiden oluşan itfaiye ekibi tarafından arama çalışması başlatıldı. Sağlık ekiplerinin de hazır bulunduğu arama çalışmalarına Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal da katıldı. 15 Haziran'da saat 16.00'dan itibaren kayıp olan Aslan'ın bulunması için hayvanların otlatıldığı yaylada her yer didik didik arandı. Dün saat 19.00'a kadar herhangi bir ize rastlanılmayınca ekipler çalışmalara ara verdi. Arazide uyuyakalan ve daha sonra yol güzergahını şaşırdığı öğrenilen Aslan, dün saat 21.00 sıralarında kendiliğinden evine döndü.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/van-da-kayip-olarak-aranan-coban-arazide-uyuyakalip-yolu-sasirmis-159782.html
https://www.eshahaber.com.tr/haber/van-da-kayip-olarak-aranan-coban-arazide-uyuyakalip-yolu-sasirmis-159782.html
Zafer Partili Aslan’dan bayram mesajı:
15.06.2024
Zafer Partili Aslan’dan bayram mesajı: Erdoğan’ı emekli edip milletimize bayram yaşatacağız!
Zafer Partisi Kadın, Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajında vatandaşların bayramını kutladı. Aslan mesajında, "Bu millet için kılını kıpırdatmayan Erdoğan’ı emekli edip milletimize bayram yaşatacağız. Sokaklarımızı sığınmacı ve kaçaklardan arındırıp çocuklarımıza ve kadınlara bayram yaşatacağız. Zafer Partisi, onurlu bir yaşamı hak eden Türk Milleti’ne bayram yaşatacak" ifadelerini kullandı.
Zafer Partisi Kadın, Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, yaklaşan Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı. "Bir bayram daha geldi, öncelikle 86 milyon yurttaşımızın Kurban Bayramı’nı kutluyor, huzurlu ve mutlu bir bayram geçirilmesini diliyorum" diyen Aslan, AKP iktidarının gölgesinde huzurlu bir bayram geçirmenin mümkün olup olmadığını sorarak sözlerine şöyle devam etti:
"Gerçekten huzurlu ve mutlu bir bayram geçirebilecek miyiz millet olarak, bu konuda ciddi kaygılarım var. Bırakınız bayramı, huzurla, gelecek kaygısı çekmeden, açlık korkusu yaşamadan, yoksulluğun getirdikleriyle boğuşmadan bir günü bile geçmiyor yurttaşlarımızın. 6 yaşında, okula yeni başlamış, okuma yazmayı bile henüz tam sökememiş bir çocuğumuz yoksulluk kelimesinin anlamını biliyorsa, ülkenin AKP iktidarı eliyle getirildiği nokta tarif marif istemez! Bugün sokaklarda güvenle koşturup oyun oynayamadıkları bir ülke haline geldi Türkiye, okulda olması gereken yüz binlerce çocuk çalışmak zorunda bırakılıyor, 15 yaşındaki kız çocuklarımız evlilik adı altında istismar ediliyor, her yıl onlarca çocuğumuz iş cinayetlerinde yaşamlarını yitiriyor.
‘DURUM İRONİYİ AŞIP GERÇEĞE DÖNELİ ÇOK OLDU’
Ya gençlerimiz… Okusa mezun olsa iş bulamaz, okumasa emeği çok daha ucuza gider gençlerimiz… Hangi ülkeye gitsem diye düşünür, eskisi gibi gezmeye, dolaşmaya, okumaya da değil hani. Bugün mezuniyet töreninde gençlerimiz hangi markette kasiyer olarak başlayacağına dair ironik videolar çekiyorlar, ne acıdır ki durum ironiyi aşıp gerçeğe dönüşeli çok oldu!"
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emeklilere yönelik politikalarını da eleştiren Esmaül Hüsna Aslan, açıklamasında "Büyüklerimiz, emeklilerimiz. Hani AKP iktidarının ‘fazlalık’ olarak gördükleri büyüklerimiz. On yıllarca emeğiyle ülkesi var olsun, büyüsün, ilerlesin diye canını dişine takmış ama emekli olduklarında asgari ücretin bile neredeyse yarısı reva görülmüş büyüklerimiz. Bugünün adı bayram olsa ne, büyüklerimiz küçüklerine bayram şekeri bile ikram edemedikten sonra." ifadelerini kullandı.
‘BAYRAMLARI GERİ İSTİYORUZ’
Aslan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu milletin parasını yolsuz ihalelerle yandaşlarına yediren, sayıları iki elin parmaklarını aşan sığınmacı ve kaçakları ülkeye doldurup onlara 250 milyar dolardan fazla para harcayan AKP iktidarı, bugünü bayram olmaktan çıkarmıştır. Biz ise bayramlarımızı geri istiyoruz.
‘KAYNAKLARIMIZ BİZİM YURTTAŞLARIMIZA EŞİT VE ADİL OLARAK DAĞITILACAK’
Onlar yapmayacak, biz yapacağız. Bu millet için kılını kıpırdatmayan Erdoğan’ı emekli edip emeklilere bayram yaşatacağız. Sokaklarımızı sığınmacı ve kaçaklardan arındırıp çocuklarımıza ve kadınlara bayram yaşatacağız. Sözümüz söz, andımız olsun! Kaynaklarımız bizim yurttaşımıza, eşit ve adil olarak dağıtılacak. Zafer Partisi, onurlu bir yaşamı hak eden Türk Milleti’ne bayram yaşatacak."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/zafer-partili-aslan-dan-bayram-mesaji-159777.html
Zafer Partili Aslan’dan bayram mesajı: Erdoğan’ı emekli edip milletimize bayram yaşatacağız!
Zafer Partisi Kadın, Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajında vatandaşların bayramını kutladı. Aslan mesajında, "Bu millet için kılını kıpırdatmayan Erdoğan’ı emekli edip milletimize bayram yaşatacağız. Sokaklarımızı sığınmacı ve kaçaklardan arındırıp çocuklarımıza ve kadınlara bayram yaşatacağız. Zafer Partisi, onurlu bir yaşamı hak eden Türk Milleti’ne bayram yaşatacak" ifadelerini kullandı.
Zafer Partisi Kadın, Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, yaklaşan Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı. "Bir bayram daha geldi, öncelikle 86 milyon yurttaşımızın Kurban Bayramı’nı kutluyor, huzurlu ve mutlu bir bayram geçirilmesini diliyorum" diyen Aslan, AKP iktidarının gölgesinde huzurlu bir bayram geçirmenin mümkün olup olmadığını sorarak sözlerine şöyle devam etti:
"Gerçekten huzurlu ve mutlu bir bayram geçirebilecek miyiz millet olarak, bu konuda ciddi kaygılarım var. Bırakınız bayramı, huzurla, gelecek kaygısı çekmeden, açlık korkusu yaşamadan, yoksulluğun getirdikleriyle boğuşmadan bir günü bile geçmiyor yurttaşlarımızın. 6 yaşında, okula yeni başlamış, okuma yazmayı bile henüz tam sökememiş bir çocuğumuz yoksulluk kelimesinin anlamını biliyorsa, ülkenin AKP iktidarı eliyle getirildiği nokta tarif marif istemez! Bugün sokaklarda güvenle koşturup oyun oynayamadıkları bir ülke haline geldi Türkiye, okulda olması gereken yüz binlerce çocuk çalışmak zorunda bırakılıyor, 15 yaşındaki kız çocuklarımız evlilik adı altında istismar ediliyor, her yıl onlarca çocuğumuz iş cinayetlerinde yaşamlarını yitiriyor.
‘DURUM İRONİYİ AŞIP GERÇEĞE DÖNELİ ÇOK OLDU’
Ya gençlerimiz… Okusa mezun olsa iş bulamaz, okumasa emeği çok daha ucuza gider gençlerimiz… Hangi ülkeye gitsem diye düşünür, eskisi gibi gezmeye, dolaşmaya, okumaya da değil hani. Bugün mezuniyet töreninde gençlerimiz hangi markette kasiyer olarak başlayacağına dair ironik videolar çekiyorlar, ne acıdır ki durum ironiyi aşıp gerçeğe dönüşeli çok oldu!"
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emeklilere yönelik politikalarını da eleştiren Esmaül Hüsna Aslan, açıklamasında "Büyüklerimiz, emeklilerimiz. Hani AKP iktidarının ‘fazlalık’ olarak gördükleri büyüklerimiz. On yıllarca emeğiyle ülkesi var olsun, büyüsün, ilerlesin diye canını dişine takmış ama emekli olduklarında asgari ücretin bile neredeyse yarısı reva görülmüş büyüklerimiz. Bugünün adı bayram olsa ne, büyüklerimiz küçüklerine bayram şekeri bile ikram edemedikten sonra." ifadelerini kullandı.
‘BAYRAMLARI GERİ İSTİYORUZ’
Aslan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu milletin parasını yolsuz ihalelerle yandaşlarına yediren, sayıları iki elin parmaklarını aşan sığınmacı ve kaçakları ülkeye doldurup onlara 250 milyar dolardan fazla para harcayan AKP iktidarı, bugünü bayram olmaktan çıkarmıştır. Biz ise bayramlarımızı geri istiyoruz.
‘KAYNAKLARIMIZ BİZİM YURTTAŞLARIMIZA EŞİT VE ADİL OLARAK DAĞITILACAK’
Onlar yapmayacak, biz yapacağız. Bu millet için kılını kıpırdatmayan Erdoğan’ı emekli edip emeklilere bayram yaşatacağız. Sokaklarımızı sığınmacı ve kaçaklardan arındırıp çocuklarımıza ve kadınlara bayram yaşatacağız. Sözümüz söz, andımız olsun! Kaynaklarımız bizim yurttaşımıza, eşit ve adil olarak dağıtılacak. Zafer Partisi, onurlu bir yaşamı hak eden Türk Milleti’ne bayram yaşatacak."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/zafer-partili-aslan-dan-bayram-mesaji-159777.html
IPARD III Programı'nın ilk çağrısına 1029 proje başvurusu yapıldı
Ankara
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Türkiye ve Avrupa Birliği'nin eş finansmanıyla yürütülen IPARD Programı, TKDK tarafından uygulanıyor.
Bu kapsamda bu yıl IPARD III Programı 81 ilde uygulanmaya başlandı.
Programın birinci başvuru çağrı ilanın, et, süt, yumurta, meyve ve sebze ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması sektörlerinde soğuk hava deposu, süt toplama merkezi, işleme tesisi kurulumu ve modernizasyonuna yönelik yatırımlar için 21 Mart'ta ilana çıkıldı. Proje başvuruları, 5 Nisan'da alınmaya başlandı.
Tarım ve balıkçılık ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasıyla ilgili fiziki varlıklara yönelik yatırımlara ilişkin başvuruların proje teslimleri 14 Haziran'da sona erdi. Bu programa girişimciler, yoğun ilgi gösterdi. Program kapsamında ülke genelinden 1029 fiziki proje başvurusu yapıldı.
En fazla başvuru 74 projeyle Mersin'den alındı. Bu ili 59 proje ile Şanlıurfa, 58 projeyle Bursa ve 43 projeyle Konya takip etti. Program kapsamına yeni alınan illerden ise İzmir ve Niğde dikkati çekti.
IPARD III kapsamındaki yenilikler
Yumurta işleme, yem bitkileri ve solucan gübresi yetiştiriciliği ile tuzlu suda kültür balıkçılığı destek kapsamına alındı. Hayvansal üretimde organik ürünler de program kapsamına dahil edildi.
Öte yandan, programla zeytinyağı ve zeytin ürünleri sektöründe 1 milyon 250 bin avro üst limitli yatırımların (sadece makine-ekipman) küçük-orta ölçekli işletmelerce yapılabilmesi sağlandı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Birliğe bağlı il ve ilçe birimlerinin başvuru yapabilmesi imkanı getirildi. Açık alanda bitkisel üretim yatırımları için (makine ekipman) yüzde 15'lik bütçe ayrıldı.
Bundan sonraki süreç nasıl olacak?
Başvuruların tamamlanmasının ardından IPARD Programı'nda yer alan sıralama kriterlerine bakılarak başvurular aldıkları puanlara göre sıralanacak ve çağrı bütçesinin imkan verdiği başvuruların incelenmesine başlanacak. Yaklaşık 3 ay gibi bir sürede kontrollerin tamamlanarak destek almaya hak kazanan başvuru sahipleriyle sözleşmelerin imzalanması hedefleniyor.
Daha önce duyurulan 2024 yılı çağrı takvimine uygun olarak 2. başvuru çağrı ilanına çiftlik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ve iş geliştirme tedbirinden haziran ayı içinde çıkılması planlanıyor. Başvuruların temmuz ve ağustosta alınması öngörülüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/?pard-???-programi-nin-ilk-cagrisina-1029-proje-basvurusu-yapildi-159729.html
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Türkiye ve Avrupa Birliği'nin eş finansmanıyla yürütülen IPARD Programı, TKDK tarafından uygulanıyor.
Bu kapsamda bu yıl IPARD III Programı 81 ilde uygulanmaya başlandı.
Programın birinci başvuru çağrı ilanın, et, süt, yumurta, meyve ve sebze ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması sektörlerinde soğuk hava deposu, süt toplama merkezi, işleme tesisi kurulumu ve modernizasyonuna yönelik yatırımlar için 21 Mart'ta ilana çıkıldı. Proje başvuruları, 5 Nisan'da alınmaya başlandı.
Tarım ve balıkçılık ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasıyla ilgili fiziki varlıklara yönelik yatırımlara ilişkin başvuruların proje teslimleri 14 Haziran'da sona erdi. Bu programa girişimciler, yoğun ilgi gösterdi. Program kapsamında ülke genelinden 1029 fiziki proje başvurusu yapıldı.
En fazla başvuru 74 projeyle Mersin'den alındı. Bu ili 59 proje ile Şanlıurfa, 58 projeyle Bursa ve 43 projeyle Konya takip etti. Program kapsamına yeni alınan illerden ise İzmir ve Niğde dikkati çekti.
IPARD III kapsamındaki yenilikler
Yumurta işleme, yem bitkileri ve solucan gübresi yetiştiriciliği ile tuzlu suda kültür balıkçılığı destek kapsamına alındı. Hayvansal üretimde organik ürünler de program kapsamına dahil edildi.
Öte yandan, programla zeytinyağı ve zeytin ürünleri sektöründe 1 milyon 250 bin avro üst limitli yatırımların (sadece makine-ekipman) küçük-orta ölçekli işletmelerce yapılabilmesi sağlandı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Birliğe bağlı il ve ilçe birimlerinin başvuru yapabilmesi imkanı getirildi. Açık alanda bitkisel üretim yatırımları için (makine ekipman) yüzde 15'lik bütçe ayrıldı.
Bundan sonraki süreç nasıl olacak?
Başvuruların tamamlanmasının ardından IPARD Programı'nda yer alan sıralama kriterlerine bakılarak başvurular aldıkları puanlara göre sıralanacak ve çağrı bütçesinin imkan verdiği başvuruların incelenmesine başlanacak. Yaklaşık 3 ay gibi bir sürede kontrollerin tamamlanarak destek almaya hak kazanan başvuru sahipleriyle sözleşmelerin imzalanması hedefleniyor.
Daha önce duyurulan 2024 yılı çağrı takvimine uygun olarak 2. başvuru çağrı ilanına çiftlik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ve iş geliştirme tedbirinden haziran ayı içinde çıkılması planlanıyor. Başvuruların temmuz ve ağustosta alınması öngörülüyor.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/?pard-???-programi-nin-ilk-cagrisina-1029-proje-basvurusu-yapildi-159729.html
Mayısta en düşük sıcaklık Erzurum ve Sarıkamış'ta, en yüksek sıcaklık Ceylanpınar'da ölçül
Ankara
Türkiye'de geçen ay en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 derece ile Erzurum ve Kars'ın Sarıkamış ilçesinde, en yüksek sıcaklık ise 39,6 derece ile Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde tespit edildi.
AA muhabirinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlediği bilgilere göre, mayısta ortalama sıcaklıklar, Kırklareli, Antakya, Karabük, Sinop Boyabat, Ankara Kızılcahamam, Erzurum İspir, Ağrı Doğubeyazıt çevrelerinde mevsim normallerinin altında seyretti.
Bu dönemde sıcaklıklar, Aydın merkez, Kuşadası, Muğla Bodrum, Datça, Marmaris, İzmir Seferihisar, Isparta merkez, Senirkent ve Eğirdir, Antalya Fethiye, Alanya, Anamur, Kaş, Köyceğiz, Manavgat, Kale-Demre, Gazipaşa, Denizli Acıpayam ve Şanlıurfa Ceylanpınar çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, yurdun diğer bölgelerinde mevsim normalleri civarında saptandı.
Türkiye genelinde 1991-2020 yılları arasında 17,1 derece olarak ölçülen mayıs ortalama sıcaklığı, bu yıl 16,9 derece olarak kayda geçti.
Geçen ay en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 derece ile Erzurum ve Sarıkamış'ta, en yüksek sıcaklık ise 39,6 derece ile Ceylanpınar'da ölçüldü.
Bölgelere göre sıcaklıklar
Marmara Bölgesinde sıcaklıklar Kırklareli çevresinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri ortalamasında gerçekleşti. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 16,8 derece olarak ölçüldü. Bölgede en düşük ve en yüksek sıcaklıklar Balıkesir'de kaydedildi. Kent, 2,2 derece ile bölgedeki en düşük, 32 dereceyle en yüksek sıcaklığı gördü.
Ege Bölgesinde ortalama sıcaklıklar, Kuşadası, Aydın, Bodrum, Datça, Marmaris, Seferihisar çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde seyretti. Bölgede geçen ay sıcaklık ortalama 19,2 derece olurken, en düşük sıcaklık sıfırın altında 0,2 dereceyle Kütahya Tavşanlı'da, en yüksek sıcaklık ise 37,1 dereceyle Aydın'da ölçüldü.
Akdeniz Bölgesinde sıcaklıklar, Antakya çevresinde mevsim normallerinin altında, Isparta, Fethiye, Alanya, Anamur, Kaş, Senirkent, Eğirdir, Acıpayam, Köyceğiz, Manavgat, Kale-Demre, Gazipaşa çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri civarında hesaplandı. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 20,3 derece oldu. Akdeniz'de en düşük sıcaklık 0,2 dereceyle Beyşehir'de, en yüksek sıcaklık ise 36,8 dereceyle Mut'ta kaydedildi.
İç Anadolu Bölgesinde sıcaklıklar bölgenin tamamında mevsim normalleri civarında gözlendi. Bölgede geçen ay sıcaklıklar 14,6 olarak ölçülürken, en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,7 dereceyle Kangal'da, en yüksek sıcaklık ise 32,1 derece olarak Çankırı'da gerçekleşti.
Karadeniz Bölgesinde sıcaklıklar, Karabük, Boyabat, Kızılcahamam, İspir çevrelerinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde ilerledi. Mayıs ayında sıcaklıkların 15 derece olduğu bölgede, en düşük sıcaklık sıfırın altında 1,8 dereceyle Kızılcahamam'da, en yüksek sıcaklık ise 32,4 dereceyle Beypazarı'nda tespit edildi.
Doğu Anadolu Bölgesinde sıcaklıklar Doğubeyazıt çevresinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri ortalamasında kaydedildi. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 13,4 derece oldu. Bölgede en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 dereceyle Erzurum ve Sarıkamış'ta, en yüksek sıcaklık ise 32,3 dereceyle Iğdır'da gözlendi.
Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ortalama sıcaklıklar, Ceylanpınar çevresinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde gerçekleşti. Geçen ay sıcaklıkların 20,8 derece olarak ölçüldüğü bölgede, en düşük sıcaklık 5,3 dereceyle Diyarbakır'da, en yüksek sıcaklık ise 39,6 dereceyle Ceylanpınar'da kayda geçti.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/mayista-en-dusuk-sicaklik-erzurum-ve-sarikamis-ta-en-yuksek-sicaklik-ceylanpinar-da-olcul-159723.html
Türkiye'de geçen ay en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 derece ile Erzurum ve Kars'ın Sarıkamış ilçesinde, en yüksek sıcaklık ise 39,6 derece ile Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde tespit edildi.
AA muhabirinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlediği bilgilere göre, mayısta ortalama sıcaklıklar, Kırklareli, Antakya, Karabük, Sinop Boyabat, Ankara Kızılcahamam, Erzurum İspir, Ağrı Doğubeyazıt çevrelerinde mevsim normallerinin altında seyretti.
Bu dönemde sıcaklıklar, Aydın merkez, Kuşadası, Muğla Bodrum, Datça, Marmaris, İzmir Seferihisar, Isparta merkez, Senirkent ve Eğirdir, Antalya Fethiye, Alanya, Anamur, Kaş, Köyceğiz, Manavgat, Kale-Demre, Gazipaşa, Denizli Acıpayam ve Şanlıurfa Ceylanpınar çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, yurdun diğer bölgelerinde mevsim normalleri civarında saptandı.
Türkiye genelinde 1991-2020 yılları arasında 17,1 derece olarak ölçülen mayıs ortalama sıcaklığı, bu yıl 16,9 derece olarak kayda geçti.
Geçen ay en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 derece ile Erzurum ve Sarıkamış'ta, en yüksek sıcaklık ise 39,6 derece ile Ceylanpınar'da ölçüldü.
Bölgelere göre sıcaklıklar
Marmara Bölgesinde sıcaklıklar Kırklareli çevresinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri ortalamasında gerçekleşti. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 16,8 derece olarak ölçüldü. Bölgede en düşük ve en yüksek sıcaklıklar Balıkesir'de kaydedildi. Kent, 2,2 derece ile bölgedeki en düşük, 32 dereceyle en yüksek sıcaklığı gördü.
Ege Bölgesinde ortalama sıcaklıklar, Kuşadası, Aydın, Bodrum, Datça, Marmaris, Seferihisar çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde seyretti. Bölgede geçen ay sıcaklık ortalama 19,2 derece olurken, en düşük sıcaklık sıfırın altında 0,2 dereceyle Kütahya Tavşanlı'da, en yüksek sıcaklık ise 37,1 dereceyle Aydın'da ölçüldü.
Akdeniz Bölgesinde sıcaklıklar, Antakya çevresinde mevsim normallerinin altında, Isparta, Fethiye, Alanya, Anamur, Kaş, Senirkent, Eğirdir, Acıpayam, Köyceğiz, Manavgat, Kale-Demre, Gazipaşa çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri civarında hesaplandı. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 20,3 derece oldu. Akdeniz'de en düşük sıcaklık 0,2 dereceyle Beyşehir'de, en yüksek sıcaklık ise 36,8 dereceyle Mut'ta kaydedildi.
İç Anadolu Bölgesinde sıcaklıklar bölgenin tamamında mevsim normalleri civarında gözlendi. Bölgede geçen ay sıcaklıklar 14,6 olarak ölçülürken, en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,7 dereceyle Kangal'da, en yüksek sıcaklık ise 32,1 derece olarak Çankırı'da gerçekleşti.
Karadeniz Bölgesinde sıcaklıklar, Karabük, Boyabat, Kızılcahamam, İspir çevrelerinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde ilerledi. Mayıs ayında sıcaklıkların 15 derece olduğu bölgede, en düşük sıcaklık sıfırın altında 1,8 dereceyle Kızılcahamam'da, en yüksek sıcaklık ise 32,4 dereceyle Beypazarı'nda tespit edildi.
Doğu Anadolu Bölgesinde sıcaklıklar Doğubeyazıt çevresinde mevsim normallerinin altında, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri ortalamasında kaydedildi. Bölgenin mayıs ayı sıcaklığı 13,4 derece oldu. Bölgede en düşük sıcaklık sıfırın altında 2,9 dereceyle Erzurum ve Sarıkamış'ta, en yüksek sıcaklık ise 32,3 dereceyle Iğdır'da gözlendi.
Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ortalama sıcaklıklar, Ceylanpınar çevresinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normallerinde gerçekleşti. Geçen ay sıcaklıkların 20,8 derece olarak ölçüldüğü bölgede, en düşük sıcaklık 5,3 dereceyle Diyarbakır'da, en yüksek sıcaklık ise 39,6 dereceyle Ceylanpınar'da kayda geçti.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/mayista-en-dusuk-sicaklik-erzurum-ve-sarikamis-ta-en-yuksek-sicaklik-ceylanpinar-da-olcul-159723.html
15 Haziran 2024 Cumartesi
Gaziantep'te yasa dışı bahis operasyonunda 12 tutuklama
İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, örgüt kurarak yasa dışı bahis oynatıldığı bilgisi üzerine çalışma başlattı. Ekiplerin uzun süren fiziki ve teknik takibinin ardından yasa dışı bahis oynatan şebeke üyeleri tek tek belirlendi.
Ekipler, kimliği tespit edilen 12 şüpheliyi adreslerine düzenlediği operasyonla gözaltına aldı. Şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 25 cep telefonu, 6 bilgisayar, 2 kupon yazıcısı, 7 cumhuriyet altını, 1 yarım altın, 1 gram altın, 1 adet 600 bin TL'lik senet, 82 boş senet, 5 ruhsatsız tabanca, 2 kurusıkı tabanca, 2 tüfek, 54 fişek, 139 bin TL, 550 Euro, 200 Dolar ve 500 Irak Dinarı ele geçirildi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları nöbetçi hakimlik tarafından; 'futbol ve diğer spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlenmesi hakkında kanuna muhalefet ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan tutuklandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaziantep-te-yasa-disi-bahis-operasyonunda-12-tutuklama-159453.html
Ekipler, kimliği tespit edilen 12 şüpheliyi adreslerine düzenlediği operasyonla gözaltına aldı. Şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 25 cep telefonu, 6 bilgisayar, 2 kupon yazıcısı, 7 cumhuriyet altını, 1 yarım altın, 1 gram altın, 1 adet 600 bin TL'lik senet, 82 boş senet, 5 ruhsatsız tabanca, 2 kurusıkı tabanca, 2 tüfek, 54 fişek, 139 bin TL, 550 Euro, 200 Dolar ve 500 Irak Dinarı ele geçirildi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları nöbetçi hakimlik tarafından; 'futbol ve diğer spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlenmesi hakkında kanuna muhalefet ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan tutuklandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/gaziantep-te-yasa-disi-bahis-operasyonunda-12-tutuklama-159453.html
Çanakkale'de çıkan orman yangını kontrol altına alındı
Çanakkale
İlçeye bağlı Karaömerler köyü Karatepe mevkisindeki ormanlık alanda henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı.
Yangının fark edilmesinin ardından bölgeye Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı ekipler yönlendirildi.
Havadan 6 uçak ve 3 helikopter, karadan 16 arazözle müdahale edilen yangını kontrol altına alan ekipler, soğutma çalışmasına başladı.
Bakan Yumaklı, Çanakkale'deki orman yangınına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahale edildiğini bildirdi
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde çıkan orman yangınına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahale edilmeye başlandığını belirtti.
Yumaklı'nın orman yangınlarıyla mücadelede kullanılan hava araçları ve teknolojiler hakkında Yangın Yönetim Merkezi'nde basın toplantısı düzenlediği sırada, Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde orman yangını çıktı.
Bakan Yumaklı, yangına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahaleye başlandığını söyledi. Bakan Yumaklı, yangınla ilgili detaylı bilgi için Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey'e söz verdi.
Karacabey de Yangın Yönetim Merkezi'ndeki ekranlarda helikopterlerin yangına müdahale ettiğini görüntüleri göstererek, "Sevkedilen diğer hava araçları da yoldalar, birkaç dakika içerisinde bölgeye gelecektir. Ayrıca yangın mahalline 16 arazöz de sevk edildi, bunlardan birisi alana ulaşarak müdahaleye başladı. Çok büyük bir tehlike olmadan kontrol altına alacağımızı düşünüyoruz." bilgisini paylaştı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/canakkale-de-cikan-orman-yangini-kontrol-altina-alindi-159451.html
İlçeye bağlı Karaömerler köyü Karatepe mevkisindeki ormanlık alanda henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı.
Yangının fark edilmesinin ardından bölgeye Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı ekipler yönlendirildi.
Havadan 6 uçak ve 3 helikopter, karadan 16 arazözle müdahale edilen yangını kontrol altına alan ekipler, soğutma çalışmasına başladı.
Bakan Yumaklı, Çanakkale'deki orman yangınına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahale edildiğini bildirdi
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde çıkan orman yangınına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahale edilmeye başlandığını belirtti.
Yumaklı'nın orman yangınlarıyla mücadelede kullanılan hava araçları ve teknolojiler hakkında Yangın Yönetim Merkezi'nde basın toplantısı düzenlediği sırada, Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde orman yangını çıktı.
Bakan Yumaklı, yangına 6 uçak ve 3 helikopterle müdahaleye başlandığını söyledi. Bakan Yumaklı, yangınla ilgili detaylı bilgi için Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey'e söz verdi.
Karacabey de Yangın Yönetim Merkezi'ndeki ekranlarda helikopterlerin yangına müdahale ettiğini görüntüleri göstererek, "Sevkedilen diğer hava araçları da yoldalar, birkaç dakika içerisinde bölgeye gelecektir. Ayrıca yangın mahalline 16 arazöz de sevk edildi, bunlardan birisi alana ulaşarak müdahaleye başladı. Çok büyük bir tehlike olmadan kontrol altına alacağımızı düşünüyoruz." bilgisini paylaştı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/canakkale-de-cikan-orman-yangini-kontrol-altina-alindi-159451.html
Bayramda hava sıcaklıkları azalacak
Ankara
Özhaseki, yaptığı yazılı açıklamada, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Kurban Bayramı hava tahmin raporunu paylaştı.
Hafta sonundan itibaren Türkiye'nin yağışlı havanın etkisi altına gireceğini bildiren Özhaseki, "9 günlük tatil boyunca ülke genelinde hava sıcaklıkları biraz azalacak. Yer yer sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış olacağı tahmin ediliyor." bilgisini verdi.
Bakan Özhaseki, bayram ziyaretleri için yola çıkacak vatandaşları da araçlarını dikkatli kullanmaları ve Meteoroloji Genel Müdürlüğünün uyarılarını dikkate almaları konusunda da uyardı.
Bölgelere göre hava durumları
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan hava tahmin raporuna göre, bayramın birinci günü Batı ve Doğu Karadeniz, Orta Karadeniz kıyılarıyla Doğu Anadolu'nun kuzeydoğu kesimlerinde, bayramın ikinci günü Doğu Akdeniz'in Toroslar mevkisi, Doğu Karadeniz ile Sinop ve Samsun'un iç kesimleri, Ordu, Erzincan, Erzurum, Kars ve Ardahan çevrelerinde, bayramın üçüncü günü Doğu Karadeniz ile Kars ve Ardahan çevrelerinde, bayramın dördüncü günü ise Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'in iç kesimleri ile Denizli, Afyonkarahisar, Isparta ve Ardahan çevrelerinde, sağanak ve gök gürültülü sağanak görülecek.
Diğer bölgeler ise parçalı bulutlu olacak.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bayramda-hava-sicakliklari-azalacak-159449.html
Özhaseki, yaptığı yazılı açıklamada, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Kurban Bayramı hava tahmin raporunu paylaştı.
Hafta sonundan itibaren Türkiye'nin yağışlı havanın etkisi altına gireceğini bildiren Özhaseki, "9 günlük tatil boyunca ülke genelinde hava sıcaklıkları biraz azalacak. Yer yer sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış olacağı tahmin ediliyor." bilgisini verdi.
Bakan Özhaseki, bayram ziyaretleri için yola çıkacak vatandaşları da araçlarını dikkatli kullanmaları ve Meteoroloji Genel Müdürlüğünün uyarılarını dikkate almaları konusunda da uyardı.
Bölgelere göre hava durumları
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan hava tahmin raporuna göre, bayramın birinci günü Batı ve Doğu Karadeniz, Orta Karadeniz kıyılarıyla Doğu Anadolu'nun kuzeydoğu kesimlerinde, bayramın ikinci günü Doğu Akdeniz'in Toroslar mevkisi, Doğu Karadeniz ile Sinop ve Samsun'un iç kesimleri, Ordu, Erzincan, Erzurum, Kars ve Ardahan çevrelerinde, bayramın üçüncü günü Doğu Karadeniz ile Kars ve Ardahan çevrelerinde, bayramın dördüncü günü ise Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'in iç kesimleri ile Denizli, Afyonkarahisar, Isparta ve Ardahan çevrelerinde, sağanak ve gök gürültülü sağanak görülecek.
Diğer bölgeler ise parçalı bulutlu olacak.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/bayramda-hava-sicakliklari-azalacak-159449.html
Ticaret Bakanlığı enflasyon düzeltmesine esas alınacak finansal tablolara açıklık getirdi
Ankara
Bakanlık tarafından hazırlanan "Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Esas Alınacak Finansal Tablolara İlişkin Tebliğ" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Tebliğ ile 2023 ve sonrasındaki hesap dönemlerinde uygulanacak enflasyon düzeltmesine ilişkin olarak genel kurul ve yönetim organınca esas alınacak finansal tabloların belirlenmesi amaçlandı.
Finansal tablolarını Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından belirlenen muhasebe standartlarına uygun hazırlamak zorunda olan şirketler tarafından kanunun 88'inci maddesine göre hazırlanan enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolar esas alınacak.
Bu kapsam dışında kalan şirketlerde, 2023 yılı hesap dönemine ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanununun geçici 33'üncü maddesi ile Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 555) hükümleri uyarınca enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolarla enflasyon düzeltmesi uygulanmamış finansal tablolar birlikte dikkate alınacak.
Bu kapsamda, serbest yedek akçelerden ve dağıtılabilir diğer kaynaklardan zarar mahsubu sonrasında kalan değerlerden kar payı dağıtımı yapılması, sermaye artırımı ve azaltımı, birleşme, bölünme, tür değişikliği işlemleri ile sermaye kaybı ve borca batık olma durumlarının tespitinde enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolar esas alınacak. 3. fıkra hükümleri saklı kalmak kaydıyla kanun veya şirket sözleşmesine göre net dönem karının esas alındığı; kar ve kazanç payı dağıtımlarında, yedek akçe ayrılmasında, intifa senedi sahiplerine ödeme yapılması ile dönem içerisinde dağıtılmış olan kar payı avansına ilişkin hesaplamalarda enflasyon düzeltmesi uygulanmamış finansal tablolar kullanılacak.
Şirketin sermayesine ilişkin yapılacak değerlendirmelerde, ticaret siciline tescil edilmiş olan sermaye tutarı esas olacak.
Enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan sermaye düzeltmesi olumlu farkları, diğer öz sermaye kalemlerine ilişkin olumlu farklarla bunların dışında kalan iç kaynakların, enflasyon düzeltmesinden kaynaklı zararlar dahil zararlar ve olumsuz farkları aşan kısmı Türk Ticaret Kanununun 462. maddesi kapsamında sermayeye ilave edilebilecek.
Enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan sermaye düzeltmesi olumsuz farklarıyla enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan diğer olumsuz farklar ise genel kurulda alınacak karara istinaden, sermaye azaltımı yoluyla veya olumlu farklar yahut diğer iç kaynaklarla mahsup edilebilecek.
Tebliğ hükümleri uyarınca alınacak kararlarda, şirketin ve kardan pay alacakların vergisel yükümlülüklerine ilişkin ilgili mevzuat hükümleri saklı olacak.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ticaret-bakanligi-enflasyon-duzeltmesine-esas-alinacak-finansal-tablolara-aciklik-getirdi-159399.html
Bakanlık tarafından hazırlanan "Enflasyon Düzeltmesi Uygulayan Şirketlerde Esas Alınacak Finansal Tablolara İlişkin Tebliğ" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Tebliğ ile 2023 ve sonrasındaki hesap dönemlerinde uygulanacak enflasyon düzeltmesine ilişkin olarak genel kurul ve yönetim organınca esas alınacak finansal tabloların belirlenmesi amaçlandı.
Finansal tablolarını Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından belirlenen muhasebe standartlarına uygun hazırlamak zorunda olan şirketler tarafından kanunun 88'inci maddesine göre hazırlanan enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolar esas alınacak.
Bu kapsam dışında kalan şirketlerde, 2023 yılı hesap dönemine ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanununun geçici 33'üncü maddesi ile Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 555) hükümleri uyarınca enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolarla enflasyon düzeltmesi uygulanmamış finansal tablolar birlikte dikkate alınacak.
Bu kapsamda, serbest yedek akçelerden ve dağıtılabilir diğer kaynaklardan zarar mahsubu sonrasında kalan değerlerden kar payı dağıtımı yapılması, sermaye artırımı ve azaltımı, birleşme, bölünme, tür değişikliği işlemleri ile sermaye kaybı ve borca batık olma durumlarının tespitinde enflasyon düzeltmesi uygulanmış finansal tablolar esas alınacak. 3. fıkra hükümleri saklı kalmak kaydıyla kanun veya şirket sözleşmesine göre net dönem karının esas alındığı; kar ve kazanç payı dağıtımlarında, yedek akçe ayrılmasında, intifa senedi sahiplerine ödeme yapılması ile dönem içerisinde dağıtılmış olan kar payı avansına ilişkin hesaplamalarda enflasyon düzeltmesi uygulanmamış finansal tablolar kullanılacak.
Şirketin sermayesine ilişkin yapılacak değerlendirmelerde, ticaret siciline tescil edilmiş olan sermaye tutarı esas olacak.
Enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan sermaye düzeltmesi olumlu farkları, diğer öz sermaye kalemlerine ilişkin olumlu farklarla bunların dışında kalan iç kaynakların, enflasyon düzeltmesinden kaynaklı zararlar dahil zararlar ve olumsuz farkları aşan kısmı Türk Ticaret Kanununun 462. maddesi kapsamında sermayeye ilave edilebilecek.
Enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan sermaye düzeltmesi olumsuz farklarıyla enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan diğer olumsuz farklar ise genel kurulda alınacak karara istinaden, sermaye azaltımı yoluyla veya olumlu farklar yahut diğer iç kaynaklarla mahsup edilebilecek.
Tebliğ hükümleri uyarınca alınacak kararlarda, şirketin ve kardan pay alacakların vergisel yükümlülüklerine ilişkin ilgili mevzuat hükümleri saklı olacak.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ticaret-bakanligi-enflasyon-duzeltmesine-esas-alinacak-finansal-tablolara-aciklik-getirdi-159399.html
Genel yönetim sektörü kapsamı uluslararası standartlara göre güncellendi
Ankara
Bakanlık tarafından hazırlanan "Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No:71) Genel Yönetim Mali İstatistiklerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 90)" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, genel yönetim sektörünün kapsamı uluslararası standartlara göre güncellenirken sektör kapsamına yeni kurumsal birimler eklendi. Geçmiş yıllara ait verileri de alınacak olan bu birimlerin tebliğ ekinde yer alması sağlandı.
Tebliğ ekinde "merkezi yönetim alt sektörü" başlığı altında listelenen "bütçe içi kurumların" veri giriş süreleri belirlenirken bütçe tahminlerinin birimlerden alınmasına ilişkin düzenleme yapıldı.
Bütçe politikası, gelir ve giderlerin izlenmesi amacıyla il özel idareleri, belediyeler ile bağlı kuruluşları ve mahalli idare birliklerine ait olup tebliğ ekindeki listede yer almayan şirketlerin verileri, Bakanlıkça talep edilebilecek ve kullanılabilecek.
Mahalli idareler ve sosyal güvenlik kurumları, bütçe tahminleri ile finansmanın ekonomik sınıflandırması tablolarını kasım ayı sonuna kadar Kamu Harcama ve Muhasebe Bilişim Sistemi üzerinden Bakanlığa gönderecekler.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/genel-yonetim-sektoru-kapsami-uluslararasi-standartlara-gore-guncellendi-159390.html
Bakanlık tarafından hazırlanan "Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No:71) Genel Yönetim Mali İstatistiklerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 90)" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, genel yönetim sektörünün kapsamı uluslararası standartlara göre güncellenirken sektör kapsamına yeni kurumsal birimler eklendi. Geçmiş yıllara ait verileri de alınacak olan bu birimlerin tebliğ ekinde yer alması sağlandı.
Tebliğ ekinde "merkezi yönetim alt sektörü" başlığı altında listelenen "bütçe içi kurumların" veri giriş süreleri belirlenirken bütçe tahminlerinin birimlerden alınmasına ilişkin düzenleme yapıldı.
Bütçe politikası, gelir ve giderlerin izlenmesi amacıyla il özel idareleri, belediyeler ile bağlı kuruluşları ve mahalli idare birliklerine ait olup tebliğ ekindeki listede yer almayan şirketlerin verileri, Bakanlıkça talep edilebilecek ve kullanılabilecek.
Mahalli idareler ve sosyal güvenlik kurumları, bütçe tahminleri ile finansmanın ekonomik sınıflandırması tablolarını kasım ayı sonuna kadar Kamu Harcama ve Muhasebe Bilişim Sistemi üzerinden Bakanlığa gönderecekler.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/genel-yonetim-sektoru-kapsami-uluslararasi-standartlara-gore-guncellendi-159390.html
14 Haziran 2024 Cuma
Yapay zeka, üniversitelerin ders müfredatına giriyor
Ankara
Uraloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu ortak çalışmayla BTK Akademi altyapısının, eğitimlerinin ve derslerinin üniversiteler tarafından kullanılacağını ve ihtiyaç duyulan yeni derslerin açılarak eğitimlerin hazırlanacağını belirtti.
Dijital teknolojiler ve yapay zekayla ilgili derslerin üniversitelerde müfredata dahil edilerek okutulacağını vurgulayan Uraloğlu, BTK Akademi'den alınan dersleri üniversite dışı kazanım olarak öğrencilerin transkriptlerine yansıtmayı amaçladıklarını ifade etti.
Uraloğlu, ilk aşamada, yeni açılan ve bu yıl öğrenci alacak yapay zeka temelli 12 ön lisans programının bazı derslerinin BTK Akademi derslerinden karşılanması üzerine çalışmaların yapıldığını vurguladı. Uygun olabilecek ders eşleştirmeleri için taslak çalışmayı tamamladıklarını duyuran Uraloğlu, şunları kaydetti:
"BTK Akademi derslerinin, üniversitelerdeki hedefi ve amacı olan dersleri birebir karşılaması için düzenleme ve eklemeler yaptık. BTK Akademi dersleriyle ön lisans programlarındaki derslerin eşleştirilmesi amacıyla ders bazında rapor hazırlama çalışmaları devam ediyor. Bu çalışmayla ilgili raporların haziran sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. Ortaya çıkacak raporlara göre BTK Akademi, kendi dersleri üzerinde düzenleme yaparak ön lisans programlarındaki dersleri doğrudan karşılayacak şekilde YÖK dersleri havuzu oluşturacak. Proje kapsamında pilot olarak ön lisans programlarında 2024-2025 güz döneminde okutulacak dersler için çalışmaları ağustos sonuna kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Bahar dönemi ve bir sonraki yılın dersleri için çalışmalar ve eşleştirmeler devam edecek. Mevcut ön lisans derslerinin bir kısmı için BTK Akademi'de uygun içerik bulunamıyor veya uygun olan dersler içerik olarak eksik kalabiliyor. Bu nedenle ilave olarak yeni ders veya eksik içerik tamamlama çekimi için ilgili üniversitelerimizden teklifler alacağız. Yapay zeka neredeyse hayatımızın her safhasında kullanılıyor. Maalesef yapay zekanın sunduğu imkanlar kötü niyetli kişiler, yabancı istihbaratlar ve terör örgütleri tarafından da kullanılabiliyor. O nedenle gençlerimizi yapay zeka ve teknoloji konusunda doğru eğitmeliyiz. Bu kapsamda YÖK ile yaptığımız bu işbirliğini çok önemsiyoruz."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yapay-zeka-universitelerin-ders-mufredatina-giriyor-159126.html
Uraloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu ortak çalışmayla BTK Akademi altyapısının, eğitimlerinin ve derslerinin üniversiteler tarafından kullanılacağını ve ihtiyaç duyulan yeni derslerin açılarak eğitimlerin hazırlanacağını belirtti.
Dijital teknolojiler ve yapay zekayla ilgili derslerin üniversitelerde müfredata dahil edilerek okutulacağını vurgulayan Uraloğlu, BTK Akademi'den alınan dersleri üniversite dışı kazanım olarak öğrencilerin transkriptlerine yansıtmayı amaçladıklarını ifade etti.
Uraloğlu, ilk aşamada, yeni açılan ve bu yıl öğrenci alacak yapay zeka temelli 12 ön lisans programının bazı derslerinin BTK Akademi derslerinden karşılanması üzerine çalışmaların yapıldığını vurguladı. Uygun olabilecek ders eşleştirmeleri için taslak çalışmayı tamamladıklarını duyuran Uraloğlu, şunları kaydetti:
"BTK Akademi derslerinin, üniversitelerdeki hedefi ve amacı olan dersleri birebir karşılaması için düzenleme ve eklemeler yaptık. BTK Akademi dersleriyle ön lisans programlarındaki derslerin eşleştirilmesi amacıyla ders bazında rapor hazırlama çalışmaları devam ediyor. Bu çalışmayla ilgili raporların haziran sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. Ortaya çıkacak raporlara göre BTK Akademi, kendi dersleri üzerinde düzenleme yaparak ön lisans programlarındaki dersleri doğrudan karşılayacak şekilde YÖK dersleri havuzu oluşturacak. Proje kapsamında pilot olarak ön lisans programlarında 2024-2025 güz döneminde okutulacak dersler için çalışmaları ağustos sonuna kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Bahar dönemi ve bir sonraki yılın dersleri için çalışmalar ve eşleştirmeler devam edecek. Mevcut ön lisans derslerinin bir kısmı için BTK Akademi'de uygun içerik bulunamıyor veya uygun olan dersler içerik olarak eksik kalabiliyor. Bu nedenle ilave olarak yeni ders veya eksik içerik tamamlama çekimi için ilgili üniversitelerimizden teklifler alacağız. Yapay zeka neredeyse hayatımızın her safhasında kullanılıyor. Maalesef yapay zekanın sunduğu imkanlar kötü niyetli kişiler, yabancı istihbaratlar ve terör örgütleri tarafından da kullanılabiliyor. O nedenle gençlerimizi yapay zeka ve teknoloji konusunda doğru eğitmeliyiz. Bu kapsamda YÖK ile yaptığımız bu işbirliğini çok önemsiyoruz."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/yapay-zeka-universitelerin-ders-mufredatina-giriyor-159126.html
İzmir'de karaciğer yetmezliği yaşayan bebek, teyzesinden yapılan nakille sağlığına kavuştu
İzmir
İkiz bebekleri olacağını öğrenen Nazlıcan (30) ve Uğur Admış'ın (31) sevinci, gebeliğin 28. haftasında yapılan rutin muayenede hüzne dönüştü. Çift, ikizlerden erkek bebeğin safra yollarında sorun olduğunu öğrendi.
Nazlıcan Admış, 5 Haziran 2023'te oğlu Eren Aslan ile kızı Güneş Ela'yı kucağına aldı. Ancak Eren Aslan bebek, safra yollarının oluşmaması sonucu karaciğerin işlevini yerine getirememesi nedeniyle hemen kuvöze konuldu.
Aradan geçen yaklaşık 1 yılda Eren Aslan'ın sağlık durumu kötüleşince Admış çifti, nakil için Acıbadem Kent Hastanesine başvurdu. Eşi kan grubu uymadığı, kendisi de lohusa olduğu için verici olamayan Nazlıcan Admış'ın çaresizliğine, kardeşi Hayat Elbi ilaç oldu.
Verici olarak Elbi'nin uygun bulunması üzerine, teyze-yeğen 21 Mayıs'ta nakil operasyonuna alındı.
Hastanenin Karaciğer Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Murat Kılıç liderliğindeki ekibin gerçekleştirdiği nakille bebek sağlığına kavuştu.
Nazlıcan Admış, gazetecilere yaptığı açıklamada, kız kardeşinin adı gibi oğluna "hayat" verdiğini ve kötü günleri geride bıraktıkları için çok mutlu olduklarını söyledi.
Doktorlar "bir hafta içerisinde ameliyat olmazsa çocuğu kaybedebileceklerini" söylediğinde kendisini çok kötü hissettiğini ancak kardeşinin bebeğine hayat olduğunu aktaran Adamış, "Hayat'ın dünyaya gelmesinde benim anneme babama çok baskım olmuştu. Annem kardeşimi doğurduktan sonra hastalanmıştı, babaannem yanımızdaydı, Hayat'a ben bakmıştım. Şimdi diyorum ki aslında annem benim için aslında bir mucize doğurmuş." ifadelerini kullandı.
Erken doğunca adını Hayat koşmuşlar
Teyze Hayat Elbi ise Eren Aslan'ı bekleyen sağlık sorunlarını daha ablasının karnındayken öğrendiklerini ve verici olmaya o zamandan karar verdiğini söyledi.
Kendisinin de erken doğması nedeniyle adını Hayat koyduklarını anlatan Elbi, "Eren Aslan sapsarıydı ameliyat öncesi. Nakil sonrası onun beyazladığını görünce o kadar mutlu oldum ki bu hissin hiçbir tarifi yok. Ben de çok iyiyim. İkizlerin doğum günleri vardı. Ben Eren'e akülü araba almak istiyordum, birlikte sahilde gezelim diye. Oysa doğum gününde ona yeni bir hayat vermek nasip oldu." dedi.
"Sağlık durumları iyi"
Prof. Dr. Murat Kılıç da taburcu edilmeleri sonrası kontrole gelen bebek ve teyzenin sağlık durumlarının iyi olduğunu dile getirdi.
Bebekte doğuştan safra yollarının bulunmamasına bağlı sirozun geliştiğini, bunun tek tedavisinin de karaciğer nakli olduğunu belirten Kılıç, "11 aya kadar çocuk zorlanarak gelmişti, nakil olmazsa devam edemeyecek durumdaydı. Teyzesi de verici olunca nakli yaptık. Vücut organı tuttu." diye konuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/izmir-de-karaciger-yetmezligi-yasayan-bebek-teyzesinden-yapilan-nakille-sagligina-kavustu-159118.html
İkiz bebekleri olacağını öğrenen Nazlıcan (30) ve Uğur Admış'ın (31) sevinci, gebeliğin 28. haftasında yapılan rutin muayenede hüzne dönüştü. Çift, ikizlerden erkek bebeğin safra yollarında sorun olduğunu öğrendi.
Nazlıcan Admış, 5 Haziran 2023'te oğlu Eren Aslan ile kızı Güneş Ela'yı kucağına aldı. Ancak Eren Aslan bebek, safra yollarının oluşmaması sonucu karaciğerin işlevini yerine getirememesi nedeniyle hemen kuvöze konuldu.
Aradan geçen yaklaşık 1 yılda Eren Aslan'ın sağlık durumu kötüleşince Admış çifti, nakil için Acıbadem Kent Hastanesine başvurdu. Eşi kan grubu uymadığı, kendisi de lohusa olduğu için verici olamayan Nazlıcan Admış'ın çaresizliğine, kardeşi Hayat Elbi ilaç oldu.
Verici olarak Elbi'nin uygun bulunması üzerine, teyze-yeğen 21 Mayıs'ta nakil operasyonuna alındı.
Hastanenin Karaciğer Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Murat Kılıç liderliğindeki ekibin gerçekleştirdiği nakille bebek sağlığına kavuştu.
Nazlıcan Admış, gazetecilere yaptığı açıklamada, kız kardeşinin adı gibi oğluna "hayat" verdiğini ve kötü günleri geride bıraktıkları için çok mutlu olduklarını söyledi.
Doktorlar "bir hafta içerisinde ameliyat olmazsa çocuğu kaybedebileceklerini" söylediğinde kendisini çok kötü hissettiğini ancak kardeşinin bebeğine hayat olduğunu aktaran Adamış, "Hayat'ın dünyaya gelmesinde benim anneme babama çok baskım olmuştu. Annem kardeşimi doğurduktan sonra hastalanmıştı, babaannem yanımızdaydı, Hayat'a ben bakmıştım. Şimdi diyorum ki aslında annem benim için aslında bir mucize doğurmuş." ifadelerini kullandı.
Erken doğunca adını Hayat koşmuşlar
Teyze Hayat Elbi ise Eren Aslan'ı bekleyen sağlık sorunlarını daha ablasının karnındayken öğrendiklerini ve verici olmaya o zamandan karar verdiğini söyledi.
Kendisinin de erken doğması nedeniyle adını Hayat koyduklarını anlatan Elbi, "Eren Aslan sapsarıydı ameliyat öncesi. Nakil sonrası onun beyazladığını görünce o kadar mutlu oldum ki bu hissin hiçbir tarifi yok. Ben de çok iyiyim. İkizlerin doğum günleri vardı. Ben Eren'e akülü araba almak istiyordum, birlikte sahilde gezelim diye. Oysa doğum gününde ona yeni bir hayat vermek nasip oldu." dedi.
"Sağlık durumları iyi"
Prof. Dr. Murat Kılıç da taburcu edilmeleri sonrası kontrole gelen bebek ve teyzenin sağlık durumlarının iyi olduğunu dile getirdi.
Bebekte doğuştan safra yollarının bulunmamasına bağlı sirozun geliştiğini, bunun tek tedavisinin de karaciğer nakli olduğunu belirten Kılıç, "11 aya kadar çocuk zorlanarak gelmişti, nakil olmazsa devam edemeyecek durumdaydı. Teyzesi de verici olunca nakli yaptık. Vücut organı tuttu." diye konuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/izmir-de-karaciger-yetmezligi-yasayan-bebek-teyzesinden-yapilan-nakille-sagligina-kavustu-159118.html
Ankara Valiliği duyurdu! Kurban Bayramı tedbirleri
Valiliğin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Kurban Bayramı tatili süresince trafik yoğunluğunun artacağı değerlendirildiğinden, vatandaşlarımızın güven içinde seyahat edebilmelerini sağlamak amacıyla 14 Haziran 2024 günü saat 12’den 24 Haziran 2024 günü 12’ye kadar; Ankara il genelinde, şehir içi ve şehirlerarası yollarda, bağlantı güzergahlarında trafik güvenliği açısından ilgili birimlerce gerekli tedbirler alınmış olup; havadan ve karadan trafik denetimleri yoğun bir şekilde sürdürülecektir. İlimiz genelinde yol yağım çalışmaları devam etmekte olan çalışma alanlarında, sürücülerin trafik işaret ve levhalarına dikkat etmesi önem arz etmektedir. İçişleri Bakanlığımızın Taşıt Tedbirleri Genelgesi doğrultusunda; Kurban Bayramı tatili nedeniyle taşıt trafiğinin büyük oranda yoğunlaşabileceği göz önünde bulundurularak olumsuz etkilerin en aza indirilmesi amacıyla, 14 Haziran Cuma günü saat 06.00’dan 16 Haziran Pazar günü saat 05.00’e kadar; D750 Karayolu ile Anadolu Otoyolundan Gerede istikametine, D-200 Karayolundan Kırıkkale istikametine Ankara ilimizden itibaren kamyon, çekici ve tanker cinsi araçların seyirlerine kısıtlama getirilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan, alınan kararlar doğrultusunda şehirlerarası yollar, tren garı ve havalimanı, mezarlıkları, kurban satış ve kesim yerleri dahil olmak üzere yoğunluk oluşabilecek noktalarda güvenliği sağlanması amacıyla 18 bin 675 emniyet personeli ve 480 araç ile 2 bin 937 jandarma personelinin görev yapacağı kaydedildi.
Valilik tarafından yapılan açıklamada, vatandaşları Kurban Bayramı ibadetlerini ifa edebilmeleri için kesim yerlerinde kontrol ve denetimlere ağırlık verileceği belirtildi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ankara-valiligi-duyurdu-kurban-bayrami-tedbirleri-159117.html
Öte yandan, alınan kararlar doğrultusunda şehirlerarası yollar, tren garı ve havalimanı, mezarlıkları, kurban satış ve kesim yerleri dahil olmak üzere yoğunluk oluşabilecek noktalarda güvenliği sağlanması amacıyla 18 bin 675 emniyet personeli ve 480 araç ile 2 bin 937 jandarma personelinin görev yapacağı kaydedildi.
Valilik tarafından yapılan açıklamada, vatandaşları Kurban Bayramı ibadetlerini ifa edebilmeleri için kesim yerlerinde kontrol ve denetimlere ağırlık verileceği belirtildi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/ankara-valiligi-duyurdu-kurban-bayrami-tedbirleri-159117.html
Erdoğan'dan uçak gemisi hamlesi! Dünya basını İspanya ziyaretini yazdı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile İspanya’da görüştü. Erdoğan, “İspanya’nın Filistin’i tanıma yönünde aldığı karar, çok mühimdir. İspanya’nın bu tutumunun henüz Filistin’i tanımamış diğer ülkelere de örnek teşkil etmesi samimi temennimizdir” dedi. Pazartesi günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde alınan ateşkes kararının uygulanmasını takip edeceklerini belirten Erdoğan, aynı zamanda Gazze’de yaşananların gündeme gelmesinde Sanchez’in büyük katkısı olduğunu vurguladı.
Sanchez ise İsrail ve Filistin arasında kalıcı barışın sağlanması için tek yolun Filistin devletinin tanınması olduğunu belirterek, "Diğer Avrupa ülkelerine de Filistin'i tanımaları çağrısında bulunuyoruz, tek çıkış yolu bu" dedi.
Daha fazla İspanyol yatırımcının Türkiye’ye gelmesini istediklerini dile getiren Erdoğan iki ülkenin Türkiye’nin en büyük askeri gemisi TCG Anadolu’dan daha büyük bir gemi üretimine başladıklarını açıkladı. Erdoğan ayrıca iki ülkenin İHA ve insansız denizaltı üretiminde işbirliği yapabileceğini aktardı.
"UÇAK GEMİSİYLE AYRILDI"
Dünya basınında da ses getiren Erdoğan-Sanchez görüşmesi hakkında ABD merkezli HuffPost, iki ülkenin ekonomik, siyasi ve ticaret anlaşmalarını önümüzdeki yıllarda daha da artacağını yazdı. Gazete ayrıca İspanyol medyasından El Economista'ya dayandırdığı haberinde İspanya'daki Cádiz tersanesinde amfibi gemi üretimi yapılacağı ve teknoloji transferinin gerçekleşeceğini yazdı. Huffpost söz konusu haberine ise "Türkiye, koltuğunun altındaki uçak gemisiyle İspanya'dan ayrıldı" başlığını attı.
The Objective'de yer alan haberde ise "Erdoğan, Sánchez'in Filistin'e verdiği destekten övgüyle bahsetti: "Kalbinde özel bir yeri var" başlıklı bir haber yayınlandı. Haberde iki ülkenin liderlerinin açıklamalarına yer verilirken ikili anlaşmalardan da bahsedildi.
Euronews'in haberinde ise İspanya'nın Rusya ve Ukrayna savaşı için Patriot füzelerini Kiev'e göndermeyeceği hatırlatıldı. Euronews ayrıca aynı haberde iki ülkenin gemi üretimi konusunda ortak çalışacağını hatırlattı ve Erdoğan'ın İspanya'nın Gazze tutumu nedeniyle Pedro Sanchez'i alkışladığını belirtti.
MSB YENİ UÇAK GEMİSİNİ DUYURMUŞTU
Milli Savunma Bakanlığı, yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Millî Uçak Gemisi'ne ilişkin, "Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın Dizayn Proje Ofisi tarafından tasarım faaliyetlerine başlanmıştır." açıklamasında bulunmuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/erdogan-dan-ucak-gemisi-hamlesi-dunya-basini-ispanya-ziyaretini-yazdi-159063.html
Sanchez ise İsrail ve Filistin arasında kalıcı barışın sağlanması için tek yolun Filistin devletinin tanınması olduğunu belirterek, "Diğer Avrupa ülkelerine de Filistin'i tanımaları çağrısında bulunuyoruz, tek çıkış yolu bu" dedi.
Daha fazla İspanyol yatırımcının Türkiye’ye gelmesini istediklerini dile getiren Erdoğan iki ülkenin Türkiye’nin en büyük askeri gemisi TCG Anadolu’dan daha büyük bir gemi üretimine başladıklarını açıkladı. Erdoğan ayrıca iki ülkenin İHA ve insansız denizaltı üretiminde işbirliği yapabileceğini aktardı.
"UÇAK GEMİSİYLE AYRILDI"
Dünya basınında da ses getiren Erdoğan-Sanchez görüşmesi hakkında ABD merkezli HuffPost, iki ülkenin ekonomik, siyasi ve ticaret anlaşmalarını önümüzdeki yıllarda daha da artacağını yazdı. Gazete ayrıca İspanyol medyasından El Economista'ya dayandırdığı haberinde İspanya'daki Cádiz tersanesinde amfibi gemi üretimi yapılacağı ve teknoloji transferinin gerçekleşeceğini yazdı. Huffpost söz konusu haberine ise "Türkiye, koltuğunun altındaki uçak gemisiyle İspanya'dan ayrıldı" başlığını attı.
The Objective'de yer alan haberde ise "Erdoğan, Sánchez'in Filistin'e verdiği destekten övgüyle bahsetti: "Kalbinde özel bir yeri var" başlıklı bir haber yayınlandı. Haberde iki ülkenin liderlerinin açıklamalarına yer verilirken ikili anlaşmalardan da bahsedildi.
Euronews'in haberinde ise İspanya'nın Rusya ve Ukrayna savaşı için Patriot füzelerini Kiev'e göndermeyeceği hatırlatıldı. Euronews ayrıca aynı haberde iki ülkenin gemi üretimi konusunda ortak çalışacağını hatırlattı ve Erdoğan'ın İspanya'nın Gazze tutumu nedeniyle Pedro Sanchez'i alkışladığını belirtti.
MSB YENİ UÇAK GEMİSİNİ DUYURMUŞTU
Milli Savunma Bakanlığı, yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Millî Uçak Gemisi'ne ilişkin, "Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın Dizayn Proje Ofisi tarafından tasarım faaliyetlerine başlanmıştır." açıklamasında bulunmuştu.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/erdogan-dan-ucak-gemisi-hamlesi-dunya-basini-ispanya-ziyaretini-yazdi-159063.html
Jandarma Teşkilatı 185 yaşında
Ankara
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Jandarma Teşkilatının ilk nizamnamesi olan "Asakir-i Zaptiye Nizamnamesi"nin (Askeri Kolluk Tüzüğü) 14 Haziran 1869'da yürürlüğe girmesiyle zabıtanın görev ve hizmetleri ile yetki ve sorumlulukları hukuki çerçeveye alındı. Yönerge kapsamında her ilde personeli piyade ve süvarilerden oluşan birer "zaptiye alayı" kuruldu.
Arşivlerde 1839'dan itibaren "jandarma" adına ve "jandarma tayin kararnamelerine" rastlandığı için Türk Jandarma Teşkilatının, ay ve gününün tespiti mümkün olmasa da 1839'da kurulduğu kabul edildi.
Sadrazam Sait Paşa tarafından 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'ndan sonra modern zabıta teşkilatı kurulması amacıyla İngiltere ve Fransa'dan subaylar getirtildi ve teşkilatlanmada değişiklik yapılarak 20 Kasım 1879'da "seraskerlik" makamına bağlı "Umum Jandarma Merkeziyesi" kuruldu.
Jandarma Teşkilatı, 1908'de İkinci Meşrutiyet'in ilan edilmesinden sonra Rumeli'de gösterdiği başarılar dolayısıyla 1909'da yeniden düzenlenip "Harbiye Nezareti"ne bağlanarak "Umum Jandarma Kumandanlığı" adını aldı.
Hukuki statüsünü 1930'da kazandı
Jandarma birlikleri, 1914-1918'deki Birinci Dünya Savaşı ile 1919-1922'deki Kurtuluş Savaşı'nda bir yandan iç güvenlik görevlerini sürdürürken diğer yandan birçok cephede yurt savunmasına katıldı.
Cumhuriyetin ilanından sonra devletin birçok kuruluşunda olduğu gibi Jandarma Teşkilatı da yeniden düzenlendi.
1918'de kapatılan Jandarma Astsubay Okulu İzmit'te yeniden açılırken, sabit jandarma bölge müfettişlikleri ve il jandarma alay komutanlıkları yeniden teşkilatlandırılıp seyyar jandarma birlikleri de güçlendirildi.
Teşkilat, bugünkü hukuki statüsünü 10 Haziran 1930'da 1706 sayılı Jandarma Kanunu'nun çıkarılmasıyla kazandı.
1937'de "Jandarma Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi" yürürlüğe girerken, 1939'da teşkilat, sabit jandarma birlikleri, seyyar jandarma birlikleri, jandarma eğitim birlikleri ve okullar olmak üzere üç grup halinde yeniden düzenlendi.
1939'da jandarma teşkilatı, Sabit Jandarma Birlikleri, Seyyar Jandarma Birlikleri, Jandarma Eğitim Birlikleri ve Okullar olmak üzere dört grup haline getirildi.
6815 sayılı "Sınır, Kıyı ve Karasularımızın Muhafaza ve Emniyeti ve Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinin Dahiliye Vekaletine Devri Hakkında Kanun"un 1956'da yürürlüğe girmesiyle bu tarihe kadar dönemin Gümrük ve Tekel Bakanlığına bağlı Gümrük Umum Kumandanlığınca yürütülen sınır, kıyı ve kara sularının emniyet ve korunması ile gümrük bölgelerinde kaçakçılığı men, takip ve tahkik görev ve sorumluluğu, Jandarma Genel Komutanlığına verildi.
İlk Jandarma Bölge Komutanlığı Ankara'da kuruldu
Jandarma sınır birlikleri, 1957'de tugaylar haline dönüştürülürken jandarma eğitim tugayları kuruldu. Teşkilata 1961'de jandarma bölge komutanlıkları ile 1963'te Foça Jandarma Komando Okulu kazandırıldı. İlk Jandarma Bölge Komutanlığı ise 1961'de Ankara'da hizmet vermeye başladı.
Teşkilatın gökyüzündeki gözü olan ilk Jandarma Havacılık Birliği, Diyarbakır'da 1968'de Hafif Helikopter Bölük Komutanlığı adıyla faaliyete geçti. Jandarmanın yürüttüğü kıyı ve kara suları ile kara sınırlarının korunması görevleri zaman içinde devredildi.
Jandarma teşkilat, görev ve yetkilerinin belirlendiği 2803 sayılı Kanun, 1983'te yürürlüğe girdi.
Sorumluluk sahasında meydana gelen olaylarda suç ve suç delillerinin bilimsel yollarla araştırılması ve yargıya götürülmesi amacıyla 23 Mart 1989'da başlatılan çalışmayla 1993'te Ankara'da Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı kuruldu.
2016'da İçişleri Bakanlığına bağlandı
Jandarma Genel Komutanlığı, Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından 27 Temmuz 2016'da çıkarılan 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile İçişleri Bakanlığına bağlandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/jandarma-teskilati-185-yasinda-159053.html
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Jandarma Teşkilatının ilk nizamnamesi olan "Asakir-i Zaptiye Nizamnamesi"nin (Askeri Kolluk Tüzüğü) 14 Haziran 1869'da yürürlüğe girmesiyle zabıtanın görev ve hizmetleri ile yetki ve sorumlulukları hukuki çerçeveye alındı. Yönerge kapsamında her ilde personeli piyade ve süvarilerden oluşan birer "zaptiye alayı" kuruldu.
Arşivlerde 1839'dan itibaren "jandarma" adına ve "jandarma tayin kararnamelerine" rastlandığı için Türk Jandarma Teşkilatının, ay ve gününün tespiti mümkün olmasa da 1839'da kurulduğu kabul edildi.
Sadrazam Sait Paşa tarafından 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'ndan sonra modern zabıta teşkilatı kurulması amacıyla İngiltere ve Fransa'dan subaylar getirtildi ve teşkilatlanmada değişiklik yapılarak 20 Kasım 1879'da "seraskerlik" makamına bağlı "Umum Jandarma Merkeziyesi" kuruldu.
Jandarma Teşkilatı, 1908'de İkinci Meşrutiyet'in ilan edilmesinden sonra Rumeli'de gösterdiği başarılar dolayısıyla 1909'da yeniden düzenlenip "Harbiye Nezareti"ne bağlanarak "Umum Jandarma Kumandanlığı" adını aldı.
Hukuki statüsünü 1930'da kazandı
Jandarma birlikleri, 1914-1918'deki Birinci Dünya Savaşı ile 1919-1922'deki Kurtuluş Savaşı'nda bir yandan iç güvenlik görevlerini sürdürürken diğer yandan birçok cephede yurt savunmasına katıldı.
Cumhuriyetin ilanından sonra devletin birçok kuruluşunda olduğu gibi Jandarma Teşkilatı da yeniden düzenlendi.
1918'de kapatılan Jandarma Astsubay Okulu İzmit'te yeniden açılırken, sabit jandarma bölge müfettişlikleri ve il jandarma alay komutanlıkları yeniden teşkilatlandırılıp seyyar jandarma birlikleri de güçlendirildi.
Teşkilat, bugünkü hukuki statüsünü 10 Haziran 1930'da 1706 sayılı Jandarma Kanunu'nun çıkarılmasıyla kazandı.
1937'de "Jandarma Teşkilat ve Vazife Nizamnamesi" yürürlüğe girerken, 1939'da teşkilat, sabit jandarma birlikleri, seyyar jandarma birlikleri, jandarma eğitim birlikleri ve okullar olmak üzere üç grup halinde yeniden düzenlendi.
1939'da jandarma teşkilatı, Sabit Jandarma Birlikleri, Seyyar Jandarma Birlikleri, Jandarma Eğitim Birlikleri ve Okullar olmak üzere dört grup haline getirildi.
6815 sayılı "Sınır, Kıyı ve Karasularımızın Muhafaza ve Emniyeti ve Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinin Dahiliye Vekaletine Devri Hakkında Kanun"un 1956'da yürürlüğe girmesiyle bu tarihe kadar dönemin Gümrük ve Tekel Bakanlığına bağlı Gümrük Umum Kumandanlığınca yürütülen sınır, kıyı ve kara sularının emniyet ve korunması ile gümrük bölgelerinde kaçakçılığı men, takip ve tahkik görev ve sorumluluğu, Jandarma Genel Komutanlığına verildi.
İlk Jandarma Bölge Komutanlığı Ankara'da kuruldu
Jandarma sınır birlikleri, 1957'de tugaylar haline dönüştürülürken jandarma eğitim tugayları kuruldu. Teşkilata 1961'de jandarma bölge komutanlıkları ile 1963'te Foça Jandarma Komando Okulu kazandırıldı. İlk Jandarma Bölge Komutanlığı ise 1961'de Ankara'da hizmet vermeye başladı.
Teşkilatın gökyüzündeki gözü olan ilk Jandarma Havacılık Birliği, Diyarbakır'da 1968'de Hafif Helikopter Bölük Komutanlığı adıyla faaliyete geçti. Jandarmanın yürüttüğü kıyı ve kara suları ile kara sınırlarının korunması görevleri zaman içinde devredildi.
Jandarma teşkilat, görev ve yetkilerinin belirlendiği 2803 sayılı Kanun, 1983'te yürürlüğe girdi.
Sorumluluk sahasında meydana gelen olaylarda suç ve suç delillerinin bilimsel yollarla araştırılması ve yargıya götürülmesi amacıyla 23 Mart 1989'da başlatılan çalışmayla 1993'te Ankara'da Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı kuruldu.
2016'da İçişleri Bakanlığına bağlandı
Jandarma Genel Komutanlığı, Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından 27 Temmuz 2016'da çıkarılan 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile İçişleri Bakanlığına bağlandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/jandarma-teskilati-185-yasinda-159053.html
13 Haziran 2024 Perşembe
Meteoroloji paylaştı! Bayramda hava nasıl olacak?
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün raporuna göre; sıcak hava dalgasının cumartesi günü ara vermesi ve 8 derece birden düşmesi bekleniyor. Aynı gün İzmir ve Ankara'da da hava serinleyecek.
SAĞANAK GELİYOR
Bayramın ilk günü İstanbul'da havanın 35 derecelerden 28 derecelere kadar inmesi ve kısa süreli olsa da sağanak yağış bekleniyor. Ülkemizin güney kesimlerinde, Ege bölgesinde sıcaklıklar sürecek.
BÖLGELERDE HAVA
MARMARA
Parçalı ve yer yer çok bulutlu, bu akşam saatlerinden sonra Edirne ve Kırklareli çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
EDİRNE °C, 37°C
Parçalı ve çok bulutlu, bu akşam saatlerinde sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
İSTANBUL °C, 32°C
Parçalı ve az bulutlu
KIRKLARELİ °C, 35°C
Parçalı ve çok bulutlu, bu akşam saatlerinde sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
KOCAELİ °C, 39°C
Parçalı ve az bulutlu
EGE
Az bulutlu ve açık, ç kesimlerinin yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgârın, İç Ege'de batı ve kuzeybatıdan kuvvetli (40-60 km/sa) esmesi bekleniyor.
A.KARAHİSAR °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
DENİZLİ °C, 43°C
Parçalı ve az bulutlu
İZMİR °C, 40°C
Az bulutlu ve açık
MUĞLA °C, 41°C
Az bulutlu ve açık
AKDENİZ
Az bulutlu ve açık, iç kesimlerinin yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgârın, Göller Yöresinde batı ve kuzeybatıdan kuvvetli (40-60 km/sa) esmesi bekleniyor.
ADANA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
ANTALYA °C, 33°C
Az bulutlu ve açık
HATAY °C, 32°C
Parçalı ve az bulutlu
ISPARTA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
İÇ ANADOLU
Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
ANKARA °C, 35°C
Parçalı ve az bulutlu
ESKİŞEHİR °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
KAYSERİ °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
KONYA °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
BATI KARADENİZ
Az bulutlu ve açık, zamanla yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
BOLU °C, 34°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
DÜZCE °C, 38°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
SİNOP °C, 29°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
ZONGULDAK °C, 30°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
ORTA ve DOĞU KARADENİZ
Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
AMASYA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
ARTVİN °C, 30°C
Parçalı ve az bulutlu
SAMSUN °C, 29°C
Parçalı ve az bulutlu
TRABZON °C, 28°C
Parçalı ve az bulutlu
DOĞU ANADOLU
Parçalı ve az bulutlu, öğleden sonra ve akşam saatlerinde Hakkâri çevreleri ile Van’ın doğu kesimlerinin kısa süreli ve yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
ERZURUM °C, 26°C
Parçalı ve az bulutlu
KARS °C, 24°C
Parçalı ve az bulutlu
MALATYA °C, 35°C
Parçalı ve az bulutlu
VAN °C, 25°C
Parçalı bulutlu, öğleden sonra ve akşam saatlerinde doğu kesimleri kısa süreli ve yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
GÜNEYDOĞU ANADOLU
Az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor.
DİYARBAKIR °C, 39°C
Az bulutlu ve açık
GAZİANTEP °C, 38°C
Az bulutlu ve açık
SİİRT °C, 36°C
Az bulutlu ve açık
ŞANLIURFA °C, 40°C
Az bulutlu ve açık
5 GÜNLÜK RAPOR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/meteoroloji-paylasti-bayramda-hava-nasil-olacak-158735.html
SAĞANAK GELİYOR
Bayramın ilk günü İstanbul'da havanın 35 derecelerden 28 derecelere kadar inmesi ve kısa süreli olsa da sağanak yağış bekleniyor. Ülkemizin güney kesimlerinde, Ege bölgesinde sıcaklıklar sürecek.
BÖLGELERDE HAVA
MARMARA
Parçalı ve yer yer çok bulutlu, bu akşam saatlerinden sonra Edirne ve Kırklareli çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
EDİRNE °C, 37°C
Parçalı ve çok bulutlu, bu akşam saatlerinde sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
İSTANBUL °C, 32°C
Parçalı ve az bulutlu
KIRKLARELİ °C, 35°C
Parçalı ve çok bulutlu, bu akşam saatlerinde sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
KOCAELİ °C, 39°C
Parçalı ve az bulutlu
EGE
Az bulutlu ve açık, ç kesimlerinin yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgârın, İç Ege'de batı ve kuzeybatıdan kuvvetli (40-60 km/sa) esmesi bekleniyor.
A.KARAHİSAR °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
DENİZLİ °C, 43°C
Parçalı ve az bulutlu
İZMİR °C, 40°C
Az bulutlu ve açık
MUĞLA °C, 41°C
Az bulutlu ve açık
AKDENİZ
Az bulutlu ve açık, iç kesimlerinin yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgârın, Göller Yöresinde batı ve kuzeybatıdan kuvvetli (40-60 km/sa) esmesi bekleniyor.
ADANA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
ANTALYA °C, 33°C
Az bulutlu ve açık
HATAY °C, 32°C
Parçalı ve az bulutlu
ISPARTA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
İÇ ANADOLU
Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
ANKARA °C, 35°C
Parçalı ve az bulutlu
ESKİŞEHİR °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
KAYSERİ °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
KONYA °C, 36°C
Parçalı ve az bulutlu
BATI KARADENİZ
Az bulutlu ve açık, zamanla yer yer parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
BOLU °C, 34°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
DÜZCE °C, 38°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
SİNOP °C, 29°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
ZONGULDAK °C, 30°C
Az bulutlu ve açık, zamanla parçalı bulutlu
ORTA ve DOĞU KARADENİZ
Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.
AMASYA °C, 38°C
Parçalı ve az bulutlu
ARTVİN °C, 30°C
Parçalı ve az bulutlu
SAMSUN °C, 29°C
Parçalı ve az bulutlu
TRABZON °C, 28°C
Parçalı ve az bulutlu
DOĞU ANADOLU
Parçalı ve az bulutlu, öğleden sonra ve akşam saatlerinde Hakkâri çevreleri ile Van’ın doğu kesimlerinin kısa süreli ve yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.
ERZURUM °C, 26°C
Parçalı ve az bulutlu
KARS °C, 24°C
Parçalı ve az bulutlu
MALATYA °C, 35°C
Parçalı ve az bulutlu
VAN °C, 25°C
Parçalı bulutlu, öğleden sonra ve akşam saatlerinde doğu kesimleri kısa süreli ve yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı
GÜNEYDOĞU ANADOLU
Az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor.
DİYARBAKIR °C, 39°C
Az bulutlu ve açık
GAZİANTEP °C, 38°C
Az bulutlu ve açık
SİİRT °C, 36°C
Az bulutlu ve açık
ŞANLIURFA °C, 40°C
Az bulutlu ve açık
5 GÜNLÜK RAPOR
https://www.eshahaber.com.tr/haber/meteoroloji-paylasti-bayramda-hava-nasil-olacak-158735.html
KEMANKEŞ 2 mini akıllı seyir füzesinin test süreci başarıyla sürüyor
İstanbul
Baykar'dan yapılan açıklamaya göre, Baykar tarafından geliştirilen yüksek teknoloji ürünü insansız sistemlerin testleri başarıyla devam ediyor.
KEMANKEŞ 2 mini akıllı seyir füzesinin Edirne'nin Keşan ilçesinde bulunan Baykar Uçuş Eğitim ve Test Merkezinde yürütülen test süreci de başarıyla yürütülüyor. Test takvimi kapsamında gerçekleştirilen ikinci sistem doğrulama testi de başarılı bir şekilde tamamlandı.
Riskli hedeflere karşı etkin
Yaklaşık 1 saat havada kalabilen mini akıllı seyir füzesi, sahip olduğu jet motoru sayesinde süratle yol alarak düşman hattı gerisindeki en riskli hedeflere karşı etkinlik gösterebiliyor.
200 kilometreden fazla görev menziline sahip KEMANKEŞ 2, yapay zeka destekli optik güdüm sistemi sayesinde hedefini tanıyarak zorlu hava şartlarında dahi tam isabetle imha kabiliyetine sahip olacak.
Yapay zeka destekli
Yapay zeka destekli oto pilot sistemiyle otonom uçuş gerçekleştirip stratejik hedefleri yüksek hassasiyetle etkisiz hale getirerek muharebe sahasında dengeleri değiştirecek.
Gece ve gündüz şartlarında kullanılabilecek KEMANKEŞ 2, barındırdığı anti-jamming teknolojisi sayesinde elektronik karıştırmalardan etkilenmeden görev yapabilecek.
KEMANKEŞ 2, elde ettiği tüm veri ve görüntüleri yer kontrol istasyonuna ileterek kullanıcıya veri takibi konusunda destek sağlayacak.
İlk kez TEKNOFEST'te sergilendi
Stratejik hedeflere karşı kullanılmak üzere Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen mini akıllı seyir füzesinin ilk versiyonu KEMANKEŞ 1, Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST 2023'te ilk kez halka açık bir şekilde sergilenmişti.
İlk atış testini ise 14 Haziran 2023'te Bayraktar TB2 SİHA'dan ateşlenerek başarıyla tamamlamıştı.
İhracat şampiyonu
Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003'de İHA AR-GE sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83'ünü ihracattan elde etti.
2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu.
Savunma Sanayii Başkanlığı ve TİM tarafından 2023'te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1,8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90'ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023'te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3'te birini tek başına yaptı.
Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar'ın halihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97,5'i ihracat kaynaklı gerçekleşti. Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kemankes-2-mini-akilli-seyir-fuzesinin-test-sureci-basariyla-suruyor-158734.html
Baykar'dan yapılan açıklamaya göre, Baykar tarafından geliştirilen yüksek teknoloji ürünü insansız sistemlerin testleri başarıyla devam ediyor.
KEMANKEŞ 2 mini akıllı seyir füzesinin Edirne'nin Keşan ilçesinde bulunan Baykar Uçuş Eğitim ve Test Merkezinde yürütülen test süreci de başarıyla yürütülüyor. Test takvimi kapsamında gerçekleştirilen ikinci sistem doğrulama testi de başarılı bir şekilde tamamlandı.
Riskli hedeflere karşı etkin
Yaklaşık 1 saat havada kalabilen mini akıllı seyir füzesi, sahip olduğu jet motoru sayesinde süratle yol alarak düşman hattı gerisindeki en riskli hedeflere karşı etkinlik gösterebiliyor.
200 kilometreden fazla görev menziline sahip KEMANKEŞ 2, yapay zeka destekli optik güdüm sistemi sayesinde hedefini tanıyarak zorlu hava şartlarında dahi tam isabetle imha kabiliyetine sahip olacak.
Yapay zeka destekli
Yapay zeka destekli oto pilot sistemiyle otonom uçuş gerçekleştirip stratejik hedefleri yüksek hassasiyetle etkisiz hale getirerek muharebe sahasında dengeleri değiştirecek.
Gece ve gündüz şartlarında kullanılabilecek KEMANKEŞ 2, barındırdığı anti-jamming teknolojisi sayesinde elektronik karıştırmalardan etkilenmeden görev yapabilecek.
KEMANKEŞ 2, elde ettiği tüm veri ve görüntüleri yer kontrol istasyonuna ileterek kullanıcıya veri takibi konusunda destek sağlayacak.
İlk kez TEKNOFEST'te sergilendi
Stratejik hedeflere karşı kullanılmak üzere Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen mini akıllı seyir füzesinin ilk versiyonu KEMANKEŞ 1, Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST 2023'te ilk kez halka açık bir şekilde sergilenmişti.
İlk atış testini ise 14 Haziran 2023'te Bayraktar TB2 SİHA'dan ateşlenerek başarıyla tamamlamıştı.
İhracat şampiyonu
Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003'de İHA AR-GE sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83'ünü ihracattan elde etti.
2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu.
Savunma Sanayii Başkanlığı ve TİM tarafından 2023'te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1,8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90'ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023'te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3'te birini tek başına yaptı.
Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar'ın halihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97,5'i ihracat kaynaklı gerçekleşti. Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/kemankes-2-mini-akilli-seyir-fuzesinin-test-sureci-basariyla-suruyor-158734.html
Emlakjet mayıs ayı emlak verilerini yayımladı
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Emlakjet, 350 bine yakın satılık ve kiralık emlak ilanından oluşan veri tabanındaki hareketler doğrultusunda mayıs ayı emlak verilerini yayımladı.
Verilere göre, Türkiye genelinde mayısta konut arayanların yüzde 51'i kiralık, yüzde 49'u satılık konut aradı. Bir önceki aya göre Türkiye genelinde kiralık fiyatlarında yüzde 1'lik artış görülürken, satılık fiyatlarında herhangi bir artış gözlemlenmedi.
Türkiye genelinde konut satışları mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,4 azalarak 110 bin 588 oldu.
Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 18 bin 814 ile İstanbul, 9 bin 861 ile Ankara ve 6 bin 306 ile Antalya olurken, en az olduğu iller sırasıyla 37 ile Bayburt, 46 ile Ardahan ve 60 ile Hakkari oldu.
Yabancılara yapılan konut satışları mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,8 azaldı. Mayısta toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 1,9 olarak gerçekleşti. Yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 797 ile Antalya, 668 ile İstanbul ve 164 ile Mersin oldu.
İzmir'de kiralar yüzde 12'lik artış gösterirken Adana'da yüzde 9, Bursa'da ve Konya'da yüzde 8 artış yaşandı. Ankara ve İstanbul'da ise yüzde 6'lık artış gözlendi.
Mayıs ayı satılık artışlarında il bazında yüzde 3'lük artışla İstanbul başı çekerken Gaziantep, Adana ve Konya illerinde de bir önceki aya oranla yüzde 2'lik artış yaşandı.
YENİ DÜZENLEME İLE KİRALAR, PİYASA KOŞULLARINA GÖRE SERBEST BELİRLENECEK
Emlakjet, temmuz itibarıyla kira zammı sınırlamasının kaldırılmasının gayrimenkul sektörü üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Bu yeni düzenlemeyle kiralar, piyasa koşullarına göre serbestçe belirlenecek ve mülk sahiplerinin gelirlerini korumalarına olanak tanıyacak.
Emlakjet tarafından yapılan ankete göre, katılımcıların yüzde 49'u kirada, yüzde 51'i ise kendi evinde oturduğunu ifade etti.
Kira zammı sınırlamasının kaldırılmasıyla ilgili olarak, katılımcıların yüzde 15'i kiralık konut piyasasının durağanlaşacağını, yüzde 17'si hareketleneceğini, yüzde 14'ü ise herhangi bir değişim olmayacağını belirtti. Katılımcıların çoğunluğu (yüzde 54) bu konuda bir fikre sahip olmadığını ifade etti.
Kiralık konut fiyatlarına nasıl etki edeceğine dair, katılımcıların yüzde 75'i yeni kararın olumsuz etkiler yaratacağını düşündü. Zam sınırlamasının kalkmasıyla kiracı-ev sahibi problemlerinin azalıp azalmayacağı sorulduğunda, katılımcıların yüzde 75'i problemlerin azalmayacağını belirtti. Sınırlamanın kalkması durumunda evinden taşınmayı düşünenlerin oranı ise yüzde 46 oldu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Emlakjet Üst Yöneticisi (CEO) Tolga İdikat, kira zammı sınırlamasının kaldırılmasının, mülk sahiplerinin gelirlerini korumasına yardımcı olacağını belirtti.
İdikat, "Ancak ani kira artışları kiracıları zorlayabilir ve sosyal dengeleri etkileyebilir. Emlakjet, bu değişimlerin gayrimenkul sektöründe yeni stratejilerin belirlenmesini gerektirdiğine ve tüm paydaşların dikkatli bir şekilde hareket etmelerini zorunlu kıldığına inanmaktadır." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/emlakjet-mayis-ayi-emlak-verilerini-yayimladi-158729.html
Verilere göre, Türkiye genelinde mayısta konut arayanların yüzde 51'i kiralık, yüzde 49'u satılık konut aradı. Bir önceki aya göre Türkiye genelinde kiralık fiyatlarında yüzde 1'lik artış görülürken, satılık fiyatlarında herhangi bir artış gözlemlenmedi.
Türkiye genelinde konut satışları mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,4 azalarak 110 bin 588 oldu.
Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 18 bin 814 ile İstanbul, 9 bin 861 ile Ankara ve 6 bin 306 ile Antalya olurken, en az olduğu iller sırasıyla 37 ile Bayburt, 46 ile Ardahan ve 60 ile Hakkari oldu.
Yabancılara yapılan konut satışları mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,8 azaldı. Mayısta toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 1,9 olarak gerçekleşti. Yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 797 ile Antalya, 668 ile İstanbul ve 164 ile Mersin oldu.
İzmir'de kiralar yüzde 12'lik artış gösterirken Adana'da yüzde 9, Bursa'da ve Konya'da yüzde 8 artış yaşandı. Ankara ve İstanbul'da ise yüzde 6'lık artış gözlendi.
Mayıs ayı satılık artışlarında il bazında yüzde 3'lük artışla İstanbul başı çekerken Gaziantep, Adana ve Konya illerinde de bir önceki aya oranla yüzde 2'lik artış yaşandı.
YENİ DÜZENLEME İLE KİRALAR, PİYASA KOŞULLARINA GÖRE SERBEST BELİRLENECEK
Emlakjet, temmuz itibarıyla kira zammı sınırlamasının kaldırılmasının gayrimenkul sektörü üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Bu yeni düzenlemeyle kiralar, piyasa koşullarına göre serbestçe belirlenecek ve mülk sahiplerinin gelirlerini korumalarına olanak tanıyacak.
Emlakjet tarafından yapılan ankete göre, katılımcıların yüzde 49'u kirada, yüzde 51'i ise kendi evinde oturduğunu ifade etti.
Kira zammı sınırlamasının kaldırılmasıyla ilgili olarak, katılımcıların yüzde 15'i kiralık konut piyasasının durağanlaşacağını, yüzde 17'si hareketleneceğini, yüzde 14'ü ise herhangi bir değişim olmayacağını belirtti. Katılımcıların çoğunluğu (yüzde 54) bu konuda bir fikre sahip olmadığını ifade etti.
Kiralık konut fiyatlarına nasıl etki edeceğine dair, katılımcıların yüzde 75'i yeni kararın olumsuz etkiler yaratacağını düşündü. Zam sınırlamasının kalkmasıyla kiracı-ev sahibi problemlerinin azalıp azalmayacağı sorulduğunda, katılımcıların yüzde 75'i problemlerin azalmayacağını belirtti. Sınırlamanın kalkması durumunda evinden taşınmayı düşünenlerin oranı ise yüzde 46 oldu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Emlakjet Üst Yöneticisi (CEO) Tolga İdikat, kira zammı sınırlamasının kaldırılmasının, mülk sahiplerinin gelirlerini korumasına yardımcı olacağını belirtti.
İdikat, "Ancak ani kira artışları kiracıları zorlayabilir ve sosyal dengeleri etkileyebilir. Emlakjet, bu değişimlerin gayrimenkul sektöründe yeni stratejilerin belirlenmesini gerektirdiğine ve tüm paydaşların dikkatli bir şekilde hareket etmelerini zorunlu kıldığına inanmaktadır." ifadelerini kullandı.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/emlakjet-mayis-ayi-emlak-verilerini-yayimladi-158729.html
ABD'de ''BRICS'' paniği: Türkiye'nin katılmamasını umuyoruz
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake, Londra merkezli Reuters haber ajansına Türkiye ve ABD ilişkileri hakkında açıklamalarda bulundu. Rusya ile güçlü ekonomik, ticari ve enerji ilişkilerine rağmen Ukrayna'daki savaşın Türkiye'nin NATO ve Batı'ya olan bağlılığını vurguladığını belirten Flake, Türkiye'nin Rus savaş gemilerinin Karadeniz'e geçişini durdurarak ve insansız hava araçları göndererek Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne ve egemenliğine verdiği destekte kusursuz davrandığını söyledi. Flake, ABD Kongresi'nde Türkiye'ye yönelik iki partili yaklaşımın bu yıl pozitife döndüğünü, bunun ABD'de Kasım ayında yapılacak seçimin sonuçlarından bağımsız olarak devam edeceğini vurguladı. Türkiye'nin Batı'ya sağlam bir şekilde demir attığını ifade eden Flake, "Stratejik ortaklık hiç bu kadar güçlü olmamıştı, iyi bir yerdeyiz" dedi.
"ERDOĞAN-BİDEN GÖRÜŞMESİ PLANLAMA SORUNLARI NEDENİYLE İPTAL EDİLDİ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mayıs'ta Beyaz Saray'da Joe Biden ile yapacağı görüşmesinin planlama sorunları nedeniyle iptal edildiğini kaydeden ABD'li Büyükelçi, bunun aynı zamanda Gazze'deki durumun "zorlu bir siyasi zemin" oluşturduğu dönemde gerçekleştiğini hatırlattı. Gazze'deki durumla ilgili iki ülke arasında fikir ayrılıklarının olacağına dikkat çeken Flake, ancak Ankara'nın Hamas liderleriyle olan yakın ilişkilerinin savaş sırasında ve ateşkes görüşmelerinde önemli bir kanal sağladığını ve Washington'un mesajlarının iletilmesi konusunda aracı olduğunu kaydetti. Flake, gelecek ay Washington'da yapılacak NATO Liderler Zirvesi'nin, her iki tarafta da istek olması nedeniyle Biden-Erdoğan görüşmesi için bir fırsat sunduğunu söyledi.
"TÜRKİYE'NİN BRICS'E KATILMAMASINI UMUYORUM"
ABD Büyükelçisi Flake, İsveç'in NATO'ya üyeliğinin onaylanmasının hemen ardından Türkiye'ye F-16 jetleri ve modernizasyon kitleri satılmasının, taraflar arasındaki artan güveni gösterdiğini ve doğrudan yatırımlar konusunda iş birliğinin önünün açılmasına katkı sağladığını ifade etti. Türkiye'nin Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika ve diğerler ülkelerden oluşan BRICS birliğine katılma düşüncesine ilişkin konuşan Flake, Türkiye'nin BRICS'e katılmamasını umduğunu ancak böyle bir adımın Batı ile olan uyumunu değiştirmeyeceğini söyledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/abd-de-br?cs-panigi-turkiye-nin-katilmamasini-umuyoruz-158673.html
"ERDOĞAN-BİDEN GÖRÜŞMESİ PLANLAMA SORUNLARI NEDENİYLE İPTAL EDİLDİ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mayıs'ta Beyaz Saray'da Joe Biden ile yapacağı görüşmesinin planlama sorunları nedeniyle iptal edildiğini kaydeden ABD'li Büyükelçi, bunun aynı zamanda Gazze'deki durumun "zorlu bir siyasi zemin" oluşturduğu dönemde gerçekleştiğini hatırlattı. Gazze'deki durumla ilgili iki ülke arasında fikir ayrılıklarının olacağına dikkat çeken Flake, ancak Ankara'nın Hamas liderleriyle olan yakın ilişkilerinin savaş sırasında ve ateşkes görüşmelerinde önemli bir kanal sağladığını ve Washington'un mesajlarının iletilmesi konusunda aracı olduğunu kaydetti. Flake, gelecek ay Washington'da yapılacak NATO Liderler Zirvesi'nin, her iki tarafta da istek olması nedeniyle Biden-Erdoğan görüşmesi için bir fırsat sunduğunu söyledi.
"TÜRKİYE'NİN BRICS'E KATILMAMASINI UMUYORUM"
ABD Büyükelçisi Flake, İsveç'in NATO'ya üyeliğinin onaylanmasının hemen ardından Türkiye'ye F-16 jetleri ve modernizasyon kitleri satılmasının, taraflar arasındaki artan güveni gösterdiğini ve doğrudan yatırımlar konusunda iş birliğinin önünün açılmasına katkı sağladığını ifade etti. Türkiye'nin Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika ve diğerler ülkelerden oluşan BRICS birliğine katılma düşüncesine ilişkin konuşan Flake, Türkiye'nin BRICS'e katılmamasını umduğunu ancak böyle bir adımın Batı ile olan uyumunu değiştirmeyeceğini söyledi.
https://www.eshahaber.com.tr/haber/abd-de-br?cs-panigi-turkiye-nin-katilmamasini-umuyoruz-158673.html
İklim değişikliği kaynaklı aşırı hava olayları hamilelikte düşük riskini artırıyor
İstanbul
Dünya Sağlık Örgütü tarafından geçen yılın kasım ayında yayımlanan "Anne, Yenidoğan ve Çocuk Sağlığını İklim Değişikliğinin Etkilerinden Korumak" başlıklı rapora göre dünya üzerindeki birçok farklı bölgede hamilelik sürecindeki kadınlar, açık havada su taşıma, tarım faaliyetinde bulunma, yemek pişirme gibi işlerden sorumlu olmaları nedeniyle aşırı sıcaklar ve sinekler tarafından taşınan hastalıklar karşısında savunmasız kalabiliyor.
Bu durum, gebelik diyabeti, hipertansif bozukluklar, erken doğum ve düşük gibi sorunlara neden olurken iklim değişikliğinin kaynaklar üzerindeki olumsuz etkisi sonucu yetersiz beslenme, su ve hijyen eksikliğiyle mücadele eden hamile ve lohusalar psikolojik travmalar yaşayabiliyor.
Hamilelik döneminde yetersiz kaynaklar karşısında artan baskı seviyesi de anksiyete ve depresyona yol açarak düşük riskini artırıyor.
Kasım 2023’te Bangladeş, İtalya ve Çin'den uzmanların katılımıyla Bangladeş'in kıyı bölgelerinde yapılan araştırmada havanın 28 ila 32 derece olduğu dönemlerdeki düşük sayısının, 16 ila 21 derece olduğu dönemlerdeki düşük sayısından yüzde 25 daha fazla olduğu belirlendi. Çalışmada düşüklerin, genellikle hamileliğin 8 ila 14’üncü haftalarında görüldüğü bildirildi.
"Siklon dönemlerinde erken doğumlar arttı"
Avustralya Ulusal Üniversitesi Arkeoloji ve Antropoloji Bölümü akademisyenleri tarafından 2022'de yapılan bir diğer araştırma ise iklim krizinin şiddetlendirdiği aşırı hava olaylarının da hamilelik üzerinde etkisi olduğunu gösterdi.
2008-2018 arasında Queensland bölgesindeki 600 binden fazla doğum verisinin incelendiği araştırmada, bölgede yaşanan tropik siklonların hamilelik sürecine olan etkisine bakıldı. Araştırma kapsamında gebeliğin erken döneminde tropik siklonlara maruz kalan hamile kadınlarla, hiç tropik siklona maruz kalmayan kadınların doğum süreçleri karşılaştırıldı. Elde edilen veriler, siklon dönemlerinde hamilelik geçiren kadınlarda erken doğum yapma riskinin arttığını gösterdi.
Orman yangınlarının hamilelik süreçlerine etkisine ilişkin Avustralya Monash Üniversitesi akademisyenlerince yürütülen çalışmada 2015-2019 arasında New South Wales'de kayda geçen 330 bin 884 hamilelik mercek altına alındı. Ardından NASA başta olmak üzere çeşitli kaynaklardan bölgeye dair orman yangınları verileri alınarak çeşitli modeller aracılığıyla yorumlandı. Çalışmanın sonuçlarına göre gebelik döneminde orman yangını kaynaklı ince partikül maddeye maruz kalan annelerin yüzde 14,3'ü erken doğum, yüzde 8,04'ü ise düşük ağırlıkta doğum yaptı.
Yüksek ortam sıcaklığıyla bebeğin kalp hastalığı arasında ilişki
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Halk Sağlığı Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Renginar Öztürk Dönmez, iklim değişikliği karşısında özellikle gebeler ve yeni doğanların daha savunmasız olduğunu söyledi.
Anne sağlığı açısından hamilelik sürecinde gebelik şekeri, gebelikte tansiyon yüksekliği ve gebelik zehirlenmesi gibi vakaların artmasında küresel ısınmanın etkilerinin olduğunu ifade eden Dönmez, "Küresel ısınmanın bebek sağlığı üzerindeki etkileri arasında erken doğum, düşük doğum ağırlığı, ölü doğum ve yarık damak, yarık dudakla doğum gibi konjenital anomaliler gösterilebilir." dedi.
Türkiye'de ve Amerika Birleşik Devletleri'nde yürütülen son araştırmalara atıfta bulunan Dönmez, annenin gebelik esnasında yüksek ortam sıcaklıklarına maruz kalması ile bebeğin kalp hastalığı arasında ilişki saptandığı yönündeki bulguları paylaştı.
Gebelik döneminde, kadınlarda vücut sıcaklığını düzenleme mekanizması olan termoregülasyon yeteneğini azaltan fizyolojik ve anatomik değişimler meydana geldiğini anlatan Dönmez "Yurt dışında yürütülen çalışmalarda gebelik sırasında çevresel sıcaklık arttıkça gebelerde şeker hastalığının, hipertansiyonun ve gebelik zehirlenmesi oranının da arttığı belirlenmiştir." diye konuştu.
İnce partikül maddelerin endokrin sistem üzerinde bozucu etkileri olduğunu vurgulayan Dönmez, bunun sonucunda gebede düzensiz veya yüksek kan şekeri düzeyi görülebileceğini ve gebelik şekerinin de erken doğum ve düşük ağırlıkta doğum riskini artırabileceğini bildirdi.
Tropikal siklonlar gibi aşırı hava olaylarının gebelerde stres ve anksiyeteyi artırdığını işaret eden Dönmez, hamilelik süreçlerinde iklim krizinin getirdiği olumsuzluklardan korunmak için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
"Gebelerin tükettiği gıdaların içeriğinin temiz olduğunun bilinmesi, gebenin yeterli sıvı alması ve yeterli hareket etmesi küresel ısınmanın istenmeyen sağlık etkilerinden korunmak için alınabilecek önlemlerdir. Bununla birlikte, gebelerin ve bebeklerin düzenli sağlık kontrollerini yaptırıyor olması, sağlık hizmetini sağlık kurumlarından ve sağlık profesyonellerinden alması da çok önemli sağlık geliştirici faktördür."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iklim-degisikligi-kaynakli-asiri-hava-olaylari-hamilelikte-dusuk-riskini-artiriyor-158667.html
Dünya Sağlık Örgütü tarafından geçen yılın kasım ayında yayımlanan "Anne, Yenidoğan ve Çocuk Sağlığını İklim Değişikliğinin Etkilerinden Korumak" başlıklı rapora göre dünya üzerindeki birçok farklı bölgede hamilelik sürecindeki kadınlar, açık havada su taşıma, tarım faaliyetinde bulunma, yemek pişirme gibi işlerden sorumlu olmaları nedeniyle aşırı sıcaklar ve sinekler tarafından taşınan hastalıklar karşısında savunmasız kalabiliyor.
Bu durum, gebelik diyabeti, hipertansif bozukluklar, erken doğum ve düşük gibi sorunlara neden olurken iklim değişikliğinin kaynaklar üzerindeki olumsuz etkisi sonucu yetersiz beslenme, su ve hijyen eksikliğiyle mücadele eden hamile ve lohusalar psikolojik travmalar yaşayabiliyor.
Hamilelik döneminde yetersiz kaynaklar karşısında artan baskı seviyesi de anksiyete ve depresyona yol açarak düşük riskini artırıyor.
Kasım 2023’te Bangladeş, İtalya ve Çin'den uzmanların katılımıyla Bangladeş'in kıyı bölgelerinde yapılan araştırmada havanın 28 ila 32 derece olduğu dönemlerdeki düşük sayısının, 16 ila 21 derece olduğu dönemlerdeki düşük sayısından yüzde 25 daha fazla olduğu belirlendi. Çalışmada düşüklerin, genellikle hamileliğin 8 ila 14’üncü haftalarında görüldüğü bildirildi.
"Siklon dönemlerinde erken doğumlar arttı"
Avustralya Ulusal Üniversitesi Arkeoloji ve Antropoloji Bölümü akademisyenleri tarafından 2022'de yapılan bir diğer araştırma ise iklim krizinin şiddetlendirdiği aşırı hava olaylarının da hamilelik üzerinde etkisi olduğunu gösterdi.
2008-2018 arasında Queensland bölgesindeki 600 binden fazla doğum verisinin incelendiği araştırmada, bölgede yaşanan tropik siklonların hamilelik sürecine olan etkisine bakıldı. Araştırma kapsamında gebeliğin erken döneminde tropik siklonlara maruz kalan hamile kadınlarla, hiç tropik siklona maruz kalmayan kadınların doğum süreçleri karşılaştırıldı. Elde edilen veriler, siklon dönemlerinde hamilelik geçiren kadınlarda erken doğum yapma riskinin arttığını gösterdi.
Orman yangınlarının hamilelik süreçlerine etkisine ilişkin Avustralya Monash Üniversitesi akademisyenlerince yürütülen çalışmada 2015-2019 arasında New South Wales'de kayda geçen 330 bin 884 hamilelik mercek altına alındı. Ardından NASA başta olmak üzere çeşitli kaynaklardan bölgeye dair orman yangınları verileri alınarak çeşitli modeller aracılığıyla yorumlandı. Çalışmanın sonuçlarına göre gebelik döneminde orman yangını kaynaklı ince partikül maddeye maruz kalan annelerin yüzde 14,3'ü erken doğum, yüzde 8,04'ü ise düşük ağırlıkta doğum yaptı.
Yüksek ortam sıcaklığıyla bebeğin kalp hastalığı arasında ilişki
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Halk Sağlığı Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Renginar Öztürk Dönmez, iklim değişikliği karşısında özellikle gebeler ve yeni doğanların daha savunmasız olduğunu söyledi.
Anne sağlığı açısından hamilelik sürecinde gebelik şekeri, gebelikte tansiyon yüksekliği ve gebelik zehirlenmesi gibi vakaların artmasında küresel ısınmanın etkilerinin olduğunu ifade eden Dönmez, "Küresel ısınmanın bebek sağlığı üzerindeki etkileri arasında erken doğum, düşük doğum ağırlığı, ölü doğum ve yarık damak, yarık dudakla doğum gibi konjenital anomaliler gösterilebilir." dedi.
Türkiye'de ve Amerika Birleşik Devletleri'nde yürütülen son araştırmalara atıfta bulunan Dönmez, annenin gebelik esnasında yüksek ortam sıcaklıklarına maruz kalması ile bebeğin kalp hastalığı arasında ilişki saptandığı yönündeki bulguları paylaştı.
Gebelik döneminde, kadınlarda vücut sıcaklığını düzenleme mekanizması olan termoregülasyon yeteneğini azaltan fizyolojik ve anatomik değişimler meydana geldiğini anlatan Dönmez "Yurt dışında yürütülen çalışmalarda gebelik sırasında çevresel sıcaklık arttıkça gebelerde şeker hastalığının, hipertansiyonun ve gebelik zehirlenmesi oranının da arttığı belirlenmiştir." diye konuştu.
İnce partikül maddelerin endokrin sistem üzerinde bozucu etkileri olduğunu vurgulayan Dönmez, bunun sonucunda gebede düzensiz veya yüksek kan şekeri düzeyi görülebileceğini ve gebelik şekerinin de erken doğum ve düşük ağırlıkta doğum riskini artırabileceğini bildirdi.
Tropikal siklonlar gibi aşırı hava olaylarının gebelerde stres ve anksiyeteyi artırdığını işaret eden Dönmez, hamilelik süreçlerinde iklim krizinin getirdiği olumsuzluklardan korunmak için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
"Gebelerin tükettiği gıdaların içeriğinin temiz olduğunun bilinmesi, gebenin yeterli sıvı alması ve yeterli hareket etmesi küresel ısınmanın istenmeyen sağlık etkilerinden korunmak için alınabilecek önlemlerdir. Bununla birlikte, gebelerin ve bebeklerin düzenli sağlık kontrollerini yaptırıyor olması, sağlık hizmetini sağlık kurumlarından ve sağlık profesyonellerinden alması da çok önemli sağlık geliştirici faktördür."
https://www.eshahaber.com.tr/haber/iklim-degisikligi-kaynakli-asiri-hava-olaylari-hamilelikte-dusuk-riskini-artiriyor-158667.html
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Deniz Feneri’nden Halep’e insani yardım koridoru
Yüz binlerce aile, zorlu şartlar altında kamplarda yaşam mücadelesi verirken 4,5 milyon Suriyeli Türkiye’de misafir edilmişti. Zalim Esed...
-
Tüm Spor - Kuzey İrlanda'nın ev sahipliği yaptığı UEFA Avrupa U19 Şampiyonası'nda Türkiye ile İspanya karşı karşıya gelecek. Seaview...
-
İstanbul'un ardından Bartın'ın Amasra ilçesine 845 yolcu ve 446 kişilik mürettebatıyla gelen Panama bandıralı gemi, Amasra Kaymakamı...
-
Gazze Şeridi'nde 9 aydır askerî başarı elde edemeyen İsrail'in hemen her gün askeri araçları havaya uçuruluyor. İsrail ordusu, Gazze...